Erciş-Çaldıran-Muradiye (Van) bölgesinin hidrojeolojik ve jeotermal incelenmesi
Hydrogeological and geothermal studies of the Ercis-Caldiran-Muradiye (Van) region
- Tez No: 472525
- Danışmanlar: PROF. DR. HAYRETTİN KORAL, YRD. DOÇ. DR. RÜSTEM PEHLİVAN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Jeoloji Mühendisliği, Geological Engineering
- Anahtar Kelimeler: Havza, hidrojeoloji, su kimyası, içme suyu, jeotermometre, Basin, hydrogeology, water chemistry, drinking water, geothermometer
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Jeoloji Mühendisliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 331
Özet
İnceleme alanı olarak seçilen Erciş - Çaldıran - Muradiye (Van) bölgesi, Türkiye'nin doğusundaki Van Gölü'nün kuzeydoğusunda konumlanmıştır. İnceleme alanı; Zilan Çayı, Deliçay ve Bendimahi Çayı'na ait 3 havzayı içine alan 3782 km2'lik bir alandan oluşmaktadır. Bu çalışma, Erciş – Çaldıran – Muradiye (Van) bölgesinin hidrojeolojik yapısının belirlenmesi, bölgedeki soğuk sular (soğuk su kaynakları ve kuyu suları) ve sıcak su kaynaklarının hidrokimyasal özelliklerinin tespiti ile bölgedeki suların hangi amaçlarla kullanılabileceğinin araştırılması hedefi doğrultusunda yapılmıştır. İnceleme alanındaki hidrojeolojik yapı belirlenirken, öncelikle jeolojik birimler tespit edilmiş ve 1/250.000 ölçekli jeoloji haritası ve jeolojik kesitler hazırlanmış ve bölgedeki jeolojik yapının daha detaylı görülmesi sağlanmıştır. İnceleme alanının jeolojisi, inceleme alanının batısı ve inceleme alanının doğusunun jeolojisi olmak üzere 2 bölüm şeklinde değerlendirilmiştir. İnceleme alanının batısında tabanı, Üst Kretase yaşlı bir granitoyid birimi oluştururken, üzerine Tersiyer yaşlı sedimanter ve volkanik kayalar yerleşmiş ve üstü Kuvaterner yaşlı volkanitler ve alüvyon ile örtülmüştür. İnceleme alanının doğusunda ise tabanı Paleozoyik yaşlı metamorfik ve Sedimanter kayalar oluştururken, üzerine Üst Kretase yaşlı ofiyolitik bir melanjı takiben Tersiyer yaşlı çökeller ve volkanik kayalar yerleşmiş olup, üstü Pliyo-Kuvaterner yaşlı sedimanter kayalar, Kuvaterner yaşlı volkanitler ve alüvyon ile örtülmüştür. İnceleme alanının hidrolojik özellikleri kapsamında, bölgedeki kaynak ve kuyulara ait bilgiler derlendikten sonra, inceleme alanındaki hidrolojik su bütçesinin hesaplanması amacıyla yağış, akım, ve buharlaşma verileri kullanılarak 1960-2012 zaman aralığında (53 yıllık) hidrolojik su bütçesi oluşturulmuştur. Zilan, Deliçay ve Bendimahi havzaları ile inceleme alanı geneli için elde edilen su bütçesi sonuçlarında tüm havzalarda ve inceleme alanı genelinde depolamadaki değişim (∆Q) değeri negatif çıkmıştır. Bu durum, sisteme girdinin, çıktılardan daha az olduğunu; yani sistemden yüzeysel drenaj alanı dışına bir çıkış olduğunu göstermektedir. Tüm havzalarda geçirimsiz kayaçların çok sayıda olmasından dolayı, yağışın büyük bir kısmı yüzeysel akıma geçmektedir. Hem yüzeysel akıma geçen miktarın hem de buharlaşma-terleme kayıplarının yağışlardan fazla olması nedeniyle tüm havzalarda bütçe sonuçları negatif değerler almıştır. İnceleme alanının hidrojeolojik özellikleri kapsamında; geçirimli, az geçirimli ve geçirimsiz birimler belirlendikten sonra, bölgede kurumlar tarafından açılmış sondaj kuyularının logları ve düşey elektriksel sondajlara ait bilgiler incelenerek litoloji-hidrojeoloji ilişkisi ile litoloji – jeofizik