Geri Dön

Pulmoner emboli tanısı almış hastalarda CRP/Albümin, SII, SIRI, nötrofil/lenfosit, platelet/lenfosit ve MPV'nin hastalıkşiddeti ve mortalite ile ilişkisi

Relationship of CRP/albumin, SII, SIRI, neutrophils/lymphocytes, platelets/lymphocytes, and MPV with disease severity and mortality in patients diagnozed with pulmonary embolism

  1. Tez No: 961270
  2. Yazar: YASEMİN BAYRAKTAR
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET SAVAŞ EKİCİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2024
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Kırıkkale Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 125

Özet

AMAÇ: Akut pulmoner tromboemboli en sık görülen ölümcül kardiyovasküler hastalıklardandır. Tanı konulamayan ve uygun tedavi edilemeyen hastalarda pulmoner embolinin (PE) mortalitesi yaklaşık %30'dur. Ancak hızlı tanı konulan, risk sınıflaması doğru tayin edilen ve uygun tedavi edilen olgularda mortalite %2-8'e kadar düşmektedir. Bu nedenle, akut pulmoner embolide (APE) erken tanı ve yüksek riskli hastaların tespiti önemlidir. Günümüzde PE ile ilişkili birçok biyomarker tanımlanmış olsa da, bu biyomarkerlerin hiçbiri tek başına hızlı ve etkili bir şekilde PE'nin tanısını veya şiddetini belirlemekte yeterli olmamıştır. Çalışmamızın birincil amacı inflamatuar belirteçlerin PE'deki rolünü incelemektir. İkinci amacımız çalışmamızda santral ve periferik emboli, mortalite olan ve olmayan; kolaylaştırılmış pulmoner emboli şiddet indeksi (sPESI) düşük riskli ve yüksek riskli olarak ikili gruplar şeklinde sınıflandırdığımız hasta grupları ile inflamatuar belirteçler arasındaki ilişkiyi ayrıca bunların PE prognoz ve mortalitesindeki belirleyiciliğinin araştırılmasıdır. MATERYAL METOT: 2019-2024 tarihleri arasında KÜTF'inde acil ve diğer bölümlere başvurup bilgisayarlı tomografi pulmoner anjiyografi (BTPA) çekilen 4524 hasta (Enlil®) sistemi üzerinden tarandı. BTPA'sında PE tanısı bir radyolog tarafından kesinleştirilmiş 325 hasta çalışmaya dahil edildi. Hastaların başvuru esnasındaki demografik verileri, ek hastalıkları, vital bulguları, laboratuar ve görüntüleme bulguları kaydedildi. Demografik bilgilerinden cinsiyet ve yaşı; hemogram parametrelerinden beyaz küre sayısı, platelet sayısı, MPV(ortalama platelet hacmi), nötrofil, monosit ve lenfosit sayıları; biyokimya parametlerinden CRP(C-reaktif protein), Albümin düzeyleri; ayrıca D-Dimer düzeyi, bakılmışsa pro-BNP düzeyleri kaydedildi. Daha sonra oluşturulan kayıtlar üzerinden CRP/Albümin , nötrofil/lenfosit sayıları , platelet/lenfosit sayıları oranları, sistemik immün- inflamasyon indeksi (SII= trombosit sayısı × nötrofil sayısı/lenfosit sayısı) ve sistemik immün yanıt indeksi (SIRI= nötrofil sayısı × monosit sayısı/lenfosit sayısı) hesaplandı. Ekokardiyografi ölçümlerine (Enlil®) sistemi üzerinden ulaşıldı. EKO bulguları ejeksiyon fraksiyonu (EF (%)), pulmoner arter basıncı (PAB (mm/hg)), E/E üssü oranı (E/E') olacak şekilde not edildi. Hastaların BTPA çekilen dönemdeki hastane başvurusunda sonografik inceleme yapılmış alt ekstremite renkli doppler ultrasonu (RDUS) inceleme sonuçları kaydedildi. Pulmoner tromboemboli (PTE), BTPA raporlarında ana, lober, segmenter veya subsegmenter dallarda dolum defekti varlığı olarak tanımlandı. Ana pulmoner arter ya da lober dallarda embolinin varlığı santral; segmenter veya subsegmenter dallarda bulunanlar periferik olarak sınıflandırıldı. sPESI skorlamaları, 2019 ESC Kılavuzu kriterlerine uygun şekilde, hastaların epikriz kayıtlarındaki özgeçmiş bilgilerinden ve başvurudaki hemodinamik değerlerinden hesaplandı. sPESI hesaplanırken yaş, kardiyopulmoner hastalık, kanser öyküsü, nabız, sistolik kan basıncı ve oksijen satürasyonu verileri kullanıldı. Hastalar bu skorlamadaki puanlarına göre düşük ve yüksek riskli olarak