Geri Dön

Simülasyon teorisi ve arapça dili oluşum ve zenginleşmesindeki etkisi (Kuran- i Kerimde akustik ve semantik çalışma)

The effect of imitation theory on the emergence of arabic language (Phonetic and semantic study of the holly Kuran) ma. thesis

  1. Tez No: 459663
  2. Yazar: MURAD KAFİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET ŞİRİN ÇIKAR
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Dilbilim, Linguistics
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Arapça
  9. Üniversite: Yüzüncü Yıl Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Arap Dili ve Belagatı Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 147

Özet

Genel olarak kelime yapısının gelişmesi temelindetüm dillerde, konu ve üslup olarak gizem ve kararsızlık hâkim olmuştur.Zaten araştırmacılar da dil doğuş ve gelişimi konusundaki çalışmalara yol gösterici bir başlangıç noktasının gösterilmesinin zor olduğunu söylemekten kaçınmamışlardır. Bu konudaki teoriler çoktur. Bu teorilerde en çok izlenim ve tahmini düşünce tarzı belirgin olarak baskın gelmiştir, bu tarzın en büyük eleştiri noktası ise tahmin ve sezgilere dayalı olmasıdır. Ele alınan araştırmada yukarda bahsi geçen teorilerin birisi (simülasyon) ele alınmıştır. Zaman faktörü ve bilimsel çalışmaların boşluğu da dikkate alındığında Fasih Arapçada kelimeler üzerindeki simülasyon teorisi sadece yüzeysel bir şekilde ele alınıp dil araştırmalarında ve semantik çalışmalarda hak ettiği yeri bulmamıştır. Zira bu konuda araştırmacılar, sadece kendi mezheplerini ispatlamaya çalışıp, elde ettikleri sonuçları desteklemek adına az sayıda ve tatmin edici olmayan örnekleri göstermişler ve Arapça sözlüğünden sadece kendi teorilerini destekleyecek ve uyum gösterecek içerikleri kullanmışlar. Halbuki hiç biri Arapça sözlüğündeki içerikleri ve kelimeleri kapsayacak geniş ve araştırmacı bir çalışma yapmamıştır. Bu neden onların fikirlerini, seçici ve yönlendirici olmakla eleştirisine maruz bırakmıştır. Bu yüzden -simülasyon ve ikileme olarak- iki düşünceye dayalı bilimsel çalışmayı yaparak, bilimsel araştırmaya uygun olmayan ve objektif olmayı gerektiren bilim ruhundan uzak olan bu keyfi ve seçici çalışmaları telafi etmek istedim. Ayrıca simülasyonu ilk insanın kullandığı dili anlatmak için ikna edici bir yol olarak bulmaktayım. Bu çalışma her insanın aklına gelebilecek ilk insanın çevresindeki sesleri ve içindeki duyguları (korku, sevinç, heyecan) anlatmak için kullandığı dilin yapısıyla ilgili soruları yanıtlamaya çalışacaktır. Dilin –özellikle Arapça- doğanın ve insanın iç dünyasındaki seslerden alınmış az sayıdaki ikili köklerden oluştuğu kanısı, dilimizin hareketli sonrasında bir hareketsiz iki harften oluşmuş insanın dışındaki ve içindekileri basit bir şekilde anlatan ikili köklerden oluştuğu konusunda ikna edici bir yol olduğunu söyleyebiliriz. Bu çalışma simülasyon teorisini Arapçaya uygulamayı amaçlamıştır, bu da Arapça harflerinin en önemli iki özelliği olan; heyecan ve hayal olması bu teoriyi destekler. Çalışma önsöz, üç bölüm ve sonuç olarak planlanmıştır. Birinci bölümde dilin oluşma konusu farklı teoriler çerçevesinde ele alınmıştır. Bu