Geri Dön

Klasik hodgkin lenfoma vakalarında pd-l1 ekspresyonunun sıklığı, ebv ile ilişkisi, klinik ve prognostik önemi

Pd-l1 expression on classical hodgkin lympoma patients, relationship with ebv, clinical and prognostic importance

  1. Tez No: 474660
  2. Yazar: SÜLEYMAN ÖZDEMİR
  3. Danışmanlar: UZMAN DR ÖZLEM TON ERYILMAZ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 59

Özet

Programlı ölüm yolağı fizyolojik olarak T hücre anerjisine yol açar. Dokuları uzamış inflamasyon ve otoimmün reaksiyona bağlı gelişebilecek hasardan korur. İnflamasyon yerinde bulunan makrofajlar, dentritik hücreler, mezenkimal stromal hücreler ve lenfositler gibi çeşitli hücrelerde eksprese edilen PD-L1 proteini ile onun reseptörü olan T hücreler üzerindeki PD1'i uyarır. T hücre yüzeyinde antijen sunucu hücreler ile etkileşime geçip T hücrelerin aktive olmasını sağlayan TCR ekspresyonu azalır. Pek çok farklı tümörde de neoplastik hücrelerin ya da tümöre mikroçevresini oluşturan diğer hücrelerin PD-L1 eksprese ederek T hücre yanıtını baskıladığı gösterilmiştir. Klasik Hodgkin lenfoma vakalarında her ne kadar farklı sonuçlar elde edilse de pek çok çalışmada hem neoplastik Hodgkin Reed-Sternberg hücrelerinde hem de tümör yüksek oranda mikroçevresinde PD-L1 ekspresyonu saptanmıştır. PD-L1 ekspresyonu ile klinik ve prognostik parametreler karşılaştırıldığında herhangi bir ilişki saptanmamıştır. Klasik Hodgkin lenfoma vakalarının önemli bir kısmında bulunan EBV 'nin PD-L1 gen bölgesini uyardığı gösterilmiş ise de EBV pozitif ve negatif vakalar ile PD-L1 ekspresyonu arasında istatistiksel ilişki saptanmamıştır. Çalışmamızda neoplastik Hodgkin Reed-Sternberg hücrelerinde %88,2 oranında PD-L1 pozitif saptandı. Tüm vakalarda tümör mikroçevresinde PD-L1 ekspresyonu gözlendi. Kayıtlarına ulaşılan hastaların klinik ve prognostik parametreleri ile PD-L1 pozitifliği karşılaştırıldı. İstatistiksel ilişki saptanmadı. EBV pozitif ve negatif vakalarda benzer oranlarda PD-L1 pozitifliği saptandı. Bulgularımız literatürdeki sonuçlar ile uyumlu idi. Programlı ölüm yolağına karşı hem PD-L1 hem de PD1 proteinlerini hedef alan pek çok immünoterapötik ajan için klinik çalışmalar devam etmektedir. Bunlar arasından anti PD-1 etki gösteren nivolumab ve pembrolizumab isimli iki molekül yakın zamanda Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından kemik iliği transplantasyonu sonrası nüks gelişen klasik Hodgkin lenfoma vakalarında konvansiyonel kemoterapiye ek olarak kullanılma onayı almıştır. Klasik Hodgkin lenfoma vakalarında hem neoplastik hücreler hem de tümör mikroçevresinde yaygın PD-L1 ekspresyonu olması hastaların tedavilerden potansiyel olarak yüksek fayda görebileceğini gösterir. Kesin sonuçlar için bu yönde daha fazla klinik çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Programmed death pathway leads to T cell anergy, and protects the tissue from damage caused by autoimmune reaction and prolonged inflammation. It consists of the ligand protein PD-L1 expressed on macrophages, dendritic cells, mesenchymal stromal cells and lymphocytes on the site of inflammation and its receptor protein PD1 expressed on T cells. PD1 activated by its ligand protein down-regulates TCR protein expressed on T cells which interacts with antigen presenting cells. In many neoplastic diseases, either neoplastic cells or cells on the tumor microenvironment expresses PD-L1 and it causes neoplastic cells escape from cellular immunity. In classical Hodgkin's lymphoma, studies found that both neoplastic Hodgkin Reed-Sternberg cells and cells of tumor microenvironment has strong PD-L1 expression. These studies showed no correlation of PD-L1 expression with clinical symptoms and prognosis of the patients. We found PD-L1 positivity in 88,2% of the patients. Tumor microenvironment was positive for PD-L1 in all patients. EBV activates the gene locus that produces PD-L1. But, our study showed no correlation between EBV and PD-L1 expression. Patient records were examined. For 39 patients, clinical parameters at the time of diagnosis, such as age, sex, stage of disease, histological phenotype were examined. For 34 patients, prognostic parameters were found. There was no correlation between PD-L1 expression and clinical and prognostic parameters. Our results were consistent with the literature. There are ongoing clinical trials for monoclonal antibodies against PD-L1 and PD1 on classical Hodgkin's lymphoma patients. Among them, PD1 inhibitors nivolumab and pembrolizumab got approval from FDA (Food and Drug Administration) recently for advanced stage patients and patients which has relapsed disease despite bone marrow transplantation. High level of PD-L1 expression on both neoplastic cells and tumor microenvironment in classical Hodgkin lymphoma patients shows that these patients can potentially benefit from therapies against the programmed death pathway. More clinical data is needed for conclusion.

Benzer Tezler

  1. Çocukluk çağı hodgkin lenfomalarının onkogenezinde PD-L1 ve ilişkili immunsupresif faktör genlerinin ekspresyonlar

    Expression of PD-L1 and associated immunsuppressive factor genes in the oncogenesis of childhood hodgkin lymphomas

    GÜLEN GÜL

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Moleküler TıpDokuz Eylül Üniversitesi

    Onkoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERDENER ÖZER

  2. Hodgkin lenfoma'da immunhistokimya: Uygulama öncesi ve sonrasında tanı değişiklikleri, morfolojik ve biyolojik grizon lenfomaların tanınabilmesi

    Immunhistochemistry of hodgkin lymphoma: Diagnostic differences before and after application of immunhistochemistry determination of morphological and biological gray zone lymphoma

    NURAY BAŞSÜLLÜ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Patolojiİstanbul Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. NÜKHET TÜZÜNER

  3. Plazma hücre farklılaşması gösteren düşük dereceli B hücreli lenfoproliferatif hastalıklarda ayırıcı tanı

    Differential diagnosis in low-grade B cell lymphoproliferative disorders demostrating plasma cell differentiation

    HALE KIVRAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    PatolojiAnkara Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. IŞINSU KUZU

  4. Hodgkin lenfomalı hastalarda, tümör dokusunda vitamin d3 reseptör ekspresyonu ve vitamin d3 reseptör ekspresyonunun klinik özellikler ve prognostik göstergelerle ilişkisi

    Expression of vitamin D3 receptor in tumor tissue and relationship between clinical features, prognostic indicators and expression of vitamin D3 receptor in hodgkin lymphoma

    LALE SAKA BARAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    HematolojiCelal Bayar Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. HAYRİYE MİNE MİSKİOĞLU

  5. Gri zon lenfoma verileri

    Gray zone lymphoma

    SAFA SADIKOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    HematolojiMersin Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ANIL TOMBAK