ilişkisi birlikte değerlendirilmiştir. Rezistivitenin düşük olduğu yerlerde kil gibi geçirimsiz birimlerin ve yüksek rezistiviteli yerlerde volkanik ve metamorfik kayalar ile geçirimli kayaların olduğu görülmüştür. Ayrıca CBS tabanlı programlar kullanılarak oluşturulan 3 boyutlu litolojik modellerde, yatay ve düşey yönde geçirimli birimlerde bir devamlılığın olmaması; Erciş, Çaldıran ve Muradiye ilçelerinde heterojen bir yapının olduğu ve uzun vadeli su alınamayacak akiferlerin olduğuna işaret etmiştir. İnceleme alanındaki soğuk su kaynakları ve vatandaşlar tarafından açılan kuyularda yapılan su kimyası analizlerinin litoloji ile ilişkisinin ortaya koyulması sonucunda Erciş ilçesinde ana akiferin kireçtaşları olduğu, Muradiye ilçesindeki ana akiferin çatlaklı bazaltlar ve karbonatlı birimlerden oluştuğu, Çaldıran ilçesinde suların büyük bir bölümünün bazalt, andezit, riyolit, serpantinit, granit ve peridotitlerin kırık ve çatlaklarından boşaldığı sonucuna varılmıştır. Çaldıran ilçesindeki akifer oluşturan magmatik kayaları, karbonatlı kayalar takip etmektedir. İnceleme alanının yeraltısuyu seviye haritası da hazırlanarak yeraltısuyu seviyeleri belirlenmiştir. Yeraltısuyu seviye haritasında inceleme alanının doğusunda yer alan Bendimahi (Muradiye-Çaldıran) havzasında yeraltısuyu akım yönünün doğudan batıya ve kuzeyden güneye, Deliçay havzasında yeraltısuyu boşalımının fazla olduğu ve özellikle Deliçay havzası'nın kuzeyinde aşırı çekimin olduğu, Zilan (Erciş) havzasında ise; akım yönünün batıdan doğuya ve kuzeyden güneye doğru olduğu görülmektedir. İnceleme alanı genelinde yeraltısuyu seviye değerleri 1130 m ile 2048 m arasında değişiklik göstermektedir. İnceleme alanının hidrokimyasal özellikleri kapsamında; öncelikle kimyasal analiz sonuçları meq/l (mili equivalent/litre)'ye çevrilmiş ve sonrasında analiz sonuçlarının güvenirliliğini test etmek amacıyla anyon - katyon dengesi kontrol edilmiştir. Anyon-katyon denge yüzdesinin % 5 güven aralığında olduğu görülmüştür. Sonrasında ise toplam anyon ve katyon yüzdeleri ile Piper ve Schoeller diyagramları kullanılarak suların hidrojeokimyasal fasiyesleri belirlenmiştir. Hidrojeokimyasal fasiyesler belirlenirken, Piper diyagramında Şahinci (1991b) tarafından ifade edilen bölgeler biraz daha basitleştirilmiş ve bu çalışma kapsamında (I, II, III ve IV nolu bölgeler) şeklinde ifade edilmiştir. Zilan havzasındaki sular, hidrojeokimyasal fasiyeslerine göre 2 grupta toplanmıştır. 1. grup sular, II bölgesinde yer alan karbonat sertliği %50'den fazla olan Ca-HCO3 fasiyesindeki Ca-HCO3'lı sığ tatlı yeraltısularıdır. 2. grup sular ise III bölgesinde yer alan karbonat olmayan, alkalinitesi %50'den fazla olan Na-Cl fasiyesindeki sıcak su kaynaklarıdır. Bendimahi havzasındaki sular ise; hidrojeokimyasal fasiyeslerine göre 3 grupta toplanmaktadır. 1. grup sular, II bölgesinde yer alan karbonat sertliği %50'den fazla olan Ca-HCO3 fasiyesindeki Ca-HCO3'lı sığ tatlı yeraltısularıdır. 2. grup sular, I bölgesinde yer alan (Ca + Mg) katyonlarının (Na + K) katyon miktarından fazla olduğu sulardır. 