1929 Dünya ekonomik buhranı ve İzmir Limanı
1929 World Economic crisis and the Port of İzmir
- Tez No: 630397
- Danışmanlar: PROF. DR. ŞERİFE BİGE SÜKAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Ekonomi, Tarih, Türk İnkılap Tarihi, Economics, History, History of Turkish Revolution
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ankara Üniversitesi
- Enstitü: Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 217
Özet
İzmir Limanı'nın tarih sahnesine çıkışı İzmir şehrinin M.Ö. 3000'lerde Tepekule'deki (Bayraklı) ilk kuruluşuyla birlikte gerçekleşmişti. Ancak İzmir Limanı'nın ilk kez Doğu Akdeniz'de bir ticaret merkezi olarak ön plana çıkması M.Ö. 8. yüzyılda şehrin İyon hakimiyetine girmesiyle başlamıştı. Öte yandan İzmir Limanı'nın ticari faaliyetlerinin tarih boyunca olumsuz etkilendiği birçok durum olmuştu. Bunlardan ilki M.Ö. 7. yüzyılda Lidyalıların şehre düzenledikleri saldırıydı. Daha sonra M.Ö. 6. yüzyılda Persler şehre saldırmışlar ve şehri yağmalamışlardı. Bu saldırılardan sonra İzmir şehri İyon dönemindeki zenginliğini kaybetmişti. Bu olumsuz gelişmeden sonra duraklayan İzmir Limanı ticaretinin tekrar canlanması İzmir şehrinin Tepekule'nin güneyindeki Pagos Dağı'nda (Kadifekale/Konak) yeniden kurulmasından sonra gerçekleşmişti. Daha sonra İzmir şehri ve limanı M.Ö. 2. yüzyılda Roma hakimiyetine girmiş, M.S. 4. yüzyılda Roma İmparatorluğu ikiye bölündüğünde Doğu Roma tarafından yönetilmeye başlanmış ve bu durum 11. yüzyıldaki kısa süreli Çaka Bey hakimiyeti haricinde 14. yüzyıl ortalarına kadar devam etmişti. İzmir Limanı bu süreç boyunca ticari yönünden ziyade askeri yönüyle ön plana çıkmıştı. Doğu Roma tarafından limanda bir tersane kurulmuş ve donanma inşa ettirilmişti. 14. yüzyıl ortalarına gelindiğinde İzmir Limanı'nın bulunduğu Aşağı İzmir Rodos Şövalyeleri'nin, Yukarı İzmir ise Aydınoğulları'nın hakimiyetine girmişti. Böylece İzmir şehrinin yönetimi ikiye bölünmüştü. Bu durumun İzmir Limanı'nın ticari hayatını olumsuz etkilediği söylenebilir zira şehrin iki farklı yönetime bölünmesi liman ile hinterland arasındaki bütünlüğü bozmuştu. 14. yüzyılda İzmir Limanı, güneyindeki Balat ve Ayasulug'a göre ticari açıdan daha zayıftı. İzmir şehrinin yönetimindeki bölünmüşlük 15. yüzyıl ortalarında şehrin bütünüyle Osmanlı hakimiyetine girmesine kadar devam etmişti. Ancak 15. ve 16. yüzyıllarda İzmir Limanı henüz büyük bir ticaret merkezi değildi. Bu yüzyıllarda Avrupa ile yapılan ticarette İzmir Limanı değil, Çeşme Limanı ön plana çıkmaktaydı. Fakat 17. yüzyıldan itibaren Avrupa'da yaşanan hızlı ekonomik gelişme Doğu Akdeniz ticaretine de yansımaya başlamış ve bu durum limanın ticaretini canlandırmıştı. İzmir Limanı 17. yüzyıl itibariyle Doğu Akdeniz'in önemli ticaret merkezlerinden biri haline gelmişti. İzmir Limanı ticaretinin daha sonraki hızlı canlanma dönemi 19. yüzyılda gerçekleşmişti. 