sınıflandırıldı. Ayrıca hastaların mortaliteleri“Ölüm Bildirim Sistemi”kullanılarak kaydedildi. Hastalar mortalitesine göre, mortalite olan ve olmayan hastalar olarak iki gruba ayrıldı. CRP/Albümin, nötrofil/lenfosit, platelet/lenfosit, SII, SIRI gibi tetkiklerin bu ikili gruplarla ilişkisi incelenerek inflamatuar belirteçlerin Pulmoner Tromboemboli'de prognoz ve mortalite üzerine etkisi araştırıldı. P < 0,05 değerleri istatistiksel olarak anlamlı olarak değerlendirildi. Tüm istatistiksel analizler SPSS Statistics yazılımı (sürüm 17.0) ile yapıldı. BULGULAR: 135 erkek hasta mevcut olup kadın ve erkek cinsiyet dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark izlenmedi (p=0,2). Santral pulmoner embolili 94, periferik embolili 231 hasta mevcuttu. Santral pulmoner embolili hastaların yaş ortalaması periferik pulmoner embolili hastalarla benzerdi (66,3±13,7 vs. 66,9±14,5 sırasıyla, p=0,7). Santral ve periferik emboli grupları arasında herhangi bir nedene bağlı ölüm sıklığı benzerdi (%23,4 vs. %20,3 sırasıyla, p=0,5). sPESI skorlama sistemine göre yapılan sınıflandırmada ise düşük (sPESI=0) ve yüksek riskli (sPESI ≥1) hasta grupları arasında mortalite sıklığı açısından fark istatistiksel öneme erişmekteydi (p=0,002). Tam kan parametrelerinden lökosit, nötrofil, lenfosit, trombosit, monosit ve ortalama trombosit hacmi (MPV) değerleri santral ve periferik emboli grupları arasında benzer, serum D-dimer değeri ise istatististiksel olarak anlamlı görüldü (5,7±7,7 vs. 2,9±4,9 sırasıyla, p=0,0001). Ekokardiyografi verilerinden EF ve E/E' oranı santral ve periferik emboli grupları arasında istatistiksel öneme erişmedi. SPAB değeri santral pulmoner emboli grubunda anlamlı izlendi (41,1±20,4 vs.35,7±14,7 sırasıyla, p=0,04). Vital bulgulardan nabız, sistolik ve diyastolik kan basıncı değerleri benzer, O2 satürasyonu santral ve periferik emboli grupları arasında istatistiksel öneme erişmekteydi (89,44±8,3 vs. 91,51±8,1 sırasıyla, p=0,04). Yüksek CRP/Albümin oranlı hastalarda mortalite oranı, düşük CRP/Albümin oranlı hastalardan daha yüksekti (%32,1 vs. %10,4, p=0,0001 sırasıyla). İnflamatuar belirteçlerin santral ve periferik emboli grupları arasında istatistiksel öneme erişmedikleri görüldü. sPESI gruplarına göre inflamatuar belirteçler incelendiğinde; CRP/Albümin, nötrofil/lenfosit, trombosit/lenfosit , SII ve SIRI oranları yüksek riskli grupta anlamlı görüldü. Trombosit/lenfosit oranı anlamlı değildi (p=0,1). Herhangi bir nedene bağlı ölüm oranları ile hastaların başvuru anındaki yaş, labaratuar ve eko verileri, vital bulguları arasındaki ilişki incelendiğinde, yaş; ölü ve sağ hasta grupları arasında istatistiksel olarak anlamlıydı (p=0,0001). Lökosit ve nötrofil için gruplar arasında anlamlı fark vardı (her ikisi için p=0,0001). Lenfosit, trombosit, monosit ve MPV benzerdi. D-dimer, pro-BNP, CRP, albümin parametrelerinin her biri istatistiksel öneme erişmekteydi. Ekokardiyografik verilerde EF anlamlı değil iken; SPAB ve E/E' oranı gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlıydı (sırasıyla p=0,002, p=0,01 , sırasıyla). Nabız, sistolik ve diyastolik kan basıncı gruplar arasında benzerdi. 02 satürasyonu ölü ve sağ gruplar arasında anlamlıydı (85,9±10,3 vs. 92,3±6,8 sırasıyla, p=0,0001). İnflamatuar belirteçler ölü grubunda istatistiksel olarak daha anlamlı izlendi. SONUÇ: CRP/Albümin, nötrofil/lenfosit, trombosit/lenfosit, MPV, SII, SIRI gibi inflamatuar belirteçler APE'de yeni biyobelirteçler olabilir. Ancak bu parametrelerin öneminin daha iyi anlaşılabilmesi için daha geniş kapsamlı çalışmalara ihtiyaç vardır. PE ve inflamatuar belirteçlerin ilişkisinin daha fazla araştırılması gereklidir. ANAHTAR KELİMELER: Akut pulmoner emboli, sPESI skoru, CRP/Albümin oranı, SII, SIRI, Nötrofil/lenfosit oranı, Trombosit/lenfosit oranı, MPV.

