Geri Dön

Kronik böbrek yetmezliği ve d-dimer düzeylerinin ilişkisi

The relationship between chronic renal failure and d-dimer levels

  1. Tez No: 460224
  2. Yazar: BURCUGÜL KAYA
  3. Danışmanlar: UZMAN MEHMET EMİN PİŞKİNPAŞA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nefroloji, Nephrology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 55

Özet

Giriş:Kronik böbrek yetmezliği iç hastalıkları kliniğinin sıklıkla karşılaştığı mortalite ve morbiditeyi etkileyen önemli bir hastalıktır.Böbrek yetmezlikli hastalarda GFR düşüşü ile birlikte komorbid hastalıkların tanı ve tedavisi de önemli ölçüde etkilenmektedir.Kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda d-dimer düzeylerindeki artış ve görününtüleme yöntemlerinde kontrast kullanımındaki kısıtlılıklar pulmoner emboli tanısının konması sürecinde zorluklar yaşanmasına sebep olmaktadır.Günümüzde hala yapılan çalışmalarda GFR ye göre düzenlenmiş d-dimer düzeylerinin tanısal anlamda böbrek yetmezlikli hastalarda hekimlere yol gösterip gösteremeyeceği araştırılmaktadır. Amaç:Kliniğimizde yaptığımız çalışmanın amacı kronik böbrek yetmezliği olan ve GFR düzeyi 60'ın altında olan hastalarda pulmoner emboli varlığının d-dimer düzeylerinde anlamlı bir farka yol açıp açmadığının belirlenmesi,aynı hasta grubunda pulmoner emboli varlığı ya da d-dimer düzeylerinin yaş,cinsiyet, enfeksiyon varlığı, malignite varlığı, albumin düşüklüğü, GFR düzeyleri,diyaliz durumu parametrelerinden etkilenip etkilenmediğini araştırılmasıdır. Gereç ve Yöntem:Çalışmada İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde 2016 Şubat- 2016 Kasım ayları arasında dahiliye servisinde yatarak tetkik edilmiş olan kronik böbrek yetmezliği olan hastaların dosyaları retrospektif olarak incelendi.Çalışmaya katılan 109 hasta pulmoner emboli varlığı (BT anjiografi veya VPS ile tanı konmuş),yaş,cinsiyet, GFR düzeyi (CKD-EPI ile hesaplanmış), diyaliz durumu, albumin seviyesi,malignite varlığı ve enfeksiyon varlığına göre gruplandırıldı.Tüm hasta gruplarında d-dimer seviyeleri ölçüldü.Pulmoner emboli olan ve olmayan hasta gruplarında d-dimer düzeyleri kıyaslandı.Pulmoner emboli varlığının yaş,cinsiyet,GFR düzeyi,diyaliz durumu,albumin düşüklüğü,enfeksiyon varlığı,malignite varlığı parametreleriyle ilişkisi olup olmadığı araştırıldı.Pulmoner embolisi olmayan kronik böbrek yetmezlikli hastalarda d-dimer düzeyinin yaş,cinsiyet, enfeksiyon varlığı, malignite varlığı, albumin düşüklüğü, GFR düzeyleri,diyaliz durumu parametreleriyle ilişkisi incelendi. Bulgular:Çalışma sonuçlarına göre GFR düzeyi 60 ın altında olan kronik böbrek yetmezlikli genel hasta popülasyonunda d-dimer ortalaması 3,02 saptandı.Pulmoner embolisi olan ve olmayan hasta grupları arasında d-dimer ortalamalarında istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı (p=0,238). Pulmoner embolisi olan hastaların GFR ortalaması olmayanlara göre istatistiksel anlamlı yüksekti (p=0,004). Pulmoner embolisi olan ve olmayan hastalar arasında GFR gruplarında istatistiksel olarak anlamlı fark vardı (p=0,007). Pulmoner embolisi olan hasta sayısı GFR 0-14 grubunda düşük, 45-59 grubunda yüksekti. Pulmoner embolisi olan hastaların hiçbiri diyalize girmiyordu. Pulmoner embolisi olan ve olmayan hastaların diyalize girme oranlarındaki fark istatistiksel olarak anlamlıydı (p=0,021). Pulmoner embolisi olan hastaların albümin düşüklüğü ve enfeksiyon oranı pulmoner embolisi olmayan hastalara göre istatistiksel olarak anlamlı düşüktü (p=0,004 p=0,028).Pulmoner embolisi olan ve olmayan hastalar arasında malignite oranlarında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p=0,555). GFR düzeyi 60 ın altında olup pulmoner embolisi olmayan hastaların d-dimer düzeyinin cinsiyet,yaş ve GFR düzeyi ile istatistiksel olarak anlamlı ilişkisi yoktu (p=0,193 p=0,071 p=0,946).GFR düzeyi 60 ın altında olup pulmoner embolisi olmayan hastalarda albümini düşük olan hastaların albümini normal olan hastalara göre d-dimer ortalaması istatistiksel olarak anlamlı yüksekti (p

