Geri Dön

Çağdaş kabile konutlarının doğal yerel veriler bağlamında analizi

Analysis of contemporary tribal huts according to local natural properties

  1. Tez No: 517131
  2. Yazar: SELİN KÜÇÜK
  3. Danışmanlar: PROF. DR. NİHAL ARIOĞLU
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Antropoloji, Mimarlık, Anthropology, Architecture
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Mimarlık Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Çevre Kontrolü ve Yapı Teknoloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 210

Özet

Dünyanın farklı bölgelerindeki araziler, binlerce yıldır, farklı kabilelere yerleşme imkanı sağlamıştır. Tez bağlamında, küresel ölçekte son iki asırdır varlıkları belgelenen, toplamda 186 adet olmak üzere, kabile kültürlerinin tek hücreli konut yapıları analiz edilmiştir. Kabile konutlarının formu, boyutu, kullanım şekli ve yerleşim planları, insan toplulukları arasında farklılık göstermektedir. Bu farklılığın, değişiklik gösteren arazi ve iklim koşulları ile farklılaşan yerel malzemeden kaynaklandığı düşünülmektedir. Tez omurgasının oluşturulma sürecinde ilk olarak, kütüphanelerden, piyasadan ve internetten vernaküler mimari, geleneksel mimari, yerel mimari, kabile yapıları, ilkel yapı, kır yapıları, barınak, mimarlık tarihi, köy ve vernaküler yerleşim alanlarındaki kaynaklar derlenmiştir. Derlenen kaynaklardan kabile konutları hakkında bulunan fotoğraf, mimari çizim (plan, kesit, görünüş, eskiz, yerleşim planı) gibi görsel malzemeler ile bir dijital arşiv oluşturulmuştur. Aynı yapım sistemine sahip ve benzer formdaki kabile konutları sınıflandırılmıştır. Bu görsellerin bir kısmı, tezin dördüncü bölümünde ait olduğu yapım sistemi ile ilgili incelemeye dahil edilmiş, diğer kısmı ise eklerde sunulmuştur. Her bir kültürün, coğrafi konumu ve açıklaması ilgili bölüme eklenmiştir. Antropoloji, maddesel kültür, arkeoloji, jeomorfoloji, yerel yapı malzemesi, yerel iklim, iklimin yapı üzerindeki etkileri, yapı formu, yapım sistemleri konularında ek ve destekleyici araştırmalar yapılmıştır. Farklı kaynaklardaki doğal yerel özelliklerin sınıflandırılması incelenmiştir. En rasyonel olduğu düşünülen sınıflandırma sistemleri tercih edilmiştir. Özet bilgiler, tezin ilgili bölümlerine, kabile yapılarına etkileri gözetilerek eklenmiştir. Gerekli görüldüğü durumda bu bölümlerdeki sınıflandırmaya, orjinal kaynaklarda yer almayan tipler eklenmiştir. Kabile yapıları, iklime göre incelenirken, hem Koppen-Geiger, hem de EVAW (Encyclopedia of Vernacular Architecture of the World)' ın iklim sınıflandırmasından faydalanılmıştır. Yapı malzemesi ve arazi konusunda yapılan incelemelerde genellikle EVAW' dan faydalanılmıştır. Form ve yapım sistemine göre kabile yapıları sınıflandırıldıktan ve doğal yerel veriler bağlamında kabile yapıları analiz edildikten sonra, konutların yapım sisteminin belirlenmesinde kabilelerin yaşama biçiminin de etkisi olduğu anlaşılmıştır. Hipotezde yapısal özellikler üzerinde antropolojik ögelerin etkili olmadığı vurgulansa da, kabilelerin yaşama biçimi ile ilgili olan ikinci bölüm teze eklenmiştir. Değerlendirme kısmında, holistik yaklaşımla kabilelerin yaşama biçimine, konutların yapım sistemine, yapım sistemi ile malzeme ilişkisine ve benzer formdaki yapıların kıtalara dağılımına göre sayısal analizler yapılmış ve yorumlanmıştır. xxix Yaşama biçimine göre kabile toplulukları, avcılık-toplayıcılık veya çobanlık yapabilmekte ya da tarım ile uğraşabilmektedir. Avcı toplayıcı topluluklar, diğerlerine göre hem yaşama biçimi hem de yapıları en ilkel olan topluluklardır. Sürü halinde dolaşmaktadırlar. Genellikle günlük veya birkaç günlük kurdukları kamp alanlarında, hızlıca basit iskelet sistemli üzeri ot/yaprak kaplı, küçük boyutlu geçici yapılar inşa etmektedirler. Göçebe çoban topluluklar, hayvanlarını beslemek, balık güzergahını takip etmek gibi amaçlarla genellikle sezonluk