Geri Dön

Torasik cerrahi hastalarında nörokognitif fonksiyon değişikliklerinin serebral oksimetri ile ilişkisinin değerlendirilmesi

Evaluation of the relationship between neurocognitive function changes and cerebral oximetry in thoracic surgery patients

  1. Tez No: 521046
  2. Yazar: LERZAN NIHAT DOGAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ZERRİN SUNGUR
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Anestezi ve Reanimasyon, Anesthesiology and Reanimation
  6. Anahtar Kelimeler: Kognitif disfonksiyon, Tek akciğer vemtilasyonu, Near-infrared spektroskopisi
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 60

Özet

AMAÇ: Postoperatif kognitif disfonksiyon (POKD), major cerrahi sonrası ileri yaş hastalarda sıkça görülür ve aylarca sebat edebilir. Etiyolojisi multifaktöryel olmakla birlikte serebral oksijen sunum ve tüketim dengesini etkileyen faktörler suçlanmaktadır. Bu nedenle hipoksi gibi ciddi komplikasyonlarla seyredebilen tek akciğer ventilasyonu (TAV) uygulanan torasik cerrahide sürekli non-invaziv bilgi veren yakın-infrared spektroskopi (NIRS) kullanımı gündeme gelmiştir. Çalışmamızda postoperatif kognitif disfonksiyonun sıkça görüldüğü ileri yaş hasta grubunda TAV gereken akciğer ameliyatlarında ileri monitorizasyon olarak NİRS kullanılmıştır. GEREÇ VE YÖNTEM: Etik kurul onayı alındıktan sonra, bilgilendirilmiş onam veren elli yaş ve üzeri, torasik cerrahisinde tek akciğer ventilasyon adayı, çalışmaya katılmayı kabul eden ve en az ortaokul mezunu olan hastalar çalışmaya dahil edildi. Anestezi protokolü tüm hastalarda aynı şekilde uygulandı. Nörokognitif değerlendirme operasyondan önce, operasyondan bir hafta ve üç ay sonra yapıldı. Bu amaçla psikometrik test bataryası kullanıldı. İstatiksel analiz için SPSS v22.0 kullanılmıştır. BULGULAR: Çalışmaya 63 hasta dahil edildi, çalışmayı 54 hasta tamamladı. Erken postop kognitif disfonksiyon (POKD) hastaların %5 bulundu, geç POKD hastaların %3 bulundu. Peroperatif rSO2 düşük seyreden hasta grubunda POKD daha sıklığı artmış olarak bulundu. SONUÇ: İleri yaş grubunda postoperative bilişsel işlevlerde bozulma sık karşılaşılan bir durumdur. Major cerrahilerde serebral oksimetri gibi doku oksijenlenmesindeki bozukluğuklara dair bilgi veren monitorizasyon seçenekleri ile bu kognitif bozukluğun erken tanınmasını sağlayarak mudahale edilmesine olanak sağlanabilmektedir.

Özet (Çeviri)