Özet (Çeviri)

OBJECTIVE: Acute pulmonary thromboembolism is one of the most common fatal cardiovascular diseases. In patients who are not diagnosed and treated appropriately, the mortality of pulmonary embolism (PE) is approximately 30%. However, in cases where rapid diagnosis is made, risk stratification is correctly determined and appropriate treatment is applied, mortality decreases to 2-8%. Therefore, early diagnosis and detection of high-risk patients are important in acute pulmonary embolism (APE). Although many biomarkers associated with PE have been identified today, none of these biomarkers have been sufficient alone to rapidly and effectively diagnose or determine the severity of PE. The primary aim of our study was to examine the role of inflammatory markers in PE. Our second aim was to evaluate central and peripheral embolism, with and without mortality; The aim of this study is to investigate the relationship between inflammatory markers and the patient groups we classified as low-risk and high-risk using the facilitated pulmonary embolism severity index (sPESI) and their determinants in PE prognosis and mortality. MATERIAL-METHOD: Between 2019-2024, 4524 patients who applied to the emergency and other departments of KUTF and underwent computed tomography pulmonary angiography (CTPA) were scanned via the (Enlil®) system. 325 patients whose PE diagnosis was confirmed by a radiologist on CTPA were included in the study. Demographic data, additional diseases, vital signs, laboratory and imaging findings of the patients at the time of application were recorded. Gender and age from demographic information; white blood cell count, platelet count, MPV (mean platelet volume), neutrophil, monocyte and lymphocyte counts from hemogram parameters; CRP (C-reactive protein), Albumin levels from biochemistry parameters; and D-Dimer level, and pro-BNP levels if measured, were recorded. Then, CRP/Albumin, neutrophil/lymphocyte counts, platelet/lymphocyte count ratios, systemic immune-inflammation index (SII= platelet count × neutrophil count/lymphocyte count) and systemic immune response index (SIRI= neutrophil count × monocyte count/lymphocyte count) were calculated from the records created. Echocardiography measurements were accessed via the (Enlil®) system. ECHO findings were noted as ejection fraction (EF (%)), pulmonary artery pressure (PAP (mm/hg)), E/E prime ratio (E/E'). The results of the lower extremity color doppler ultrasound (CDUS) examinations, which were performed sonographically at the hospital admission of the patients during the period when CTPA was performed, were recorded. Pulmonary thromboembolism (PTE) was defined as the presence of a filling defect in the main, lobar, segmental or subsegmental branches in CTPA reports. The presence of embolism in the main pulmonary artery or lobar branches was defined as central; those in segmental or subsegmental branches were classified as peripheral. sPESI scores were calculated from the patients' history information in epicrisis records and hemodynamic values at admission, in accordance with the 2019 ESC Guideline criteria. Age, cardiopulmonary disease, cancer history, pulse, systolic blood pressure and oxygen saturation data were used to calculate sPESI. Patients were classified as low and high risk according to their scores in this scoring. In addition, the mortality of the patients was recorded using the“Death Notification System”. Patients were divided into two groups as patients with and without mortality according to their mortality. The relationship between examinations such as CRP/Albumin, neutrophil/lymphocyte, platelet/lymphocyte, SII, SIRI and these binary groups was examined and the effect of inflammatory markers on prognosis and mortality in Pulmonary Thromboembolism was investigated. P < 0.05 values were considered statistically significant. All statistical analyses were performed with SPSS Statistics software (version 17.0). RESULTS: There were 135 male patients and no statistically significant difference was observed between the distribution of male and female genders (p=0.2). There were 94 patients with central pulmonary embolism and 231 patients with peripheral embolism. The mean age of patients with central pulmonary embolism was similar to those with peripheral pulmonary embolism (66.3±13.7 vs. 66.9±14.5, respectively, p=0.7). The frequency of deaths due to any cause was similar between the central and peripheral embolism groups (23.4% vs. 20.3%, respectively, p=0.5). In the classification made according to the sPESI scoring system, the difference in mortality frequency between the low (sPESI=0) and high risk (sPESI ≥1) patient groups reached statistical significance (p=0.002). Among complete blood parameters, leukocyte, neutrophil, lymphocyte, platelet, monocyte and mean platelet volume (MPV) values were similar between central and peripheral embolism groups, and serum D-dimer value was statistically significant (5.7±7.7 vs. 2.9±4.9, respectively, p=0.0001). From echocardiography data, EF and E/E' ratio did not reach statistical significance between central and peripheral embolism groups. SPAB value was observed to be significant in the central pulmonary embolism group (41.1±20.4 vs. 35.7±14.7, respectively, p=0.04). Among vital signs, pulse, systolic and diastolic blood pressure values were similar, and O2 saturation reached statistical significance between central and peripheral embolism groups (89.44±8.3 vs. 91.51±8.1, respectively, p=0.04). The mortality rate in patients with high CRP/Albumin ratio was higher than in patients with low CRP/Albumin ratio (32.1% vs. 10.4%, p=0.0001, respectively). It was observed that inflammatory markers did not reach statistical significance between central and peripheral embolism groups. When inflammatory markers were examined according to sPESI groups; CRP/Albumin, neutrophil/lymphocyte, platelet/lymphocyte, SII and SIRI ratios were found to be significant in the high-risk group. Platelet/lymphocyte ratio was not significant (p=0.1). When the relationship between death rates due to any cause and age at presentation, laboratory and echo data, and vital signs of the patients was examined, age was statistically significant between the dead and alive patient groups (p=0.0001). There was a significant difference between the groups for leukocytes and neutrophils (p=0.0001 for both). Lymphocytes, platelets, monocytes and MPV were similar. D-dimer, pro-BNP, CRP, albumin parameters each reached statistical significance. In echocardiographic data, EF was not significant; SPAB and E/E' ratio were statistically significant between the groups (p=0.002, p=0.01, respectively). Pulse, systolic and diastolic blood pressure were similar between the groups. 02 saturation was significant between the dead and alive groups (85.9±10.3 vs. 92.3±6.8, respectively, p=0.0001). Inflammatory markers were statistically more significant in the dead group. CONCLUSION: Inflammatory markers such as CRP/Albumin, neutrophil/lymphocyte, platelet/lymphocyte, MPV, SII, SIRI may be new biomarkers in APE. However, more comprehensive studies are needed to better understand the importance of these parameters. The relationship between PE and inflammatory markers needs to be investigated further. KEY WORDS: Acute pulmonary embolism, sPESI score, CRP/Albumin ratio, SII, SIRI, Neutrophil/lymphocyte ratio, Platelet/lymphocyte ratio, MPV.

