Transkateter aort kapak implantasyonu (TAVI) yapılan hastaların uzun dönem takiplerinde mortalite oranlarının klasik cerrahi risk skorları ile karşılaştırılması ve mortalite üzerine etkili olan risk faktörlerinin belirlenmesi
Accuracy of classical surgical risk scores in predicting long term mortality in patients with TAVI and determination of risk factors association with mortality
- Tez No: 463929
- Danışmanlar: PROF. DR. DAYİMİ KAYA
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Kardiyoloji, Cardiology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 111
Özet
ÖZET Giriş ve Amaç: Transkateter aort kapak implantasyonu (TAVİ) cerrahi riski yüksek hastalarda cerrahiye alternatif bir tedavi yöntemidir. Cerrahi risk, klasik cerrahi risk skorlama sistemleri ile belirlenmektedir. Bu skorlama sistemleri 30 günlük cerrahi mortaliteyi öngörmektedir ancak, TAVİ yapılan hastalarda genellikle riski olduğundan yüksek göstermektedir. Ayrıca, cerrahi risk skorlarının TAVİ yapılan hastalarda geç dönem mortalite için öngörüde kullanılıp kullanılamayacakları bilinmemektedir. Buna ek olarak TAVİ yapılan hastalarda geç dönem mortalite ile ilişkili risk faktörleri araştırılması gereken bir konu olarak güncelliğini korumaktadır. Çalışmamızın amacı, klasik cerrahi risk skorlarının TAVİ yapılan hastalarda geç dönem sağkalım üzerine öngördürücülüğünü araştırarak mevcut skorlama sistemlerinde olmayıp mortalite üzerine etkili olabilecek risk faktörlerini incelemek ve geç dönem mortalitenin bağımsız prediktörlerini belirlemektir. Çalışma Planı: Çalışmamıza Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Kardiyoloji Kliniği'nde Haziran 2012 ve Mart 2016 tarihleri arasında 119'u ciddi kalsifik AD ve 2'si semptomatik ciddi aort yetersizliği (AY) olup TAVİ uygulanan toplam 121 hasta alındı. Bu işlemlerin tamamı aynı deneyimli operatör ve ekibi tarafından yapıldı. Tüm hastalara işlem transfemoral olarak uygulandı. Ciddi AD'nin ekokardiyografi kriterleri güncel kılavuzlara dayanarak belirlendi. Hastalar iki kardiyolog, iki kalp damar cerrahı ve bir anestezistten oluşan kalp takımı tarafından değerlendirilerek komorbid durumlardan dolayı cerrahi AVR için inoperable kabul edilen ya da klasik cerrahi risk skorlarına göre yüksek riskli (STS skoru ≥10 ve/veya Log.EuroSCORE ≥20) ve/veya VARC-2'ye göre bu risk skorlama sistemlerinden bağımsız olarak cerrahi için herhangi bir yüksek risk faktörü olan hastalara TAVİ işlemi uygulanması kararı alındı. TAVİ yapılan hastaların işlem öncesi, hastane içi erken dönem ve hastane sonrası geç dönem takipteki klinik, laboratuvar ve ekokardiyografik verileri geriye yönelik incelendi. Bulgular: Hasta populasyonumuzun yaş ortalaması 78 ±7.7, yaşın ortanca değeri 80 (min:47 max:91) idi. Ortalama STS skoru 4.6±2.4, Log.EuroSCORE 27.4±9.7 ve EuroSCORE-II 7.9±4.6 idi. İşlem öncesi yapılan ekokardiyografide maksimum TAG 74±20.6 mm Hg, ortalama TAG 45.2 ±14 mm Hg ve aort kapak alanı(AKA) ortalama 0.57±0.14 cm2 idi. Hastaların işlem öncesi ejeksiyon fraksiyonları ortalama %49.5± %14.7 idi. İmplante edilen kapakların 30(%24.8)'u Edwards SAPIEN, 88(%72.7)'i Medtronic Core Valve veya Evolut R, 3(%2.5)'ü Direct Flow Medical idi. İşlem sonrası hastane yatış süresi ortalama 9.69±8.08 gün idi. 2 İşlem sonrası maksimum ve ortalama transaortik gradientlerin anlamlı olarak azaldığı, AKA'nın da anlamlı olarak arttığı görüldü (maksimum TAG:75.1±22.5'e karşın 16.7±7.8, P=0.010; ortalama TAG: 45.2 ±14'e karşın 8.2±4.3, P=0.017; AKA: 0.57±0.14' e karşın 1.88±0.36, P%25 artış) gelişti. VARC-2'ye göre hastane içi mortalite oranı %1.6 (2 hasta) idi. İşlem sonrası 1 hastada erken dönemde iskemik SVO gelişti. 