olarak, hayvanları ile birlikte yer değiştirmektedirler. Su kaynakları ve/veya bitki örtüsü, bu toplulukların sezonluk yer değiştirmesini belirleyen etkenlerdir. Bu toplulukların bir kısmı yapılarını yapılarını göç ettikleri yere taşırken, diğer kısmı her gittiği yerde, o bölgenin yerel özelliklerine göre, yazlık ve kışlık olmak üzere, yapılarını inşa etmektedir. Yurt gibi iskelet sistemli yapılar sökülmeksizin bütün halde taşınırken, kara çadır gibi gergi sistemli yapılar, sökülerek taşınmaktadır. Tarım toplulukları ise yapılarını kalıcı olarak inşa etmekte, kültür devam ettiği sürece, yapılar ayakta kalmaktadır. Bu yapılar, tarım topluluğunun kültürüne göre küçük boyutlu tek aile konutları veya birkaç ailenin bir arada yaşadığı komünal konut yapıları olabilmektedir. Her üç yaşama biçimine sahip kabile topluluklarında pek çok örnekte hayvanlar ile birlikte aynı konut yapısı içerisinde yaşandığı görülmektedir. Binlerce yıllık tecrübeye dayanan kabile kültürlerinin ürünü olarak konut yapıları, kabile topluluklarının yaşama biçimi ile birlikte yerel özelliklere, yani malzeme kullanımına, yerel iklime ve yerleşim arazisine göre incelenmiştir. Sıcaklık, soğukluk, nem, rüzgar, yağmur, kar, güneş ışınımı ve günlük/sezonluk sıcaklık farkları gibi iklimsel özellikler, yapı formunun, yapının zemin ile kurduğu ilişkinin, yapı kabuğunun geçirgenliği ve katmanlaşmasının belirlenmesinde, yapının yarı açık veya kapalı olmasında etkilidir. İklimsel özellikler, yapı boyutlarının belirlenmesinde çok etkili değildir. Flora, fauna ve yer kabuğunun yapısı ile birlikte değerlendirilmesi gereken arazi, büyük ölçüde yapıların bir araya gelişinde, birbirleri ile etkileşiminde etkilidir. Kabile yapıları kümelenme, bitişme, çevrelenme, ayrıklaşma gibi farklı çeşitlerde bir araya gelebilmektedir. Araziye yerleşim gömülü, yarı toprak altı, zemine bitişik veya yükseltilmiş olabilmektedir. Gömülü (mağara ve toprak altı) yerleşimlerde, yerleşim arazisi insan eliyle oyularak veya doğal oyuk haliyle kullanılmaktadır. Yapı formunun oluşturulması araziyi oluşturan yapı malzemesine bağlıdır. Gömülü sistemlerde yapı çıkararak oluşturulurken, tüm diğer yapım sistemlerinde yapı, araziye eklenmektedir. Yükseltilmiş yapılar, tropikal orman ve tropikal kıyı bölgelerinde bulunmaktadır. Yarı toprak altı yapıların tamamı kutupsal ve yarı kutupsal iklim bölgelerinde bulunmaktadır. En sık rastlanan zemine bitişik yapılar, farklı arazi tiplerinde ve farklı iklim bölgelerinde bulunabilmektedir. Malzeme çeşitlerine göre kabile yapılarının analizi yapıldığında, iskelet sistemlerin neredeyse tamamında taşıyıcı olarak ahşabın kullanıldığı, göçebe toplulukların iskelet sistemli veya gergi sistemli yapılarını genellikle hayvansal malzemeler ile kapladıkları, bitkisel malzemenin çoğunlukla çatı kaplama malzemesini oluşturduğu, yığma yapılarda taş, toprak ve kil, tuğla veya buz/kar blokları kullanıldığı xxx görülmektedir. Kabile yapılarında en çok kullanılan malzemelerin ahşap, toprak ve bitkisel malzemeler olduğu, taş, hayvansal malzeme ve kar/buz kullanımının daha seyrek olduğu ortaya çıkmaktadır. Çağdaş kabilelerin tek hücreli konut yapıları, taşıyıcı sistemine göre dört ana tipe ayrılmaktadır. Tez kapsamında incelenen yapıların yarısından fazlası iskelet sisteme sahipken, neredeyse çeyreği yığma sistemlidir. Geri kalan kısım ise gergi veya oyuk sistemlidir. Sonuç olarak, doğal yerel verilere ek olarak, yaşama biçimi bağlamında benzerlik gösteren kabilelerin benzer taşıyıcı sistem ve forma sahip konut yapıları inşa ettikleri ortaya çıkmıştır. Ancak, doğal yerel verilerden biri olan arazinin, yerel malzemenin oluşmasını ve kabile topluluklarının yaşama biçimini etkileyerek, yapı formu ve taşıyıcı sistemini doğrudan değil dolaylı yoldan etkilediği anlaşılmıştır. Kabile konutu formu ve taşıyıcı sistemi üzerinde, üç doğal yerel veriden en çok malzeme etkili olmaktadır.