3. grup sular ise IV bölgesinde yer alan karbonat alkalileri % 50'den fazla ve Na-HCO3'lü sulardır. Bendimahi havzasındaki sıcak su kaynaklarından biri Na-HCO3-Cl tipi, diğer iki sıcak su kaynağı ise Mg-Ca-Na-HCO3 tipi sulardır. Sonra, inceleme alanındaki sularda çözünmüş iyonlar arasındaki ilişkiler değerlendirilmiş ve Zilan havzasındaki soğuk su kaynakları ve sıcak su kaynaklarının tamamında; Bendimahi havzasında ise soğuk su kaynakları, sıcak su kaynakları ve kuyu sularından alınan örneklerin % 90'ında ters iyon değişimi olduğu görülmüştür. Dolayısıyla ters iyon değişimi, inceleme alanındaki yeraltısularını kontrol eden ana işlemdir. Ayrıca majör anyon ve katyonlar arasındaki ilişkiler de incelenmiştir. İnceleme alanındaki sıcak su kaynakları ile ilgili olarak akifer (hazne) sıcaklıklarını bulmak amacıyla çeşitli kimyasal jeotermometre uygulamaları ve karışım modelleri ile birleşik (kombine) jeotermometre uygulamaları kullanılmıştır. Zilan havzasındaki 111 nolu Hasanabdal ve 112 nolu Taşkapı sıcak su kaynaklarına ait rezervuar sıcaklığı Giggenbach (1988)'in Na-K-Mg birleşik jeotermometresi kullanılarak yaklaşık 217 oC olarak tahmin edilmiştir. Söz konusu kaynaklarda silis ölçümü yapılamadığından silis jeoermometreleri uygulanamamıştır. Katyon jeotermometrelerinin kullanımının uygun olup olmayacağı ile ilgili Na-K-Mg birleşik jeotermometresinde tüm sıcak su kaynaklarının hangi bölgede olduğuna bakılmıştır. Hasanabdal, Taşkapı, Ayrancılar, Koçovası ve Buğulukaynak sıcak su kaynaklarının tümü kayaçlarla kimyasal etkileşimini tamamlamamış olan“ham su”bölgesinde yer aldığından katyon jeotermometrelerinin kullanımının güvenilir olmadığı sonucu ortaya çıkmıştır. 113 nolu Ayrancılar sıcak su kaynağının rezervuar sıcaklığı tahmin edilirken, silis ölçümü yapılabilmiş 114 ve 115 nolu sıcak su kaynakları ile bunlarla kısmen anomali vermiş kısmen yüksek sıcalıklı 26 nolu soğuk su kaynağı (19.1 oC) silika – entalpi karışım modelinde değerlendirilmiştir. Ayrancılar sıcak su kaynağının rezervuar sıcaklığı da herhangibir soğuk su karışımı olmaksızın yaklaşık 207 oC olarak tahmin edilmiştir. Fakat MTA (2003) tarafından ölçülen akışkan sıcaklığının 83 oC olması, tahmin edilen 207 oC sıcaklık ile 83 oC arasındaki büyük fark nedeniyle, 113 nolu Ayrancılar sıcak su kaynağının da soğuk su karışım süreçlerinden etkilenmiş olabileceğini göstermiştir. 114 nolu Koçovası sıcak su kaynağında, yüzeyde ölçülen sıcaklık 25.8 oC iken, amorf silis jeotermometre sonucu yüzeyde ölçülenden düşük (16.84 oC) çıkmıştır. 114 nolu Koçovası sıcak su kaynağında atmosferde ölçülen sıcaklık değerinin akifer sıcaklığından daha yüksek olması, suyun iletimle soğuma (suyun ısıyı ileterek soğuması) şeklinde bir soğuma süreci geçirdiğini göstermekte ve amorf silis jeotermometresi ile hesaplanan rezervuar sıcaklığının yüzeyde ölçülenden düşük olması ise rezervuardaki silis çözünürlüğünün kalsedon gibi daha duraylı bir faz ile denetlendiğini göstermektedir. Dolayısıyla Koçovası sıcak su kaynağının rezervuar sıcaklığı, kalsedon jeotermometresi kullanılarak hesaplandığında geçirmiş olduğu soğuma süreci nedeniyle 110.39 oC olarak tahmin edilirken, silika-entalpi karışım modeli ve Na-K-Mg birleşik jeotermometresine göre herhangibir soğuma gerçekleşmeksizin elde edilecek orijinal rezervuar sıcaklığı 207 ile 217 oC arasında tahmin edilmektedir. 115 nolu Buğulukaynak sıcak su kaynağında ise yüzeyde ölçülen sıcaklık 33.5 oC iken, amorf silis jeotermometre sonucu 49.54 oC ile yüzeyde ölçülen sıcaklığa yakın bir değer olup, tüm jeotermomtere sonuçlarına genel olarak bakıldığında biribiri ile uyunlu olmayan çok geniş bir aralıkta seyreden sıcaklıkların hesaplandığı görülmektedir. Bu durum, 115 nolu sıcak su kaynağının soğuk sular ile karışmış olabileceğini göstermektedir. 