19 hasta (%15.7)'ya işleme bağlı olarak gelişen yüksek dereceli bloklar nedeniyle kalıcı PM implante edildi. Ortalama takip süremiz 23.2 (interquartile range: 8.5-34.5) ay ve takip süremizin ortanca değeri 23.2 (min:0.87 ay max:49.4 ay) ay idi. Takipte sağkalım bilgisine ulaşılan 120 hastadan tüm nedenlere bağlı geç dönemde 24 (%20)'ünde ölüm gerçekleşti. Kaplan-Meier yaşam verilerine göre 3 aylık sağkalım %93.3, 6 aylık sağkalım %91.6, 1 yıllık sağkalım %85.9, 2 yıllık sağkalım %78.3 ve 3 yıllık sağkalım %71.3 idi. Skorlama sistemleri bu yönle izcelendiğinde; STS skoru 3 aylık, EuroSCORE-II 6 aylık ve Log.EuroSCORE 3 yıllık mortaliteyi öngörmekteydi. Mortalite gelişen hastaların yaş ortalaması 78.9±9.2 ve ortanca değeri 80.5 (min:47, max:93) idi. Kardiyovasküler nedenli ölüm oranı %4.2 (5 hasta) , iskemik inme oranı ise %3.3 (4 hasta) idi. Erken ve geç dönem mortalite gelişen ve gelişmeyen hastaların yaş ortalamaları ve cerrahi risk skorları benzerdi. Kadınların %14.7'sinde erkeklerin %33.3'ünde mortalite geliştiği görüldü (P=0.016). Kontrast nefropatisi gelişen hastalarda geç dönemde daha fazla mortalite geliştiği görüldü (%41.4'e karşın %1.6 P=0.003). Erkek cinsiyet, KOAH varlığı, işlem öncesi kan albumin düzeyi düşüklüğü, işleme bağlı kontrast nefropati gelişmesi ve işlem sonrası hastanede kalış süresinin uzun olmasının geç dönem mortalite ile ilişkili idi. Binary lojistik regresyon analizine göre erkek cinsiyet ve işlem öncesi kan albümin düzeyinin düşük olması TAVİ sonrası geç dönem mortalitenin bağımsız prediktörleri idi. Bu analize göre erkek cinsiyetin mortaliteyi 5.6 kat (OR: 5.668 CI: 1.055-30.446, P= 0.043 ) ve işlem öncesi kan albumin düzeyindeki her bir birimlik düşüşün tüm nedenlere bağlı geç dönem mortaliteyi %11 artırdığı görüldü. ROC eğrisi analizinde %73 sensitivite ve % 65 spesifite ile işlem öncesi kan albumin düzeyinin kestirim değeri 3.4 mg/dL olarak saptandı. EuroSCORE-II, Log.EuroSCORE ve STS'nin geç dönem mortaliteye etkili olmadığı görüldü. 3 Sonuç: Çalışmamızdaki hasta populasyonunda hiçbir klasik cerrahi risk skoru TAVİ yapılan hastaların hastane içi erken dönem ve 30 günlük mortalitelerini tahmin edemedi. Tüm skorlamalar riski olduğundan fazla gösterdi. Hastane sonrası geç dönem mortalitenin bağımsız değişkenleri erkek cinsiyet ve işlem öncesi kan albumin düzeyi düşüklüğüdür. Erkeklerde mortalitenin yüksek olmasının muhtemel sebepleri; koroner arter hastalığı oranının yüksek ve sol ventrikül ejeksiyon fraksiyonunun düşük olmasıdır. TAVİ yapılacak hastalarda düşük kan albumin düzeyinin geç dönem mortalitenin bağımsız prediktörü olması bu hasta grubunda malnutrisyonun ve kırılganlığın dikkat edilmesi gereken bir parametre olduğunu göstermektedir.
