Hodgkin lenfomalı hastalarda, tümör dokusunda vitamin d3 reseptör ekspresyonu ve vitamin d3 reseptör ekspresyonunun klinik özellikler ve prognostik göstergelerle ilişkisi
Expression of vitamin D3 receptor in tumor tissue and relationship between clinical features, prognostic indicators and expression of vitamin D3 receptor in hodgkin lymphoma
- Tez No: 447486
- Danışmanlar: YRD. DOÇ. DR. HAYRİYE MİNE MİSKİOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Hematoloji, Hematology
- Anahtar Kelimeler: Hodgkin lenfoma, D vitamini, Vitamin D reseptörü, Prognostik belirleyici, Hodgkin lymphoma, vitamin D, vitamin D receptor, prognostic indicator
- Yıl: 2016
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Celal Bayar Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 74
Özet
Giriş ve Amaç: D vitamini ve kanser ilişkisi uzun zamandır araştırmacıların ilgisini çekmektedir. D vitamininin farklı tiplerde kanserlerle ilişkisini araştıran çalışmalar mevcuttur. Bununla birlikte, D vitamininin dokularda etkisini göstermesi için bağlanması gereken vitamin D reseptörünün (VDR) normal ve tümör dokularında incelendiği çalışmalar sınırlıdır. Hodgkin lenfomada VDR' nin non-Hodgkin lenfomaya göre yüksek oranda boyandığı, yapılan tek çalışmada gösterilmiştir. Çalışmamızda HL tanılı hastalarımızın tümör dokusunda vitamin D reseptör düzeyinin incelenmesi yanısıra, vitamin D reseptör ekspresyonunun hastalığın klinik özellikleri ve prognostik göstergeler ile ilişkisinin araştırılması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Araştırmamızda Hodgkin Lenfoma tanısı konmuş hastaların tümör dokusu biyopsi örnekleri ve hasta dosya kayıtları kullanılmıştır. 42 hastanın doku biyopsi örnekleri retrospektif olarak incelenmiştir. Hodgkin lenfoma tanısı almış hastaların tümör dokularında immünhistokimyasal yöntemle vitamin D reseptör boyaması yapılmıştır. VDR boyanma yoğunluğuna göre hafif, orta ve güçlü boyanma şeklinde üç gruba ayrılmıştır. Hastaların demografik verileri, klinik özellikleri ve biyokimyasal değerleri geriye dönük dosya incelemesi ile kaydedilerek klinik ve prognostik özellikleri ile vitamin D reseptör boyanma yoğunluğu arasındaki ilişki incelenmiştir. Bulgular: Değerlendirmede Hodgkin lenfoma hastalarının tümör dokularında Reed-Sternberg hücrelerinin tümünde VDR boyası pozitif saptanmıştır. VDR boyanma yoğunluğu ile klinik prognostik önemi bilinen bulgular karşılaştırıldığında sadece B semptomu varlığı ile istatistiksel anlamlı ilişki saptanmıştır. Cinsiyet, kemik iliği tutulumu, ekstralenfatik alan tutulumu, mediastinal kitle, bulky kitle, ortalama lökosit sayısı, tedaviye yanıt oranları ile vitamin D reseptör boyanma yoğunluğu arasında ilişki saptanmış ancak istatistiksel anlamlı fark izlenmemiştir. Diger prognostik verilerden yaş, hastalığın evresi, dalak tutulumu, hemoglobin, albümin, LDH, sedimentasyon değeri, lenfosit ve eozinofil sayısı, alt tip verileri ve prognostik gruplar ile VDR boyanma yoğunluğu arasında ilişki saptanmamıştır. Sonuç: Çalışmamız, literatür verilerine göre, Hodgkin lenfoma tümör dokusunda VDR' nin gösterildiği ikinci, bunun prognostik açıdan önemli klinik ve laboratuvar özellikleriyle ilişkisinin incelendiği ilk çalışmadır. Bununla birlikte tüm Hodgkin lenfoma vakalarının tümör dokularında Reed-Sternberg hücrelerinin tamamının vitamin D reseptör ile boyanması, VDR' nin özellikle klasik Hodgkin lenfoma histopatolojik ayırıcı tanısında kullanılamaya aday bir belirleyici olabileceğini akla getirmektedir. Hodgkin lenfomalı hastalarda tümör dokusunda immünhistokimyasal yöntemle saptanan VDR' nin tanısal ve prognostik önemini daha iyi değerlendirebilmek için, serum D vitamin düzeyini ve diğer histolojik alt tipleri de içeren ve daha fazla sayıda hastanın incelendiği, daha kapsamlı çalışmaların yararlı olacağı düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
