Geç Osmanlı Erken Cumhuriyet döneminde değişen kent dokusunun süreklilik bağlamında incelenmesi; işgal öncesi/sonrası Manisa
Examining continuity of changing urban pattern's from the Late Ottoman to the Early Republic period; before/after of the invasion in Manisa
- Tez No: 537980
- Danışmanlar: PROF. DR. GÜLŞEN ÖZAYDIN
- Tez Türü: Doktora
- Konular: Şehircilik ve Bölge Planlama, Urban and Regional Planning
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi
- Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Şehir ve Bölge Planlama Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Şehircilik Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 238
Özet
Osmanlı'nın geç dönemlerinde başlayan ve Cumhuriyet'in erken döneminde devam eden modernleşme sürecinin bir gereği olarak, kentlerin imar edilmesine ilişkin çeşitli yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmıştır. Osmanlı döneminde Tanzimat sonrası getirilen reformlar ile özellikle kentlerde çıkan yangınlar sonrası düzenlemelerde, sokak ve yol düzenlemeleri, göçler sebebiyle yeni yerleşim yerlerinin oluşturulması gibi alanlarda imar çalışmaları yapılmıştır. Cumhuriyet döneminde ise yeni çağdaş bir ulus kurmak için tüm ülke çapında plan yapımına önem verilmiş ve kentlerin modern hale getirilmesi hedeflenmiştir. Manisa kenti, yüzyıllar içinde oluşmuş olan zengin kent dokusu ile Osmanlı döneminde şehzadelerin vali olarak atandığı ve İzmir'den sonra Aydın vilayetinin ikinci büyük yerleşimidir. Tarım açısından geniş topraklara sahip olması, ticaretin yoğun olması, demiryolu hattının önemli bir durağı olması, nüfusunun yoğun olması ve farklı etnik kökenlere sahip toplumların bir arada yaşaması ile kentteki mekânsal dağılım da çeşitlenmiştir. Manisa, 1919-1922 yıllarında işgale uğramış ve sonrasında çıkan, 3 gün süren yangın ile kent dokusunun önemli bir kısmını kaybetmiştir. Cumhuriyetin ilanı ile beraber başkent ve batı illerinin imar çalışmalarına öncelik verilmiştir. Cumhuriyetin ilanından sonra kabul edilen ilk imar planlarından olan Manisa imar planı 21.07.1923 tarihinde hazırlanarak yürürlüğe konulmuştur. Erken Cumhuriyet dönemine ait planlama yaklaşımlarının deneyimlendiği ilk imar planlardan olması açısından da önem kazanan Manisa planı, döneminin plan özelliklerini göstermesi ve sonrasında plana dair yaşanan gelişmeler yönünden diğer Anadolu şehirleri içinde örnek olmuştur. Bu imar planının getirdiği kararlar ve anonim kent dokusunun devam ettiği yangından kurtulan alanların yıllarca sürecek düzenlemeleri günümüz kent dokusunu oluşturmuştur. Bu çalışma, Manisa'nın kent dokusunun sürekliliğini, yangın öncesi ve sonrası dönem açısından kent mekânında yaşanan fiziksel dönüşümde, işgalin, değişen yönetim biçiminin ve dönemler açısından planlamaya ait yasal düzenlemelerin etkileri ile farklı yönetim biçimlerinde ortaya çıkan kent fonksiyonlarının neler olduğu, yaşanan işgal sonrası kent dokusunun sürekliliğinin korunup korunmadığı ve eski kent dokusunun nasıl olduğu soruları ile araştırmaktadır. 