Geri Dön

Alkol ve diabet dışı karaciğer yağlanması klinik biyoşimik ve histopatolojik inceleme

Nonalcholic and nondiabetic fatty liver:A clinical, biochemical and histopathological study

  1. Tez No: 48206
  2. Yazar: SALİHA TÜKEK
  3. Danışmanlar: DOÇ.DR. YILMAZ ÇOLAKOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Gastroenteroloji, Gastroenterology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 60

Özet

ÖZET Çalışmamızda, Ocak 1988 - Haziran 1992 tarihleri arasında karaciğer ponksiyon blopsisi yapılan toplam 2030 vaka incelenmiş, bunlardan alkolik ve diabetik olan hastalar (soy geçmişinde diabet öyküsü olup, OGTT testi bozuk olan hastalar dahil) çalışma dışı bırakılmıştır. Geriye kalan hastalar içinde, klinik ve laboratuvar bilgileri yeterli olan 82 hasta çalışmamıza alınmıştır (%4.3). Bu çalışmada amacımız, karaciğer ponksiyon biopsisinde“hepatosteatoz”saptanan, fakat alkolik ve diabetik olmayan hastalan klinik ve laboratuvar bulguları ile incelemek, diğer etyolojik faktörleri ortaya koymaya çalışmaktır. Çalışmaya ortalama yaşı 43.7±12.5 yıl olan 46' sı kadın (%56), 36 'sı erkek(%43) toplam 82 hasta alındı. Hastalar, fizik muayene bulguları, laboratuvar tetkikleri (tam biyokimya, hepatit virüs göstergeleri, ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi) ve karaciğer histopatolojisine bakılarak retrospektif ve bazıları prospektif olarak incelendi. Histopatolojik inceleme sonucu, karaciğer biopsi preparatmda her mikroskop alanının 1/3 Önden fazlasında yağ birikimi olması, hepatosteatoz olarak değerlendirildi. Ayrıca karaciğer hasarının derecesine göre bu hastalar, steatoz, steatohepatit, steatofîbroz, yağlı siroz şeklinde 4 grup altında incelendi. Yapılan değerlendirme sonucu, hastalarda belirlenen en sık şikayet halsizlik (21 hasta) ve sağ üst kadran ağrısı ve/veya karında şişkinlik hissi (20 hasta) idi. En sık fizik 'muayene bulgusu hepatomegali olup, 63 hastada bulundu (%76.8). Laboratuvar tetkiklerinde serum aminotransferaz yüksekliği (özellikle AST) 45 hastada tespit edildi (%54.8). ALT 41 hastada yüksek bulundu (%50). Hiperiipldemi 22 hastada saptandı (%26.8). Obesite de 22 hastada mevcuttu (%26.8). Ultrasonografi yapılan 37 hastanın 17 sinde (%46), BT yapılan 7 hastanın birinde (%14) hepatosteatoz saptandı. Karaciğer histopatolojisinde 43 hastada steatoz (%52.4), 24 hastada steatohepatit (%29.3), 12 hastada steatofibroz (%14.6), 3 hastada steatosiroz (%3.7) tesbit edildi. Bu histopatolojik grupların hepsinde, etyolojik incelemede obezi-o ve/veya hiperiipidemik olan hastalar ilk sırada yer almaktaydı. 52Üç hastada siroz saptandı. Fakat bu hastaların 2 sinde anti-HCV bakılamamış, diğerinde ise daha sonra bakılan anti-HCV (+) olarak bulunmuştur. Etyolojide sistemik bir hastalık (infeksiyon hast, kollajenoz, malignite) veya anemi, malnOtrisyon ve ilaç toksisitesi gibi nedenlerin gözlendiği hasta sayısı 42 bulundu, infeksiyon hastalıkları içerisinde (15 hasta), 10 hasta ile tüberküloz ilk sırayı almaktaydı. Granülom odağı ya da granülomatöz hepatit sadece 4 hastada saptandı. Kollajenoz 8 hastada mevcuttu. Inflamatuar barsak hastalığı olan 10 hastada steatoz saptandı. Bunlardan 6'sı kolitis ülseroza, 4'ü Crohn hastalığı idi. İlaç toksisitesi 3 hastada tespit edildi (iki hastada kortikosteroid, 1 hastada Siklosporin). Romatoid artritli bir hastada ise Salazoprin toksisitesinden şüphelenildi. Etyolojide belirgin bir nedenin gösterilemediği 7 hasta incelendiğinde, hepatosteatoz kriptojenik olarak yorumlandı. Ancak bir hastada bozulmuş glikoz toleransı düşünüldü. Diğer bir hastada lenfbproliferatif ya da viral bir hastalıktan şüphelenildi. Başka bir hastada ise biopside diffüz steatoz, laparoskopide steatozlu karaciğer sirozu saptandı. Anti-HCV bakılmamış olduğundan sağlıklı yorum yapılamadı. Sadece obez olduğu belirlenen, biopside hepatosteatoz saptanan, fakat serum transaminazlan oldukça yüksek olan (AST: 263, ALT: 550 ü) bir hastada, uygulanan diet ile 7 kilogram verdikten sonra transaminazlann tamamen normale indiği gözlendi. Obez, hiperlipidemik ve obez+hiperlipidemik hastalar, karaciğer histopatolojik bulguları açısından değerlendirildiğinde (steatoz, steatohepatit, steatofibroz, siroz), hastalar arasında anlamlı bir fark gözlenmedi. Bu bulguların ışığı aranda; alkol ve diabete bağlı olmayan hepatosteatoz etyolojisinde, obesite ve/veya hiperlîpidemi önemli bir yer işgal etmektedir denilebilir. Hepatosteatozun kesin tanısı için karaciğer biopsisi gereklidir. Anamnez, fizik muayene, laboratuvar ve histopatolojik bulgularla, hepatosteatozun ancak kuvvetle muhtemel olduğu söylenebilir. Alkol ve diabete bağlı olmayan hepatosteatozun daha sonra siroza dönüşüp dönüşmeyeceği konusunda çelişen yayınlar mevcuttur ve ayrıntılı, prospektif çalışmalar gerekmektedir. Hepatit virus göstergeleri, tüm virüsleri (özellikle hepatit C) kapsamalıdır. Fakat siroz gelişme ihtimali düşünülerek, obez ve hiperlipidemik 53olan hastalar mutlaka diete alınmalı, basit olarak serum transaminazlan ile takip edilmelidir. 54

