Serum bikarbonat düzeyinin eklenmesinin obstrüktif uyku apnesi için Berlin uyku anketinin duyarlılık ve özgüllüğüne etkisi
The effect of addition of serum bicarbonate levels on the sensitivity and specificity of the Berlin sleep questionnaire for obstructive sleep apnea
- Tez No: 591299
- Danışmanlar: PROF. DR. GÖKHAN KIRBAŞ
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2019
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dicle Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 90
Özet
Obstrüktif uyku apne sendromunun (OSAS) altın tanı standardı polisomnografidir (PSG) ve OSAS sınıflandırılması bir PSG verisi olan apne-hipopne indeksi (AHİ) ile yapılır. Bununla birlikte PSG nin pahalı ve zor uygulanabilir olması nedeni ile soru-cevap şeklinde hazırlanmış tarama testleri geliştirilmiştir. Bu testlerden birisi de akredite edilmiş bir tarama aracı olan Berlin anketidir (Berlin questionnaire). Berlin uyku anketinde, skor ≥ 2 olduğunda hasta OSAS açısından“yüksek riskli”kabul edilir. OSAS da gelişen apne vehipopneler, aralıklı hipoksiye yol açtığı gibi hiperkapniye de yol açar ve serum bikarbonat (HCO3) retansiyonu ile sonuçlanabilir. OSAS ın ağırlığını gösteren AHİ sınıflaması ilearteryel kan gazında bakılan serum HCO3değeri arasında bir korelasyon vardır.Buradan hareketle Berlin anketine serum HCO3değerinin eklenmesi ile anketin duyarlılığının arttırılabilmesi olasıdır.Bu çalışmada Berlin anketine serum HCO3 düzeyinin parametre olarak eklenmesinin,bu tarama testinin duyarlılığına olan olası etkisi incelenecektir. Materyal-Metot Prospektif olarak yürütülmüş olan çalışmamıza 31.10.2018 ile 30.04.2019 tarihleri arasında Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Uyku Bozuklukları Merkezine yatan, çalışmaya katılmayı kabul eden hastalarımız dahil edildi. Bilinen KOAH ve bilinen rutin diyaliz hastaları çalışma dışında bırakıldı. Çalışma öncesinde Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Girişimsel Olmayan Klinik Araştırmalar Etik Kurulundan onay alındı. Çalışmaya katılmayı kabul eden bütün hastalarımızdan çalışma öncesi bilgilendirilmiş onam alındı. Polisomnografi yapılacak hastalarımızdan işlem öncesi detaylı anamnez alındı. Hastalara Berlin Uyku Anketi ile OSAS varlığı açısından risk analizi yapıldı. Hastaların ayrıca Epworth Uykululuk Skalası ile gündüz aşırı uykululuk düzeyleri skorlandı. Hastalardan 5 dakika arayla iki defa istirahat tansiyon değerleri mm-Hg cinsinden ölçüldü, her iki ölçümün sistolik ve diyastolik tansiyon değerlerinin aritmetik ortalaması baz alındı. İşlem günü hastaların üzerlerinde ince bir elbise olacak şekilde kilogram cinsinden ağırlıkları ölçüldü. Hastaların boyları, bel çevreleri, boyun çevreleri santimetre cinsinden ölçüldü. Test sonrası poliklinik müracaatı önerilen hastalardan arteriyel kangazı çalışıldı, serum bikarbonat seviyesi, parsiyel oksijen basıncı, parsiyel karbondioksit basıncı, serum pH ve serum laktat değerleri ölçüldü. Berlin anketi skoru ve serum HCO3 seviyesi