Özet (Çeviri)

For thousands of years, fields in different regions of the world has been settled by various tribes. In the context of this thesis, single cell huts of tribal cultures which documented in last two centuries, are analysed. Form, size and usage of tribal huts are varied among different cultures. It is considered that this difference is due to various field and climatic features, likewise local building material. In the initial phases of forming thesis structure, resources in the sense of traditional, local, tribal, primitive and rural architecture, hut and shelter, architectural history, village and vernacular settlement gathered from library, market and internet. A digital archive which contains visual materials such as photographs and architectural drawings (plan, section, elevation, sketch, settlement plan, etc.) from these sources is generated. Tribal huts that have the same structural system and similar building form are classified. While some of these figures are located in related content in fourth section of thesis, others are located in appendices. Geographical location and explanation of each tribal hut is attached to related content or shape. Supplemental research on anthropology, material culture, archaeology, geomorphology, local building material, local climate, influences of local climate on vernacular architecture, building form and structural system is done. Classifications of different sources according to local natural properties are analysed. The most rational classification systems are preferred. Abstract information is attached in related topic in second and third chapters via correlating their influences on mostly tribal architecture. If appropriate, classifications are expanded with additional types that are not indicated in the main sources. For climatic classification the main sources are Oliver's in EVAW and Koppen-Geiger's system. For both local material and field types, mostly EVAW is benefited. While tribal huts are analysed according to local natural properties, it is understood that living style of tribes is also affected on structural system and building form. Even if it is emphasized that anthropological factors are not affected on building form and structure in hypothesis, the second chapter related to living style of tribes is added. In evaluation chapter, relevance between living style of tribes and huts, influences of local natural properties on structural system and building form and all the ifluencing factors are examined with a holistic approach. Quantitive analysis of distrubiton of tribal huts according to continents are conducted and interpreted. According to their long-term living style, tribal cultures are divided as huntergatherers, pastoralists or agriculturalists. In comparison with other indigenous groups, hunter and gatherers have the most primitive living style and buildings. They flock when they move camp and hunt. They xxxii quickly construct their simple skeleton framed, grasses or leaves covered, small sized temporary shelters in daily/weekly camps. Pastoralist nomads, change their settlement locations with their livestock according to purposes such as feeding their animals or following seasonal fish routes. Water sources and/or vegetation are the determinants of seasonal migration. A number of pastoralists carry their buildings wherever they migrate. Yurts have skeleton framed structures which are transported as a whole body; while tensile structures as black tents are transported as they dismounted. Others do not have portable structures: they construct new local vernacular dwelling, as winter and summer dwelling, in each settlement. Agriculturalists construct their permanent buildings which exist since the culture sustains. Single family house or multi-family communal house types can be constructed according to tribal culture. Living in the same hut with animals is considered in many archetypes from each type of living style. In addition to living style, huts, as output of tribal cultures based thousands-year experience, are investigated according to local natural properties such as use of building material, local climate and settled field. Climatic features such as temperature, humidity, wind, precipitation, solar