Geri Dön

İleri yaş rotator manşet rüptürü olan hastalarda transosseoz tespit sonuçlarımız

Our results of transosseosis detection in patients with advanced age rotator cuff rupture

  1. Tez No: 542718
  2. Yazar: MEHMET CENK TURGUT
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ MEHMET KÖSE
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Ortopedi ve Travmatoloji, Orthopedics and Traumatology
  6. Anahtar Kelimeler: Hücre dışı DNA, Eritroblastosis Fetalis, Rh D, SRY, Konjenital Adrenal Hiperplasia, Rotator cuff rupture, Transosseosis Detecting, Mini Open, Advanced Age Rotator Cuff Tear
  7. Yıl: 2018
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Atatürk Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 120

Özet

Vücudumuzun hareket açıklığı en geniş eklemi omuz eklemi olduğundan en sık travmaya maruz kalan eklemdir. Omuz işlevselliğinin en büyük kısmını ise rotator manşet kasları oluşturmaktadır. Günlük yaşamsal aktivitelerin çoğu normal omuz eklem hareket açıklığı gerektirdiğinden, bu kas grubunun yırtıkları omuz fonksiyonlarını ve hastaların yaşam kalitesini önemli ölçüde etkilemektedir. Geçmişte tanı ve tedavisi geleneksel yöntemlerle yapılan rotator manşet hastalıkları manyetik rezonans görüntüleme ve artroskopinin kullanılmaya başlamasıyla tanı ve tedavi planlamaları sürekli değişmiş, fakat hala ortak bir tedavi algoritması tam anlamıyla oluşturulamamıştır. Literatürde genç aktif hastaların rotator manşet yırtıklarına cerrahi olarak yaklaşılmıştır. Yaşlı hastaların ise 6 ay ile 1 yıl arası konservatif tedavi sonrası şikayetlerinin geçmemesi üzerine cerrahiye başvurulması konusunda ortak bir tutum olduğu görülmektedir. Cerrahi tedavinin etkinliği, öncelikle fizik muaneyle belirlenen hastanın fonksiyonel durumu, hastanın memnuniyeti, öznel ağrı bildirimi ve magnetik rezonans görüntüleme (MRG) yöntemleri ile değerlendirilebilmektedir. Açık, mini-açık veya artroskopik cerrahi yöntemlerin uygulandığı rotator manşet yırtıklarının kısa ve uzun dönemde klinik sonuçları ümit verici olsa da tam kat yırtık tamirinde en iyi cerrahi uygulamanın hangisi olduğu günümüzde de tartışılmaktadır. Rotator manşet cerrahi tamir tekniklerinin biyomekanik olarak karşılaştırılmasını ilk kez 1989 yılında France yayınlamıştır. Bu çalışmalarla birlikte 1990'larda mini açık teknikler yaygınlaşmaya başlamıştır. Çalışmamızda Şubat 2017 – Mart 2018 tarihleri arasında omuz ağrısı ve eklem hareket kısıtlılığı şikayetleri ile kliniğimize başvurmuş rotator manşet yırtık tanılı, en az 6 ay konservatif tedavi almış fakat tam iyileşme sağlanmaması üzerine mini açık transosseoz yöntemle rotator manşeti onarılmış ileri yaş hastalar retrospektif olarak incelenmiştir. Çalışmaya dahil olan hastaların 17'si kadın (%46), 20'si erkekti (%54). Operasyon yaşı 52 ile 76 arasında değişen hastaların yaş ortalaması 61.1 idi. Olguların ortalama takip süresi 6 aydı. Vakaların tamamında aynı cerrahi ekip tarafından yapılan aynı firmaya ait entrumantasyon sistemleri kullanılmıştır. Çalışmamızda 37 hastanın ameliyat öncesinde ve ameliyat sonrasında elde edilen klinik ve fonksiyonel verileri istatistiksel yöntemler aracılığıyla karşılaştırılmıştır. Bu sayede ileri yaş rotator manşet yırtıklarının tedavisinde mini açık transosseoz tamir yönteminin etkinliği değerlendirilmiş ve sonuçları etkileyen belirleyici faktörler araştırılmıştır. Yapılan istatistiksel analizler sonucunda hastaların ameliyat öncesi Constant-Murley ve UCLA skorları ortalamasıyla ameliyat sonrası Constant-Murley ve UCLA skorları ortalaması arasında anlamlı düzeyde fark saptanmıştır. Yırtık büyüklüğü ve MRG'de saptanan yağlı dejenerasyon oranının fazla olması gibi faktörlerin cerrahi sonrası klinik sonuçları kötü yönde etkilediği görülmüştür. Yaş ve cinsiyetin ameliyat sonrası fonsiyonel ve klinik sonuçlar ile anlamlı bir ilişkisi görülmemiştir. Ameliyat sonrası hiçbir hastada enfeksiyon bulgusu ve tekrar yırtık saptanmamıştır. Rotator manşet tamirlerinin başarısı; yüksek fiksasyon kuvveti, küçük aralık oluşumu, mekanik stabilitesinin korunması ve tendon-kemik ara yüzündeki biyolojik iyileşmenin devamlılığına bağlıdır. Bu amaçla birçok çerrahi teknik geliştirilmiştir. Bunlardan biri de transosseöz tekniktir. Transosseöz tamirlerin düşük aralık oluşumu ve en yüksek dirence sahip oldukları yapılan çalışmalar ile gösterilmiştir. İleri yaş masif rotator manşet yırtıklı hastalarda tendon ve kemik kalitesinin bozulması nedeniyle artroskopik tamir tekniğinde karşılasabilinecek yetersiz fiksasyon probleminden dolayı daha sağlam bir tamir uygulamak gerektiğini düşünmekteyiz. Tamamen açık olarak onarım yapıldığında hastanede kalış süresinin uzaması, daha fazla analjezi gereksinimi ve enfeksiyon oranlarındaki artış nedeniyle mini-açık insizyonla bu yöntemi uygulamayı doğru bulduk. Sonuç olarak ileri yaş rotator manşet yırtıklarının tamirinde mini açık transosseoz yöntem kullanılarak olumlu klinik sonuçlar elde edilebilmektedir.,