için kestirimci parametreler (duyarlılık, özgüllük, pozitif ve negatif prediktif değerler)hesaplandı. Çalışmaya dahil edilmiş olan 115 hasta kontrol kan değeri çalışılamadığı için, 32 hastada da uyku kalitesi yetersiz olduğu için çalışma dışında bırakıldı. Polisomnografi test sonuçlarına göre hastalar AHİ < 5/h = basit horlama, 5-15/h = hafif, 16-30/h= orta ve >30/h = ağır olarak gruplandırıldı. İstatistik verilerinin hesaplanmasında SPSS 22 programı kullanıldı. İstatistik anlamlılık p < 0.05 olarak kabul edildi. Bulgular Çalışmaya dahil edilen hastaların 193 (% 63,7) ü erkek 110(%36,3) u kadınlardan oluşmaktaydı. Katılımcılara uygulanan Berlin anketi sonucunda OSAS açısından katılımcıların 85 (% 28,1)i düşük riskli, 218(% 71,9) i yüksek riskli olarak bulundu. Tüm hastalar arasında Gündüz aşırı uykululuk hali (GAUH) 175(%57,8) hastada saptandı. OSAS pozitif hastalarda Epworth Uykululuk Ölçeği ortalama değerleri OSAS negatif hastalara göre daha yüksek çıktı ve istatistiksel olarak anlamlı bulundu. Tüm hastalar arasında 222 hasta OSAS olarak değerlendirildi ve çalışmamızda OSAS sıklığı %73,3 olarak değerlendirildi. Hastalarımızın 81 (%26,7) i basit horlama, 46(% 15,2) sı hafif OSAS, 52(% 17,2) si orta OSAS ve 124(% 40,9) ü ağır OSAS olarak değerlendirildi. Hastaların demografik özelliklerinin OSAS varlığı üzerinde etkileri incelendiğinde yaş, BKİ ve bel çevresi faktörlerine ek olarak ağırlığın da OSAS'lı hastalarda istatistiksel anlamlılık derecesinde daha yüksek olduğu gösterildi. Boy uzunluğu iki hasta grubu arasında önemli bir fark göstermedi. Hastaların arter kangazı sonuçlarının OSAS varlığı üzerinde etkileri incelendiğinde serum HCO3 değerinin OSAS'lı hastalarda istatistiksel anlamlılık derecesinde daha yüksek olduğu PaO 2'nin ise daha düşük olduğu gösterildi. pH, PaCO2 tüm hasta grupları ortalamaları baz alındığında iki hasta grubu arasında önemli bir fark bulunmadı. Hastaların polisomnografi ve arteryel kangazı sonuçları değerlendirildiğinde OSAS ağırlığı ile HCO3 seviyeleri arasında korelasyon olduğu görüldü Tüm hastalar baz alındığında Berlin anketinin OSAS hastalarını tespit etmedeki PPD, NPD ve özgüllüğü sırasıyla %94, %80 ve % 83,9, HCO3>24.94 değerinin üzerinde olan hastalarda Berlin anketinin PPD, NPD ve özgüllüğü sırasıyla %98,3, %23,5 ve %57,1 olarak ölçüldü. Benzer şekilde tüm hastalar baz alındığında Berlin anketinin ağır OSAS hastalarını tespit etmedeki PPD, NPD ve özgüllüğü sırasıyla %55,5, %96,7 ve % 46,1, HCO3>25.45 değerinin üzerinde olan hastalarda Berlin anketinin PPD, NPD ve özgüllüğü sırasıyla %73,4, %66,7 ve %9,5 olarak ölçüldü. Sonuç Serum HCO3değerinin eklenmesi, Berlin anketinin OSAS hastalarının tespit etmede duyarlılığını arttırır fakat özgüllüğünü azaltır. Yanlış negatif hastalar nedeniyle oluşan sağlık ve tedavi maliyetleri azalmış olur. Bu yaklaşım hekimlerin hastalarını OSAS için risklerine göre sınıflandırmalarını ve komplikasyonları en aza indirmek için uygun şekilde yönetmelerini sağlar.
