КРИЗИСТИК ШАРТТАРДА КЫРГЫЗСТАНДЫН ЭКОНОМИКАЛЫК ӨНҮГҮҮ МАСЕЛЕСИ
Kriz şartlarında Kırgızistan'ın iktisadi gelişme sorunları
- Tez No: 581593
- Danışmanlar: PROF. DR. CUMABEK CAİLOV
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ekonomi, Economics
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2010
- Dil: Kırgızca
- Üniversite: Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: İktisat Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 128
Özet
Kriz terimi ekonomik anlamda ekonomide aniden ortaya çıkan olayların makroekonomik düzeyde ülke ekonomisini, mikro düzeyde de firmaları önemli tahribata uğratıcı etkisine denir. Son zamanlarda reel sektör krizlerinin, hem de ekonomik krizlerin finansal krizlerden daha çok kaynaklanmakta olduğunu söylemek mümkündür. Kriz probleminin çözümüüyle ilgili bugüne kadar çok çabalar sarf edilmesine rağmen bu konuda ancak krizleri geciktirici yada gücünü azaltıcı bazı mekanizmalar bulunmuştur ve onun çıkmasını ve ya negatif etkilerini engelleyecek mekanizma hala bulunmamaıştır. Krizlerin çıkışı genelde bir değil birbirine bağlı birkaç nedenlere bağlıdır. Günümüzdeki ekonomik krizin de birçok nedenleri şöyle sıralanabilir: finans sisteminin ancak %5-7'si reel aktiflerle sağlanıp, kalan kısmını da fktif sermaye, yani derivatiflerin oluşturması; finans ve diğer sektörlerde rekabetin kaybolup, onun yerini küresel monopollerin alması; iktisadi sistemdeki bazı eksikliklerden yararlanarak spekülasyonların artması v. s.. Demek ki, krize son zamanlarda dünya sisteminde oluşan birçok faktör neden olmuştur. Ancak bu faktörleri genelleştirerek krize piyasa aktörlerinin ‗piyasa' anlayışına karşı hareket etmeleri neden olmuştur diyebiliriz. Bu kriz birçok yönüyle 1929'daki Bübük Bunalım'ı andırdığından dolayı, açık söylenmese de dünyada krize karşı alınan önlemlerin tümü 1929 krizinde etkili politika olarak tanınan toplam talebi artırıcı, ekonomide devletin rolünü artırıcı keynesyen politikalar uygulanmaktadır. Keynesyen teoriye göre devlet harcamaları çarpan etkisi nedeniyle GSYİH'yı artırıcı etki yapar. Fakat son gözlemler gösterdiği gibi günümüzde fiili durum bu teorinin öngördüğü gibi olmamaktadır. Bunun gibi birçok nedenlerden dolayı keynesyen politikanın etkinliğide günümüzde tartışmalı olmaktadır. Kırgızistan'ın makro ekonomik göstergelerine bakılacak olursa, küresel iktisadi krizin etkisi ülkemize gelişmiş ülkelere mukayeseli daha geç 2008'in sonu 2009'un başlarında ulaştığı görülür. Bu da bizim ekonomimize dünyda 2007 senesinde başlanmış olan mali krizin değil, onun sonucunda ortaya çıkmış iktisadi krizin etkisinin olduğunun ispatıdır. Krizin etkisinden dolayı Kırgızistan'da makro ekonomik durum çok değişmiştir. Örneğin ülkede 2007-2008'lerde %8,4 ve 8,5'lere kadar ulaşan GSYİH artışı 2009'da ancak %2,2 olmuştur. Son iki senedir %20 cıvarında olan enflasyon bu sene %0'a düşmüştür. Devlet bütçesinin hem gelir, hem gider kalemler her seneki gibi artmakla birlikte bu sene giderlerdeki artış daha fazla olmuştur ve 2008'deki 1564,7 milyon somluk bütçe fazlası bu sene 2923,3 milyon somluk açığa dönüşmüştür. 2009'da toplam yatırımların %70'e yakın payı hızmet sektörüne yapılmıştır. Ülkenin dış borcu artmıştır ve onu ödemede de bazı zorluklar çıkmaktadır. Resmi verilere göre işsizlik düzeyi pek değişmemesine rağmen aslında burda da durumun öncekiye göre kötüleştiğini söylemek mümkündür. 2003'de 132,8 milyon doları oluşturan tış ticaret açığı 2007'de 1,3 milyara, 2008'de de yaklaşık 2 milyar dolara ulaşmıştır. Ekonomide mali kaynakların üretime yönlendirilmesinde önemli araç olan finans piyasası Kırgızistan'da mali piyasayı regule etmenin kanuni temelinin iyi gelişmemiş olması, piyasa aktörlerinin kısa dönemde kar elde etme arzusu, etkin yönetim sisteminin ve devlet gözetiminin olmaması gibi nedenlerle günümüze kadar pek iyi gelişmiş değildir. Bu durum bir eksiklik gibi kabul edilmesine rağmen kriz koşullarında bir avantaj haline gelmiştir. Finans piasasının en önemli öğesi olan bankacılık sektörune kriz 2009 yılına kadar önemli etki etmemiştir. Tersine, 2008'de verilen kredilerin toplamı bir önceki seneye göre artmıştır. Fakat, 2009'da 2008'e göre daha az kredi verilmiştir. Aynı dönemde mevduatlarda önemli artış gerçekleşerek, kredilerin mevduatlara oranı 2008'deki %110,2'den 2009'da %75,7'ye kadar düşmüştür. Burda başlıca negatif etki de krizin ülke içi faizleri artırmasında olmuştur, yani dünyada