Geri Dön

Leisure as criticism in architectural texts

Mimarlık metinlerinde bir eleştiri aracı olarak Leisure kavramı

  1. Tez No: 485333
  2. Yazar: BERNA GÖL
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BELKIS ULUOĞLU, PROF. DR. BÜLENT TANJU
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Mimarlık, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: İngilizce
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mimari Tasarım Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 210

Özet

Günümüz kültüründe boş zaman ve onun nasıl değerlendirileceği büyük bir yer kaplıyor. Dinlenme, eğlence, eğitim, sanat, mutluluk veya sağlıklı yaşam gibi mefhumlar boş zamanın nasıl değerleneceğini belirliyor. Bu düşünceler büyük ölçüde, gezegen çapında sürekli olarak gelişen ve dönüşen sermaye ilişkileri tarafından belirleniyor. Mimarlık pratikleri bu bağlamdan, kapitalist ilişkilerden muaf olamıyor. Hatta mimarlık, sermaye odaklı üretimlerin arkasındaki itici güç dahi olabiliyor. Bu tez, kapitalizm bağlamını gözeten farklı tür mimarlık eleştirilerini leisure (değerlendirilebilir boş zaman) kavramını kullanarak araştırıyor ve tartışıyor. Tezin iddia ettiği ise, (1) mimarlığın güç ve sermaye ile kurduğu ilişkiyi durmadan yenilemekte olduğunu gözeterek, mimarlıkta eleştirinin sürekli geliştirilmesi gerektiği, ve (2) bu amaç doğrultusunda geniş ve değişen anlamına istinaden leisure kavramının bir eleştiri imkanı sunduğu. Bu doğrultuda çalışma mimarlıkta eleştiriyi, mimarlık bilgisini ve teorisini şekillendiren birçok pratikten biri olarak ele alıyor. Tezin odaklandığı eleştiri türü, mimarlığı sosyo-ekonomik bağlamını gözeterek tartışan metinlere dayanıyor. Güncel mimarlık literatürü araştırıldığında, mimarlığın mesleki (özellikle tasarım kararlarıyla ilgili) ve teknik bilgisi ile içinde bulunduğu bağlamı bir arada ele alarak eleştiri üreten yeni bir eğilim görmek mümkün. Bu yeni eleştiri arayışı mimarlığın önceki dönemlerde, özellikle 1980'li yıllarda eleştirel teori ile kurmuş olduğu ilişkiyi sorgulayarak kendi geçmişiyle, önceki eleştirel pratiklerle de yüzleşiyor. Bu tez, konu üzerine mevcut literatüre leisure kavramını merkeze alarak katılmış oluyor. Leisure kelimesinin kökeninden başlayıp, eleştirel teoride nasıl tartışıldığını inceleyip, bu gözlükle mimarlık literatüründe leisure'ın nasıl kullanıldığını tartışıyorum. İngilizce konuşulan dünyada sorumluluklardan uzak zaman veya aktiviteleri ifade eden leisure kelimesinin etimolojik kökenine bakarak aslında kavramın bazı sınırlara işaret ettiği söylenilebilir. Öncelikle, bu sınır imasını dikkate alarak, kavramın eleştirel kuramda nasıl tartışıldığını ve nasıl bir eleştiri aracı olarak kullanıldığını anlamak mümkün. Leisure, Karl Marx'ın metinlerinde insanlara eşit dağıltılması gereken bir kaynakken, on yıllar içinde Thorstein Veblen'in çalışmalarında gösterişçi tüketim [conspicuous consumption] alışkanlıklarını besleyen ve hatta yeni bir toplumsal sınıf tanımlayan bir kavram haline geliyor. Yirminci yüzyılda ise leisure, tüketim