Tip 1 diyabetes mellituslu hastalarda scd 146 düzeyi ile karotis intima media kalınlığı arasındaki korelasyon ve bunun sağlıklı bireylerle kıyaslanması
Correlation between carotis i̇ntima-media thickness and circulation endothelial cells in type 1 diabetes and comparison to healthy subject
- Tez No: 513030
- Danışmanlar: UZMAN MİNE ADAŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları, Endocrinology and Metabolic Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2008
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bakanlığı
- Enstitü: İstanbul Okmeydanı Eğitim. ve Araştırma. Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 67
Özet
Diyabetes mellitus (DM); insülin hormon sekresyonunun ve/veya insülin etkisinin mutlak veya göreceli azlığı sonucu karbonhidrat, protein ve yağ metabolizmasında bozukluklara yol açan kronik hiperglisemik bir hastalıktır (1). 2000 yılında 171 milyon diyabetli birey mevcutken 2030 yılında 366 milyona ulaşacağı tahmin edilmektedir (2). Bu nedenle diyabet ve diyabete bağlı komplikasyonların gelişimi tüm dünyayı ilgilendiren bir sağlık problemi haline gelmiştir. Diyabetik hastalarda en önemli morbidite ve mortalite nedeni kardiyovasküler hastalıklardır. Diyabetik hastalarda, diyabetik olmayanlara göre 2-4 kat daha fazla kardiyovasküler olay riski vardır (3). Vasküler komplikasyonlar mikro veya makroanjiyopati şeklinde olabilir. Retinal veya renal mikroanjiyopati diyabetik retinopati ve diyabetik nefropatide, vaso nervorumların mikroanjiyopatisi ise diyabetik nöropatide önemli rol oynar. Diyabetik hastalardaki makroanjiyopati aterosklerozun ileri bir şekli olup, koroner, karotis ve periferik arterleri etkileyerek miyokard infarktüsü riskini arttırır, inme ve diyabetik ayak gelişimine neden olur (4, 5, 6, 7). Ateroskleroz damar yapısını etkileyen yaygın bir süreçtir. Yukarıda belirtildiği üzere diyabetes mellitus da ateroskleroz için belirlenmiş bir risk faktörüdür. Diyabetiklerde görülen ateroskleroz daha erken başlar ve daha ciddidir. Örneğin koroner kalp hastalığı, diyabetiklerde normal toplumdan 2-3 kat daha fazladır ve kadın- erkek sıklığı da birbirine yakındır (16). Yapılan çalışmalar tip 1 ve tip 2 diyabetiklerde glisemik kontrol sağlanmasının kardiyovasküler olaylar üzerinde istatistiksel olarak anlamlı bir ilişki ortaya koyamamıştır. Ancak pek çok çalışma, aterosklerozun erken bir göstergesi olan karotis intima media kalınlığı ile ilişkili bulmuştur ve diyabetiklerde yoğun tedavinin intima media kalınlığını gerilettiği izlenmiştir (17). CD146 endotel hücrelerinde yer alan bir adezyon molekülüdür (13). Klinik açıdan endotelyal hücre aktivasyonunun ve hasarlanmasının belirteci olarak tanımlanabilir (14). Hasar gören vasküler yapılardan kaynaklanan dolaşan endotel hücreleri tarafından eksprese edilirler (13). Bazı çalışmalarda, tip 2 diyabetiklerde glukoz kontrolünden bağımsız şekilde, endotelyal hasarın bir göstergesi olarak düzeyinin arttığı tesbit edilmiştir (15). Yine tip 2 diyabetiklerle yapılan bazı çalışmalarda da, makrovasküler komplikasyonu olan diyabetiklerde, olmayanlara göre daha yüksek sCD 146 seviyesi saptanmıştır(14). Yapılan çalışmaların hep tip 2 diyabetiklerle olması üzerine, biz de sCD146 düzeyinin tip 1 diyabetiklerde yükselip yükselmediğine ve aterosklerozun erken bir belirteci olarak kullanılabilirliğine baktık. Çalışmaya aldığımız hasta ve sağlıklıları ateroskleroz ve endotel hasarına yol açabilecek birçok faktörü (sigara içmeyen, normotansif, normolipidemik, HbA1c 51 düzeyi çok yüksek olmayan) dışlayarak seçtik. Çalışmadaki amacımız salt olarak, tip 1 diyabette sCD146 düzeylerinin etkinliğini araştırmak ve varsa KIMK ile arasındaki bağlantıyı göstermekti. Bunun için yaş, BMI ve cinsiyetleri benzer olan 21 tip 1 diyabetik hasta ve kontrol grubu için de 19 sağlıklı birey aldık. Çalışmamızın sonucunda; iki grup kıyaslandığında sCD146 düzeylerinde anlamlı bir fark bulduk. Tip 1 diyabetik grubun sCD146 düzeyi 302.44 ± 164.57 ng/ml iken kontrol grubunun sCD146 düzeyi 212.56 ± 34.90 ng/ml olarak saptandı. Her iki grup arasında tip 1 diyabetik grup lehine anlamlı bir yükseklik vardı (p
Özet (Çeviri)
Detection of early vascular changes prior to clinical manifestations of atherosclerosis, such as increased arterial carotid intima-media thickness (CIMT) and impaired endothelial function is of paramount importance for early identification of subjects at increased risk of accelerated atherosclerosis. The present study was designed to evaluate the relationship between early atherosclerosis and endothelial dysfunction in type 1 diabetic patients based on measurements of CIMT and soluble CD146 (sCD146) levels. Our findings emphasize that sCD146 levels may be a more sensitive marker than CIMT for earlieridentification of type 1 diabetic patients at high risk for atherosclerosis.
Benzer Tezler
- Başlangıç periodontal tedavinin tip II Diabetes mellituslu hastaların metabolik kontrolü üzerindeki etkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the effects of inital periodontal therapy on metabolic control in patients with type II Diabetes mellitus
FATİH MURAT TUNÇ
- Tip 2 diabetes mellitus'lu hastalarda periodontal tedavi ve antioksidan kullanımının metabolik kontrol üzerine etkisi
Effects of periodontal treatment and antioxidant usage in patients with type 2 diabetes mellitus and chronic periodontitis
MELİKE ÖZCENGİZ
Doktora
Türkçe
2006
BiyokimyaMarmara ÜniversitesiPeriodontoloji Ana Bilim Dalı
PROF.DR. AYŞEN YARAT
PROF.DR. BAHAR KURU
PROF.DR. ÜLKÜ NOYAN
- Lazer biyostimülasyonunun diyabetli ve sağlıklı kronik periodontitis hastalarında periodontal tedaviye etkisinin incelenmesi
Investigation of the effect of laser biostimulation on periodontal treatment in chronic periodontitis patients with diabetes and systemic health
EMİNE FUNDA AKANSEL
Doktora
Türkçe
2014
Diş HekimliğiOndokuz Mayıs ÜniversitesiPeriodontoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NACİ UMUR SAKALLIOĞLU
- Tip II diabetik periodontitisli bireylerde periodontal terapinin, klinik bulgular ve dişeti oluğu sıvısı IL-1beta ve TNF-alfa düzeylerine etkisi
The effects of periodontal treatment on the clinical findings and gingival crevicular fluid IL-1beta and TNF-alfa levels of type II diabetic periodontitis patients
KEZBAN ÖCAL EROĞLU
Doktora
Türkçe
2003
Diş HekimliğiSelçuk ÜniversitesiPeriodontoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MİHTİKAR GÜRSEL
- Stabil koroner arter hastalığında koroner arter hastalığının yaygınlığı ve ciddiyeti ile P dalga dispersiyonu ve QT dispersiyonu arasındaki ilişkinin incelenmesi
Stable coronary artery dissease extent and severity of coronary artery dissease of the relationship between the P-wave dispersion and QT dispersion
BİNGÜL DİLEKCİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Kardiyolojiİstanbul Bilim ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ÇAVLAN ÇİFTÇİ