Obezite nedeniyle bariatrik cerrahi uygulanan hastalarda cerrahi öncesi ve sonrası psikiyatrik değerlendirme
Psychiatric evaluation before and after surgery in patients undergoing bariatric surgery due to obesity
- Tez No: 501543
- Danışmanlar: DOÇ. DR. İBRAHİM EREN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 135
Özet
Amaç: Obezite ile depresyon, anksiyete, beden algı bozukluğu, benlik saygısı bozukluğu, yeme bozuklukları gibi birçok psikiyatrik hastalık arasında ilişki olduğu düşünülmektedir. Obez hastaların operasyon öncesi depresyon ve anksiyete düzeyleri, beden algıları, benlik saygıları, yeme bozuklukları, yaşam kaliteleri ve bunların operasyon sonrası 3, 6, 12. aydaki değişikliklerinin incelenmesi ve sağlıklı kontrollerle karşılaştırılması amaçlandı. Bununla birlikte hastaların kilo verme düzeyini etkileyen psikososyal etkenler araştırıldı. Yöntem: Araştırmaya Temmuz 2015-Temmuz 2016 tarihleri arasında, Selçuk Üniversitesi Tıp Fakültesi Genel Cerrahi ABD'a bariatrik cerrahi için başvuran ve operasyonu uygun görülen 48 morbid obezite hastası dahil edildi. Tüm hastalara Sleeve Gastrektomi uygulandı. Kontrol grubu olarak da hasta yakınları ve hastane çalışanlarından oluşan, obez olmayan ve yaş ve eğitim seviyesi açısından hasta grubu ile benzer özellikte olan 50 gönüllü çalışmaya dahil edildi. Araştırmaya dahil edilen hastalara Sosyodemografik Veri Formu, SCID-I (Structured Clinical Interview for DSM IV Axis I Disorders), Hamilton Depresyon ve Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği, Yeme Bozukluğu Değerlendirme Ölçeği, Beden Algısı Ölçeği, Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği, Obezlere Özgü Yaşam Kalitesi Ölçeği cerrahi öncesi ve cerrahi sonrası 3.ay, 6.ay ve 12.ayda uygulandı. Kontrol grubuna da Sosyodemografik Veri Formu, SCID-I, Hamilton Depresyon ve Hamilton Anksiyete Değerlendirme Ölçeği, Yeme Bozukluğu Değerlendirme Ölçeği, Beden Algısı Ölçeği, Rosenberg Benlik Saygısı Ölçeği uygulandı. Bulgular: Obez hastaların HDDÖ puanları, HADÖ puanları, EDE-Q total puanları, BAÖ puanları ve RBSÖ puanları kontrollerden yüksek olduğu saptanmıştır. Hastaların cerrahi yöntem ile kilo vermesi ile depresif belirtiler, anksiyete belirtileri, yeme tutumu bozuklukları, beden algıları ve benlik saygıları ve yaşam kalitelerindeki düzelme arasında bir ilişki olduğunu görülmektedir. Hastaların benlik saygılarının 6.ayda, depresif semptom düzeylerininde 12.ayda kontrollere benzer seviyeye ulaştığı bulundu. Ancak 12.ayda, yeme bozukluğu tutumu düzeyinin, anksiyete semptom düzeyinin ve beden algısının halen kontrollerden istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu belirlendi. Kilo vermeyi öngören faktörleri belirlemek için yaptığımız regresyon analizi sonrası 6. Aydaki fazla kilo vermeyi; preoperatif depresif semptom düzeyinin olumsuz etkilediği, 12. aydaki fazla kilo vermeyi; tıbbi hastalık varlığının, preop depresif semptom düzeyinin ve obezitenin bir sağlık sorunu olduğunu düşünmenin olumsuz etkilediği bulundu. 6.ay %EWL skoru ile tıbbi hastalık varlığı HDDÖ puanları, HADÖ puanları, EDE-Q puanları arasında negatif ilişki; RBSÖ puanları ve OÖYKÖ puanları arasında pozitif ilişki bulundu. 12.ay %EWL skoru ile tıbbi hastalık varlığı HDDÖ puanları, EDE-Q puanları arasında negatif ilişki; RBSÖ puanları ve BAÖ puanları arasında pozitif ilişki bulundu. Sonuç: Obez hastalarda psikiyatrik sorunlar kontrollerden daha fazla görüldü. Bariatrik cerrahi sonrası hastaların 1 yıllık takiplerinde yaşam kaliteleri giderek düzelmiş olduğu görüldü. Hastaların bariatrik cerrahi sonrası benlik saygılarının ve depresif semptom kontrollere benzer seviyeye ulaştığı bulundu. Ancak 1.yılda yeme bozukluğu tutumu düzeyinin, anksiyete semptom düzeyinin ve beden algısının halen kontrollerden istatistiksel olarak anlamlı yüksek olduğu belirlendi. 6. Aydaki ve 12.aydaki fazla kilo vermeyi; preoperatif depresif semptom düzeyinin olumsuz etkilediği görülmektedir. Başarılı kilo kaybını desteklemek için cerrahi öncesi depresif semptomların tespiti ve tedavisi önemlidir. Bariatrik cerrahi başarısını arttıracak psikososyal müdahaleler yapılmalıdır.