1914 tarihli Manisa kent haritası, 1923 tarihli imar planı, 1926-1950 tarihlerinde düzenlenen ilk kadastral haritaları, güncel hâlihazır harita ve tarihi dokümanlar ile kentin dokusundaki fiziksel yapılanma ve süreklilik, morfolojik analizler ile ortaya konmaya çalışılmıştır. Kuramsal çalışmalar ve elde edilen haritalar üzerinde yapılan analiz çalışmaları kapsamında ilk olarak, 19. yüzyıl ortasından başlayarak 20. yüzyıl başlarına kadar geçen zamanda Manisa Kazası ve Manisa kentine dair nüfus bilgileri, dönem aralığında yürürlükte olan imara ilişkin yasal düzenlemeler, en küçük kent birimi olarak mahalle bilgileri ve son olarak Manisa'nın geçirmiş olduğu imar hareketleri incelenmiştir. Üçüncü bölümde, 1919 yılında başlayarak üç yıl süren, sonucunda 1922 yılında çıkan ve üç gün süren yangın ile kentsel dokunun neredeyse önemli bir kısmının yok olmasına neden olan işgal dönemi ve etkileri incelenmiştir. Dördüncü bölümde, Cumhuriyet Dönemi ile başlayan kalkınma hareketleri içerisinde Manisa'nın nüfus bilgileri, yeni yönetimle birlikte imara ilişkin getirilen yasal düzenlemeler, mahalle yapılarındaki değişimler ve kayıp kent dokusunu yeniden oluşturmaya yönelik gerçekleştirilen imar hareketleri kaynaklardan edinilen bilgiler üzerinden incelenmiştir. Beşinci bölümde ise, tüm kuramsal ve analiz çalışmalarının ardından tüm dönemlerin birbirleri ile karşılaştırmaları yapılarak kent dokusunda gerçekleşen değişiklikler morfolojik yaklaşımlarla süreklilik ve değişim süreçleri ortaya çıkarılmıştır. Manisa'nın kent bütünü üzerinden yapılan analizlerin ardından kentin farklı bölgelerinden birbirinden farklı özelliklere sahip yedi adet kent doku örneği seçilerek bu alanlar üzerinde arazi kullanım, yapılaşmış doku analizleri yapılarak kentteki değişikliklerin fiziki yansımaları ortaya konulmuştur. Yapılan analizlerde kentsel süreklilik bağlamında mülkiyet ve parsel biçimlenişi açısından da incelemeler yapılmıştır. Tez çalışması kapsamında ortaya çıkan sorulara cevaplar aranarak yapılan tüm çalışmaların sonunda, yıllar içerisinde yaşanan kırılmalar, yasal düzenlemeler ve düzenlenen imar planları ile şekillenen Manisa'nın bu kadar farklı dokuyu barındırmasının çeşitlilik kazandırmakla birlikte, kentsel anlamda karma bir alanın oluşmasını da sağladığı görülmüştür. Kent bütününde yer alan farklı dokuların ve Manisa'nın yapısal değişiminin morfolojik analizlerle incelenebilmesi için öncelikle bu fiziksel değişimlerin ortaya çıkarılması ve değişen alanların hangi sebeple yok olduğunun ispatlanması gerekmektedir. Çalışma sırasında kentin her biriminde kendi içinde farklı değişkenlerinin olması, öncelikle yangının dokuya vermiş olduğu etki, yapılan imar planı ile düzenlemenin getirilmesi ve bunun uygulamaya çoğu yerde geçememesi, geçtiği noktalarda ise yine kentin doğal sürekliliğini yakalaması gibi örneklerle karşılaşılmıştır. İmar planının uygulanması aşamasında önerilen önemli cadde ve bulvarların açılması ve yeşil alan düzenlemeleri gibi ana kararların uygulamaya konulabildiği ama farklı sebeplerle kentin tamamında yapılan düzenlemelerin etkili olamadığı görülmüştür. Bu nedenle, Manisa'nın kentsel doku sürekliliğini anlayabilmek için öncelikle kentin bütününde inceleme yapılması ve çalışmanın yapılacağı her alanda detaylı katmanlar halinde geçmişe dönük tüm incelemelerinin yapılmasının gerekliliği ortaya konulmuştur. Bu tez çalışması, Manisa'nın oluşmuş anonim kent dokusunun sürekliliğini, değişen yönetim biçimi ile yapılan imar planı düzenlemelerinin nasıl etkilediğini araştırırken farklı disiplinlerde yer alan kuram ve yöntemleri bir araya getiren bir araştırma yöntemi geliştirmiştir. Tez çalışması ile kentlerin fiziksel dokularını etkileyen farklı boyutların ele alınması, yorumlanması ve gelecekte yapılacak araştırmalara yön göstermesi hedeflenmektedir.