faizler düşmesine rağmen bizde tersine yükselmiştir. Faizler önceden de yuksek oranlarda idi ve sonuçta bu faiz oranından günümüz şartlarda kredi sağlayıp, reel sektörde kullanmak mümkün olmamaktadır, bu krediler ancak hizet sektörunde, onun içinde ticarette ancak kullanılabilmetedir. Krizin ekonomiye istatistiki yönden önemli etki edip-etmediğini tespit etmek amacıyla bazı makro ekonomik göstergelerle (1996 ve 2009 yıllar arasındaki veri setiyle) T-testi yapılmıştır ve aşağıdaki gibi sonuçler elde edilmiştir: Özellikle ithalat, bütçe açığı/fazlası, DYY gelişi ve nominal kur değişmelerinin standart sapmasının çok büyük çıkması bu değişkenlerin çok istikrarsız olduğunu göstermektedir. Nominal kur kriz dönemlerinde büyük değişmelere maruz kalmıştır. Kizlerin özellikle ekonomik büyüme ve ihracat üzerinde büyük negatif etkisinin olduğu görünmektedir . Bugüne kadar yaşanan krizlerin negatif etkilerinin buğünkü ekonomik duruma da mutlaka etkisi olmuştur ve günümüz ekonomik krizi karşısında Kırgızistan ekonomisi daha zor şartlarda kalmaktadır. Dolayısıyla Kırgızistan ekonomisinin istikrarlı büyümeye başlamasi için ülke halkının ve hükümetin aynı yönde, birlikte hareket etmeleri önem arz etmektedir. Şu anda dünyadaki bütün ülkeleri şiddetli bir şekilde etkilemekte olan günümüz ekonomik krizin etkisine karşı dayanabilmek için hükümetin etkin politikalar uygulaması lazım. Bu amaçla yenilenme, inovasyona önem vermesi doğru olacaktır. Bu doğrultuda ilk önce aşağıdaki gibi uzun dönemli amaçların belirlenmesi ve diğer politikaların da bu amaca uygun olarak yürütülmesi doğru olacak düşüncesindeyiz. Ekonominin yenilenmesi; Finans sektörünün istikrarlılığının artırılması; Ülkenin etkin gelişme stratejisinin oluşturulması. Bu çarelerin uygulanması, ülkemizin ekonomik krizden çıkmasına katkı sağlayacağı umulmaktadır.
Özet (Çeviri)
The term“crisis”in the economy means a sharp negative, even devastating impact suddenly encountered problems in the economy at the macroeconomic level on the economy as a whole, and at the microeconomic level, the state firms. The economic crisis called the combination of real economic and financial crisis. And as we know that recently the causes of economic crises are increasingly becoming the financial crises. In this case, crises, first appeared in the financial sector of the economy, and gradually moving to the real sector, resulting in the entire economic system of the country is in crisis. To this day, to address this issue invested considerable labor, and even found some of the ways or mechanisms to arrest or mitigate the effects of power crisis, there is still no such mechanisms with which to stop or prevent a full crisis. The emergence of today's global economic crisis is associated with not one, but several factors that emerged in the global economy in recent years. Such as only 5-7% portion to world financial system, real assets, and the rest of the expense of fictitious capital, that is, derivatives, the disappearance of competition and the strengthening of monopolies, strengthening of speculative phenomena, taking advantage of some flaws in the system, etc. But, summing up all these factors can be said that the cause of this crisis is the inadequate actions of market participants. That is, their actions against market mechanisms have led to the crisis. Due to the fact that this crisis is in many ways similar to the crisis of 1929 years, many countries today find a way out of this crisis, Keynesian policy, which has proved very effective at that time. Although scientists have the opposite opinion, and we can say that in their opinion, too, has some truth. For example, in the Keynesian theory with an increase in public spending should increase and the country's GDP, even more rapidly because of the multiplier effect. But recent experience shows the fallacy of this theory, that is, such a mechanism does not work. If we look at the impact of the global economic crisis on our economy, then the change of macroeconomic data of the country can determine what our economy crisis began to affect much later as compared with developed countries, i.e., in late 2008 and early 2009-the year. This proves that our economy global financial crisis that began in late 2007-the year, especially not affected. A affects the economic crisis, which arose as a result of this financial crisis. Under the influence of the crisis the country's macroeconomic indicators have changed. GDP growth has reached 8.4 for 2007-2008 and 8.5% respectively, in 2009 totaled only 2.2%. The inflation rate was 0%, and in the previous 2 years was about 20%. And the revenue and expenditure of the state budget increases every year, but 2008-year surplus of $ 1,564.7 million soms in 2009 was turned into a deficit of $ 2,923.3 million soms. But it must be noted that the costs were not increased to crisis management measures, and for other purposes. 