Geri Dön

Cerrahi müdahale sonrası dört etken madde ile yapılan düzenli peritoneal mükerrer lavajın yapışlıklar üzerine etkisi

The effect of regular peritoneal repetitive lavage on the adhesions of four active ingredients after surgical intervention

  1. Tez No: 563211
  2. Yazar: CANER ÇAKIR
  3. Danışmanlar: DR. ENİS ÖZKAYA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2013
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: Ankara Dr. Sami Ulus Çocuk Sağl. ve Has. Eğt. ve Arş. Hast.
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 51

Özet

Giriş: Peritoneal adezyonlar, çeşitli nedenlerden dolayı karın veya pelvik cerrahi geçiren hastaların çoğunda görülür. Peritoneal adezyonlar genellikle bağırsak tıkanması, kronik pelvik ağrı ve kısırlık gibi birçok duruma neden olur. Yöntemler: Otuz beş Wistar dişi albino sıçanı (ortalama ağırlık, 205 ± 15 gr; ortalama yaş, 3 ay) rastgele her biri yedi sıçandan oluşan beş gruba ayrıldı. Parietal peritonun sağ tarafından 2 x 2 cm'lik bir flep çıkarıldı ve defekt, 3/0 ipek dikiş malzemeleri ile onarıldı. Parietal peritonun sol tarafına 2 cm'lik tek bir insizyon yapıldı ve 3/0 ipek dikiş malzemesi ile kapatıldı. Grup 2, 3, 4, 5'e intraperitoneal drenaj tüpü yerleştirildi ve abdominal tabakalar ve cilt defekti 3/0 ipek dikiş malzemeleri ile kapatıldı. Gruplar aşağıdaki gibiydi: grup I kontrol grubu idi; Grup II'ye üç gün boyunca günde bir kez 250 IU / ml heparin içeren 5 ml salin verildi; III. gruba üç gün boyunca günde iki kez 250 IU / ml heparin içeren 5 ml salin verildi; Grup IV, üç gün boyunca günde bir kez 1,25 mg metilprednizolon içeren 5 ml laktat verildi; V grubuna üç gün boyunca günde iki kez 1,25 mg metilprednizolon içeren 5 ml laktat verildi. Operasyondan sonra drenaj tüpleri ile periton lavajı ile ilaçlar verildi. Karın önceki insizyon hattından açıldı. Adezyon oluşumu açısından sağ ve sol karın duvarları ve insizyon çizgileri araştırıldı. Yapışıklığı olan deneklerin sayısı ve yapışmaların derecesi değerlendirildi. Sonuç: Gruplar arasında adezyonların yaygınlığı açısından anlamlı fark bulunmadı (p> 0.05). Yapışmaların ciddiyetini karşılaştırırken, grup 2 ve grup 4'ün sol tarafları arasında anlamlı bir fark vardı (p = 0,04).

Özet (Çeviri)

İntroduction:Peritoneal adhesions grow in the majority of patients who have abdominal or pelvic surgery because of variuos reasons. Peritoneal adhesions generally cause many conditions like intestinal obstruction, chronic pelvic pain and infertility. Methods: Thirty-five Wistar female albino rats (mean weigth, 205±15 gr; mean age, 3 months) were randomly assigned into five groups of seven rats each. A flep of 2*2 cm from right side of parietal periton was removed and the defect was repaired with 3/0 silk suture materials. A single 2 cm incision was made on the left side of parietal peritoneum and it was also closed with 3/0 silk suture materials. An intraperitoneal drainage tube was inserted in groups 2, 3, 4, 5 and the abdominal layers and skin defects were closed with 3/0 silk suture materials. The groups were as follows: group I was the control group; group II was given 5 ml saline including 250 IU/ml heparin once a day for three days; group III was given 5 ml saline including 250 IU/ml heparin twice a day for three days; group IV was given 5 ml ringer lactate including 1,25 mg methylprednisolone once a day for three days; group V was given 5 ml ringer lactate including 1,25 mg methylprednisolone twice a day for three days. The drugs were administered after the operation by peritoneal lavage with the drainage tubes. The abdomen was opened from the previous incision line. Right and left abdominal walls and the incision line were investigated with regard to formation of adhesions. The number of subjects having adhesions and the grade of adhesions were assessed. Result: No significant difference was found between groups with regard to extent of adhesions (p>0.05). While comparing the severity of adhesions, there was a significant difference between left sides of group 2 and group 4 (p=0.04).

Benzer Tezler

  1. Deneysel testis torsiyonunda difüzyon ağırlıklı manyetik rezonans görüntülemenin yeri

    Role of diffusion weighted magnetic resonance imaging in evaluation of experimental testicular torsion

    FURKAN UFUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Radyoloji ve Nükleer TıpPamukkale Üniversitesi

    Radyoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. DUYGU HEREK

  2. The role of oxidative stress factors in the pathophysiology of Ocular Rosacea, analysis of tears and other materials

    Oküler Rosacea patofizyolojisinde oksidatif stres faktörlerinin rolü, gözyaşı ve diğer materyallerin analizi

    NİLÜFER YEŞİLIRMAK

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2023

    BiyokimyaGazi Üniversitesi

    Tıbbi Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NESLİHAN BUKAN

    PROF. DR. JEAN-LOUIS BOURGES

  3. Farklı yaş gruplarında laparoskopik cerrahi ve laparotominin oluşturduğu postoperatif immun yanıtın incelenmesi

    Postoperative immun response among the different ages in both laparotomic and laparoscopic groups

    TÜLİN ÖZTAŞ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Çocuk CerrahisiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. RIZA RIZALAR

  4. Yanık eskarı eksizyonu sonrası uygulanan cilt allogreftlerinin canlılığı ve mortalite üzerine immünsupresif tedavinin etkisi

    Effects of immunosupressive treatment on skin allografi suruival and mortality after burn eschar excision

    İBRAHİM OSKUİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahiİstanbul Üniversitesi

    Plastik Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. OĞUZ ÇETİNKALE

  5. Küçük molekül inhibitörü KAN438757 ve kurkumin kombinasyonun akciğer kanseri hücre hattındaki anti-neoplastik etkisinin deşifre edilmesi

    Deciphering the anti-neoplastic effect of small molecule inhibitor KAN438757 and curcumin combination on lung cancer cell

    DENİZ ÖZDEMİR

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    BiyolojiBingöl Üniversitesi

    Moleküler Biyoloji ve Genetik Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CAN ALİ AĞCA