teorilerden birisi dilin, mahlûkatlar arasında Allah'ın yeryüzündeki halifesi konumunda olan insana tavkifi yani bir vahiy ve ilham kaynağı sonucu verdiğini belirten görüştür. Aynı şekilde bu kısımda istilahi teori yani dilin tamamen bir uzlaşı sonucunda konulduğunu kabul edenlerin görüşü de işlenmiştir. Söz konusu her iki teorinin arasında kalmayı tercih eden tevfikiye teorisi de bu bölümde incelenmiştir. Bundan sonra fıtrî/fıtrat teorisi ele alınmıştır ki bu teoriye göre dil çeşitli benzetme ve taklit etme yollarıyla tamamıyla doğa ve tabiattan bir alıntı şeklinde oluşmuştur. Dil ve içgüdü ilişkisinden hareket eden teori de bu bölümde irdelenmeye çalışılmıştır. İnsanoğlunun dilinin oluşumu noktasında doğa seslerinin birer taklidi şeklinde oluşan dil teorisini başlangıç noktası seçtim. Başka bir ifadeyle insanı çevreleyen doğasından hareketle çeşitli hayvan veya rüzgâr, şimşek, ağaç gibi doğa tezahürlerinin; vurmak, bilemek, kesmek, kırmak, yarmak gibi insan eylemlerinden kaynaklı olarak dilin oluşumunu araştırma konusunun öncelikli bir kısmı olarak belirledik. Ayrıca bu kısımda simülasyon teorisinin ilk insan ile olan bağlantısından ve geleneksel dönem içerisindeki evrelerinden bahsedilmiştir. Örneğin konuşamayan birisi at ve onun özelliklerini anlatmaya kalkıştığında ilk önce elleri ve ayakları üzerine çöküvererek onu taklit etmeye kalkışmış daha sonra da atın çıkardığı kişneme ve diğer bağırma şekillerini bizzat çıkartarak muhatabına bir şeyler aktarmaya çalışmıştır. İkinci bölümde simülasyona ve onun tarihi ikilem ile olan münasebetine değinilmiştir ki insan dilinin ortaya çıkması temelinde bu teoriyi destekleyenlerden birçok kişi es- Sünâiyye/ikilem ilkesine dayanmıştır. Çalışmada lafız, ses ve mana üçlüsü çemberinde bu olguya açık bir şekilde değinmeye çalışan İbnCinnî, İbbâd es-Sâmirî, İbnFâris, AhmedFaris eş-Şidyâk, Corci Zeydan ve Suyûtî gibi eski ve yeni dil bilimcilerinin bu konudaki düşüncelerine de yer verilmiştir Araştırmanın iskeletini oluşturan üçüncü bölümde ise Kuran-i kerimden simülasyon teorisinin sesli hecelerin anlam ve göstergelerini temel alarak istatiksel çalışmaya yakın bir şekilde uygulamalı olarak ele alınmıştır. Ayrıca bu bölümde simülasyon fenomeninin belirgin olduğu sözcükleri araştırılmıştır. Ek olarak simülasyon teorisine uyan bu sözcükleri gruplara ayırıp her grupta aynı ikili kökten gelen birbirine anlam olarak yakın sözcüklere ayrılıp, bu kök de ana kök olarak adlandırılmıştır. Son olarak Lisan- ül Arap sözlüğünde tekli hece (ikili kök) den gelmiş sözcük araştırılıp, ardından Kur'an-i Kerimin tefsirlerine dayanarak her sözcük estetik açıdan ele alınmıştır. Bu arada kurandaki estetik ve sanatsal değerler ve gerçek duyguları ile zihinsel mecazi anlamı açıklamak için ses, anlam, gösterge, bağlam gibi birçok faktör kullanılmaya çalışılmıştır. Aynı şekilde üçüncü bölümde uygulamalı olarak bazı örnekler verilmeye çalışılmıştır. Örneğin, Enbiya süresinde geçen أفّ ; Tekvir süresinde geçen النّفس ve Nas süresinde geçen الوسواس kelimesi maddesel olarak irdelenmiştir. Zira bu kelimelerden ilki Hz. İbrahim'in ağzından, Allah c.c. dışında putlara yapılan