toplumunun ideolojisini besleyen ve yeniden üreten aktiviteler, o aktiviteler için yaratılmış mekanlar ve ayrılmış zamanlar anlamına geliyor. Dean MacDannell'a göre gösterişçi tüketim bu yüzyılda turizm aktivitelerine dönüşüyor. Frankfurt Okulu düşünürleri ve Durumcuların teorileri, kitle kültürü ve tüketim arasındaki yakın ilişkiyi vurguluyor, ve aslında leisure zamanlarında bile bireylerin bu şekilde kontrol altında tutulduğuna, sürekli tüketime yönlendirildiğine ve böylelikle mevcut ekonomik düzenin güçlenerek devam ettiğine dikkat çekiyor. Fakat aynı yıllarda, savaş sonrası Avrupa'da, Johan Huizinga, insan medeniyetinin temelinde yatan oyun kavramı ve oyunun eğitici/öğretici yanını araştırarak, aslında leisure'ın bireyleri geliştiren potensiyelini ortaya koyuyor. Kendisinden etkilenen Fransız düşünür Henri Lefebvre, leisure'ın iş ve emek gibi yabancılaştırıcı olabileceğinden bahsetse de, kavramı toplumu ve sosyal hayatı değiştirebilecek, gündelik hayatın tam merkezinde bulunan bir fırsat olarak değerlendiriyor. Yüzyılın sonuna doğru, değişen teknoloji ve büyüyen iletişim ağlarının etkisiyle, Maurizio Lazzarato gibi teorisyenler leisure ile iş arasındaki ayrımın en baştan sorunlu olduğunu ve giderek daha da birbirinden ayrılamaz hale geldiğini belirtiyor. Böylelikle değişen emek (üretimin niteliği), iş dışında kalan zaman, aktivite ve mekanları da içermeye başlıyor. Yirmibirinci yüzyıla gelindiğinde leisure kelimesi neredeyse kullanılmamakla beraber, kelimenin kapsadığı bazı kavramlar, örneğin mutluluk veya sağlık, ön plana çıkıyor. Leisure konusunda yazılmış eleştirel metinlerde bazı ikincil kavramlardan bahsetmek önemli bir yer tutuyor. Tespit ettiğim kavramlar, basitten daha karmaşığa doğru; yabancılaşma (alienation), kullanım değeri – değişim değeri – artı değer (use value – exchange value – surplus value), fetişleş(tir)me, metalaşma (commodification), cisimleştirme (reification) – nesneleştirme (objectification) – şeyleştirme (thingification), gösteri (spectacle) ve ona bağlı olarak fantazmagorya. İkincil kavramlar leisure ile beraber sosyo-ekonomik ilişkiler dahilinde demistifikasyon ve yeniden-kavramsallaştırma [reconceptualization] üzerinden eleştiriyi mümkün kılıyor. Demistifikasyon mevcut ilişkileri ortaya çıkarmak anlamına gelirken, yeniden-kavramsallaştırma, mimarlığın sermayeyle süregelen ilişkisindeki çelişkileri tartışmayı mümkün kılıyor. Bu ikincil kavramlar sayesinde, mimarlık literatüründeki metinlerin eleştirel yaklaşımlarını, yöntemlerini ve eleştirel pozisyonlarını tespit etmek ve karşılaştırmak mümkün. Eleştirel kuramın sağladığı çerçeveden faydalanarak mimarlık literatüründen bazı metinleri inceliyorum. Bu metinlerin ortak yanı, leisure ile ilgili olmalarının yanısıra mimarlığa yönelik tanımlanabilir çeşitli eleştiriler sunmaları. Bu metinleri leisure kavramını ve kavram etrafındaki düşünceleri (kültür, eğitim, dinlenme, eğlence gibi) nasıl kullandıklarına göre sınıflıyorum. İlk grup, kavramı işlev ile ilişkilendirip, işlev (ve kullanım) üzerinden mimarlık ürünlerini