Şizofreni ve bipolar bozukluk tanısı olan hastalarda inflamasyonla ilişkili gen polimorfizmlerinin incelenmesi
Investigation of inflammation related gene polymorphisms in schizophrenia and bipolar disorder
- Tez No: 561185
- Danışmanlar: DR. MENEKŞE SILA YAZAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Psikiyatri, Psychiatry
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Has. Eğt. ve Arş. Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 115
Özet
AMAÇ: Bu çalışmanın amacı şizofreni ve bipolar bozukluk tanısı olan hastalarda mannoz bağlayıcı lektin 2 (MBL2) gen polimorfizmlerinin genotip dağılımlarını kontrol grubuyla karşılaştırarak klinik özellikler ile MBL2 gen polimorfizmi arasındaki ilişkiyi incelemektir. YÖNTEM: Çalışmaya Bakırköy Prof. Dr. Mazhar Osman Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi Güngören Toplum Ruh Sağlığı Merkezinden takipli olan 118 şizofreni, 100 bipolar bozukluk tanılı hasta ve 100 sağlıklı gönüllü dahil edilmiştir. Tanılarını doğrulamak için DSM-IV Eksen-I Bozuklukları için Yapılandırılmış Klinik Görüşme (SCID-I) uygulanan katılımcılara ardından sosyodemografik ve klinik bilgilerin yer aldığı veri formu doldurulmuştur. Bipolar bozukluk tanılı hastalara Young Mani Derecelendirme Ölçeği (YMDÖ) ve Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HDDÖ), şizofreni tanılı hastalara Pozitif ve Negatif Semptom Ölçeği (PANSS) ve İçgörünün Üç Bileşenini Değerlendirme Ölçeği (İÜBDÖ), her iki hasta grubuna ise Klinik Global İzlenim Ölçeği (CGI) uygulanmıştır. Katılımcılardan İstanbul Tıp Fakültesi Tıbbi Biyoloji Laboratuvarı'nda DNA'ların izole edilmesi için kan örnekleri alınmıştır. MBL2 gen polimorfizmleri polimeraz zincir reaksiyonu (PCR) ve restriksiyon parça uzunluk polimorfizmi (RFLP) yöntemiyle çalışılmıştır. BULGULAR: Şizofreni ve bipolar bozukluk tanılı hasta grubundaki MBL2 genom dağılımları kontrol grubundan istatistiksel olarak anlamlı derecede farklı bulunmuştur. Heterozigot AB genotipi kontrol grubunda hem şizofreni hem de bipolar bozukluk grubundan yüksek oranda tespit edilmiştir. Şizofreni tanılı hastalarda tedaviye dirençli grupta olan hastalarla tedaviye yanıt veren grupta olan hastaların MBL2 genom dağılımları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmıştır. Tedaviye dirençli bipolar bozukluk tanılı hastalarla tedaviye yanıt veren bipolar bozukluk tanılı hastaların MBL2 genom, birleştirilmiş genom dağılımları ve allel frekansları arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmuştur. Heterozigot AB genotipi, şizofreni ve bipolar bozukluk tanılı hastalarda tedaviye yanıt veren grupta, tedaviye dirençli gruba göre daha yüksek oranda saptanmıştır. SONUÇ: Heterozigot MBL2 genomuna sahip olmanın hem sağlıklı popülasyonda şizofreni ve bipolar bozukluk ortaya çıkmaması açısından hem de hastalardan alınan tedavi yanıtı açısından avantaj sağladığı görülmektedir. Sağlıklı popülasyonda her iki hasta grubuna kıyasla daha fazla oranda MBL2 heterozigot genotip bulunması, sıtma ve orak hücre anemisinde olduğu gibi heterozigot genoma sahip olmanın avantajlı olabileceğini göstermektedir.
