Geri Dön

Yenidoğan konvülsiyonları ve serum prolaktin düzeyleri

Neonatal convulsions and serum prolactin levels

  1. Tez No: 510999
  2. Yazar: SEHER ERDOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. DİDEM ALİEFENDİOĞLU
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Çocuk Sağlığı ve Has. Hematoloji Onkoloji Eğt. Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 70

Özet

ÖZET Konvülsiyon, yenidoğan bebeklerde oldukça sık rastlanan bir semptom olup tanı ve tedavide güçlük yaratan, ciddi sekel bırakabilen problemlerin başında gelir. AMAÇ Bu çalışmayı yapmaktaki amacımız, yenidoğan döneminde görülen konvülsiyon tiplerinin hipotalamik hipofizer aks üzerine etkilerini değerlendirmek ve serum prolaktin düzeyinin yenidoğanlarda epileptik konvülsiyon göstergesi olarak kullanılabilirliğini araştırmaktır. YÖNTEM 2 yıllık süreç içerisinde yenidoğan kliniğimize konvülsiyon nedeniyle yatırılan 40 hasta incelendi.Kan şekeri ve elektrolit değerleri çalışıldı, normal sınırlardan sapma gösteren hastalar çalışma dışı birakılmak üzere prospektif olarak incelendi. Tümüne Kranial BT, EEG çekimi yapılıp 2 gruba ayrıldı. Grup 1: Klinik bulgularla birlikte elektrografik olarak da konvülsiyon aktivitesi gösteren 18 hasta, Grup 2'de EEG deşarjı saptanmaksızın konvülsif aktivite gösteren 22 hasta, kontrol grubunda ise indirek hiperbilirübinemi tanısı alan 20 hasta vardı. İlk kan örneği, konvülsiyon bitiminden sonraki 60 dakika içinde alındı (PRL 1). Bazal prolaktin düzeyi (PRL 2) için kan örneği ise nöbetsiz 2-4 günlük bir dönemden sonra alındı. Grup 1, Grup 2 ve kontrol grubu postiktal ve bazal PRL değerleri ile PRL oranı( PRL 1/PRL 2) açısından karşılaştırıldı. Çalışmamızda PRL oranı Grup 1'de Grup 2 ve kontrol grubuna göre belirgin olarak daha yüksek bulundu. Bu yükseklik, fokal tonik ya da fokal tonik klonik konvülsiyon tipi ile ilişkiliydi. Bu bulgular fokal tonik klonik konvülsiyonların, hipotalamusa diğer konvülsiyon tiplerine göre daha fazla etkilediğini düşündürdü. SONUÇ PRL 1/PRL 2 oranının konvülsiyon geçiren yenidoğanlarda yararlı bir marker olabileceğini düşünmekteyiz.

Özet (Çeviri)

SUMMARY Convulsion is a common symptom in newborn infants and is one of the most common problems that can cause serious sequelae in the diagnosis and treatment. AIM The aim of this study was to evaluate the effects of convulsion types on the hypothalamic pituitary axis and to evaluate the use of serum prolactin levels as an indicator of epileptic convulsions in newborns. METHOD Fourty patients who were admitted to our neonatal onit due to seizure during two years were examined prospectively. Serum glucose and electrolyte levels were studied and patients who deviated from normal ranges were excluded. Patients were studied by Cranial BT and EEG recorded. Patients were divided into two groups. Group 1, included 18 patients who had electroencephalographic changes with clinical findings. Group 2 included 22 patients who had convulsive activity without EEG discharge and control group included 20 patients who had unconcugated hyperbilirubinemia. First blood specimen were taken in 60 minutes after convulsion in order to establish prolactin level (PRL 1). Blood sampling for the basaline prolactin level (PRL 2), 2-4 days later after period without convulsion . Group 1, Group 2 and control group were compared in view of postictal and basaline prolactin values and prolactin ratio (PRL 1/PRL 2). Prolactin ratio of Group 1 was markedly higher than Group 2 ratio and the ratio of control group. This higher ratio in prolactin was related to focal tonic and focal tonic clonic convulsion. These finding have suggested that focal tonic and focal tonic clonic convulsions affected the hypothalamus more than the other convulsion types. CONCLUSION We suggested that the ratio of the prolactin might be a useful marker in neonatal convulsions.

Benzer Tezler

  1. Yenidoğan konvülziyonlarında biyokimyasal belirteçler ve amplitüd entegre EEG'nin tanısal ve erken prognostik önemi

    The diagnostic and early prognostic value of biochemical markers and amplitude integrated EEG in neonatal convulsions

    MAHİR TANRIVERDİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    NörolojiEge Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NİLGÜN KÜLTÜRSAY

  2. Çocuk acil servisine başvuran konvulziyonlu hastalarda laboratuvar tetkiklerinin gerekliliği

    The necessity of laboratory investigations in patients admitted to the pediatric emergency department by seizures

    YASEMİN KILIÇ ÖZTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    Aile HekimliğiSağlık Bakanlığı

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. NEJAT AKSU

    UZMAN MURAT ANIL

  3. Yenidoğan döneminde hipernatremik dehidratasyon

    Hypernatremic dehydration in the newborn period

    ABDURRAHMAN AKGÜN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELAHATTİN KATAR

  4. Yenidoğan döneminde hipernatremik dehidratasyon

    The hypernatremic dehydration in newborn

    ABDURRAHMAN AKGÜN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDicle Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SELAHATTİN KATAR

  5. Terapötik hipotermi tedavisi alan hipoksik iskemik ensefalopatili yenidoğanlarda serum elektrolit imbalansı ve bunun renin angiotensin aldesteron ilişkisi

    Serum electrolyte imbalance in newborns with hypoxic ischemic encephalopathy treated with therapeutic hypothermia and its association with renin angiotensin and aldesterone

    DOĞAN BAHADIR İNAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OSMAN BAŞTUĞ