sınıflandırarak ortaya koyduğu eleştiriyi mimarlığın içinde bulunduğu sosyo-ekonomik bağlama yöneltiyor. Bu metinler arasında Fred Gray'in kitabı Designing The Seaside: Architecture, Society and Nature (Deniz Kıyısını Tasarlamak: Mimarlık, Toplum ve Doğa) (2006); Christoph Grafe'ın doktora tezi“People's Palaces: Architecture, Culture and Democracy in Two European Post-war Cultural Centers”(Halkın Sarayları: Savaş Sonrası Avrupa'da İki Kültür Merkezinde Mimarlık, Kültür ve Demokrasi) (2010); ve Miodrag Mitrasinovic'in kitabı Total Landscape, Theme Parks, Public Space (Bütüncül Peyzaj, Eğlence Parkları, Kamusal Alan) (2006). İkinci grup ise kavramı bir deney alanı olarak kullanarak mimarlığın mevcut sınırlarını aşmayı hedefleyen mimari örnekler içeriyor. Bu doğrultuda Liane Lefaivre'nin makalesi“Space, Place and Play”(Mekan, Yer ve Oyun) (2002) ile mimar Aldo Van Eyck'ın çoçuk oyun bahçelerini tartıştığı metni inceliyorum. Ardından, Andreas Rumpfhuber'in kitabı Architektur Immaterieller Arbeit'ı (Gayrimaddi Emek Mimarisi) (2013) ve Bernard Tschumi'nin“The Pleasure of Architecture”(Mimarlığın Hazzı) (1996) ismi altında topladığı metni inceliyorum. Üçüncü ve son grup, leisure kavramını kullanarak mimari projeler üzerine söylem üretiyor ve mimarlığın ürettiği anlamı tartışıyor. Bu başlık altında ise başka bir grup metin inceliyorum: Andrea Phillips'in kaleme aldığı“Pavilion Politics”(Pavyon Politikası) (2010), Reinhold Martin'in makalesi“Money and Meaning: The Case of John Portman”(Para ve Anlam: John Portman Örneği) (2009), ve Andrzej Piotrowski'nin“The Spectacle of Architectural Discourses”(Mimari Söylemlerin Gösterisi) (2008) isimli makalesi. Yukarıdaki metinlerdeki incelemelerin gösterdiği gibi, leisure kavramının üç farklı kullanımı üç belirgin eleştiri türü sunuyor: tanılayıcı eleştiri (diagnostic criticism), dönüşlü eleştiri (reflexive criticism), ve söylemsel eleştiri (discursive criticism). Üç farklı eleştiri türü hem birbirine indirgenemez, hem de geçirgen kategoriler olarak işliyor. Önemli olan, üç yaklaşımın mimarlıkta leisure konusu dışında eleştiri üretme pratiğine dair bir sonuç sunup sunmadığı. Kamusal alan, teknoloji ve gösteri kavramları metinlerde belirgin olarak tekrar eden üç tema olarak çalışmanın son bölümünü şekillendiriyor. Leisure kavramından yararlanarak eleştiri sunan mimarlık metinlerinin bu üç temadan nasıl faydalandığını karşılaştırmak, mimarlıkta eleştirinin nasıl kurulduğunu ortaya çıkarıyor. Çünkü bu temalar sayesinde, paralellikler ve devamlılıklar, ortaya çıkan karşıtlıklar ya da değişim, ve son olarak gösteri olmak ile kendi özerkliğini savunmak arasında gidip gelen mimarlığı tartışmak mümkün. Bu çalışma mimarlıkta yeni bir eleştiri arayışını tartışarak konu ile ilgili literatüre eklenmeyi hedefliyor. Leisure kavramı sayesinde mimarlık literatürünün eleştirel teoriyle kurduğu ilişkiyi tartışmak, farklı eleştiri türlerinin birbirlerinden faydalanarak nasıl özelleştiğini görmek ve günümüz mimarlık kültüründeki yeni eleştiri arayışını değerlendirmek mümkün.