70% of the total investments were made in the service sector. External debt raised sharply, their service too difficult. While according to official data the level of unemployment remained unchanged, in fact, one can say that the situation has worsened. Externally, the trade balance is also changed dramatically. The deficit amounted to 2003 was 132.8 million dollars, reached nearly $ 2 billion in 2008-year. Because of the many reasons the country's financial sector was not sufficiently developed, and was considered a great disadvantage of the economy. But right now, you can note the positive side of such a defect, because due to lack of development of this scope, our economy has remained aloof from the effects of the financial crisis. The financial system we have so far largely confined to the banking sector safety net and emerging companies. And in bank deposits this year marks a reasonable growth. If the ratio of deposits to loans in 2008 totaled 110.2%, but this year amounted to 75,7%. The crisis is mainly influenced by interest rates, that is, if the developed countries, they fell, we went the opposite. Given that they previously were quite high, it is now unprofitable loans to the real economy have become apparent. With such a mortgage rate can be used only in the service sector, namely in the trade. In order to determine the existence of a statistically significant effect of the crisis on the country's macroeconomic performance was conducted t-test using some indicators from 1996 to 2009. As a result, has done the following conclusions. Firstly, the figures of imports, the deficit / surplus in the budget, foreign direct investment and the nominal exchange rate have been very changeable. Second, the nominal exchange rate fluctuates especially in the crisis years. And, thirdly, the impact of the crisis on GDP growth and exports revealed statistically significant, 99% level of confidence. As a result of these tests to reduce the negative effects of the crisis made the following suggestions. The Government should adopt a comprehensive set of measures. These long-term measures should be in the following areas: • modernization of the economy; • increased stability of the financial sphere; • developing strategies for effective development of the country. In our opinion, these measures will create conditions for withdrawal from the crisis economy.
Benzer Tezler
- Өлкөнү өнүктүрүү стратегиясында региондордун орду: кыргызстандын мисалында
Ülkenin kalkınma stratejisinde bölgesel kalkınmanın rolü
NURBAKIT ASANAKUNOV
Yüksek Lisans
Türkçe
2013
EkonomiKırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. DAMİRA CAPAROVA
PROF. DR. TURAR KOYÇUEV
- Кыргызстандын социалдык багыттагы рынок экономикасынын өзгөчөлyктөрyн анализдөө
Kırgızistan sosyal piyasa ekonomisinin özelliklerinin incelenmesi
ESENGELDİ CUMADİLOV
Yüksek Lisans
Kırgızca
2011
EkonomiKırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. Cıpar Aytuganova
- Заманизм жана кыргыз маданиятынын трансформациясы
Zamanizm ve Kırgız kültürünün dönüşümü
GÜLZAT NURDİN KIZI
Doktora
Türkçe
2015
Türk Dili ve EdebiyatıKırgızistan-Türkiye Manas ÜniversitesiTürkoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. OSMONAKUN İBRAİMOV
- Finansal refah ve yerli ürün satın alımlarına etkisi: Bişkek'te bir araştırma
Финансылык жыргалчылык жана анын жергиликтүү продукцияларды сатып алууга тийгизген таасири: бишкек шаарында изилдөө
KANIKEY KASIMBEKOVA
Yüksek Lisans
Kırgızca
2021
İşletmeKırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesiİşletme Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. AZAMAT MAKSÜDÜNOV
- Күндөлүк эсеп тартыштыгы көйгөйү жана анын туруктуулугу: кыргызстан мисалында
Cari açık problemi ve sürdürülebilirlik: Kırgızistan örneği
UUBOLSUN NURKAMİLOVA
Yüksek Lisans
Kırgızca
2023
EkonomiKırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesiİktisat Ana Bilim Dalı
DR. ZAMİRA ÖSKÖNBAEVA