115 nolu Buğulukaynak sıcak su kaynağında herhangibir karışım olmaksızın tahmin edilen hazne sıcaklığı ise silis-entalpi karışım modeli ve Na-K-Mg birleşik jeotermometresine göre 207 ile 217 oC arasında tahmin edilmektedir. Ayrıca tüm soğuk su kaynakları ve kuyu suları ile sıcak su kaynaklarının kimyasal analiz sonuçlarına bakarak hangi litolojik birimden boşalmış olabileceği tespit edilmiştir. Zilan havzası içme suyu özellikleri; pH ve ağır metal içeriği incelendiğinde bazik karakterli içilebilir sular olduğu görülmektedir. Zilan havzasındaki suların sulama suyu amaçlı kullanımı değerlendirildiğinde; sodyum yüzdesi (% Na) bakımından ''Çok İyi – İyi'' kullanılabilir sular sınıfında, sodyum adsorbsiyon oranı (SAR) bakımından ''düşük sodyum tehlikesi ve düşük tuzluluk tehlikesi'' bölgesinde yer almakta olup, C1S1 su sınıfında yer almaktadır. Zilan havzasındaki sular, karbonat ve bikarbonat tehlikesi bakımından RSC (residual sodyum karbonat) 2.5 meq/l'nin altında bir değere sahip olup, sulama için uygun sular olduğu, geçirimlilik indeksi (PI) değerleri bakımından, Zilan havzasındaki suların % 66'si Sınıf I kapsamına girdiği ve sulama için uygun sular olduğu, kalsiyum ve magnezyuma karşı, sodyumu hesaplayarak elde edilen Kelly oranına göre Zilan havzasındaki tüm sulardaki Kelly oranın 1'den küçük olması nedeniyle sulama için kullanılabilir olduğu, sudaki magnezyum tehlikesi (MH) bakımından yapılan değerlendirmede MH değerinin suların birçoğunda 50'den küçük olması nedeniyle sulamaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır. Bendimahi havzasındaki (Muradiye-Çaldıran) soğuk su kaynakları ve kuyu sularının da içme suyu amaçlı kullanımı değerlendirilmiştir. pH içeriği bakımından büyük bir kısmının bazik karakterli sular (7 ile 8.5 arasında), 5 lokasyonda (20, 21, 22 ve 24 nolu soğuk su kaynakları ile 121 ve 126 nolu kuyu suları) bazik sular (8.5'in üzerinde) ve sadece Çaldıran Evciler köyünde asit karakterli su görülmektedir. Bendimahi Havzası'ndaki içme sularında; F, As, Al, Cr, Mn, Ni, B ve NO3 parametrelerinin bazı lokasyonlarda TSE 266 (2013), WHO (2011) ve US EPA (2016) içme suyu standartlarına göre limit değerlerin üzerinde olan suların içilmemesi önerilmiştir. Bendimahi havzasındaki suların sulama suyu amaçlı kullanımı değerlendirildiğinde; sodyum yüzdesi (% Na) bakımından ''Çok iyi - İyi'' ve ''İyi - Kullanılabilir'' sular sınıfında, sodyum adsorbsiyon oranı (SAR) bakımından düşük sodyum tehlikesi ve düşük tuzluluk tehlikesi bölgesinde yer almakta olup, C1S1 su sınıfındadır. Bendimahi havzasındaki suların büyük bir kısmı, karbonat ve bikarbonat tehlikesi bakımından RSC (residual sodyum karbonat) 2.5 meq/l'nin altında bir değere sahip olup ve sulama için uygun olduğu, geçirimlilik indeksi (PI) değerleri bakımından, Bendimahi havzasındaki suların % 90'ının Sınıf I kapsamına girdiği ve sulama için uygun sular olduğu, kalsiyum ve magnezyuma karşı, sodyumu hesaplayarak elde edilen Kelly oranına göre Bendimahi havzasındaki suların büyük bir kısmında Kelly oranın 1'den küçük olması nedeniyle sulama için kullanılabilir olduğu, sudaki magnezyum tehlikesi (MH) bakımından yapılan değerlendirmede MH değerinin suların birçoğunda (% 70'inde) 50'den küçük olması nedeniyle sulamaya uygun olduğu sonucuna varılmıştır.
