Geri Dön

Geleneksel doğruluk anlayışının Heideggerci sökümü: Doğruluğun uygunluk teorisi ve Aletheia

A Heideggerian de-struction of the traditional conception of truth: The correspondence theory of truth and Aletheia

  1. Tez No: 505689
  2. Yazar: FİLİZ SARI
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖZGÜR AKTOK
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Felsefe, Philosophy
  6. Anahtar Kelimeler: Varlık, Doğruluk, Doğruluğun Uygunluk Teorisi, Aletheia, Heidegger, Being, Truth, Correspondence Theory of Truth, Aletheia, Heidegger
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İzmir Katip Çelebi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Felsefe Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 85

Özet

Bu tez, ilk olarak Heidegger'in felsefesinde geleneksel“doğruluk”anlayışını nasıl söküme uğrattığını (Destruktion) göstermeyi, ikinci olarak ise Heidegger'in Greklerin“doğruluk”kavramı için kullandığı“Aletheia”kelimesinin anlamına odaklanarak geliştirdiği kendi ontolojik doğruluk anlayışını ortaya koymayı amaçlamaktadır. Heidegger Varlık ve Zaman'da, doğruluğun bu geleneksel uygunluk (Übereinstimmung) anlayışını reddetmez, ancak onun olanaklılık koşulunu oluşturan daha kaynaksal (ursprünglich), daha temelde yatan bir doğruluk biçiminden bunun nasıl türediğini göstererek bir yandan da bu geleneksel doğruluk anlayışını söküme uğratmış olur. Tezin de göstermeyi amaçladığı gibi, Heidegger'in“gizinden-sıyrılmışlık”(Unverborgenheit) olarak çevirdiği“Aletheia”yı çarpıtmadan, ontik ve epistemolojik olarak yanlış biçimde anlamaktan kaçınmamızda Heidegger'in Platon'un mağara alegorisi yorumu can alıcı bir rol oynamaktadır. Bu kavramı doğru biçimde Heideggerci anlamda ontolojik olarak anlamamızda, Platon'un mağara alegorisi ile birlikte Aletheia'nın salt bir değilleme (Negation) değil, varolanlara“pozisyon”(Position) sağlayan bir“degillemenin değillemesi”olduğunun altının özenle çizilmesi gerekir.“Aletheia”nın ne anlama geldiğini açmamız açısından kaçınılmaz olan bu son vurguyu yaptıktan sonra bu temel kavramı daha da anlaşılır kılmak için bir sonraki adımda Heidegger'in Aletheia ile teknik ve özgürlük konuları arasında kurduğu yakın ilişki ele alınmaktadır. Üçüncü ve son adımda, Heidegger'in Aletheia yorumuna yöneltilen eleştiriler ele alınarak bu eleştirilerin değerlendirilmesi, kavramın daha iyi anlaşılması yolunda tezin son uğrağını oluşturmaktadır.

Özet (Çeviri)

This thesis aims at an exposition of how Heidegger de-structs the traditional conception of truth and at presentation of his own ontological conception of truth based on his focus on“Aletheia”, which is the Ancient Greek Word referring to the concept of truth. In Being and Time, Heidegger does not reject the traditional conception of truth as correspondence (Übereinstimmung), but shows how this traditional conception is derived from a more primordial and basic kind of truth, which functions also as a de-struction of the traditional conception of truth. As the thesis shows, Heidegger's interpretation of the alegory of the cave plays a crucial role in our avoiding an ontical and epistemological misunderstanding of Aletheia which Heidegger translates as“unconcealment”(Unverborgenheit) into German. In order to understand the concept truely, in a Heideggerian, ontological way, it needs to be stressed clearly that Aletheia is not a mere negation, but it is a“negation of a negation”which provides a position for beings in Heidegger's interpretation of Plato's allegory of the cave. After underlining this point which is crucial to a true understanding of“Aletheia”, in the next step, the thesis also examines the close relation between Aletheia, technology and freedom in order to clarify this basic concept further. Finally, in the third and last step, some crucial critiques directed at Heidegger's interpretation of Aletheia are taken into consideration and evaluated, which presents the last moment of this thesis on the way towards a better understanding of this concept.

Benzer Tezler

  1. Husserl ve Heidegger'de doğruluk ve hakikat üzerine

    On truth and aletheia in Husserl and Heidegger

    ZAFER AKDAĞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    FelsefeAdnan Menderes Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. TUNCAY SAYGIN

  2. Gadamer Hermeneutiğinde anlamın koşulu olan önyargılar

    Prejudices that are the condition of meaning in Gadamer Hermeneutics

    PINAR KAYA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    FelsefeVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. EREN RIZVANOĞLU

  3. Nietzsche's perspectivist epistemology: Epistemological implications of will to power

    Nıetzcshe'nin perspektivist epistemolojisi: Güç istenci'nin epistemolojik içerimleri

    SONER SOYSAL

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2007

    FelsefeOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. HALİL Ş. TURAN

  4. John Dewey'nin demokrasi anlayışının pragmatik temelleri

    The pragmatic foundations of John Dewey's understanding of democracy

    ALİCAN TURAL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    FelsefeDokuz Eylül Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖZLEM DUVA KAYA

  5. William James'in pragmatik doğruluk teorisi

    The pragmatic theory of truth by William James

    MEHMET PINARBAŞI

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    FelsefeErciyes Üniversitesi

    Felsefe Bölümü

    YRD. DOÇ. DR. SALİH YALIN