Geri Dön

Esansiyel hipertansiyonlu hastalarda serum copeptin düzeyi ile kan basıncı paterni(dipper-nondipper) arasındaki ilişki

The association between blood copeptine levels and blood pressurepattern(dipper, non-dipper) in patients with hypertension

  1. Tez No: 625732
  2. Yazar: TAHA GÜRBÜZER
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. HASAN KADI
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kardiyoloji, Cardiology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Balıkesir Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kardiyoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Kardiyoloji Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 93

Özet

Giriş ve amaç: Uyku döneminde kan basıncının %10'dan daha fazla azalma göstermemesi hedef organ hasar riski, özellikle sol ventrikül hipertrofisi, konjestif kalp yetmezliği, miyokard infarktüsü, inme ve renal hasar ile ilişkili bulunmuştur. Copeptin, arjinin vazopressinin pro-hormon fazında daha kararlı C-terminal kısmına verilen isimdir ve kalp yetersizliği, akut koroner sendromlar ve stresle ilişkili hastalıklarda bir biyobelirteç olarak kullanılmaktadır. Çalışmamızın amacı; hipertansif hastalarda serum copeptin düzeyi ile dipper ve non-dipper paterni arasındaki ilişkiyi araştırmaktır. Gereç ve yöntemler: Yaşları 18-75 arasında hipertansiyonu olan hastalar çalışmaya alındı. Diyabet, klinik olarak önemli koroner arter hastalığı, renal yetersizlik, önemli sistemik hastalıkları olanlar çalışma dışı bırakıldı. Hastaların rutin biyokimyasal incelemeleri ile konvansiyonel ve doku doppler ekokardiyografik incelemeleri yapıldı. Tüm hastalara ambulatuvar kan basıncı monitorizasyonu uygulanarak, gece ortalama sistolik kan basıncı gündüz ortalamalarına kıyasla %10 ve daha fazla düşen hastalar“dipper”gece düşüşünün %10'un altında olduğu hastalar ise“non-dipper”olarak gruplandırıldı. Her iki grup demografik, klinik, biyokimyasal ve ekokardiyografik özellikleri yönünden karşılaştırıldı. Bulgular: Toplam 91 hasta çalışmaya alındı. Dipper grubunda 32 hasta ve non-dipper grubunda 59 hasta vardı. Her iki grup demografik özellikleri yönünden identik idi. Konvansiyonel ekokardiyografik ve doku Doppler incelemeleri yönünden iki grup farklı değildi. Kan copeptin düzeyleri ng/dl ortanca (minimum-maksimum değerler) non-dipper grubunda 2.87 (1.71-31.88),dipper grubunda ise 2,96 (1.42-23.88) idi (p=0,598). Sol ventrikül kitlesi (g, ortalama±standart sapma) non-dipper grubunda dipper grubuna oranla anlamlı olarak daha fazla bulundu (146.56±32.72, 131.94±29.75 sırasıyla, p=0.020). Sonuç: Hipertansif hastalarda kan basıncı paterni ile kan copeptin düzeyleri arasında herhangi bir ilişki saptamadık. Bununla birlikte kan basıncı paterni ile sol ventrikül kitlesi arasında yakın bir ilişki bulduk.

Özet (Çeviri)

Introduction: It has been shown that patients who had average systolic blood pressure do not decrease during sleep more than 10 % compared to the daytime systolic value during sleep have increased risk of left ventricular hypertrophy, myocardial infarction, heart failure, stroke, and renal failure. Copeptine is a prohormone of arginin vasopressine. Copeptine used as a biomarker in various clinical scenario including heart failure, acute coronary syndrome and stress related diseases. Aim of the study is investigate the association with copeptine and blood pressure pattern. Materials and method: Hypertensive patients between the ages 18-75 were included to the study. Patient who had diabetes, coronary artery disease, renal failure, important systemic disease were excluded from the study. Routine biochemical measurements, conventional and tissue Doppler echocardiographic examinations were performed. Ambulatory blood pressure monitoring was applied in all patients. Patients who had systolic blood pressure decrease less than 10 % compared to the daytime systolic pressure during sleep were grouped as“non-dipper”. Others were grouped as“dippers”. Both of groups were compared in terms of demographic, clinical, biochemical and echocardiographic findings. Results: The study was consisted of 91 patients. There were 32 patients in the dipper group and 59 patients in the non-dipper group. Both of proup were identical according to demographic characteristics and, echocardiographic findings. Blood copeptine levels [(ng/dl, median (minimum-maximum)] were 2.87 (1.71-31.88) in the non-dipper group and 2.96 (1.42-23.88) in the dipper group (p=0,598). Left ventricular mass (g, mean Standard±deviation) were more in the non-dipper group compared to the dipper group (146.56±32.72, 131.94±29.75 respectively). The difference was significant (p=0.02) Conclusion: We did not found an association between blood copeptine levels and blood pressure pattern in patients with hypertensive patients. However, we found a close association between left ventricular mass and blood pressure pattern.

Benzer Tezler

  1. Esansiyel hipertansiyonlu hastalarda koagulasyon sistemi

    Başlık çevirisi yok

    ZEHRA ÇAVUŞOĞLU KOÇ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    KardiyolojiFırat Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ.DR. HARİKA ÇELEBİ

  2. Esansiyel hipertansiyonlu hastalarda ,koenzim Q (CoQ) ve hemosistein düzeylerinin araştırılması

    Investigation of serum homocystein and CoQ levels in patients with essential hypertension

    ŞAHİN ŞANLITÜRK

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    BiyokimyaSelçuk Üniversitesi

    Biyokimya Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İDRİS MEHMETOĞLU

  3. Esansiyel hipertansiyonlu hastalarda risk faktörü olarak anjiotensinojen, anjiotensin II reseptör geni ve anjiotensin konverting enzim genindeki mutasyonların incelenmesi

    Investigation of angiotensinogen, angiotensin II receptor and angiotensin converting enzyme gene mutation in patient with essential hypertension

    BEDİA AĞAÇHAN

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Moleküler Tıpİstanbul Üniversitesi

    Moleküler Tıp Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. TURGAY İSBİR

  4. Esansiyel hipertansiyonlu hastalarda sol ventrikül hipertrofisinin endotel fonksiyon bozukluğu ile arasındaki ilişkinin adma ve hscrp ile araştırılması

    Investigation of the relationship between endothelial dysfunction and left ventricular hypertrophy by adam and hs crp in patients with essential hypertension

    ÖMER KURT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2013

    KardiyolojiGATA

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. KENAN SAĞLAM