Geri Dön

Sayısal fabrikasyonun güncel mimarlık pratiğine yansımalarını mimarlık ofisleri üzerinden okuma deneyimi

The experience of reading the digital fabrication on architectural practice through the architectural offices

  1. Tez No: 467232
  2. Yazar: BARIŞ ÇAĞLAR
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. MELTEM AKSOY
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimari Tasarım Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 141

Özet

Bir şeyin ardışık bir dizi adım veya işlem içererek yapımı veya üretimi fabrikasyon olarak adlandırılır (Gorse, Johnston, & Pritchard, 2012). Sayısal fabrikasyon, sayısal ortamdaki tasarımın fiziksel olarak üretilmesi amacıyla kullanılan tüm araç ve yöntemleri içerir. William J. Mitchell (2003) sayısal fabrikasyon araçlarını tasarım dünyasındaki sayısal bir objeyi otomatik olarak bir maddesel gerçek haline dönüştüren makineler olarak tanımlamıştır. CNC ve robot temelli sayısal fabrikasyon araçları ile CAD/CAM yazılımları başlangıçta makine ve endüstri mühendisliği alanlarında geliştirilmiştir (Kolarevic, 2004). Pease (1952) 1940'lı yıllarda MIT laboratuvarlarında bir frezeleme tezgâhının (milling machine) bilgisayara bağlanarak sayısal veriyle çalıştırılmasıyla birlikte ilk sayısal fabrikasyon aracının icat edildiğini belirtmiştir. Bu çalışmada insan operatörlerin görevleri bilgisayarlara aktarılarak karmaşık geometrili uçak parçalarının daha hızlı, hassas ve yüksek kalitede üretilmesi amaçlanmıştır. Gelişen teknoloji ve araştırmalarla 1980'li yıllarda sayısal fabrikasyon çalışmalarında başka bir önemli kırılma noktası yaşanmış ve ilk 3 boyutlu yazıcı (stereolithography) icat edilmiştir (Lipson & Kurman, 2013). 2000'li yıllarda Dünya genelinde çok sayıda fabrikasyon laboratuvarının (FabLab) kurulmasıyla birlikte sayısal fabrikasyon araçlarına erişim daha kolaylaşmış ve böylelikle gelişimi yeni bir ivme kazanmıştır. Sayısal fabrikasyonun mimarlıkta kullanımı ise daha yakın tarihe dayanmakta ve ilk kullanımları diğer disiplinlerde geliştirilen bu araçların mimarlığa doğrudan aktarılması şekliyle karşımıza çıkmaktadır. Günümüzde ise mimarlık özelinde sayısal fabrikasyon konusuyla ilgili özgün araştırmalar yapılmaktadır. Özellikle robot kolların ve insansız hava araçlarının (İHA) mimarlıkta kullanım olanaklarına dair araştırmalar mimarlığa bakış açımız için ufuk açıcıdır. Sayısal fabrikasyon araçlarının geliştirilmesi 1940'lı yıllara dayansa da düşünsel altyapısı daha eski dönemlere uzanmaktadır. Rönesans'ta Leon Battista Alberti düşünsel bir eylem olan tasarımı, inşa etme eyleminden ayırmıştır. Alberti'ye göre mimari pratikte mimar işin tasarım kısmını, yüklenici ise inşa kısmını üstlenmiştir. Strehlke'ye (2009) göre Rönesans ile başlayan bu ayrım günümüze kadar sürmüştür. Sharif ve Gentry (2015) tasarımın kavramsal yönünün, inşa eylemi ile olan ilişkisinin geleneksel zanaatçılık kavramından farklı bir boyutta sayısal fabrikasyon araçları ile yeniden kurulduğunu düşünmektedir. Sayısal fabrikasyon araçlarının kullanımı ile zanaatçı sayısal yapıcı (digital maker) rolüyle yeniden karşımıza çıkmaktadır. Sanayi Devrimi, 2. Dünya Savaş'ı sonrası yıkılan kentlerin hızla inşa edilme ihtiyacı ve yapı üretim tekniklerindeki gelişmeler mimarlık alanının düşünsel yapısını etkileyerek kitlesel üretim (mass production) kavramını ön plana çıkarmıştır. Günümüzde ise sayısal fabrikasyon kullanımıyla her parçanın özgün ve ekonomik olarak üretilebildiği kitlesel bireyselleştirme (mass customization) kavramı yeni bir anlayış olarak mimarlıkta tartışılmaktadır. Mimarlıkta sayısal fabrikasyonu yalnızca üretim yönüyle görmek ise konunun olanakları için kısıtlı bir bakış açısı olur. Mimarlıkta sayısal fabrikasyonun, sayısal tasarım süreçleriyle ve bu araçların mimarlıkta yarattığı yeni olanaklarla yakından ilişkisi vardır. Bu çerçevede mimarlıkta sayısal fabrikasyonun sonuç ürünün üretilmesi amacının ötesine geçip tasarım sürecine katkıda bulunma potansiyellerinin araştırılması gerekmektedir. Sayısal fabrikasyonla ilgili üniversite