Introduction: The relation between Vitamin D and cancer was an interesting topic among researchers for a long time. The association of Vitamin D with different types of cancer have been investigated. However, there are a limited number of studies about the expression of Vitamin D receptors in the normal and tumor tissues which are required for Vitamin D's binding and its cellular activity. In one study, it has been shown that VDR was stained more in Hodgkin lymphoma than non-Hodgkin lymphoma. In our study, we aimed to investigate the expression of vitamin D receptor and the relation between clinical features, prognostic indicators and expression of vitamin D receptor in HL Materials and Methods: In our study, pathology records and medical files of patients with Hodgkin lymphoma were used. 42 tissue samples were analyzed retrospectively. Vitamin D receptor staining was performed with immunohistochemistry. The patients are divided into low, medium and intensive stained subgroups. The demographic data, clinical and biochemical values of patients were reviewed retrospectively and the association between clinical features, prognostic indicators and vitamin D receptor expressions were examined. The study was approved by the Institutional Ethics Committee. Results: VDR staining was positive in all patients Reed-Sternberg cells of Hodgkin lymphoma. VDR staining positive groups were compared with clinical prognostic indicators and the only statistically significant relation was shown with the presence of B symptoms. Gender, bone marrow involvement, extralymphatic involvement, mediastinal mass, bulky mass, mean leukocyte count, treatment response were associated with vitamin D receptor staining intensity, but they were statistically insignificant. Other prognostic data such as age, stage of disease, involvement of spleen, serum hemoglobin level, serum albumin level, LDH, sedimentation rates, lymphocyte and eosinophil count, subgroup data and prognostic groups were not found to be associated with VDR staining levels. Conclusion: Our study was second to show VDR in tumor Hodgkin Lymphoma tumor tissues and meant to be first to study its association with prognostically significant clinical and biochemical laboratory results. In our study, vitamin D receptor staining in all Hodgkin lymphoma patients led to the conclusion that VDR can be used in histopathological differential diagnosis of HL. More studies are needed to assess for demonstrating the relation between prognostic and diagnostic indicators and vitamin D receptor intensity of immunohistochemically detected VDR in tumor tissues of Hodgkin lymphoma and also further more studies with serum vitamin D levels and other histologic subtypes and can provide more reliable results.
Benzer Tezler
- Assessment of epstein barr virus molecular polymorphism and tumor biomarkers associated with non-hodgkin's lymphoma in Iraqi patients
Iraklı hastalarda epstein barr virüs moleküler polimorfizm ve hodgkin olmayan lenfoma ile ilişkili tümör biyomarkerlerinin değerlendirilmesi
WIQAR ADNAN AZEEZ ABOOMEIMA
Yüksek Lisans
İngilizce
2022
Moleküler TıpKırşehir Ahi Evran ÜniversitesiMoleküler Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HARUN ÇİFTÇİ
- Hodgkin lenfomalı hastalarda PET/BT metabolik parametreleri ile biyokimyasal verilerin korelasyonu ve prognostik önemi
Prognostic significance of PET/BT metabolic parameters and correlation with inflammatory biomarkers in hodgkin lymphoma
TUBA KORKMAZ KAPUKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
HematolojiÇukurova Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEMRA PAYDAŞ
- Hodgkin lenfomalı hastalarda birinci basamak tedavi sonuçları ve PET/BT nin tedavi sonuçlarına etkisi
The outcome of first line treatment in hodgkin lenfoma the effect of PET/CT on the treatment outcome
HİLAL GÜL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
HematolojiGazi Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. KADİR ACAR
- Non-hodgkin lenfomalı hastalarda serum CA 125 ve beta-2 mikroglobulin düzeylerinin hastalığın aktivitesi ve evreleri ile ilişkisi
The Relationship between serum CA 125, beta-2 microglobulin levels and the activities, stages in patients with non-hodgkin's lymphoma
FATİH ÖZÇİÇEK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2001
OnkolojiAtatürk Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF.DR. MEHMET GÜNDOĞDU