Geri Dön

Gençlerde kardiyovasküler risk faktörlerinin gelişimi üzerine fiziksel aktivite ve beslenmenin etkisi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 49656
  2. Yazar: FATMA ÇELİK
  3. Danışmanlar: PROF.DR. PERRAN TOKSÖZ
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Göğüs Kalp ve Damar Cerrahisi, Halk Sağlığı, Thoracic and Cardiovascular Surgery, Public Health
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1996
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Dicle Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 80

Özet

ÖZET Bu araştırmanın amacı, gençlik çağındaki bireylerin beslenme alışkanlıkları ve fiziksel aktivite düzeylerinin, kardiyovasküler için risk faktörleri olarak kabul edilen bazı parametreler üzerindeki etki derecesini çok yönlü olarak belirlemek ve erken dönemde alınması gerekli önlemler üzerine dikkati çekerek kişi ve toplum sağlığını korumaya yönelik önerilerde bulunmaktır. Araştırma, Dicle Üniversitesinde okuyan 18-24 yaş grubu gönüllü 60 kız ve erkek üzerinde gerçekleştirilmiştir. Aktif grup olarak tanımlanan kişiler Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunda okumakta olan öğrenciler arasından rastgele örnekleme ile seçilmiştir. Araştırmada, bireyleri tanımlayıcı bilgiler yanında antropometrik ölçümleri yapılmış, gençlerin beslenme alışkanlıkları ve besin tüketim düzeyleri ile günlük enerji harcamaları saptanarak bazı biokimyasal parametrelerle her iki gruba ait veriler arasındaki ilişkiler istatistiksel yöntemlerle test edilmiştir. Araştırma sonucunda, gençlerin çoğunluğunun düzenli beslenme alışkanlığından yoksun olduğu, çay ve kahve ile sigara tüketimi açısından gruplar arasında önemli bir farklılık olmadığı gibi tüketim düzeylerinin de düşük olduğu saptanmıştır. Genellikle kızlar grubunda zayıflık oranının çok yüksek olması bu gençlerde beslenme yetersizliğinin yaygın olduğunun bir göstergesidir. Aktif genç kız ve erkeklerde günlük enerji tüketimi, harcamalarının önemli derecede altında bulunmuştur. Bu durum, gençlerin beden sağlığı açısından oldukça sakıncalıdır. Beşiri öğeleri tüketim düzeyi incelendiğinde aktif genç erkeklerin Vitamin A ve |3 karaten, Vitamin B2 ve Vitamin C tüketimlerinin, aktif olmayanlara göre önemli derecede yüksek olduğu bulunmuştur. Aynı zamanda aktif genç erkeklerin protein, doymamış yağ, Vitamin B2, niasin, demir ve total yağ gereksinimlerinden önemli derecelerde altında tükettikleri belirlenmiştir. Her iki grupta yer alan erkeklerin doymuş yağ tüketimleriningereksiniminin önemli derecede üstünde, doymamış yağ tüketimlerinin ise alınması gerekenin altında olduğu bulunmuştur. Aktif genç kızların LDL-kolesterol düzeyinin aktif olmayanlara kıyasla önemli derecede düşük, HDL-kolesterolünün de bir miktar yüksek olduğu bulunmuştur. Bu durum gençlerde fiziksel aktivitenin, ileri yaşlarda KVH ların oluşumunu engelleyebilecek yönde, kan kolesterol düzeyi üzerinde olumlu bir etkisinin olabileceğini düşündürmektedir. Bunun yanında, gençlerin beslenme alışkanlıklarının düzeltilmesi, harcanan düzeyde enerji tüketimine önem verilerek ağırlık kontrolünün sağlanması, doymuş yağ tüketiminin azaltılarak kan kolesterol düzeyinin kontrol altına alınmasıyla erken yaşlardan itibaren KVH için risk faktörlerinin zararlı etkilerinden korunmak mümkün olacaktır.

Özet (Çeviri)

SUMMARY The aim of this study is to comprehensively determine the effect of food habits and physical activity levels of young individuals on some parameters accepted as risk factor for cardiovascular, and to make recommendations aimed at protecting individual and public health, drawing attention to the measures that have to be taken in earlier period. The study was carried out on 60 volunteer male and female students (18-24 age group), studying at Dicle University. The subjects determined as active group were selected at random from among the students studying at the department of Physical Education and Sports. In the study, beside the data defining the individuals, antropometric measurements were carried out, food habits of the individuals and food consumption levels as well as daily energy expenditure were determined, and the relationships between some biochemical parameters and the data belonging to both groups were tested by statistical methods. At the end of the study, it was found that most of the youngs were devoid of regular food habits, and that there was not a significant difference between both groups in view of tea and coffee intake and smoking. Also consumption levels were rather low. Weakness rate's being much higher particularly in female group is an indication that undernutrition is common in these youngs. Daily energy consumption in active young males and females was found to have been below expenditure considerably, which is quite disadvantageous for their physical health. When food elements consumption levels were examined, it was identified that vitamin A and p caroten, vitamin B2 and vitamin C consumptions of active young males were significantly higher with respect to those of inactive ones. Also, it was determined that active young males were consuming far below protein, unsaturated fat, vitamin B2, niacin, iron and total fat requirements. In addition, it was found that saturated fat consumptions of males involved in both groups were considerably above the 60requirement, whereas their unsaturated fat consumptions were below what is to be taken. It was also determined that LDL - cholesterol level of active young females was lower in comparison with that of inactive ones, and that HDL - cholesterol was slightly higher. This brings to mind that physical activity in the young may have a positive influence on blood cholesterol level in such a way as to impede the formation of KVH in older ages. In addition, through improvement of food habits of youngs, ensuring weight control by attaching importance to energy consumption at a necessary level, and taking blood cholesterol level under control by reducing saturated fat consumption, it would be possible to be protected against risk factors for KVH. 61

Benzer Tezler

  1. Prostat adenokarsinomlarında psa değerlerinin gleason skor ve klinik evre ile ilişkisi

    The relation between psa and gleason score and clinical phase in prostate adenocarsinoma

    HACI HASAN ESEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2005

    PatolojiSelçuk Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MUSTAFA CİHAT AVUNDUK

  2. D vitamini serum düzeyleri ile D vitamini metabolizmasındaki kritik genlere ait varyasyonların beyin kanserinde incelenmesi

    Investigation of critical genetic variations of vitamin D metabolism and vitamin d serum levels in brain cancer. İstanbul University, institute of Health science, department of molecular medicine.

    MURAT ÖZDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Moleküler Tıpİstanbul Üniversitesi

    Moleküler Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. ÖZLEM KÜÇÜKHÜSEYİN

  3. Assessing relation between the balance disorder and fear of falling in older people who residents of governmental geriatric – care homes in iraq

    Irak'ta devlet yaşlı bakımevlerinde kalan yaşlılarda denge bozukluğu ile düşme korkusu arasındaki ilişkinin değerlendirilmesi

    MOHANAD HABEEB SALEH SALEH

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    HemşirelikÇankırı Karatekin Üniversitesi

    Hemşirelik Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ TUĞBA ARSLAN

  4. Serebral sinüs trombozu ve / veya iskemik inmede trombozun bilinmeyen nedeni olarak PNH

    Başlık çevirisi yok

    ÖMER FARUK ALACAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NörolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Nöroloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. FİGEN TOKUÇOĞLU

  5. Genç yaşlarda görülen aterosklerotik kalp hastalığında CETP Taq1B polimorfizminin rolü

    Başlık çevirisi yok

    BİLAL İLANBEY

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2006

    BiyokimyaEge Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. ESER YILDIRIM SÖZMEN