Özet (Çeviri)
Erciş - Çaldıran - Muradiye (Van) region which is chosen as the study area is located in the northeastern of Van Lake in eastern Turkey. The study area which is formed three basins including Zilan, Deliçay and Bendimahi rivers and has 3782 km2 area. This study was carried out in order to determine the hydrogeological structure of Erciş - Çaldıran - Muradiye (Van) region, the determination of the cold water (cold springs and well water) and detecting of the the hydrochemical properties of the hot springs and which will be used them. For the purpose of hydrogeological structure of the study area, firstly geological units was determined and geological map with 1/250.000 scale and geological cross sections were prepared and provided to see geological structure of the region. Geology of the study area was evaluated by two parts including geology of the west of the study area and geology of the east of the study area. In the west of the study area, there is Late Cretaceous granitoid unit at the bottom and Tertiary sediments and volcanics are settled over and they covered with Quaternary volcanics and alluviums. In the east of the study area, there are Paleozoic metamorphics and sedimentary rocks at the bottom of the sudy area and there are Late Cretaceous ophiolitic melange above these rocks and Tertiary sediments and volcanics are settled over and covered with Plio-Quaternary sedimentary rocks, Quaternary volcanics and alluviums. In content of the hydrological properties of the study area, for the purpose of the calculating hydrological budget of the study area, hydrological budget was formed by using precipitation, run off and evaporation data in 1960 and 2012 time period (53 years) after the collecting informations about springs and wells. Hydrological water budget results show that negative values for change in storage (∆Q) for Zilan, Deliçay, Bendimahi basins and general of the study area. It shows that inputs are less than outputs at the hydrological system and there is an exit to out of the surface drainage area from the system. A large part of the precipitation converts to run-off because of the a lot of unpermeable rocks at the all basins. Water budget results have negative values in all basins because both run off and evapo - transpiration losses are higher than precipitation. In content of the hydrogeological properties of the study area, between lithology and hydrogeological relations and between lithology and geophysics relations were evaluated together after the determined permeable, semi-permeable and un-permeable units and well logs and informations about vertical electric drillings. Unpermeable units such as clay were seen at the areas which have low rezistivity and volcanics and metamorphic rocks and permeable units were seen at the areas which have high rezistivity. Also some lithological models which have formed by GIS based programs show that heterogenous structure, discontinuous rocks in Erciş, Çaldıran and Muradiye and it shows that water can not be obtained with long period from these aquifers. Evaluations show that on the basis of the wells which have drilled by foundations, major aquifer in Erciş is basalt with fissured and porous, major aquifer in Çaldıran and Muradiye is fissured basalts. Relations between lithology and water chemistry analysis of the wells which have drilled by people in the region show that major aquifer in Erciş is basalt and carbonated rocks follow it, major aquifer in Muradiye is fissured basalts and carbonated rocks, aquifers in Çaldıran are magmatic rocks which have fissures such as basalt, andesite, rhyolite, serpentinite, granite and peridotites. Second aquifer is carbonated rocks in Çaldıran. Also groundwater levels map was prepared and detected groundwater levels. Groundwater level map shows that groundwater run off directions are from the east to west and from the north to south in Bendimahi (Muradiye-Çaldıran) basin, there is too much groundwater discharge and declination of groundwater in Deliçay basin, groundwater run off directions are from the west to east and from the north to east in Zilan (Erciş) basin. Groundwater levels change between 1130 metres and 2048 metres in the study area. In content of the