laboratuvarlarında ve bağımsız mimarlık araştırma merkezlerinde yapılan çalışmaların, sayısal tasarım ve fabrikasyon özelinde deneysel işler üreten ofisler dışında, güncel mimarlık pratiğine hizmet eden, görece iş hacmi yüksek mimarlık ofislerine ne kadar ve nasıl yansıdığı araştırmanın esas odağını oluşturmaktadır. Sayısal fabrikasyonun mimarlık ofisleri üzerinden bir okumasını yapmak amacıyla yukardaki tanımlamaya uygun olduğu düşünülerek belirlenen 26 yurt içi ve 10 yurt dışı mimarlık ofisine röportaj isteğinde bulunulmuştur (Ek A2). Olumlu geri dönüş yapan 6 yurt içi, 2 yurt dışı mimarlık ofisiyle ve Liverpool Üniversitesi'nde sayısal araçların mimari tasarım anlayışına etkilerini inceleyen çalışmaları olması nedeniyle Tuba KOCATÜRK ile röportaj yapılmıştır (EK A1). Bu röportajlar ve literatür taramasıyla 2017 yılı kullanımına dair bir kesit alınmaya çalışılmıştır. Kuşkusuz bu yöntemin kullanılmasında çeşitli zorluk ve kısıtlamalar yaşanmıştır. Bunların en başında sayısal fabrikasyonu mimari tasarım süreçlerinde verimli olarak kullanan ofislerin genellikle yurt dışında bulunmaları ve bu durumun iletişim kurmayı zorlaştırmış olması gelmektedir. Buna ek olarak röportaj talebinde bulunulan mimarlık ofislerinin bir kısmı tasarım süreçlerini paylaşmak konusunda çekinceli davranmıştır. Gerçekleştirilen röportaj sayısı nedeniyle bir genelleme yapılması doğru olmamakla birlikte konu literatür araştırmalarıyla desteklendiğinde, mimarlıkta sayısal fabrikasyon ile ilgili teorik ve deneysel pek çok çalışma yapılmasına karşın mimarlık ofislerinde sayısal fabrikasyonun tasarım sürecindeki kullanımının sınırlı düzeyde kaldığı görülmüştür. Bu durumun ana nedenleri olarak mimarlık ofislerinin sayısal fabrikasyon hakkındaki farkındalık eksikliği, mimarların sayısal fabrikasyon araçlarını kullanmadaki bilgi ve deneyim eksikliği, sayısal fabrikasyon araçlarının kullanımında zaman zaman tasarımcı ile üretim arasına bir aracının (teknisyen) girmesi, sayısal fabrikasyon araçlarının ekonomik maliyetinin yüksek olması olarak sayılabilir. Birebir inşa etme sürecinde ise sayısal fabrikasyonun doğrudan sahada kullanılmamasının ana nedenleri teknolojinin günümüzde yeterince etkin, verimli ve dayanıklı bir düzeye ulaşmamış olmasındandır. Çalışmadan elde edilen veriler incelediğinde, mimarlık ofislerinin sayısal fabrikasyona kendi tasarım süreçleri içerisinde yer ayırmasının pek çok nedeni olduğu ama bunlardan ikisinin oldukça öne çıktığı düşünülmektedir: • Snohetta, Heatherwick Studio gibi kendi tasarım kültürü içerisinde zanaata ait üretim anlayışına yer veren mimarlık ofisleri, farklı disiplinlerden uzmanların, sanatçıların ve zanaatkârların bir arada tasarıma katkı sağladığı bir atölye ortamı barındırmaktadır. Var olan bu tür bir tasarım ortamına sayısal fabrikasyon araçları çok daha kolay bir şekilde eklenebilmektedir. • Karmaşık geometrili formlara estetik, işlevsellik, performans gibi çeşitli nedenlerle mimari yaklaşımlarında yer veren mimarlık ofisleri, proje geliştirme süreçlerinde sayısal ve fiziksel temsilleri bir arada kullanmayı daha verimli bulmaktadır. Bu noktada sayısal ve fiziksel ortamlar arasında etkileşimin sağlanarak tasarım sürecinin daha akışkan hale gelmesi için mimarlık ofisleri sayısal fabrikasyona yönelmektedir. Bu tez çalışması kapsamında mimarlıkta sayısal fabrikasyonla ilgili özellikle iki konunun yeni araştırmalar yapmaya değer olduğu görülmüştür. Bunlardan ilki mimarlıkta robot kolların kullanımıdır. Bu konuda yapılan deneysel çalışmalar gelecek için oldukça ümit vaat edicidir. İkincisi ise mimarlık eğitiminde sayısal fabrikasyon araçlarının kullanımıdır. Sayısal fabrikasyona dair eğitimin üniversitelerde verilmesinin mimarlık ofislerinde kullanımının artması için oldukça önemli olduğu ortaya çıkmıştır. Sonuç olarak, William J. Mitchell'in (2001)“Mimarlar inşa edebilecekleri binaları çizerler ve çizebildikleri binaları inşa ederler.”şeklinde belirttiği döngünün sınırları dışındaki olanakların keşfedilmesinde sayısal fabrikasyon yeni bir araç olabilir.