Özet (Çeviri)
OBJECTIVE: The aim of this study is to investigate the relationship between clinical features and the mannose binding lectin 2 (MBL2) gene polymorphisms in patients with schizophrenia and bipolar disorder diagnosis by comparing genotype distributions of MBL2 gene polymorphisms to control group. METHOD: A sample of 118 patients with schizophrenia, 100 patients with bipolar disorder who were followed-up at Gungoren Community Mental Health Center of Bakirkoy Mazhar Osman Mental Health and Neurology Training and Research Hospital and 100 healthy volunteers were included to study. In order to confirm their diagnosis, the subjects were evaluated by using Clinical Interview for DSM-IV Axis-I Disorders (SCID-I) then were administered sociodemographic and clinical data form. Young Mania Rating Scale (YMRS) and Hamilton Depression Rating Scale (HAM-D) for patients with bipolar disorder, Positive and Negative Symptoms Scale (PANSS) and the Schedule for Assessing the Three Components of Insight (SATCI) for patients with schizophrenia, Clinical Global Impression Scale (CGI) were administered to both patient groups. Blood samples were obtained from participants for isolating their DNA material in Istanbul Faculty of Medicine Laboratory of Medical Biology. Polymerase chain reaction (PCR) and restriction fragment length polymorphism (RFLP) were used to determine MBL2 gene polymorphisms. RESULTS: The distributions of MBL2 genome in patients with schizophrenia and bipolar disorder was significantly different from the control group. The heterozygote AB genotype was found to be higher in the control group than in the patients with schizophrenia and bipolar disorder groups. A statistically significant difference was obtained between MBL2 genome distributions in patients with treatment resistant and treatment responsive subgroups of patients with schizophrenia. It was found statistically significant difference between treatment resistant bipolar disorder patients and treatment responsive bipolar patients in terms of MBL2 genome, combined genome distributions and allele frequencies. The heterozygous AB genotype was found to be higher in the treatment-responsive group than in the treatment-resistant group in patients with schizophrenia and bipolar disorder. CONCLUSION: The presence of a heterozygous MBL2 genome seems to be favourable both in terms of the absence of schizophrenia and bipolar disorder in the healthy population, as well as in terms of treatment response for patients. The presence of more MBL2 heterozygote genotype ratio in healthy population compared to both patient groups indicates that having a heterozygous genome can be advantageous as in malaria and sickle cell anemia.
Benzer Tezler
- Şizofreni ile psikotik belirtisi olan ve olmayan bipolar bozukluk hastalarının nörotrofik faktörler, inflamasyon belirteçleri ve nörokognisyon yönünden karşılaştırılması
Comparison of neurotrophic factors, inflammatory markers, and neurocognition between schizophrenia and bipolar disorder patients with and without psychotic features
TUGAY ELİK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
PsikiyatriManisa Celal Bayar ÜniversitesiPsikiyatri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞEN ESEN DANACI
- Şizofreni ve bipolar bozukluğu olan hastalarda oksidatif stres belirteçleri, nörotrofin-4 ve homosistein düzeylerinin rolleri
The role of oxidative stress markers, neurotrophin 4 and homocysteine levels in patients with bipolar disorder and schizophrenia
SONER ERDİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2012
BiyokimyaCelal Bayar ÜniversitesiTıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ECE ONUR
- Şizofreni ve bipolar bozukluğu olan hastalarda içgörü, ,içselleştirilmiş damgalanmanın ilaç uyumu üzerine etkisi
Effect of insight-oriented internalized stigmatization on drug compliance in patients with schizophrenia and bipolar disorder
GİZEM GÖKALP
Yüksek Lisans
Türkçe
2017
HemşirelikYıldırım Beyazıt ÜniversitesiHemşirelik Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. BİRGÜL ÖZKAN
- Şizofreni ve bipolar bozukluğu olan hastalarda bazı biyokimyasal parametrelerin incelenmesi ve risk kestirim modellerinin oluşturulması
Evaluation of some biochemical values in patients withschizophrenia and bipolar disorder and formation of riskestimation models
İSMAİL EREN POLAT
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
BiyokimyaKırşehir Ahi Evran ÜniversitesiMoleküler Tıp Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. DİLEK KUZAY
- Şizofreni ve bipolar bozukluklar ile enfeksiyon hastalıklar arasındaki ilişkinin araştırılması
Investigation of relationship between schizophrenia and bipolar disorders with infections agents
MAHDİ MARZİ
Doktora
Türkçe
2016
MikrobiyolojiÇukurova ÜniversitesiTıbbi Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. FATİH KÖKSAL