hydrochemical properties of the study area, firstly chemical analyses results were converted meq/l (miliequivalent / liter) and then checked equilibrium between anion and cations. Equilibrium between anion and cations detected within five percent confidence level. And then hydrogeochemical facies determined by using percentege of anion and cation and Piper and Schoeller diagrams. While the hydrogeochemical facies are determined, the regions expressed by Şahinci (1991b) in the Piper diagram are simplified and was expressed in this sudy as (regions I, II, III and IV). Waters in Zilan basin were described in 2 groups according to hydrogeochemical facies. Group 1 waters are shallow fresh groundwaters of Ca-HCO3 in the Ca-HCO3 facies with a carbonate hardness greater than 50% in Zone II. The second group of waters is the non-carbonate, hot-water springs in the Na-Cl facies, which have an alkalinity of more than 50%. The waters which are in Bendimahi basin described in 3 groups according to hydrogeochemical facies. Group 1 waters are shallow fresh groundwaters of Ca-HCO3 in the Ca-HCO3 facies with a carbonate hardness greater than 50% in Zone II. Group 2 waters are located in region I and (Ca + Mg) cations are more than (Na + K) cations. Group 3 waters have more than 50% carbonate alkalinity in the IV region and with Na-HCO3. One of the geothermal springs in Bendimahi basin is Na-HCO3-Cl type and the other two geothermal springs are Mg-Ca-Na-HCO3 type water. Then, relations between dissolved ions were evaluated in study area and inverse ion exchange detected at all samples including cold springs and hot springs in Zilan basin and in 90 percent of samples (cold springs, hot springs and wells) was detected inverse ion exchange in Bendimahi basin. So, inverse ion exchange is main process which controls the groundwaters. Also relations between major anions and cations were examined. Various chemical geothermometer applications and mixed models and combined geothermometer applications were used to find the aquifer (reservoir) temperatures about hot springs in the study area. The reservoir temperatures for Hasanabdal hot spring which is numbered 111 and Taşkapı hot spring which is numbered 112 in the Zilan basin were estimated to be 217 oC by using Na-K-Mg combined geothermometer of Giggenbach (1988). Silica geothermometry could not be applied because silica could not be measured in the mentioned hot springs. For purpose of determining whether or not the use of cation geothermometers would be appropriate, all hot springs were checked about where they are located on the Na-K-Mg combined geothermometer of Giggenbach (1988). The use of cation geothermometers is not reliable because Hasanabdal, Taşkapı, Ayrancılar, Koçovası and Buğulukaynak hot springs are all located in the“raw water”region, where chemical interaction with rocks has not been completed. When the reservoir temperature of the hot springs was estimated, the hot springs which are numbered 114 and 115 and the partially hot anomalous cold spring numbered 26 (19.1 oC) were evaluated in the silica - enthalpy mixture model. The reservoir temperature of the Ayrancılar hot spring was estimated to be about 207 oC without any cold water mixture. However, because the fluid temperature measured by MTA (2003) is 83 oC at Ayrancılar hot spring and owing to the large difference between the predicted 207 oC and 83 oC, it has been shown that the hot spring (Ayrancılar) may also be affected by the cold water mixing process. For Koçovası hot spring which is numbered 114 while measured temperature on the surface was found to be 25.8 oC, amorphous silica geothermometer was lower (16.84 oC) than 25.8 oC. At the Koçovası hot spring which is numbered 114, the temperature measured on the atmosphere of Koçovası hot spring is higher than the aquifer temperature indicates that water cools with conduction (water conduct heat). Also reservoir temperature calculated by amorphous silica geothermometer is lower on the surface, it means that the solubility of the reservoir is controlled by a more stable phase such as chalcedon. Therefore, the original reservoir temperature to be obtained without any cooling according to the silica-enthalpy mixture model and