Özet (Çeviri)

According to A Dictionary of Construction Surveying and Civil Engineering,“Fabrication”is defined as“the construction or manufacture of something, which involves many consecutive steps or procedures”(Gorse ve arkadaşları, 2012). Digital fabrication includes all the tools and methods used to produce physically create the design from a digital environment. William J. Mitchell (2003) states that we can think of digital fabrication tools as machines that automatically transform a digital object in a design world into a material reality. CNC and robot-based digital fabrication tools and CAD/CAM software are firstly involved in the machine and industrial engineering disciplines (Kolarevic, 2004). Pease (1952) states that the first digital fabrication tools were invented in the 1940's in MIT Servomechanism Laboratory by connecting a milling machine to a computer. In this study, the roles of human operators were transferred to computers to produce complex geometric aircraft components quickly, more precisely and with high quality. There was another important event happened in the 1980's for the digital fabrication; the 3D printing technology was invented (Lipson & Kurman, 2013). A lot of fabrication laboratories (Fablab) have been opened all over the world since 2000, and so access to digital fabrication tools has become more easily. As a consequence of those new laboratories, the development of new digital fabrication tools was accelerated. On the other hand, the usage of digital fabrication in architecture is more recent. The first examples of them are a direct transfer of already available tools from other disciplines to the architecture. Today, a lot of original digital fabrication researchs are being made in architecture. Especially research focusing on robotic arms and drones are crucial for architecture theory and practice. While digital fabrication tools were developed in 1940's, the cognitive background had worked much earlier. In Renaissance, Leon Battista Alberti differentiated the intellectual act of designing from the act of construction in his book, De Re Aedificatoria. According to Alberti, the architect takes responsibility for the design; the construction company, for the construction (Strehlke, 2009). Sharif and Gentry (2015) thinks that digital fabrication in architecture correlates a new kind of relation between cognitive part of design and construction that is different with ordinary artisan way. With the usage of digital fabrication tools artisans evolves to digital maker role. Industrial Revolution, need for reconstruction of post-war demolished cities and developments of construction techniques changed the cognitive landscape of architecture and made mass customization an important part of architectural practice. However today, mass customization that each piece can be produced specially and economically by using digital fabrication becomes a new concern of architecture. Describing digital fabrication in architecture only as a way of production is a limited perspective. It is solidly tight to the architectural design process and the new possibilities that are created by new digital fabrication tools. In this context, usage of digital fabrication reaches beyond the purpose of producing final products and is also services as a new instrument for the design process. The primary focus of this study is determining and describing the effects of digital fabrication research in the universities and independent architectural research centers, on architectural offices that serve the current architectural practice. For this purpose, 27 native and ten foreign architectural offices are selected according to above criteria and contacted for interview requests (Appendix A2). Interviews were done with two foreign and six native architectural offices and because of the studies that examine the effects of digital tools on the understanding of architectural design, the academician of Liverpool University Tuba KOCATURK (Appendix A1). During the research process, some problems and difficulties arose. At first, the access to some architectural offices, and their data, that use digital fabrication efficiently was limited because of the physical distance. Also, some architectural offices did not prefer the share information about their design process. Although it is not possible to reach a general