Özet (Çeviri)
Objective: Obesity is thought to be related to many psychiatric disorders such as depression, anxiety, body dysmorphia, self-esteem problems, eating disorders. The aim of the study was to observe and compare the pre-operative depression and anxiety levels, self-esteem, eating disorders, quality of life and their postoperative changes of obese patients at 3, 6, 12th month postop with healthy controls. Psychosocial factors affecting the weight loss level of the patients were investigated as well. Method: 48 morbidly obese patients who applied for bariatric surgery at Selcuk University Medical Faculty Department of General Surgery between July 2015 and July 2016 were included in the study. All patients underwent Sleeve Gastrectomy. The control group included 50 volunteers who were not obese, were either patients relatives and hospital staff and had similar characteristics to the patient group in terms of age and education level. Sociodemographic Data Form, SCID-I (Structured Clinical Interview for DSM IV Axis I Disorders), Hamilton Depression and Hamilton Anxiety Rating Scale, Eating Disorder Assessment Scale, Body Perception Scale, Rosenberg Self-Esteem Scale, Obesity-Specific Quality of Life Scale were applied preoperatively and at postoperative 3th, 6th and 12th months to the patients who are included in the study. Sociodemographic Data Form, SCID-I, Hamilton Depression and Hamilton Anxiety Assessment Scale, Eating Disorder Assessment Scale, Body Perception Scale, and Rosenberg Self-Esteem Scale were administered to the control group too. Results: It was determined that HDAS scores, HAAS scores, EDA-Q total scores, BPS scores and RSES scores of obese patients were higher than controls. Surgical weight loss seems to be related to the improvement of their depressive symptoms, anxiety symptoms, eating attitude disruptions, body perceptions and self-esteem, and quality of life. Patients self-esteem was found to be similar to controls at the 6th month and their depressive symptoms were found to be at a similar level to controls at the 12th month. On the 12th month, however, it was determined that the level of eating disorder, the level of anxiety symptoms and body image were still statistically higher than the controls. After the regression analysis we conducted to determine the factors for weight loss, we found that preoperative depressive symptom level had a negative effect on the excess weight loss in the sixth month and presence of medical illness, pre-op depressive symptom level and believing that obesity is a health problem has a negative effect on the excess weight loss in the twelfth month. There was a negative correlation between the %EWL score and the presence of medical illness, HDRS scores, HARS scores and EDE-Q scores at the 6th month, while there was a positive correlation between the RSES scores and the QLSSO scores. The 12-month EWL score was negatively correlated with presence of medical illness, HDRS scores and EDE-Q scores whereas there was a positive correlation between RSES scores and BPS scores. Conclusion: Psychiatric problems were more common in obese patients than controls. After bariatric surgery, patients quality of life improved gradually. Self-esteem and depressive symptom levels of patients after bariatric surgery were found to be similar to controls. In the first year, however, it was determined that the level of eating disorder, anxiety symptom level and body image were still significantly higher than controls. The level of preoperative depressive symptom seems to have a negative effect on weight loss in the sixth and twelfth months. Detection and treatment of pre-surgical depressive symptoms is important to support successful weight loss. Psychosocial interventions should be performed to increase the success of bariatric surgery.
Benzer Tezler
- Laparoskopik sleeve gastrektominin, komorbid hastalıklara bağlı ilaç kullanımına etkisi ve bunun maliyet analizi
Effect of laparoscopic sleeve gastrectomy on drug use due to comorbid diseases and its cost analysis
MEVLÜT DOĞRUTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Genel CerrahiSağlık Bilimleri ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
UZMAN CEMAL ÖZBEN ENSARİ
- Laparoskopik sleeve gastrektomi sonrası kilo veriminin cobb açısına etkisi
The effect of weight gain after laparoscopic sleeve gastrectomy on cobb angle
ELİFNUR ERGİN
Yüksek Lisans
Türkçe
2023
Anatomiİstanbul Medipol ÜniversitesiAnatomi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ALPER ATASEVER
- Obez hastaların antrum dokusunda sleeve gastrektomi uygulama öncesi ve sonrasında GKN1 ve TP53 genlerinin ekspresyon düzeylerinin araştırılması
Investigation of expression levels of gkn1 and TP53 genes before and after sleeve gastrectomy in antrum tissue of obese patients
MEHMET SARI
- Bariatrik cerrahi sonrası uygulanan akupresürün gastrointestinal fonksiyonlar, ağrı ve kaygı üzerine etkisi
Effect of acupressure applied after bariatric surgery on gastrointestinal functions, pain and anxiety
DUYGU BALABAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2024
HemşirelikAtatürk ÜniversitesiCerrahi Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. AYŞEGÜL YAYLA
- Morbid obezite tanılı hastalarda Roux-en-Y Gastrik Bypass ve ayarlanabilir gastrik bant operasyonlarının resistin, apelin ve visfatin peptidleri üzerine etkileri
Effect of Roux-en-Y Gastric Bypass and adjustable gastric band operations on resistin, apelin, visfatin at morbid obesity diagnosed patients
MUHAMMET FERHAT ÇELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
Genel Cerrahiİstanbul ÜniversitesiGenel Cerrahi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. A. KAĞAN ZENGİN