the Na-K-Mg combined geothermometer is estimated to be between 207 and 217 oC. According to calcedon geothermometer, reservoir temperature was estimated 110.39 oC due to the cooling process. For Buğulkaynak hot spring which is numbered 115, was measured 33.5 oC on the surface while the amorphous silica geothermometer is 49.54 oC. All geothermometer results show that a wide range of temperatures are observed. This suggests that Koçovası hot spring may be mixed with cold water. The estimated reservoir temperature without any mixing in the Buğulukaynak hot spring is nearly between 207 and 217 oC according to the silica-enthalpy mixture model and Na-K-Mg combined geothermometer. Also, waters' origin was detected by using water chemistry analysis. According to drinking water properties such as pH and heavy metal content, waters in Zilan basin are alkaline and drinkable. According to use for irrigation waters in Zilan basin, ''Very well – Well'' usable waters ın terms of sodium percentage (% Na), they are in ''low sodium hazard and low salinity hazard'' region in terms of sodium adsorbsion ratio (SAR) and in C1S1 water class. Waters in Zilan basin have under the 2.5 meq/l in terms of carbonate and bicarbonate hazard RSC (residual sodium carbonate) and it shows that they are suitable for irrigation. 66 percent of waters in Zilan basin is in Class I and it is suitable for irrigation according to permeable index (PI), usable for irrigation according to Kelly ratio and it is suitable in terms of magnesium hazard (MH) because of MH values are lower than 50 for a lot of samples. Drinking water properties such as pH and heavy metal content were evaluated in Bendimahi (Muradiye-Çaldıran) basin. In terms of pH content, many of waters are alkaline featured waters (pH changes between 7 and 8.5), alkaline waters are at the 5 locations ( numbered 20, 21, 22 and 24 springs and numbered 121 and 126 wells) and acid featured water only in Çaldıran Evciler village. At the drinking waters in Bendimahi basin F, As, Al, Cr, Mn, Ni, B and NO3 parameters are above the limit values at some locations according to TSE 266 (2013), WHO (2011) and US EPA (2016) standards and such waters shouldn't use as drinnking water and they are not recommended. In evaluations about use for irrigation waters in Bendimahi basin, waters are ''Very well – Well'' and ''Well-Usable'' water class in terms of sodium percentage (% Na), they are in ''low sodium hazard and low salinity hazard'' region in terms of sodium adsorbsion ratio (SAR) and in C1S1 water class. Much water in Bendimahi basin have under the 2.5 meq/l in terms of carbonate and bicarbonate hazard RSC (residual sodium carbonate) and it shows that they are suitable for irrigation. 90 percent of waters in Bendimahi basin is in Class I and it is suitable for irrigation according to permeable index (PI), usable for irrigation according to Kelly ratio and it is suitable in terms of magnesium hazard (MH) because of MH values are lower than 50 for a lot of samples (percent of 70).
Benzer Tezler
- Van'da yonca küskütü (Cuscuta approximata Bab.)'nün bulaşma yollarının belirlenmesi
Deternination of infestation mechanisms of alfalfa dodder (Cuscuta approximata Bab.) in Van
GÜNNUR KURT
- Çaldıran Ovası ve çevresinde doğal ortam ile insan arasındaki ilişkiler
Başlık çevirisi yok
RIFKI SINDIR
- Van'da yonca alanlarında yonca küskütü (Cuscuta approximata Bab.)'nün dağılımı ve yoğunluğunun belirlenmesi
Distribution and density of alfalfa dodder (Cuscuta approximata Bab.) in alfalfa fields in Van
SEVİLAY YILDIRIM
- Muradiye, Çaldıran, Erciş ve Doğubeyazıt yörelerinde kuş gribinden sonra kanatlı yetiştiriciliğinin mevcut durumu
Current status of poultry breeding after avian influenza in Muradiye, Çaldiran, Erciş and Doğubeyazit disrticts
MELİKE GÜLEŞCE
Yüksek Lisans
Türkçe
2009
ZiraatYüzüncü Yıl ÜniversitesiZootekni Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. BÜNYAMİN SÖĞÜT
- Van'da yonca alanlarında küsküt (Cuscuta spp.) sorununun tespiti
Determination of the issue van alfalfa fields dodder (Cuscuta spp.)
ENVER ANAÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
ZiraatYüzüncü Yıl ÜniversitesiBitki Koruma Ana Bilim Dalı
PROF. DR. IŞIK TEPE
YRD. DOÇ. DR. İLHAN KAYA