Özet (Çeviri)

Shoulder joint is most susceptible to trauma due to its wide range of motion. Rotator cuff muscles comprise the greatest part of its functionality. Because normal range of motion is required for daily activity, rotator cuff ruptures impact shoulder functions and quality of life to great extent. Historically, rotator cuff injuries are managed by traditional methods. With the increased usage of MRI and arthroscopic techniques, diagnosis and treatment modalities of rotator cuff injuries have continously changed; however there is lack of consensus about standart treatment algorithm. In literature, rotator cuff injuries are surgically treated in young population. There is agreement in favour of surgery for the treatment of elderly people with rotator cuff injuries, having insistent symptoms despite conservative treatment with duration of six months to one year. The outcome of surgical treatment are evaluated by mainly functional status as determined by physical examination, patient satisfaction, subjective pain and MRI (magnetic rezonance imaging) findings. Although the clinical outcomes of open, mini-open and arthroscopic techniques for the treatment of rotator cuff injuries are promising, there is lack of consensus for optimal treatment. France first reported the biomechanical comparison of different surgical techniques in rotator cuff injuries in 1989. Along with these studies, mini open techniques with transosseos repair have been introduced in 1990's. Our retrospective review are included elderly people with rotator cuff injuries, who are presented to us between January 2017- March 2018 and underwent mini-open repair after inadequate clinical improvement despite six months of conservative treatment. The subjects treated in this study were 37 patients (male/female:20/17) operated between ages of 52-76 years. Mean age was 61.1 years. Mean follow-up was six months. All operations were performed by the same surgical team and instruments. Pre- and postoperative clinical and functional results are compared with regard to Constant-Murley and UCLA scores. The efficacy of mini-open techniques in elderly people with rotator cuff injuries are evaluated. Predictive factors for clinical improvement are investigated. As a result, statistically significance was found between pre- and postoperative Constant-Murley and UCLA scores. Size of tear and degree of fatty determination in MRI have been found to affect postoperative clinical results. The role of age and gender have been found nonpredictive for functional and clinical results. There was no rerupture or infection in all patients. The success of rotator cuff repait depends on strong repair, presence of minimal postoperative gap, maintainence of mechanic stability and biologic healing bone-tendon interface. Many surgical techniques are developed with this purpose. One of them is transosseos technique. Studies suggest minimal gap formation and increased resistance to failure to heal for transosseos techniques. Since inadequate fixation can be seen in arthroscopic techniques, we consider the need for improved fixation method in elderly patients with rotator cuff injuries . Mini-open incision has been found suitable compared to open incision due to increased hospital stay, need for analgesia and infection rate. Conclusion: Good clinical outcomes were observed with mini-open transosseos techniques in elderly patients with rotator cuff injuries.

Benzer Tezler

  1. Açık rotator cuff tamiri yapılan hastalarda klinik ve fonksiyonel sonuçlar

    Clinical and functional results in patients who had an open rotator cuff repair surgery

    HASAN BASRİ PINAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Ortopedi ve TravmatolojiSüleyman Demirel Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. YAKUP BARBAROS BAYKAL

  2. Rotator manşet yırtıklarında artroskopik tedavi sonuçlarımız

    Clinical outcome of arthroscopic treatment of rotator cuff ruptures

    CAHİT EMRE CAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Ortopedi ve TravmatolojiAtatürk Üniversitesi

    Cerrahi Tıp Bilimleri Bölümü

    PROF. DR. ÖMER SELİM YILDIRIM

  3. Mini-açık veya açık tamir yapılan rotator manşet yırtıklarının takibinde tendon bütünlüğünün ultrasonografi ile değerlendirilmesi

    Evaluation of tendon integrity at follow-up of rotator cuff tears operated on with mini-open or open technique

    ENİS YILDIRIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2011

    Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MUHARREM BABACAN

  4. Sıçan rotator manşet tamir modelinde naproksen, selekoksib ve asetaminofenin tendon ve tendon kemik iyileşmesine olan etkisinin araştırılması ve karşılaştırılması: Deneysel çalışma

    Research and comparison of the effects of naproxen, selecoxyb, and acetaminophen on tendon and tendon bone healing in the rat rotator cuff repair model: Experimental study

    EBUBEKİR BEKTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Ortopedi ve TravmatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TUHAN KURTULMUŞ

  5. Rezidüel Obstetrikal Brakial Pleksus Paralizisi'nde Latissimus dorsi ve Teres majör tendonlarının rotator manşete transferi

    The transfer of latissimus dorsi and teres major tendons to rotator cuff in residual obstetrical brachial plexus paralysis

    MEHMET ERDEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    Ortopedi ve Travmatolojiİstanbul Üniversitesi

    Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. MEHMET SELAHATTİN DEMİRHAN