18. yüzyılın ikinci yarısında İngiltere'de başlayan Sanayi Devrimi İzmir Limanı'nın ticaretini olumlu yönde etkilemişti. Bu durumun başlıca nedeni Batı Anadolu bölgesinin iyi bir ham madde kaynağı, bir pazar ve coğrafi olarak Avrupa'ya yakın bir konumda olmasıydı. 19. yüzyılda Avrupalıların Batı Anadolu'ya olan ilgileri artmış ve böylece İzmir Limanı hızlı bir gelişim sürecine girmişti. Limanda ilk kez modern anlamda bir rıhtım bu yüzyılda Fransızlar tarafından inşa edilmişti. Ayrıca İngilizler tarafından Batı Anadolu'da inşa edilen İzmir-Aydın ve İzmir-Kasaba demiryolları da İzmir Limanı'nın hinterlandı ile bağlantısını güçlendirmiş, iç ve dış ticaretini arttırmıştı. İzmir Limanı'ndaki iç ve dış ticaret Birinci Dünya Savaşı başlayana kadar artmaya devam etmiş ancak savaş yıllarında liman ticarete kapatılmıştı. 1918'de Birinci Dünya Savaşı'nın sona ermesinden sonra ise 1919-1922 yılları arasında şehirde Yunan işgali yaşanmıştı. Bu durum İzmir Limanı ticaretini olumsuz etkilemişti. Yunan işgalinin sona erdiği 9 Eylül 1922 tarihinden itibaren ise İzmir Limanı'nın ticareti yeniden canlanmıştı. Barış ortamının sağlanması, Cumhuriyet'in ilk yıllarında izlenen ekonomide liberalizm politikası ve Lozan Barış Antlaşması'nın 1929'a kadar gümrük duvarlarını düşük tutması, İzmir Limanı'nın ticaretinin tekrar yükselişe geçmesinde rol oynamıştı. 1929 yılına gelindiğinde İzmir Limanı Türkiye'nin en önemli dış ticaret merkezlerinden biriydi. Ancak Ekim 1929'da ABD'de New York Borsası'nın çökmesiyle başlayan ve hızla dünyaya yayılan Büyük Buhran İzmir Limanı'nı birçok yönden olumsuz etkilemişti. Ekonomik kriz döneminde dünyada ve Türkiye'de dış ticaret hacimleri küçülmüş ve tarımsal ürün fiyatları azalmıştı. Bu durum bir dış ticaret merkezi olan ve Batı Anadolu'da yetiştirilen tarım ürünlerini ihraç eden İzmir Limanı'nın ticari faaliyetlerini olumsuz yönde etkilemişti. Ayrıca Alsancak'ta modern bir liman inşa edilmesi ve rıhtımdaki tramvayların elektriklendirilmesi gibi projeler Büyük Buhran'ın olumsuz etkileri nedeniyle hayata geçirilememişti. Öte yandan Büyük Buhran ile birlikte Türkiye'nin izlediği devletçilik politikası doğrultusunda İzmir Limanı devlet tarafından satın alınmıştı.
