D-Dimer değeri yüksek olup pulmoner bilgisayarlı tomografi anjiografisinde pulmoner emboli saptanmayarak taburcu edilen hastaların 28 günlük mortalitelerinin araştırılması
Evaluation of 28-day Mortality of Discharged Patients with High D-dimer Levels and No Pulmonary Embolism Findings in Computed Tomography Angiography
- Tez No: 524052
- Danışmanlar: PROF. DR. ERSİN AKSAY
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Hastalıkları, İlk ve Acil Yardım, Chest Diseases, Emergency and First Aid
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2018
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 72
Özet
D-dimer Değeri Yüksek Olup Bilgisayarlı Tomografi Pulmoner Anjiografisinde Pulmoner Emboli Saptanmayarak Taburcu Edilen Hastaların 28 Günlük Mortalitelerinin Araştırılması. Giriş ve Amaç Kardiovasküler kaynaklı ölümlerin üçüncü en sık nedeni pulmoner emboli (PE)'dir. PE olma olasılığı düşük ya da orta riskli hastalardan d-dimer testi istenmekte, düşük gelmesi durumunda pulmoner emboli ön tanısından uzaklaşılmakta, yüksek gelmesi durumunda ise ileri görüntüleme planlanmaktadır. Tanıda altın standart olan toraks bilgisayarlı tomografi pulmoner anjiografisidir (TBTA) ile segmental ve subsegmental minör embolilerin tanısının atlanabileceği bilinmektedir. Yüksek d-dimer düzeylerinin birçok hastalık grubunda mortalite ile ilişkili olduğu gösteren çalışmalar olduğu gibi sağlıklı erişkinlerde dahi kısa ve uzun vadede mortalite belirteci olabileceğini gösteren çalışmalar mevcuttur. D-dimer ile mortalite ilişkisini destekleyen bu çalışmalar“Acil servislerde (AS) PE tanısıyla tetkik edilerek d-dimer düzeyi yüksek saptanan, TBTA çekilen ve bu yüksekliği açıklayabilecek herhangi bir neden saptanamayarak taburcu edilen hastaların mortalite oranlarının yüksek olacağı”hipotezini doğurmaktadır. Çalışmamızı bu hipotezi araştırmak üzere planladık. Gereç ve Yöntem Retrospektif, gözlemsel olarak planlanan çalışmamızda; 01.01.2012- 31.12.2016 tarihleri arasında Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi (DEÜTFH) AS başvuran ve dahil olma kriterlerini karşılayan hastaları değerlendirdik. Dahil olma kriterleri -18 yaşın üstünde olan hastalar -Yaşa göre düzeltilmiş cut-off düzeyinin (yaş x 10 mg/L) üzerinde d-dimer düzeyi olan hastalar -TBTA çekimi yapılarak PE saptanmayan hastaları değerlendirmeye aldık. Bu hastaların AS sonlanımlarını ve 28 günlük mortalitelerini araştırdık. Bulgular Çalışmaya 213 hasta aldık. Bu hastaların AS başvuru şikâyetleri; nefes darlığı, göğüs ağrısı, çarpıntı, hemoptizi, senkop, sırt ağrısı, senkop ve yan ağrısıydı. Nefes darlığı ile AS başvuran hastaların daha yüksek oranda öldüğünü saptadık. Hastaların TBTA'larını normal olanlar ve olmayanlar olarak ayrıştırdık. Hastaların TBTA'larında saptanan anormal bulgular şunlardı: pnömoni, plevral effüzyon, amfizem, enfekte bronşiektazi, malignite progresyonu, mozaik perfüzyon alanları, buzlu cam alanları, pnömotoraks, ampiyem, kaviter lezyon, yeni tanı malignite lehine görünüm, perikardiyal effüzyon, aort anevrizması, mural trombüs, kolesistit, konstrüktif perikardit, perihepatik perisplenik serbest sıvı, splenik arter anevrizması ve betimlenmeyen ancak KKY lehine bulgular olarak isimlendirilen görüntüleme. TBTA'larında anormal bulgu saptanan hastaların 28 günlük mortalite oranı %13.3 iken, TBTA'ları normal saptanan hastaların hiçbiri 28 gün içinde ölmemişti. (p
Özet (Çeviri)