ibadete yönelik bir ret ve tahkir amaçlı çıkmıştır. Binaenaleyh bu kelime ve buna benzer diğer sözcükler insanoğlunun hoş karşılamadığı eylemler karşısında tamamıyla doğal ve ani bir şekilde söyleniverir. İkilem olarak kökü نف sözcüğüne dayanan النّفس kelimesi de nefes alıp verme manasında olduğu gibi üfürme ve nefes alış esnasında burun kanallarında meydana gelen ses anlamında gelir. Dolayısıyla النّفس ten kastedilen şey, içinde ruh olan ve maddi bedenle bütünleşen hayattır ki onun durmasıyla hayat son bulur. الوسواس kelimesi ise çok kısık ve gizli ses anlamındadır. Ayrıca kelimede var olan sin harfinin tekrarından doğan gizlilik ve kısıklık burada ön plana çıkmaktadır ki şeytan bu gibi seslerle kişiyi Rabbini anmaktan alıkoymaya çalışır. Bundan dolayı söz konusu kelimenin duyulmasından itibaren okuyucu, şeytan vesvesesine uyma ya da istiaze ile ondan vazgeçme yolları arasında bireyi bir ikileme sürükleyen anlamı düşünmeye çalışır. Aslında simülasyon teorisiyle alakalı yukarıda söz edilen bu uygulamalı şekli okuyucuya,bin dört yüz küsür yıl önce açıklanmış, bilimsel ve betimsel olarak da somutlaşmış olan Kur'an-ı Kerimin mucizevi boyutlarını da ortaya çıkartmaktadır.Fakat modern bilim bunu yeni keşfetmeye başlamıştır. Örneğin طق kelimesi, Kur'an'da da geçtiği üzere vurma veya kapı vs. yi çalma anlamındadır ve sürekli bu manayı çağrıştırır. والسماء والطارق şeklinde et-Târık süresinde ifade edilen yıldızın/gezegenin vurma ve (göğü) delme gibi iki özelliğinden söz edilmektedir. Zira NASA gibi gelişmiş ve uzayı bir takım uydu araçlarıyla görüntüleyip fotoğraflayan video ve resimler söz konusu bu yıldızı teyit etmiştir. Bilim adamları ise onun ses hareketini incelemeye çalıştıklarında tıpkı kapı tokmaklama ve vurmadan sonra ortaya çıkan ses gibi bir sesi duymuşlardır ki NASA hızlı bir şekilde uzayda dönen ve buna benzer mükerrer ( طقطق ) gibi ses çıkartan dev gezegen topluluklarına GIGANTIK HIMMERS adını vermiştir ki zaten R harfinin aslı tekrarı gerektirmektedir. Ayrıca NASA, söz konusu yıldızın uzayın karanlığını delercesine çok fazla bir ışık dalgası yaydığını da belirtmektedir. İşte yüce Kur'an-ın on dört asır önce bize söylemeye çalıştığı o muazzam gerçek budur. Üçüncü kısımda uygulamalı olarak ele alınan bu tür araştırmalarda varılan sunucu ise şöyle açıklayabiliriz: Kesinlikle inkâr edilemeyecek ve üzerinde ciddi durulması gereken bir gerçeğin, hem bir yönüyle ses ve onun ifade ettiği anlamın hem de birbirine denk bir şekilde konu ve sıyak arasında çok ciddi bir bağlantının olduğudur. Bu tür bir dil birikimini son derece sağlam, düzenli ve mucizevi bir şekilde Kur'an-ı Kerim de kullanmıştır ki bu da yüce Allah'ın beyanındaki icazı ortaya koymaktadır. Ayrıca bu beyan, ses ve anlam ilişkisi düzleminde simülasyon teorisine kapı araladığı gibi bu yönde bir fikrin gelişmesine de yardımcı olmaktadır. Bu doğrultuda Arap asıllı bir bireyin lafız ve mana arasında bu denli bir ses-mana ilişkisinin olduğunu hissettikten sonra kendiliğinden ve doğal olarak Arap dilinin gerçektende ismi müsemmaya sıkı bir şekilde bağlayan bu simülasyon teorisi etrafında varlığını sürdürdüğüne de ikna olacaktır.