Benzer Tezler

  1. Akut pulmoner tromboembolide risk değerlendirmesinin doğruluğuna basitleştirilmiş PESI skoru ile birlikte ele alınan radyolojik ve laboratuvar parametrelerin etkisi

    The effect of radiological and laboratory parameters taken with a simplified PESI score on the accuracy of risk assessment in acute pulmonary thromboembolism

    SEMİH KAYACI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs HastalıklarıMarmara Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SAİT KARAKURT

  2. Dahiliye servisinde pulmoner emboli risk skorlama sistemlerinin değerlendirilmesi

    Evaluation of pulmoner emboli risk scoring systems in internal medicine clinics

    EDA ERÇİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    İç HastalıklarıSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SÜLEYMAN AHBAB

  3. Pulmoner emboli tanısı almış hastalarda nötrofil/lenfosit, platelet/lenfosit ve MPV'nin prognostik değeri

    Retrospective 5 year examination of patients diagnosed with pulmonaryembolism at the Inönü University Turgut Ozal Medical Center Emergency Medicine Clinic

    ALPER DEMİRKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Göğüs Hastalıklarıİnönü Üniversitesi

    Acil Tıp Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEHMET EDİZ SARIHAN

  4. Pulmoner emboli tanısı alan hastalarda sistemik immün-inflamatuar indeksin hastalığın şiddeti ve mortalite ile ilişkisi

    The relationship between systemic immune-inflammatory index and severity of disease and mortality in patients diagnosed with pulmonary embolism.

    FULDEN AKYÜZ İNANÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Göğüs HastalıklarıKırıkkale Üniversitesi

    Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET SAVAŞ EKİCİ

    PROF. DR. AYDANUR EKİCİ

  5. Antikoagülan kullanan romatoid artrithastalarında eklem tutulumunun şiddetinin değerlendirilmesi

    An assessment of the joint involvement severity in rheumatoid arthritis patients using anticoagulants

    GÜLSÜM KARATAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    İç HastalıklarıNecmettin Erbakan Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RECEP TUNÇ