Özet (Çeviri)

SUMMARY Introduction: Chronic renal failure is a major disease frequently confronted by internal medicine clinic, which affects mortality and morbidity. In patients with renal failure, diagnosis and treatment of comorbid diseases is also highly affected in conjunction with GFR decline. In patients with chronic renal failure, increase in d-dimer levels and limitations in use of contrast in imaging methods cause to have difficulties in the process of establishing the diagnosis of pulmonary embolism. Today, in the studies performed, whether d-dimer levels arranged according to GFR may guide the physicians or not in diagnostic terms in patients with renal failure is still searched. Objective: The objective of the study we performed in our clinic is the determination of whether the existence of pulmonary embolism in patients with chronic renal failure and whose GFR level is below 60 leads to a significant difference or not in d-dimer levels, the research of whether the existence of pulmonary embolism or d-dimer levels in the same patient group is affected by the parameters of age, gender, existence of infection, existence of malignancy, lowness of albumin, GFR levels, dialysis status. Material and Method: In the study, the files of patients with chronic renal failure who were examined by staying in internal diseases service at Istanbul Training and Research Hospital between February 2016 and November 2016 were reviewed retrospectively. 109 patients who participated in the study were classified according to the existence of pulmonary embolism (diagnosed by BT angiography or VPS), age, gender, GFR level (calculated by CKD-EPI), dialysis status, albumin level, existence of malignancy and existence of infection. D-dimer levels were measured in all patient groups. D-dimer levels were compared in patients groups with pulmonary embolism and without pulmonary embolism. Whether the existence of pulmonary embolism was associated with the parameters of age, gender, GFR level, dialysis status, lowness of albumin, existence of infection, existence of malignancy or not was searched. In patients with chronic renal failure who don't have pulmonary embolism, the relationship of d-dimer level with the parameters of age, gender, existence of infection, existence of malignancy, lowness of albumin, GFR levels, dialysis status was investigated. Findings: According to the results of the study, d-dimer average in general patient population with chronic renal failure whose GFR level was below 60 was detected as 3,02. A statistically significant difference was not detected in d-dimer averages among patient groups with pulmonary embolism and without pulmonary embolism (p=0,238). GRF average of the patients with pulmonary embolism was significantly higher in comparison with those without GFR average in statistical terms (p=0,004). There was a statistically significant difference in GFR groups among patients with pulmonary embolism and without pulmonary embolism (p=0,007). The number of patients with pulmonary embolism was low in GFR group 0-14, high in group 45-59. None of the patients with pulmonary embolism was undergoing dialysis. The difference in the ratios of the patients of undergoing dialysis was statistically significant (p=0,021). Lowness of albumin and ratio of infection of the patients with pulmonary embolism was significantly lower than the patients without pulmonary embolism in statistical terms (p=0,004 p=0,028). There was not a statistically significant difference in malignancy ratios among patients with pulmonary embolism and without pulmonary embolism (p=0,555). D-dimer level of the patients whose GFR level was below 60 and without pulmonary embolism didn't have a statistically significant correlation with gender, age and GFR level (p=0,193 p=0,071 p=0,946). In patients whose GFR level was below 60 and without pulmonary embolism, d-dimer average of the patients with low albumin was significantly higher than patients with normal albumin in statistical terms (p

Benzer Tezler

  1. Acil servise başvuran COVID-19 hastalarında claudın-5 düzeylerinin tanı ve prognozdaki yeri

    Role of claudin-5 levels in diagnosis and prognosis in COVID-19 patients, admitted to the emergency department

    AHMET YATIR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT YÜCEL

  2. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Hastanesi pandemi polikliniğine başvuran hastaların retrospektif olarak değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of patients applied to Aydin Adnan Menderes University Hospital pandemic polyclinic

    İHSAN ZENGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Aile HekimliğiAydın Adnan Menderes Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYFER GEMALMAZ

  3. Ağır COVID-19 pnömonisi nedeniyle oksijen desteği alan hastaların oksijen destek düzeyleri ile oksidatif stres düzeyleri arasındaki ilişki

    The relationship between oxygen support levels and oxidative stress levels of patients taking oxygen support due to severe COVID-19 pneumonia

    SALİH ÖZENÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Göğüs HastalıklarıDüzce Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. PINAR YILDIZ

  4. Periton ve hemodiyaliz hastalarında serum 25 hidroksi vitamin D ve nükleer faktör-κB düzeylerinin yorgunluk sendromu ile ilişkisi

    In peritoneal and hemodialysis patients the relationship among serum 25(OH) D and NF-κB and fatigue syndrom

    MUHAMMED SEZAİ BAZNA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Nefrolojiİnönü Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HÜLYA TAŞKAPAN

  5. Vitamin D eksikliğinin kalp yetmezliği ve kalp yetmezliği klinik evrelendirmesi ile ilişkisi

    Clinical staging of heart failure associated with vitamin D deficiency

    ÖMER İLERİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. REFİK DEMİRTUNÇ