Özet (Çeviri)
The gold diagnostic standard for obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) is polysomnography and OSAS classification is based on the apnea-hypopnea index (AHI), a PSG data. However, because PSG is expensive and difficult to perform, screening tests have been developed in the form of question and answer. One of these tests is the Berlin questionnaire, an accredited screening tool. In the Berlin questionnaire, when the score is ≥ 2, patient is considered ''high risk'' for the presence of OSAS. Apnea and hypopneas developing in OSAS cause intermittent hypoxia as well as hypercapnia and it may conclude retention of serum bicarbonate (HCO3). There is a correlation between the AHI classification indicating the severity of OSAS and the serum HCO3 value measured in arterial blood gas. Thus, it is possible to increase the sensitivity of the questionnaire by adding serum HCO3 value to the Berlin questionnaire. In this study, the possible effect of adding serum HCO3 level to the Berlin questionnaire as a parameter on the sensitivity of this screening test will be examined. Material and Method: This was a prospective study. All Patients who were admitted into sleep clinic of our hospital between 10.31.2018 to 04.30.2019 and accepted to participate were included in the study. Known COPD and routine dialysis patients were excluded. The study was approved by the Non-Interventional Clinical Trials Ethics Committee of Dicle University School of Medicine. Informed consent was obtained from all patients who agreed to participate in the study. A detailed history was taken from our patients who would be subject to polysomnography test on the day of the procedure. The patients were analyzed with the Berlin questionnaire for the risk of OSAS. Epworth Sleepiness Scale was also used to score excessive daytime sleepiness. The resting blood pressures were measured two times in mm-Hg with 5-minute intervals from the patients, and the arithmetic mean of these systolic and diastolic blood pressures were taken as basis. On the day of the procedure, the weight of the patients was measured in kilograms on a thin dress. The waist circumference and the neck circumference of the patients were measured in centimeters. After the test, arterial blood gas was studied from the patients who were admitted to the outpatient clinic. Serum bicarbonate level, partial oxygen pressure, partial carbon dioxide pressure, serum pH and serum lactate values were measured. Predictive parameters (sensitivity, specificity, positive and negative predictive values) were calculated for the Berlin questionnaire score and serum HCO3 level. 115 patients included in the study were excluded from the study because control blood values could not be studied and 32 patients were excluded because of poor sleep quality. According to polysomnography test results, patients were grouped as AHI 30 / h = severe. SPSS 22 program was used to calculate the statistical data. Statistical significance was accepted as p 24.94, PPV, NPV and specificity of the Berlin questionnaire were 98.3%, 23.5% and 57.1%, respectively. Similarly, based on all patients, PPV, NPV and specificity of the Berlin questionnaire in detecting severe OSAS patients were 55.5%, 96.7% and 46.1% respectively. PPV, NPV and specificity of the Berlin sleep questionnaire were 73.4%, 66.7% and 9.5%, respectively, in patients with HCO3 > 25.45. Conclusion: The addition of serum HCO3 increases the sensitivity of the Berlin questionnaire in detecting OSAS patients, but decreases its specificity. Health and treatment costs due to false negative patients are reduced. This approach allows physicians to classify patients according to their risks for OSAS and manage them appropriately to minimize complications.
Benzer Tezler
- Periton diyalizi hastalarında serum visfatin düzeyinin bazı biyokimyasal ve klinik parametreler ile ilişkisi
The relationship of serum vistatin level with some biochemical and clinical parameters in patients receiving peritoneal dialysis.
YASEMİN USUL SOYORAL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
NefrolojiYüzüncü Yıl Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. REHA ERKOÇ
- Diyabetik ketoasidozlu çocuklarda serum fosfor düzeyi üzerine fibroblast growth faktör 23'ün etkisi
Başlık çevirisi yok
MUSTAFA ÖZAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAtatürk ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. HAKAN DÖNERAY
- Acil serviste diyabetik ketoasidoz tanısı alan hastalarda idrar keton düzeyinin baz açığı ile ilişkisinin değerlendirilmesi
Evaluation of the relationship between urinary ketone level and base deficit in patients diagnosed with diabetic ketoacidosis in the emergency department.
AKİF ODABAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2024
Acil TıpSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. YÜCEL YÜZBAŞIOĞLU
- Koyunlarda ruminal asidozis olaylarının yemlere sodyum bikarbonat ilavesiyle koruyucu tedavi denemeleri üzerinde çalışmalar
Başlık çevirisi yok
GÜRBÜZ GÖKÇE
- Hematopoietik kök hücre nakli hastalarında akut böbrek hasarı
Acute kidney injury after hematopoietic stem cell transplantation
GÜLŞAH AKYOL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2009
HematolojiErciyes Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BÜLENT TOKGÖZ