Geri Dön

Kas gevşetici olarak feniramidolün erken dönem tavuk embriyolarında nöral tüp gelişimi üzerine etkileri

The effect of phenyrami̇dol on closure of the midline in early chicken embryos

  1. Tez No: 486959
  2. Yazar: FATİH KIRAR
  3. Danışmanlar: UZMAN UZAY ERDOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2017
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Has. Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 71

Özet

Amaç: Bu çalışmada nöroşirürji pratiğinde miyorelaksan bir ajan olarak sıklıkla kullanılan feniramidol, civciv embriyolarında orta hat kapanmasına etkisi ve NTD oluşturma mekanizmasını incelemeyi amaçladık. Yöntem: Bu çalışmanın İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh ve Sinir Hastalıkları hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniğinde ve İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma hastanesi Patoloji Laboratuvarında yapılmıştır. Veterinerlik fakültelerinden ve tavukçuluk enstütülerinden elde edilecek 80 adet spesifik patojen içermeyen yumurta, ağırlıkları ölçülüp, 37,8+-0,2°C 'de ve %65–75 nem ortamında kuluçka makinesinde 30 saat inkübe edildi. İnkübasyonun 30. saatinde tüm yumurtalar pencereleme tekniği kullanılarak açıldı. Yumurtalar dört temel gruba ayrıldı(n=20). Feniramidol suda steril şartlarda çözülerek uygun solüsyonlar hazırlandı. Kontrol grubuna %0.9 steril serum fizyolojik 20 mikrolitre subblastodermik injeksiyon olarak uygulandı. Diğer gruplara literatürde belirlenmiş günlük kabul edilebilir alım miktarı olan 0.8 mg/kg dan başlayarak artan dozlarda(8mg/kg, 80mg/kg) 20 mikrolitre subblastodermik injeksiyon yapıldı. Enjeksiyon sonrası açılmış pencereler steril drape ile kapatılıp daha sonra yumurtalar 180 derece çevrilerek yeniden inkübatöre konulup, inkübasyon süresi 72 saate tamamlandı. Yumurtalar, inkübasyonun 72. saatinde embriyolojik gelişimin değerlendirilmesi için New tekniği kullanılarak açılacak. Hamburger-Hamilton Tavuk Embriyo Sınıflandırma Sistemi temel alınarak nöral tüpün kapalı olması, açık olması ve embriyolojik gelişimin yetersiz olması parametreleri göz önünde tutularak embriyolar değerlendirilecek. Çıkan sonuçlar istatikssel olarak SPSS V22.0 programı ile analiz edildi. Bulgular: Çalışmanın verileri değerlendirildiğinde, grupların istatistiksel analizinde feniramidol yüksek doz kullanılan gruplarda nöral tüp defektinin arttığı ve feniramidolün artan konsantrasyonlarda, erken tavuk embriyolarında orta hat kapanma kusurlarının arttığı gözlendi. Sonuç: Sıkça kullanılan bir miyorelaksan olan ve etkisini internöronal blokaj üzerinden gösteren feniramidol, tavuk embriyosunda doz bağımlı olarak orta hat kapanma kusurlarına neden olduğu düşünülmektedir. Ancak kesin sonuçlar için ileri araştırma önerilir.

Özet (Çeviri)

Objective: Genetic predisposition and some environmental factors play an important role for developing neural tube defect. Neural tube defects account approximately 6/10000 in newborns. Most account of neural tube defects are anencephalus and spina bifidus. In tne newborns, the incidence of birth defect is 3- 5%, and neural tube defects (NTD) account for 7% of newborn mortality associated birth defects. Phenyramidol is a old drug that approved for myorelaxan and anlagesy. Although mechanism of effect is uncertain, its thought of Phenyramidol effect on central nervous system. There is no certain evidence for teratogenity on pregnants. Materials and Method: The study was conducted in the Neuroembryology Laboratory of Neurosurgery Department at Bakirkoy Prof. Dr. Mazhar Osman Research and Training Hospital for Neurology Neurosurgery and Psychiatry and Istanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Education and Research Hospital, Pathology Laboratory. fertilized chicken eggs with no specific pathogens were randomly divided into 4 groups. All of the eggs were incubated at 37.8±2°C and 60±5 % relative humidity in an incubator. Eggs were opened through window procedure after 30-hour incubation. Phenyramidol was administered via subblastodermic route at volumes of 20 μL thus, four groups were formed. Each of these four groups were as increasing doses of LEV (0.8micgr, 8micgr, 80micgr) and control group (0.9%NaCI). After the eggs were covered with sterile drapes, they were incubated. All the eggs were opened at the 72th hour and the embryos were evaluated according to Hamburger-Hamilton chicken embryo classification system, morphologically and histopathologically. The results were analyzed statistically with SPSS V22.0 program. Results: The effects of Phenyramidol on the embryo were correlated with the dose of Phenyramidol. In the light of the results, it was determined that the use of increasing doses of Phenyramidol led to defects of midline closure in early chicken embryos. Conclusion: Phenyramidol, a frequently used myorelaxan and showing its effect via interneuronal blockage, is thought to cause dose-dependent midline closure defects in the chicken embryo. However, further research is recommended for definite conclusions.

Benzer Tezler

  1. Elektrokonvulsif tedavide kas gevşetici olarak kullanılan mivakuryumun farklı etki başlama sürelerinin karşılaştırılması

    Comparison of start time of different effects of mivacurium used as muscle relaxant in electroconvulsi̇ve treatment

    BOTAKYEZ ERDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Anestezi ve ReanimasyonPamukkale Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. HABİP ATALAY

  2. Esmeron (Rocuronıum bromür)'un insan periferal lenfositlerinde ın vıtro genotoksik etkileri

    In vitro genotoxic effects of esmeron in human peripheral lymphocytes

    ÜMİT ZAN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2007

    BiyolojiÇukurova Üniversitesi

    Biyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET TOPAKTAŞ

  3. Elektrokonvülsif terapi uygulanan hastalarda genel anestezik ve kas gevşetici ilaçların hastaların hemodinamisine ve elektrokonvülsif terapi parametrelerine etkilerinin karşılaştırılması

    Comparison of the effects of general anesthetic and muscle relaxant drugs on the hemodynamics and electroconvulsive therapy parameters in patients undergoing electroconvulsive therapy

    EMRE ONUR BAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Anestezi ve ReanimasyonHacettepe Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AYŞE HEVES KARAGÖZ

  4. Elektrokonvülsif tedavi uygulanan hastalardakürar olarak kullanılan süksinilkolin veantidot olaraksugammadeksin kullanıldığı rokuronyumun anesteziden derlenme süresi ve vital bulgulara etkisinin karşılaştırılması

    Comparison of treatment of patients with electro establishes used used succinylcholine and rocuronium as antidote are sugammadeks recovery from anesthesia and vital effect of time results

    İNSAF KARACA BENT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OSMAN EKİNCİ