Özet (Çeviri)

Özet çevirisi mevcut değil.

Benzer Tezler

  1. Meme kanserinde karaciğer yağlanması kontrollü prospektif çalışma

    Hepatitic steatosis assoiated with breast cancer:prospective-controled study

    AHMET BİLİCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Gastroenterolojiİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MUSTAFA ÖZGÜROĞLU

  2. Non-obez, non-diyabetik 2058 vakada alkol dışı karaciğer yağlanması varlığının ve alkol dışı karaciğer yağlanmasının klinik pratikte kardiyovasküler ve inflamatuar belirteçlerle ilişkisinin araştırılması

    The investigation of the presence of non-alcoholic fatty liver disease among 2058 non-obese and non-diabetic cases and investigation of association of non-alcoholic fatty liver disease with inflammatory and cardiovascular markers in clinical practice

    BENAN KASAPOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2010

    Beslenme ve DiyetetikFatih Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. CANSEL TÜRKAY

  3. Hipertansiyon ve/veya diyabetes mellitus hastalarında nonalkolik yağlı karaciğer hastalığı(NAYKH) sıklığı ve NAYKH saptanan hastalarda prokalsitonin düzeylerinin araştırılması

    Investigation of the levels of procaltitonin in patientswith nonalcolic fatty liver disease (NAFLD) in patients with hypertension and / or diabetes mellitus

    TUGAY ATASEVER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    İç HastalıklarıNamık Kemal Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SONAT PINAR KARA

  4. Alkol dışı karaciğer yağlanması tespit edilen hastalarda etiyolojik faktörlerin araştırılması

    To investigate the etiologic factors of non-alcoholic fatty liver disease patients

    ERCAN GÜNDÜZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Gastroenterolojiİnönü Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MELİH KARINCAOĞLU

  5. NON-alkolik yağlı karaciğer hastalığı olan çocuk hastalarda karnitin, kolin ve trimetilamin-N-oksit (TMAO) düzeylerinin klinik önemi var mı ?

    Is there any clinical significance of carnitine, choline and trimethylamine-N-oxide (TMAO) levels in pediatric patients with NON-alcoholic fatty liver disease ?

    HAKAN CANDAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSelçuk Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MELTEM GÜMÜŞ