Özet (Çeviri)
Port of İzmir made its appearance in history with the first foundation of the city of İzmir in Tepekule (Bayraklı) around 3000 BC. However, it only became a prominent center of trade in The Eastern Mediterranean after it came under the rule of Ionians in the 8th century BC. On the other hand, there have been many circumstances that affected The Port of İzmir's commercial activity negatively throughout history. The first of these was the attack done by the Lydians in the 7th century BC. Later, the Persians attacked and sacked the city in the 6th century BC. After these attacks, the city of İzmir lost the wealth it had in the Ionian period. The port's trade which stagnated after these negative events, revived after the city's refoundation on Mount Pagos (Kadifekale/Konak) that is to the south of Tepekule. Later, the city of İzmir and its port came under the rule of The Roman Empire in the 2nd century BC. Later it started to be governed by The Eastern Roman Empire when The Roman Empire divided into two in the 4th century AD. The city stayed under the rule of The Eastern Roman Empire until the mid-14th century except for the short period of Çaka Bey's rule in the 11th century. The Port of İzmir was more prominent from a military perspective rather than commercial during this period. The Eastern Roman Empire constructed a shipyard in the port and built a navy. By the mid-14th century, Lower İzmir, which The Port of İzmir was in, had come under the rule of The Knights of Rhodes, and Upper İzmir under the rule of Aydınoğulları. So the city was divided into two. It's safe to say this situation had a negative effect on The Port of İzmir's trade, because the city having two separate governances broke the unity of the port and the hinterland. The Port of İzmir was weaker in terms of trade than Balat and Ayasulug to its south in the 14th century. The disunity in the city of İzmir lasted until the entire city came under the rule of The Ottoman Empire in the mid-15th century. Nevertheless, The Port of İzmir wasn't a large trade center in the 15th and the 16th century yet. The Port of Çeşme was the most prominent port in the trade with Europe in these centuries, rather than the Port of İzmir. Nevertheless, the rapid economic development in Europe started to affect the trade in The Eastern Mediterranean and this situation improved The Port of İzmir's trade. The Port of İzmir became one of the important trade centers in The Eastern Mediterranean as of the 17th century. The Port of İzmir's trade had its next period of rapid improvement in the 19th century. The industrial revolution, which started in Great Britain in the late 18th century, affected The Port of İzmir's trade positively. The most important reason for this is that Anatolia was a resource of raw materials and was geographically situated close to Europe. The Europeans became more interested in Western Anatolia in the 19th century and so The Port of İzmir entered a process of quick development. A dock in its modern sense was first built in the port by the French in this century. Also, Kasaba and Aydın railways, which were built by the British in Western Anatolia strengthened The Port of İzmir's connection to its hinterland and increased its foreign trade. The Port of İzmir's commercial activity was increasing. The Port of İzmir's commercial activity continued until the start of World War I, but the port was closed to trade in the years of war. After World War I ended in 1918, the city underwent the Greek occupation in the years 1919-1922. This affected The Port of İzmir's trade negatively. The port's trade improved again starting from the 9th of September 1922 which marked the end of the Greek occupation. With the effect of the establishment of peace, the liberal economic policies during the first years of the Republic and the part in The Treaty of Lausanne concerning keeping the tariff walls, The Port of İzmir's trade started improving again. In the year 1929, The Port of İzmir was one of the most important foreign trade centers that Turkey had. Nevertheless, The Great Depression which started with the crash of The New York Stock Exchange in the USA in October 1929 and spread quickly to the world, affected The Port of İzmir's trade negatively in many ways. The foreign trade volumes of Turkey and other countries in the world shrunk and the prices of agricultural products decreased. This had a negative effect on the commercial activities of The Port of İzmir, which was a center of foreign trade and was exporting the agricultural products produced in Western Anatolia. Also, projects like building a modern port in Alsancak and the electrifying of the streetcars in the dock couldn't be realized because of the negative effects of The Great Depression. On the other hand, The Port of İzmir was bought by the government in accordance with the statist economic policies that Turkey followed during the period of The Great Depression.
Benzer Tezler
- 1929 dünya ekonomik buhranının Mersin limanı üzerine etkileri
The effects of the world economic depression in 1929 on Mersin port
SELÇUK DURAK
- 1929 İzmir'in sosyo-ekonomik ve kültürel yapısı
Socio-economic and cultural structure of İzmir in 1929
HASAN HÜSEYİN GENÇ
Yüksek Lisans
Türkçe
2010
SosyolojiDokuz Eylül ÜniversitesiAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
DR. LEYLA KIRKPINAR
- 1929 Dünya ekonomik bunalımının İzmir ekonomisine etkileri
The Effects of 1929 world economic crisis on İzmir economy
ÜLKER ZENGİN SÖNMEZ
Yüksek Lisans
Türkçe
1998
EkonomiDokuz Eylül ÜniversitesiAtatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ERGÜN AYBARS
- Türkiye iktisat politikalarının belirlenmesinde iktisadi kurum-kural ve kuruluşların rolleri
Başlık çevirisi yok
İBRAHİM GÜRAN YUMUŞAK