Ekşi kara (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde tomurcuk verimliliği
Fruitfulness of cv eksi kara grape (Vitis vinifera L.) winter buds
- Tez No: 485086
- Danışmanlar: PROF. DR. ZEKİ KARA
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ziraat, Agriculture
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2017
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Selçuk Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Bahçe Bitkileri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 78
Özet
Türkiye bağcılık sektöründe, verim düşüklüğünün önemli nedenlerinden birisi, bağ tesislerinin klon seleksiyonu yapılmamış materyaler kurulmuş olmasıdır. Verimlilik (sürgün başına çiçek salkımı sayısı), asma ıslahında büyük önem taşıyan bir özelliktir. Doğurganlık, çeşidin genetik kapasitesinin yanı sıra iç ve dış faktörlerden de etkilenmektedir. 'Ekşi Kara' üzüm çeşidi Orta Torosların İç Anadolu Bölgesi'ndeki bağ alanlarında yaygın olarak yetiştirilen, antik dönemlerden gelen, yöreye adaptasyonu mükemmel, çok yönlü değerlendirmeye uygun, mutlak tozlayıcı gerektiren ve üzerinde Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü tarafından klon seleksiyonu çalışması yapılmakta olan Vitis vinifera türünden bir üzüm çeşididir. 2010 yılında başlatılan Klon seleksiyonu projesi Konya (Hadim, Bozkır ve Güneysınır) ve Karaman illerinde çeşidi iyi temsil eden 15 alanda, bitki sağlığı, verim ve gelişme durumları dikkate alınarak 220 adet klon baş omca adayı (KBOA) belirlenmiştir. Bu çalışma, KBOA aralarında verimlilik potansiyellerindeki farklılığı tespit etmek amacıyla, doğal ortamlarında üretici şartlarından alınan tomurcuk örneklerinin serada sürdürmesiyle yapılmıştır.Verimlilik potansiyeli, kış gözlerinin dinlenme döneminde sürdürmeleri ile araştırılmıştır. Her KBOA'dan 10 kışlık göz taşıyan önceki yılın yazlık sürgünleri alınıp tek göz çelikleri hazırlanmış, ısıtmalı cam serada 1:1 torf: perlitten oluşan köklendirme ortamında, tomurcuklar sürdürülmüştür. Genç sürgünler üzerindeki çiçek salkımları görünür düzeye geldiğinde sürgün başına çiçek salkımları sayılarak verimlilik tespiti yapılmıştır. Toplam 22 KBOA'ndan alınan 2200 adet tomurcuğun ortalama verimleri 0.77'dir. 1.'den 15. bağa kadar 10 boğumun ortalamaları verim potansiyeli değerleri tomurcuk başına sırasıyla 0.78, 0.83, 0.64, 0.71, 0.86, 0.79, 0.75, 0.80, 0.87, 0.83, 0.64, 0.73, 0.68, 0.91, 0.72 salkım olarak tespit edilmiştir. 1., 7., 13. ve 14. bağlar kısa budanmışlardır. Verimlilik tespiti için alınan sürgünlerin kısa veya uzun budanmış omcalardan olması arasında belirgin bir farklılık tespit edilememiştir. Bağların sulanma veya terbiye şekilleri ile ortalama verimlilikleri arasında da belirgin bir korelasyon tespit edilememiştir. Örneğin 3 ve 11 nolu bağlar en düşük ortalama tomurcuk verimliliğine sahip bulunurken bunlardan birincisi 150 cm gövde yüksekliğine sahip duvar tipi çift kollu kordon terbiye edilmiş, ikincisi 100 cm gövde yüksekliğine sahip 4 kollu terbiye edilmiş ve aşırı yüklenmiştir. Diğer taraftan 8-10 nolu sulanmayan bağların ortalama verimlilikleri tüm bağlardaki ortalama değerin üzerinde bulunmuş olup sulanmanın tek başına verimlilik düzeyini izahta yetersiz kaldığı görülmüştür. Bağların deniz seviyesinden yükseklikleri de verim potansiyelini izah edememektedir. En düşük rakım olan 1050 m'deki bağın ortalama verim potansiyeli tomurcuk başına 0.79 salkım, 1530 m'deki 14 nolu bağın ortalama potansiyeli tomurcuk başına 0.91 salkım olarak tespit edilmiştir.Tüm KBOA birlikte değerlendirildiğinde sürgün boyunca tomurcuğun pozisyonuna bağlı olarak sürgün başına çiçek salkımı sayılarında alttan yukarı nispi bir azalma tespit edilmiştir. 1.'den 10. tomurcuğa kadar ortalama salkım sayıları sırasıyla 0.97 ± 0.35, 0.88 ± 0.35, 0.92 ± 0.35, 0.86 ± 0.36, 0.74 ± 0.35, 0.74 ± 0.34, 0.75 ± 0.33, 0.69 ± 0.35, 0.64 ± 0.32 ve 0.53 ± 0,34 olarak kaydedilmiştir. KBOA'nda farklı pozisyonlarda 0'dan 2'ye kadar salkım belirlenirken hiçbirinde 2'den fazla salkıma rastlanmamıştır. 220 KBOA'nın verim potansiyeli üzerinde yapılan çalışmalardan elde edilen veriler arasındaki önemli farklılıkların kaynağının sadece klonal materyalin genetik potansiyeline atfedilemeyeceği düşünülmektedir. 'Ekşi Kara' üzüm çeşidinde verim potansiyeli çalışmaları, materyalin genetik potansiyeli dışındaki faktörlerin önemli ölçüde elimine edildiği ortamda birincil ve daha sonraki büyüme konilerinin verimliliğini de içerecek şekilde tekrarlanmalıdır. 'Ekşi Kara' çeşidi kısa, karışık veya uzun budanabilecek verim potansiyeline sahiptir. KBOA'nın doğal ortamından alınan sürgünlerde verim potansiyeli tespitinin çeşidin genetik potansiyelini tam olarak yansıtamayacağı, klon adaylarının seçiminde yanıltıcı sonuçlara neden olabileceği düşünülmektedir.