Özet (Çeviri)

Researches has suffered from being unable to determine how languages started and developed. They have tried to overcome their disability and find a correct method to study the roots from which languages emerged; however, there have been many theories that studied the origin and the development of languages through ages. This study deals with one of those theories which is the theory of imitation.My paper consists of an introduction, three chapters and a conclusion.The first chapter discusses the theories which explained the emergence of languages especially the theory of imitation explaining the thoughts of previous linguistics, the relationship between this theory and the primery life of humanbeing through the two periods that man lived in, the classical and the oral which represents the period that follwoed the imitation one. The second chapter discusses the bilateral historic theory and itsrelationship with the natural situation. In my research, I am trying to examine the logical link between the the additional structure and its bilatteral origin, and there will be significant ideas of arab liinguistics that related to the theory of imitation. In this chapter there will also be a practical study about some phonetic sounds in which letters imitate meanings. The third chapter will explain a practical sample of the theory of imitation that is related to The Holly Kuranaccording to the inductive and indicative study of phonetic sounds. This chapter will also show some pronunciations in which the idea of imitation is clear in addition to classifying them into linguistic families, and each family has a group of pronunciations that have a clear relationship between the words and their pronunciations. There will also be a discussion of sound, meaning, indication and context and a study of the significant value of some words in The Holly Kuran. Imitation in comparative study is considered as an important step by which man made his language during the changes that happened to time and place. Imitation, simply , is also considered as a base on which the first emergence of Arabic Language depended since the primitive man started to speak in theancient ages that are very ambiguous in the full meaning of the word.

Benzer Tezler

  1. Elektrikli araçlarda kullanılan batarya paketinin termal modeli ve analizi

    Thermal modelling and analysis of electric vehicle's battery package

    MERT ALİ ÖZEL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Makine MühendisliğiBursa Uludağ Üniversitesi

    Makine Teorisi ve Dinamiği Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ GÜRSEL ŞEFKAT

  2. Körüklü ağır ticari yolcu otobüsünün araç dinamiği modelinin oluşturulması ve yanal hareketinin kontrolü

    Vehicle dynamics modeling of the articulated heavy commercial passenger bus and control of the lateral movement

    EROL ÇİFCİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Makine MühendisliğiYıldız Teknik Üniversitesi

    Makine Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEMİH SEZER

  3. Cooperative control of multi-agent system under time delay

    Çok ajanlı sistemlerin zaman gecikmesi altında eş zamanlı kontrolü

    ŞİRİN AKKAYA

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    Bilgisayar Mühendisliği Bilimleri-Bilgisayar ve Kontrolİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mekatronik Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİ FUAT ERGENÇ

  4. Application of fuzzy control in vehicle handling simulation and path planning

    Taşıt sürüş simülasyonu ve yol planlamasında bulanık kontrol uygulanması

    ERDEM UZUNSOY

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2003

    Makine MühendisliğiThe University of Birmingham

    Makine Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DR. OLUREMI OLATUNBOSUN

  5. Tekerlekli zırhlı aracın doğrusal matris eşitsizlikleri tabanlı H-sonsuz kontrolör ile aktif titreşim kontrolü

    Active vibration control of wheeled armoured vehicle with H-infinity controller based on linear matrix inequalities

    MUHAMMED FATİH ÇAKIR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Makine MühendisliğiYıldız Teknik Üniversitesi

    Makine Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MERAL BAYRAKTAR

    DOÇ. DR. HAKAN YAZICI