conclusion about architectural offices, because of the limited number of interviews conducted, the impression obtained is that; the use of the design process in architectural offices remains limited, despite the fact that many theoretical and experimental studies related to digital fabrication are taken place. Main reasons for this situation are the lack of awareness about digital fabrication in architectural offices, lack of skilled architects who can use digital fabrication tools and have not enough experience, the high price of these tools, and the lack of demanding environment for the use of digital fabrication tools. On the other hand, the restriction of use digital fabrication tools in the building site is mainly because of lack of technical abilities of those devices. Also, these tools are still very unstable for the construction site environment. As a result of the study, architectural offices have been able to benefit from numerical fabrication tools in the works of installation, furniture, interior design, sculpture, pavilion and façade scale. Despite those obstacles, there can be many reasons for the usage of digital fabrication tools in the design process in architectural offices. Two of them are thought more efficiently than others. These are: • The architectural offices, such as Snohetta and Heatherwick Studio, which design and produce a sense of craftsmanship in their own design culture, have workshop environments where experts from different disciplines, artists, and craftsmen contribute to design together. Digital fabrication tools have easily adapted to this kind of design environment. • The architectural offices, which include architectural approaches to complex geometric forms, find it more efficient to use digital and physical representations together in the project development process. At this point, architectural offices use digital fabrication tools to gain more the fluid design process by improving the interaction between digital and physical environments. In the course of this thesis study, it is thought that especially two topics related to digital fabrication are worth doing new research. The first one is the usage of the robotic arm in architecture. Experimental studies on this subject are highly promising. The second one is about the usage of digital fabrication tool in architectural education. In this study, it has been revealed that it is better to give digital fabrication education at universities. In conclusion, digital fabrication in architecture could be a new tool in the discovery of opportunities outside of the boundaries of the day, as William J. Mitchell (2001) states that:“Architects tend to draw what they can build, and build what can they draw.”

Benzer Tezler

  1. İnsan-doğa-mimari tasarım ilişkisi bağlamında yeni-yerel kavramı: Türkiye özelinde bir tasarım önermesi

    The concept of new-vernacular in the context of human-nature-architectural design relationship: A design proposal specific to Turkiye

    YAŞAR EMİR KARCI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEVİL YAZICI

  2. Simpoez: Mimari nesne üzerine mereolojik bir yaklaşım

    Simpoiesis: A mereological approach on architectural object

    ERHAN SEVİNÇ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Bilişim Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEMA ALAÇAM

  3. Ruling IM/Material uncertainties: Visual rules in digital fabrication processes

    Dijital üretim süreçlerinin görsel şemaları

    ZEYNEP AKKÜÇÜK KIRIM

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2014

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Bilişim Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MİNE ÖZKAR KABAKÇIOĞLU

  4. Spintronic devices for wireless communication,memory, and analog applications

    Kablosuz haberleşme, hafıza, ve analog uygulamalar için spintronik aygıtlar

    MESUT ATASOYU

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2020

    Elektrik ve Elektronik Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Elektronik ve Haberleşme Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İSMAİL SERDAR ÖZOĞUZ

  5. Olasılıklar mimarisi ve bir model önerisi

    A model proposal for architecture of potentialities

    SAADET ZEYNEP BACINOĞLU

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Bilişim Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ARZU ERDEM