Özet (Çeviri)

Ideas around the concept of leisure, such as recreation, entertainment, education, culture, arts, happiness, and well-being are prevalent in culture today. On a planetary level, capital tends to organize and expand its course through these ideas in a continuous but changing fashion. Architectural practices operate in such contexts; they are not immune to capitalist relations. Often they work as motor forces behind capital oriented productions. This dissertation investigates different modes of criticism in architecture through the concept of leisure in the context of capitalism. I claim that (1) it is necessary to develop criticism in/of architecture constantly, since architecture continuously generates new ways of aligning with capital as power, and that (2) it is possible to attain such mission via leisure due to its rich and ever-changing connotations. Moving from the concept's etymology, I first look at the way critical theory addresses leisure. I bring together the connotations of the word, its interpretations, and criticisms delivered through it. This provides an advanced series of problems around leisure as well as a group of critical tools (or subsidiary concepts), all of which serve to deliver a criticism based on a demystification and a reconceptualization of leisure within socio-economic relations. Demystification stands for what criticisms reveal about existing relations, while reconceptualization allows for new ways of referring to and thereby discussing contradictions that stem from architecture's ongoing relationship with capital. With the framework of critical theory, I explore various texts from the literature of architecture that contain leisure and embody a criticism directed at architecture. I chose these texts through subsidiary concepts that critical theory on leisure presents. However, I group these texts according to the way they utilize leisure and the ideas around it (such as culture, education, recreation, entertainment, well-being). The first group renders leisure as a function, as a tool for classification to direct a criticism towards the context of architectural projects. The second group takes leisure as experimentation, as an idea that can challenge the limits of architecture. The final group of texts takes leisure as discourse, and use leisure and ideas around the concept to discuss and deliver meaning through architectural projects. These three approaches to the concept generate three different kinds of criticism: diagnostic criticism, reflexive criticism, and discursive criticism. These three modes of criticism are irreducible to one another, but they exist and operate together. It is possible to discuss the interconnectedness of the three spheres of criticism through recurring themes in these texts. These themes are public space, technology and spectacle, all of which provide a different modality in which spheres of criticism operate. They present the post-war conception of leisure, how this conception is used and how it is discussed in shaping criticism. Their successive discussion finalizes the pursuit of the dissertation, which is an inquiry on the concept of leisure as a tool for criticism of architectural practices. This includes detecting parallels and continuities, revealing contrasts and portraying the way architectural practices linger between becoming-spectacle and claiming autonomy, as well as taking architecture's ongoing relation with critical theory under a lens, joining other texts in the pursuit of a new quest for criticism in architecture.

Benzer Tezler

  1. MİMARLIK VE TOPLUMSALLIK ÜZERİNDEN MESLEKİ PRATİK SÜREÇ VE ZAMAN İLİŞKİSİ

    THE RELATIONSHIP BETWEEN PROFESSIONAL PRACTICE, PROCESS AND TIME THROUGH THE LENS OF ARCHITECTURE AND SOCIAL

    MİHRİBAN DUMAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Mimarlıkİstanbul Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ İFFET HÜLYA ARI

  2. Meaning and function of the urban park as public open space for recreation

    Rekreasyon amaçlı ortak açık mekan olan kent parklarının anlam ve işlevi

    RENİN TARMAN

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    1994

    MimarlıkOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Mimarlık Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELAHATTİN ÖNÜR

  3. Farklı kültürlerde boş zaman davranışları: Ermeniler örneklemi

    Leisure time activities in different cultures as A sample of Armenians

    AYTEKİN HAMDİ BAŞKAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2012

    SporGazi Üniversitesi

    Beden Eğitimi ve Spor Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SUAT KARAKÜÇÜK

  4. Islamic heritage in the shadow theatre

    Gölge tiyatrosunda İslam mirası

    NOORULDEEN AL-MARSOOMI

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2022

    Sahne ve Görüntü SanatlarıÇankırı Karatekin Üniversitesi

    Sanat ve Tasarım Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ERSOY YILMAZ

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MUDHAD A. HASSAN

  5. Sanatta Kafkaesk atmosferlerin tesis edilmesi

    Establishing Kafkaesque atmospheres in art

    KEMAL YILDIZ

    Sanatta Yeterlik

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Güzel SanatlarHacettepe Üniversitesi

    Resim Ana Sanat Dalı

    PROF. DR. HASAN KIRAN