Evaluation of 28-day Mortality of Discharged Patients with High D-dimer Levels and No Pulmonary Embolism Findings in Computed Tomography Angiography. Introduction Pulmonary embolism (PE) is the third most common cause of cardiovascular death. D-dimer tests are being used for patients with low or moderate risk of PE. If d-dimer levels are below cut-off, PE is being ruled out of diagnoses when it is higher than cut-off, advanced imaging is planned. Even though thorax computed tomography angiography (TCTA) is golden standard for PE diagnosis, segmental and subsegmental minor PE may not be diagnosed by this imaging. There are studies showing that high d-dimer levels are associated with mortality in many disease groups and in healthy adults. Studies supporting the relationship between D-dimer and mortality have led to the hypothesis that ''patients being discharged from Emergency Department (ED) with high levels of d-dimer levels and no indication of PE in TCTA imaging would also have higher mortality rates than healthy individuals.'' We planned our study to investigate this hypothesis. Materials and Methods In our retrospective, observational study, which conducted in Dokuz Eylul University Hospital ED, we enrolled patients admitted dates between 01.01.2012- 31.12.2016 and met inclusion criteria. Inclusion criteria - Patients with older than 18 years of age - Patients with d-dimer levels above the age adjusted cut-off (age x 10 mg / L) - Patients with TCTA evaluations which are negative for PE We investigated ED outcomes and 28-day mortality of these patients. Results 213 patients were enrolled. ED admission complaints of these patients were; shortness of breath, chest pain, palpitations, hemoptysis, syncope, back pain, and side pain. We found that patients who applied to ED with shortness of breath had higher mortality rates. We differentiated TCTA's as normal and abnormal. Abnormal findings of TCTA were; pneumonia, pleural effusion, emphysema, infected bronchiectasis, malignancy progression, mosaic perfusion areas, ground-glass opacities, pneumothorax, empyema, cavitary lesion, new diagnosis in favor of malignancy, pericardial effusion, aortic aneurysm, mural thrombus, cholecystitis, constrictive pericarditis, perihepatic-perisplenic free fluid, splenic artery aneurysm and imaging which are not described but are favorable for heart failure. The 28-day mortality rate was 13.3% in patients with abnormal TCTA findings and patients with normal TCTA had zero mortality rate in 28 days. (P
Benzer Tezler
- Acil serviste pulmoner emboli düşünülen malignite tanılı hastalarda klinik olasılık skorlarının karşılaştırılması
Comparison of clinical probability scores for suspected pulmonary embolism in patients with malignancy in the emergency department
İBRAHİM ERTÜRK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Acil TıpSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZLEM DİKME
- Hemogramda immatür granülosit artışının D-dimer ve nötrofil/lenfosit oranı ile korelasyonunun akut pulmoner emboli tanısındaki yeri
The correlation of increased immature granulocytes in hemograms with D-dimer and neutrophil/lymphocyte ratio in the diagnosis of acute pulmonary embolism
ŞEYMA YAPRAK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Göğüs HastalıklarıKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NURHAN ATİLLA
- Pulmoner embolide hastalık ağırlığını belirlemede high sensitive troponin I duyarlılığı
High sensitive troponin I sensitivity in determining disease severity in pulmonary embolism
SERPİL KUŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Göğüs HastalıklarıAnkara Yıldırım Beyazıt ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞEGÜL KARALEZLİ
- Trakya Üniversitesi Sağlık Araştırma ve Uygulama Merkezi erişkin acil servisinde pulmoner emboli tanısı alan hastaların değerlendirilmesi
Evaluation of patients who were diagnosed with pulmonary embolism in Trakya University Health Research and Application Center
SELİM TETİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
İlk ve Acil YardımTrakya ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ ÖMER SALT
- Pulmoner emboli tanısı alan hastalarda sistemik immün-inflamatuar indeksin hastalığın şiddeti ve mortalite ile ilişkisi
The relationship between systemic immune-inflammatory index and severity of disease and mortality in patients diagnosed with pulmonary embolism.
FULDEN AKYÜZ İNANÇ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Göğüs HastalıklarıKırıkkale ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET SAVAŞ EKİCİ
PROF. DR. AYDANUR EKİCİ