Özet (Çeviri)
SUMMARY Introduction and Objective: Transcatheter aortic valve implantation (TAVI) is an alternative treatment method for patients with high surgical risk. Surgical risk is determined by conventional surgical risk scoring systems. These scoring systems predict 30-day surgical mortality, but they show the risk higher for the patients undergoing TAVI. Furthermore, it is not known whether surgical risk scores can be used in predicting late-stage mortality for patients undergoing TAVI. Moreover, the risk factors related with late-stage mortality for patients undergoing TAVI still need to be examined. The aim of our study is to examine the risk factors that are not in the existing scoring systems but that might be effective on mortality by examining the predictability of conventional surgical risk scores on late-stage survival for patients undergoing TAVI and to determine independent predictors of late-stage mortality. Material and methods: Our study included a total of 121 patients, 119 with severe calcific AS and 2 with symptomatic severe aortic regurgitation (AR), who underwent TAVI between June 2012 and March 2016 in Dokuz Eylül University Faculty of Medicine Department of Cardiology. All of these operations were performed by the same experienced operator and crew. All the operations were performed transfemoral. Echocardiographic criteria for severe AS were determined based on current guidelines. Patients were evaluated by a cardiac team consisting of two cardiologists, two cardiovascular surgeons, and an anesthetist, and it was decided to practice TAVI to the patients considered inoperable for surgical AVR due to comorbid conditions or patients with high risk according to classical surgical risk scores (STS score ≥10 and / or Log.EuroSCORE ≥20) and/ or according to VARC-2, patients with any high risk factor for surgery, independent of these risk-scoring systems. The clinical, laboratory and echocardiographic data of the patients who underwent TAVI were analyzed retrospectively for the pre-operation, in-hospital early and post-hospital late periods. Findings: Mean age of our patient population was 78 ± 7.7 and median age was 80 (min: 47 max: 91). Mean STS score was 4.6 ± 2.4, Log.EuroSCORE was 27.4 ± 9.7, and EuroSCOREII was 7.9 ± 4.6. Maximum TAG was 74 ± 20.6 mm Hg, mean TAG 45.2 ± 14 mm Hg and mean aortic valve area (AVA) was 0.57 ± 0.14 cm2 in the echocardiography conducted before the operation. Mean pre-operation ejection fraction of patients was 49.5 ± 14.7%. Of the implanted valves, 30 (24.8%) were Edwards SAPIEN, 88 (72.7%) were Medtronic Core Valve or Evolut R, 3 (2.5%) were Direct Flow Medical. Mean hospital stay after the operation was 9.69 ± 8.08 days. 5 It was observed that the maximum and mean transaortic gradients after the operation significantly decreased and the AVA also significantly increased (maximum TAG:75.1±22.5 versus 16.7±7.8, P=0.010; mean TAG: 45.2 ± 14 versus 8.2 ± 4.3, P = 0.017; AVA: 0.57 ± 0.14 versus 1.88± 0.36, P
Benzer Tezler
- Transkatater aort kapak replasmanı (TAVI) ve sutureless cerrahi aort kapak replasmanı (SU-AVT) yapılan hastaların erken ve orta dönem sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of early and mid-term outcomes in patients undergoing transcatheter aortic valve replacement (TAVİ) and sutureless surgical aortic valve replacement (SU-AVR)
BEDİRHAN BUĞRA BAYICI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞEBNEM ALBEYOĞLU
- Merkezimizde yapılan son 5 yıllık transkateter aort kapak implantasyonu (TAVI) ve cerrahi aort kapak replasmanı (SAVR) vakalarının erken dönem (ilk 30 gün) sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluation of early (30-day) outcomes of surgical aortic valve replacement (SAVR) and transcatheter aortic valve implantation (TAVI) performed in our center in the last 5 years
BURCU GÖNÜL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ŞEBNEM ALBEYOĞLU
- Transkatater aort kapak implantasyonu veya cerrahi aort kapak replasmanı ile tedavi edilen ileri aort kapak stenozu hastalarının erken ve geç dönem klinik sonuçlarının karşılaştırılması
Comparison of early and late clinical results of patients treated with transcatheter aortic valve implantation or surgical aortic valve replacement in severe aortic valve stenosis
İBRAHİM SARAÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
KardiyolojiAtatürk ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ YAVUZER KOZA
- Merkezimizde aort stenozuna yönelik uygulanan girişimsel tedavi modalitelerinin erken ve orta dönem sonuçlarının değerlendirilmesi
Evaluation of early and mid-term results of interventional treatment modalities applied for aortic stenosis at our center
SAFA ÖZÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiSağlık Bilimleri ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YAVUZ ŞENSÖZ