Özet (Çeviri)
One of the important reasons for the low yield in the Turkish viticulture sector is that the vineyard plantations are established from material that has not been selected for clonally. Fertility (number of flower buds per shoot) is a very important feature in grapevine improvement. Fertility is affected by internal and external factors as well as the genetic capacity of the variety. 'Ekşi Kara' grape variety Clonal selection studies are being carried out by the Department of Horticulture of Selcuk University Faculty of Agriculture, which is widely grown in the vineyards of the Central Anatolian Region of the Middle Taurus Mountains. It is suitable for multi-purpose usage, Vitis vinifera L. grape variety. In the clonal selection project Konya (Hadim, Bozkır and Güneysınır) and Karaman provinces initiated in 2010, 220 clone candidates (CC) were identified, taking into consideration the plant health, yield and development status in 15 areas that represent the variety well. This study was carried out in order to determine the difference in productivity potential between CC and the bud samples taken from their natural environment in producer conditions. Yield potential was investigated during the dormant periods of buds. The buds were forced in the rooting media, consisting of 1:1 peat: perlite in heated glass sera, prepared from each CC by taking the shoots of the previous year with 10 buds and prepared single node cuttings. When the young shoots sprout and inflorescences reached the visible level, fruitfulness were identified by counting the inflorescences numbers per shoot.The average yield of 2200 buds collected from 220 CC was 0.77. The yield potency values for the 10 nodes from 1st to 15th vineyard was found to be 0.78, 0.83, 0.64, 0.71, 0.86, 0.79, 0.75, 0.80, 0.87, 0.83, 0.64, 0.73, 0.68, 0.91, 0.72 respectively. The vineyards 1, 7, 13 and 14 are short-pruned. No significant difference could be detected between spur or cane pruned shoots for the detection of productivity. No significant correlation was found between the irrigation or training patterns of the vineyards and their average productivity. For example, vineyard 3 and 11 have the lowest average bud fruitfulness, the first of which is a wall-type double condone trained with a height of 150 cm and the second is a 4-armed with 100 cm trunk height but heavy loaded. On the other hand, the average productivity of non-irrigated vineyards 8-10 was found to be higher than the average value of all vineyards, and the irrigation alone was not sufficient to explain the productivity level. The elevation of the vineyards from sea level does not explain the yield potential. The mean annual yield at the lowest altitude of 1050 m was 0.79 inflorescence per shoot, and 14 at 1530 m was found to be 0.91 inflorescence per shoot as average potency.When all the CC were evaluated together, an overall relative decrease in the number of inflorescence per shoot was determined, depending on the position of the bud along the shoot. The average inflorescence numbers from 1st to 10th buds were 0.97 ± 0.35, 0.88 ± 0.35, 0.92 ± 0.35, 0.86 ± 0.36, 0.74 ± 0.35, 0.74 ± 0.34, 0.75 ± 0.33, 0.69 ± 0.35, 0.64 ± 0.32 and 0.53 ± 0.34 respectively. There were no more than 2 inflorescences in the CC while 0 to 2 inflorescences were determined at different positions. It is thought that the source of the significant differences between the data obtained from the studies on the yield potential of the CC is not attributable to the genetic potential of the clonal material alone. Efficiency-based studies in the 'Ekşi Kara' grape variety should be repeated to include the efficiency of the primary and subsequent buds in the environment where the factors other than the genetic potential is significantly eliminated. The 'Ekşi Kara' variety has a potency to prune spur, mixed or cane. It is thought that when CC are not able to accurately reflect the genetic potential of the variety, the yield potency in shoots taken from the natural environment may lead to misleading results in the selection of clone candidates.
Benzer Tezler
- Ekşi kara (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde anaç-kalem ilişkilerinin verim ve kaliteye etkileri
The effects of rootstock-scion relationships on yield and quality in ekşi̇ kara (Vitis vinifera L.) grape variety
SEVDE PINAR SEZER AKINCI
- 'Ekşi kara'(Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinde anter kültürü
Anther culture of 'Ekşi kara'(Vitis vinifera L.) grapevine
HEYDEM EKİNCİ
- Ekşi kara (Vitis vinifera L.) üzüm çeşidinin döllenme biyolojisi
Fertilisation biology of eksi kara grape (Vitis vinifera L.) variety
AHMED JALAL KHALEEL KHALEEL
- Biopestisit Bacilius subtilis QST 713 ile Azotobacter vinelandii uygulamalarının muhafaza sürecinde sofralık üzüm kalitesine etkileri
Effects of biopesticide Bacilius subtilis QST 713 and Azotobacter vinelandii applications on the table grape quality during the storage period
ECE GÜNAL