Merkezimize başvuran hipotiroidili çocukların genel özelliklerinin değerlendirilmesi
Evaluation of the general characteristics of children with hypotyroiders who apply to our center
- Tez No: 622036
- Danışmanlar: DOÇ. DR. BERAY SELVER EKLİOĞLU
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Necmettin Erbakan Üniversitesi
- Enstitü: Meram Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 55
Özet
Amaç: Bu çalışmamızda hipotiroidi nedeniyle takip edilen hastaların demografik, klinik laboratuvar verilerinin retrospektif olarak incelenmesi ve kalıcı hipotiroidi olma sıklığının saptanması amaçlanmıştır. Gereç ve Yöntem: Bu çalışmaya hipotiroidi tanısı olan toplam 209 hasta retrospektif olarak dahil edildi. Çalışma grubundaki hastaların demografik verileri (yaş, cinsiyet, beden kitle indeksi, boy, doğum ağırlığı, doğum yöntemi, doğum haftası), klinik özellikleri (serum elektrolitleri, Tiroglobulin, tiroid antikorları, TSH, sT4, hemoglobin, kreatinin, potasyum, ALT, AST, üre, tiroid volümü, takip süresi, tedavi için kullanılan ilaç ) kayıt edildi. Bunlara ek olarak tiroid ultrasonu ve sintigrafisi yapıldı. Bu hastalar, 3 yıllık tedavi ve izlem sürecindeki serum TSH ve sT4 seviyelerine göre üç gruba ayrıldı. Serum TSH düzeyi yüksek olanlar ve sT4 düzeyi normal sınırlarda olanlar subklinik hipotiroidi, TSH düzeyi ve sT4 normal sınırlarda olanlar geçici hipotiroidi, TSH düzeyi yüksek ve sT4 düzeyi düşük olanlara ise kalıcı hipotiroidi olarak değerlendirildi. Hastaların TSH, sT4 düzeyi, tiroid volümü, tiroglobulin düzeyi, cinsiyeti, doğum yöntemi, doğum haftası ve kromozom anomalisi (Down sendromu) verilerine göre gruplar arasında kıyaslama yapıldı. Bulgular: Hastaların %45 (94)'i kız ve %55 (115)'i ise erkekti. Hipoplazi anatomik yapısı %8,1 agenezi, %1 hipoplazi ve %90,9 normal idi. Hastaların %29,7'si geçici, %58,9'u kalıcı ve %11,5'i ise subklinik hipotiroidi idi. Erkeklerin %27'si geçici, %57,4'ü kalıcı, %15,7'si ise subklinik hipotiroidi. Kızların %33'si geçici, %60,6'sı kalıcı, %6,4'ü ise subklinik hipotiroidi idi. Olguların ilk başvurusu en erken 3 gün, en geç ise 1485 gün olup, ortalama 98,49 gün olarak saptandı. Tedavi süresi en kısa 2 ay, en uzun 94 ay olup, ortalama ise 41,99 ay olarak saptandı. Vucut ağırlığı SDs ortalaması -0,69, boy ortalaması 57,8 ± 11,08 cm, boya göre ağırılık ortalaması 113,5 ve doğum ağırlığı ise ortalama 2933 gr idi. Geçici hipotiroidinin %1,6 (1)'sı kalıcı olurken, %14,6 (18)'sı subklinik seyretti ve %12,5 (3)'i down sendromlu idi. Hem geçici hem de kalıcı hipotiroidi olanların TSH değeri subklinik olanlardan daha yüksekti ve bu fark istatiksel olarak da anlamlıydı (p0,05). Geçici ve kalıcı hipotiroidi olanlarda TSH değerleri açısından istatiksel olarak anlamlı farklılık izlenmedi (p>0,05). Hipotiroidi çeşidine göre cinsiyet, doğum yöntemi, doğum haftası ve doğum ağırlığı açısından istatiksel olarak anlamlı fark izlenmedi (p>0,05). Geçici hipotiroidi, kalıcı hipotiroidi, subklinik hipotiroidi olanlarda, Tiroglobulin değerleri sırasıyla cut-off 104, 34, 40,6 iken, duyarlılık %55,77, %72,12, %70, özgüllük ise, %100, %84,21, %75 olarak bulundu. Geçici hipotiroidi, kalıcı hipotiroidi, subklinik hipotiroidi olanlarda, TSH değerleri sırasıyla cut-off 10,3, 10,5, 10 iken, duyarlılık %100, %100, %100, özgüllük ise %88,4, %75,96, %25 olarak bulundu. Geçici hipotiroidi, kalıcı hipotiroidi, subklinik hipotiroidi olanlarda, sT4 değerleri sırasıyla cut-off 0,92, 0,93, 0,90 iken, duyarlılık %100, %100, %100, özgüllük ise %100, %100, %100 olarak bulundu. Sonuç: Hipotiroidi, çocuklarda erken dönemde tanı konulmadığında ve tedavi edilmediğinde büyümeyi ve nörolojik gelişimi etkileyen önemli bir endokrin hastalıkdır. Hipotiroidinin etiyolojisi ve türünün belirlenmesi, hastaların tedavi ve takiplerinde önemli rol oynar. Hipotiroidi önemli bir yer tutmaya devam etmektedir.. Hipotiroidi erken dönemde fark edildiğinde hipotiroidiye eşlik eden morbiditeler de azalacaktır. Subklinik hipotiroidi olanlar, geçici hipotiroidi olanlar ve kalıcı hipotiroidi olan hastaların kıyaslamasının yapıldığı çalışmalar sınırlı sayıdadır ve bundan dolayı çalışmamızın literatüre katkı sağlayacağını düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
Objective: In this study, it was aimed to retrospectively analyze the demographic and clinical laboratory data of the patients who were followed up for hypothyroidism and to determine the frequency of having permanent hypothyroidism. Material and Method: A total of 209 patients with hypothyroidism were included in this study retrospectively. Demographic data (age, sex, body mass index, height, birth weight, birth method, birth week), clinical features (serum electrolytes, Thyroglobulin, thyroid antibodies, TSH, fT4, hemoglobin, creatinine, potassium, ALT, AST in the study group urea, thyroid volume, follow-up time, medication used for treatment). In addition, thyroid ultrasound and scintigraphy were performed. These patients were divided into three groups according to serum TSH and sT4 levels during the 3-year treatment and follow-up period. Those with high serum TSH levels and those with normal STT4 levels were considered as subclinical hypothyroidism, those with normal TSH levels and fT4 were temporary hypothyroidism, and those with high TSH levels and low sT4 levels were considered permanent hypothyroidism. Comparison was made between the groups according to the TSH, fT4 level, thyroid volume, thyroglobulin level, gender, delivery method, birth week and chromosomal anomaly (Down syndrome) data. Results: 45% (94) of the patients were female and 55% (115) were male. The anatomical structure of hypoplasia was 8.1% agenesis, 1% hypoplasia and 90.9% normal. 