Özet (Çeviri)
As a requirement of urban modernization process, various legal and institutive regulations, about improvement of cities, had been made in the Late Ottoman Empire and Early Republic periods. With reforms about cities which exposed to fire, after Ottoman Empire's Tanzimat Reform era, within the context of roads, transportation and new settlements for migrants had been planned. In an effort to build a new modern nation across the country, urban planning had been prioritized in Republic period. As a city which governed by the prince of Ottoman Empire, City of Manisa has a rich urban pattern which is formed in centuries, and is the second settlement after İzmir in Aydın Province in the Ottoman Empire period. Urban spatial distribution is varied in the city because of having an important station of railway, wide agricultural fields, intensive trade and population, shaped by various ethnic communities. Development of Manisa was stopped by invasion between the years 1919 and 1922. After the invasion 3-days fire was destroyed most of the urban pattern. Capital city and Western cities were principally planned with proclamation of the Republic. In the Republican period, Manisa's city plan, which was one of the first master plan to be affirmed, came into operation in 21.07.1923. Manisa's master plan was one of the first master plans for planning approach experiences in the country in Early Republic era. Also, it shows the features of the plan in those periods and this was important for other cities by means of development experiences of plan. This study is observing the continuity of Manisa's urban pattern, from the point of before and after eras of the fire, asking the questions; what are the effects of invasion, change of regime and legal regulations' to the spatial transformation that is experienced in urban place; what urban functions had been generated in different regimes; did the urban pattern's continuity conserved after the invasion; and how the older urban pattern of Manisa was? It has been tried to reveal the urban pattern's spatial formation and continuity with morphologic analyses using 1914 map of the city of Manisa, master plan of the year 1923, the first cadastral maps from year 1926 to 1950, current base map and historical documents. In the context of theoretical studies and analysis of the maps obtained, firstly, demographical data of Manisa province and city of Manisa, legal regulations about development plans of those years, neighborhood unit data as the smallest unit of city and lastly development movements of Manisa from the middle of the 19th century to beginning of the 20th century has been researched. In the third chapter, period of invasion, that started in 1919 and lasted for three years, resulted in a three days fire that, almost completely, destroyed the urban pattern were investigated. In the fourth chapter, demographical data of Manisa, legal regulations about development plans of the new government, changes in the structure of the neighborhood units and development movements in order to reproduce the lost urban pattern of Manisa within the prosperity movement of the Early Republic period has been researched from varied literature sources. In the fifth chapter, subsequent to all theoretical and analytic studies of all periods, continuity and processes of change are revealed with morphological approaches by comparing each period to other. After the analysis over the whole city of Manisa, seven urban pattern samples that has different characteristics was selected and urban land use and figure-ground analyses were made on those areas to light up the physical consequences of the changes in the city. In these areas, by means of parcel ownership and formation analyses the in terms of urban continuity have been studied. In the end of the researches within the scope of the questions that emerged with the thesis, City of Manisa, which formed by critical points within years, legal regulations and development plans, contains that much differing urban patterns ended up with an urban diversity. To examine various urban patterns throughout the city and physical transformation of Manisa with morphological analyses, revealing these physically transformed areas and proving the reasons for the absence of the pattern in these areas is primarily required. During the study some circumstances that has an effect on shaping the city structure were encountered such as existence of differing factors in every other neighborhood, the impact of the fire to the urban pattern, arrangements by means of development plans and failure of execution of these arrangements on most of the city, reverting to anonymous continuity of the city where execution of arrangements succeed. It has been seen that some major decisions like applying important main streets, boulevards and green spaces had a success, while some other minor decisions about the other parts of the city had failed in the practice phase of the master plan. Therefore, in order to understand the continuity of the urban pattern of Manisa, the necessity of starting examinations with the entire city, and then conducting all the retrospective examinations in detailed layers for every subject area has been revealed. This study has established a research method that unites multidisciplinary theories and methods while examining how the master plan arrangements with replacement of the regime did affect the continuity of anonymous urban pattern of Manisa. With the study tackling and interpreting diverse aspects that affect cities' physical patterns and finally guiding future researches are aimed.
Benzer Tezler
- Kentsel mekanın değişimi ve konut dokusunda katmanlaşma: Feneryolu Mahallesi örneği
Transformation of the urban space and stratification in the housing stock: The case of Feneryolu Neighborhood
BURCU ARIKAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. GÜLÇİN PULAT GÖKMEN
- Les expériences des jeunes femmes en col blanc dans l'espace urbain : Le cas de Kadıköy D'Istanbul
Genç beyaz yakalı kadınların kentsel mekân deneyimleri: İstanbul Kadıköy örneği
HANDE BÜYÜKNİSAN
Yüksek Lisans
Fransızca
2021
Siyasal BilimlerGalatasaray ÜniversitesiSiyaset Bilimi Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HAKAN YÜCEL
- The transformation of the built environment in Amasya from the late Ottoman Empire to the early Turkish Cepublic
Amasya'da yapılı çevrenin geç Osmanlı Döneminden erken Cumhuriyet Dönemine dönüşümü
DUYGU KALKAN AÇIKKAPI
Doktora
İngilizce
2019
MimarlıkOrta Doğu Teknik ÜniversitesiMimarlık Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. TOMRİS ELVAN ALTAN
- Emlak Bankası: A formative actor in Turkish housing history
Türkiye konut tarihinde belirleyici bir aktör olarak Emlak Bankası
ZEYNEP ERDEVECİ
Yüksek Lisans
İngilizce
2023
Mimarlıkİstanbul Teknik ÜniversitesiMimarlık Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET MURAT GÜL
- Bir sömürge modernleşme örneği olarak Kıbrıs'ta kent ve mimarlık (1878-1960)
Urbanization and architecture in Cyprus as an example of colonial modernization (1878-1960)
ASU TOZAN