Kognitif fonksiyon, bilinç düzeyi, hafıza, oryantasyon, konsantrasyon, genel bilgi, zeka, anlama ve yargı yeteneği bileşenlenlerinden oluşur. Postoperatif kognitif disfonksiyon (POKD), bellek ve konsantrasyondaki yetersizlikle karakterize multifaktoriyel bir tablodur. Belirtilerin şiddeti değişkendir. Tanı sadece nöropsikolojik testlerle konulabilir. Kognitif değişiklikler genellikle geçicidir, fakat bazı vakalarda anesteziden sonra haftalarca sürebilir, hatta kalıcı olabilir ve daha ileri bozuklukların öncüsü olabilir. Hastanın derlenme evresi içinde bilişsel işlevlerinin eski düzeyine gelmesi anestetik maddenin farmakokinetiği, anestezi ve cerrahi yöntem ile ilişkili olmaktadır. POKD özellikle kardiak, ortopedik cerrahilerde çalışılmıştır. Ancak hipoksi, hiperkarbi gibi patolojik süreçlerin yaşandığı torasik cerrahi hastalarında yayın sayısı son derece sınırlıdır. Operasyon süresince saturasyon düşüklüğü ile seyredebilen bu hasta grubunda serebral oksimetri çalışmaları da oldukça azdır. Tek akciğer ventilasyonu (TAV) sadece bir akciğer ventile edilerek, kanın oksijenasyonunun ve kandan CO2 eliminasyonunun sağlanması ve diğer akciğerin söndürülmesidir. TAV, göğüs cerrahisi sırasındaki en önemli anestezik uygulama olup, hem morbidite ve mortaliteyi azaltır, hem de cerrahinin kalitesini arttırır. TAVın en ciddi komplikasyonu hipoksidir. Standart monitorizasyon sırasında kullanılan kalp hızı, ortalama arter basıncı, ve arteriyal oksijen saturasyonu gibi parametrelerin doku oksijenasyonunu göstermede her zaman yeterli olmadığı bilinmektedir. Bu eksikliklerin giderilmesi amacıyla yapılan çalışmalar, daha ileri monitörizasyon yöntemlerinin geliştirilmesine sebep olmuştur. Bu amaçla geliştirilen Near Infrared Spektroskopisi (NIRS) yöntemi ile serebral rejiyonel doku saturasyonu ölçümü yapılmaktadır. Çalışmamızda tek akciğer ventilasyonu gereken akciğer ameliyatlarında ileri monitorizasyon olarak NIRS kullanılacaktır. NIRS non invazif bir yöntemdir ve fronto-temporal bölgeye yapıştırılan prop ile ölçüm yapar. Üzerinde iki farklı ışık sensörü bulunur. Bu sensörler ile ekstrakraniyel (cilt ve kemik) dokulardan ve beyin dokusundan veri alınır. İki kaynak arasındaki fark hesaplanarak sonuç elde edilir. NIRS bölgesel serebral oksijenasyonu (rSO2) ölçer. Oksi- ve deoksihemoglobin sinyallerini yorumlar. Hemoglobin sinyali %75-85 venöz ve %15- 25 arteriyel ağirliklidir. Dolayısıyla normal rSO2 değerleri %60 civarındadır. Biz bu çalışmamızda TAV uygulanan göğüs cerrahisi hastalarında NIRS ile ölçülen beyin oksijenasyonu ile rutin uygulanan arteryel satürasyon arasında ki uyumu göstermeyi ve postoperatif kognitif fonksiyon ile ilişkisini belirlemeyi amaçladık.

Benzer Tezler

  1. Tek akciğer ventilasyonunun serebral oksijenizasyon, nörokognitif fonksiyonlar ve diğer hemodinamik parametreler üzerine etkisi

    The effect of single lung ventilation on cerebral oxygenati̇on neurocognitive functions and other hemodynamic parameters

    KÜBRA TAŞKIN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Anestezi ve ReanimasyonSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    UZMAN GÜLTEN ARSLAN

  2. Torasik cerrahi hastalarında akciğer kaynaklı fissür ve damar varyasyonlarının retrospektif analizi

    Retrospective analysis of LUNG fissures and vascular variations in thoracic surgery patients

    EYLEM YENTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiBursa Uludağ Üniversitesi

    Göğüs Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. AHMET SAMİ BAYRAM

  3. Tek akciğer ventilasyonun kognitif fonksiyonlar üzerine etkisi

    The effect of one-lung ventilation kongnitif functions

    MESUT AYDOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Anestezi ve ReanimasyonDicle Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ MAHİR KUYUMCU

  4. Video aracılı torakoskopik cerrahi hastalarında ultrasonografi.eşliğinde yapılan torasik paravertebral blok, erektor spina ve serratus posterior superior interkostal plan bloklarının postoperatif analjezik etkinliklerinin karşılaştırılması

    Comparison of postoperative analgesic efficacy of thoracic paravertebral block, erector spinae plane block and serratus posterior superior intercostal plane blocks performed under ultrasonographic guidance in video-assisted thoracoscopic surgery patients

    BİLGE YİĞİT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    Anestezi ve ReanimasyonSakarya Üniversitesi

    Anesteziyoloji ve Reanimasyon Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ONUR PALABIYIK

  5. Non-marfanoid torasik asendan aort anevrizmalarında beta bloker kullanımının etkileri

    Effects of beta blockers in non-syndromic thoracic ascending aorta aneurysms

    AYDIN İŞLETME

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    KardiyolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kardiyoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜNDÜZ DURMUŞ