29.7% of the patients were temporary, 58.9% permanent and 11.5% were subclinical hypothyroidism. 27% of men are temporary, 57.4% are permanent and 15.7% are subclinical hypothyroidism. 33% of the girls were temporary, 60.6% of them were permanent and 6.4% of them were subclinical hypothyroidism. The first admission of the cases was 3 days at the earliest and 1485 days at the latest, with an average of 98.49 days. The duration of treatment was the shortest 2 months, the longest 94 months, and the average was 41.99 months. Body weight SDs mean was -0.69, height average was 57.8±11.08 cm, weight average was 113.5 and birth weight was 2933 gr. While 1.6% (1) of the temporary hypothyroidism was permanent, 14.6% (18) was subclinical and 12.5% (3) was with down syndrome. Those with both temporary and permanent hypothyroidism had higher TSH than subclinical ones, and this difference was statistically significant (p 0.05). In patients with temporary and permanent hypothyroidism, no statistically significant difference was observed in terms of TSH values (p>0.05). There was no statistically significant difference in terms of gender, delivery method, birth week and birth weight according to the type of hypothyroidism (p>0.05). In patients with transient hypothyroidism, permanent hypothyroidism, subclinical hypothyroidism, thyroglobulin values were cut-off 104, 34, 40.6 respectively, while sensitivity was 55.77%, 72.12, 70%, and specificity was 100%, 84.21%. It was found as 75%. In patients with transient hypothyroidism, persistent hypothyroidism, subclinical hypothyroidism, TSH values were cut-off 10.3, 10.5, 10, respectively, while sensitivity was 100%, 100%, 100%, specificity 88.4%, 75.96%, Found to be 25. In patients with transient hypothyroidism, permanent hypothyroidism, subclinical hypothyroidism, the cut-off values of sT4 are 0.92, 0.93, 0.90, respectively, while sensitivity is 100%, 100%, 100%, specificity is 100%, 100%, 100%. She found. Conclusion: Hypothyroidism is an important endocrine disease that affects growth and neurological development when children are not diagnosed and treated early. Determining the etiology and type of hypothyroidism plays an important role in the treatment and follow-up of patients. Hypothyroidism continues to take an important place. When hypothyroidism is detected early, morbidities accompanying hypothyroidism will also decrease. Studies comparing patients with subclinical hypothyroidism, transient hypothyroidism and permanent hypothyroidism are limited and therefore we think that our study will contribute to the literature.
Benzer Tezler
- Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Endokrinoloji Bilim Dalına başvuran ve hipertiroidi tanısı alan olguların başvuru ve izlem özelliklerinin belirlenmesi
Evaluation of admission and follow-up features of the patients with hyperthyroidism who applied to Outpatient Clinic of Pediatric Endocrinology Department
CEREN YÜCEER PELİOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıAnkara ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEYNEP ŞIKLAR
- Tiroid spesifik yaşam kalitesi ölçeği ThyPRO Türkçe versiyonu: Merkezimizde hipotiroidizm ile takipli hastalarda sonuçları
Evalution of quality of life in patients with hypothyroidism by means of the Turkish version of the thyroid related patient-reported outcome questionaire ThyPRO: A single center study
CANSU ÇIKIN BOZTUĞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İç HastalıklarıAnkara Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SEVİM GÜLLÜ
- Dipper, non-dipper, reverse-dipper hipertansiyonu olan hastaların CRP/albumin oranının değerlendirilmesi
Evaluation of CRP / albumin ratio in patients with dipper, non-dipper, reverse-dipper hypertension
AYSHAM MANSIROVA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
KardiyolojiOndokuz Mayıs ÜniversitesiKardiyoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MURAT MERİÇ
- Timoma ve timik karsinom tanılı hastalarının klinik ve patolojik özelliklerinin retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of clinical and pathological features of patients with thymoma and thymic carcinoma
TAYLAN METİN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
OnkolojiGaziantep Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DR. ÖĞR. ÜYESİ HAVVA YEŞİL ÇINKIR
- Erciyes Üniversitesi'nde takip ve tedavi edilen üç-on sekiz yaş arasındaki beyin tümörü olan hastaların değerlendirilmesi
Evaluation of patients with brain tumor between three and eighteen ages followed and treated at Erciyes University
NAZLI SULTAN ÖZSOY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. EKREM ÜNAL