radiation and daily/seasonal temperature differences are influential on determining building form, relationship between ground and building, permeability and layering of building shell, and being semi-open or closed. However, climatic features are not mostly effected on determining building sizes. Field is mostly effected on settlement plan and building position. Settlement pattern can be differed as buildings gathered, clustered, enclosured, dispersed, and so on. It is crucial to state that buildings can be positioned below ground, semi below ground, on the ground or elevated on stilt structure. Cave shelters and below ground (pit) dwellings might be natural or artificially carved by settlers. Building form depends on terrain material which is easy to carve and not friable. While this kind of shelters are constituted via subtraction, all other structural systems and building forms are attached to the field. Stilt structures are observed in tropical forest and tropical coasts. Whole semi below ground dwellings are in arctic and sub-artic regions. Dwellings on the ground, as the most frequently encountered types, are found in various field types and different climatic regions. While buildings analysed according to materials, it is considered as timber is used as structural element in almost all of the sketon systems; animal products are used as cover in almost all nomad's skeleton or tensile structured shelters; Vegetative materials are used generally for roof cover; stone, earth and clay, mudbricks and snow/ice blocks are used in massive and masonry structures. While timber, earth and vegetative materials are commonly used in tribal huts; stone, animal products and snow/ice are rarely used in buildings. Structurally, single cell huts of contemporary tribes divided in four main types. More than half of the huts examined in thesis have skeleton system, while almost quarter of them has massive or masonry walls. The rest is tensile structured or cutout. xxxiii As a result, it is understood that the tribes, which have similar living style in addition to similar local natural properties in their settlement, construct their huts in similar forms and structural types. However, field, as one of local natural properties, influences tribal hut's form and structure indirectly. It has affect on local climate and tribe's living style that influence building form directly. The most effective local natural property on tribal hut's form and structural system is building material.

Benzer Tezler

  1. Erken Hristiyan ve ilk Bizans resim ve kabartma sanatında kaynak ve okullar (2 cilt)

    Sources and school of painting and sculpture during the early Christian and first Byzantine period

    AHMET MEHMET KİPMEN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    1996

    Güzel SanatlarMimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi

    PROF.DR. SEMRA GERMANER

  2. Orta yükseklikteki (4-8 kat) konut yapılarında ahşap teknolojisinin uygulanabilirliği

    The application of timber construction in multi-storey residential buildings

    NİMET ÖZTANK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    MimarlıkDokuz Eylül Üniversitesi

    Yapı Bilgisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. YEŞİM KAMİLE AKTUĞLU

  3. Los Personajes y los temas en las novelas de unamuno

    Başlık çevirisi yok

    HALE GÖKNAR

    Doktora

    İspanyolca

    İspanyolca

    1989

    DilbilimAnkara Üniversitesi

    İspanyol Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUZAFFER ARIKAN

  4. Roderick M. Chisholm ve Alvin Goldman bağlamında çağdaş bilgi felsefelerinde haklılandırma sorunu

    The problem of justification in contemporary epistemologies in the context of Roderick M. Chisholm and Alvin Goldman

    ONUR KABİL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    FelsefeSakarya Üniversitesi

    Felsefe Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HAKAN POYRAZ

  5. Abdullah bin Abbas'ın hadis ilmine katkıları

    Abdullah bin Abbas hadith contributions

    YASER ASSIL

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    HukukYüzüncü Yıl Üniversitesi

    Temel İslam Bilimleri Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. RAMAZAN ÖZMEN