Geri Dön

Deri ve zührevi hastalıklar kliniğinde 2010-2016 yılları arasında kutanöz ilaç erüpsiyonu tanısı ile yatan hastalarda epidemiyolojik ve klinik özelliklerinin değerlendirilmesi

An epidemiological and clinical analysis of cutaneous drug eruption seen in a in patients hospitalized in department of dermatology and venereology between 2010-2016 years

  1. Tez No: 474648
  2. Yazar: DUA CEBECİ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. ŞİRİN YAŞAR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Dermatoloji, Dermatology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Haydarpaşa Numune Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 64

Özet

ÖZET Amaç: İlaç reaksiyonları medikal tedavinin önemli ve sık bir komplikasyonudur. Bu çalışmada ki amacımız , kutanöz ilaç reaksiyonu tanısı ile kliniğimizde yatırılan olgularda, sorumlu ilaçlar ve bu ilaçların neden olduğu klinik tablolar literatür bilgileri eşliğinde incelemektir. Yöntem: Çalışmaya Ocak 2010-Aralık 2016 tarihleri arasında kutanöz ilaç erüpsiyonu tanısı ile Haydarpaşa Numune Eğitim Araştırma Hastanesi Deri Ve Zührevi Hastalıkları Kliniğinde yatırılarak tedavi edilen 164 olgu alınmıştır. Hastaların yaşı, cinsiyeti, semptomları, laboratuar tetkikleri, tanı ve tedavi bilgileri hasta epikrizlerden incelenerek elde edildi. Demografik özellikler, reaksiyonun tipi, reaksiyona yol açtığı düşünülen ilaç grupları, multipl ilaç kullanımının varlığı, ilaç alımından döküntünün başlangıcına kadar geçen süre gibi parametreler kayıt edildi. Nedensellik ilişkisi Naranjo algoritması ile değerlendirildi. KİE'ler, kesin, muhtemel, olası ve yok olarak gruplandırıldı. Bütün değerler yüzdelik olarak ifade edilmiştir. İlacın yol açtığı reaksiyonun şiddeti Hartwig's Ciddiyet Değerlendirme Skalası ile değerlendirildi. Bulgular : Çalışmaya alınan 164 hastanın 104'ü kadın (%63.4) ve 60'ı erkek (%36.6) idi. Hastalarımızın yaşları 4 ile 97 arasında değişmekle birlikte yaş ortalaması 46,3+18,8 idi. En sık reaksiyon tipi %42.1 oranında saptadığımız ürtiker ve anjiyoödemdi. Bunu sırasıyla, %31.7 olarak saptanan makülopapüler ilaç erüpsiyonu izlemekteydi.kutanöz reaksiyonlara en sık yol açan NSAII ler(%18.9), antibiyotikler(%15.2) ve bunları izleyen NSAII ve antbiyotiklerin kombinasyonu idi (%9.8). İlacın ilk alınmasından döküntünün başlangıcına kadar geçen süre saatler ile aylar arasında değişmekteydi. Bu olguların bir kısmı da öyküde geçmişte ilaçlarla ilişikli benzer reaksiyonlar tanımlamaktadır. Sonuç: Kutanöz ilaç Erüpsiyonu ve ona neden olan ilaçların ve prognostik faktörlerin bilinmesi klinisyenler için büyük önem arz etmektedir . Bu durumda hasta bilinçlendirilmeli ve uyarıcı olarak yanında daha önce hangi ilaçların reaksiyonlara sebep olduğunu gösteren alerji kartı ya taşınması sağlanmalıdır. NSAİİ ler, antibiyotikler ve bunları içeren kombine ilaç kullanımından mümkün olduğunca kaçınılması, antibiyotikler ve antiepileptikler konusunda dikkatli bir izlem yapılması, uzun süreden beri kullanılan ilaçların da irdelenmesi gerektiği sonucuna varıldı.

Özet (Çeviri)

ABTRACT Objective: Drug reactions are an important and frequent complication of medical treatment. In this study we aimed to investigate the patients hospitalized with a diagnosis of cutaneous drug eruptions, implicated drugs and related skin manifestations were evaluated in the light of literature data. Methods: This retrospective study was performed in, Haydarpaşa Numune Training And Research Hospital At Department Of Dermatology And Venerology. The study comprised 164 patients that were diagnosed with drug eruptions between January 2010 and December 2016. Some parameters such as demographic characteristics, type of the reaction, suspicious drug groups caused the reaction, presence of multiple drug usage, time period between the onset of the drug intake and initiation of the eruption were recorded. Age, sex, symptoms, laboratory tests, diagnosis and treatment information were obtained by examining the patient epicrises. Causal relationship was assessed by Naranjo algorithm. ADRs were categorized as definite, probable, possible and absent. All values were expressed in percentages. The severity of the reaction caused by the drug, was assesed with Hartwig's Severity Assessment Scale. Result: Of the 164 patients there were 104 female and 60 male with an age average of 46,3+18,8. The most common type of drug reactions were urticaria and angioedema (42.1 %) followed by maculopapular drug eruption (31.7%). More cutanous reactions were noted with NSAID (18.9%), antibiotic agents (%15.2) followed by the combination of NSAID and antimicrobial agent(%9.8). Time period between the onset of the eruption and the intake of the drug varied by hours to months. Some of these patient also describe similar reactions related to drugs in the past. Conclusion. Knowledge of these drug eruptions, the causative drugs and the prognostic factors is important for clinicians. It is recommended to advise patients to carry a in their wallets that lists drug allergies and/or intolerances, especially if they have had a severe reaction before. We conclude that a careful follow-up should be made on NSAID, antibiotics, and anti-epileptics and combination of drugs including NSAID/antibiotics should be avoided if is possible.

Benzer Tezler

  1. Adjuvan intravenöz immünoglobulin, rituksimab veya konvansiyonel immünosüpresif tedavi kullanan 100 pemfigus hastasının klinik ve serolojik karakteristikleri ve tedavi sonuçlarının karşılaştırmalı değerlendirilmesi

    Clinical and serological characteristics and a comparative evaluation of treatment outcomes of 100 pemphigus patients using adjuvan IVIG, rituximab and conventional immunosuppressive treatment

    AHMET UĞUR ATILAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜNEŞ GÜR AKSOY

  2. Kutan lupus eritematozus deri lezyonlarında matriks metalloproteinaz-9 düzeyleri

    Matrix metalloproteinase-9 levels in cutaneous lupus erythematosus lesions

    GÖKŞEN YÜCEL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    DermatolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞEBNEM AKTAN

  3. Psoriazis hastalarında kullanılan IL-17 ve IL-23 inhibitörlerinin laboratuvar parametrelerine etkisi

    The effect of IL-17 and IL-23 inhibitors in psoriasis patients on laboratory parameters

    BURAK EKİNCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞİRİN YAŞAR

  4. Alopesi areata'ya eşlik eden hastalıklar ve tiroid otoimmunitesi

    Diseases accompanying alopesia areata andthyroid autoimmunity

    ŞENAY AĞIRGÖL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EMİNE DERVİŞ

  5. Kutanöz vaskülit tanısı alan hastaların direkt immunfloresan incelemelerinin klinik ve laboratuvar bulgularıyla korelasyonunun değerlendirilmesi

    Evaluation of the correlation of direct immunofluorescence examinations with clinical and laboratory findings of patients diagnosed with cutaneous vasculitis

    ESRA SOYLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Deri ve Zührevi Hast. Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞİRİN YAŞAR