Geri Dön

Ar-Ge projelerinin ticarileştirilmesindeki bariyerlerin bulanık bilişsel haritalama ile ele alınması: Beyaz eşya sektöründe bir uygulama

Analysis of barriers to commercialization of R&D projects using fuzzy cognitive mapping: An application in the white goods industry

  1. Tez No: 636934
  2. Yazar: MERVE HUSSİ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. UMUT ASAN
  4. Tez Türü: Yüksek Lisans
  5. Konular: Endüstri ve Endüstri Mühendisliği, Industrial and Industrial Engineering
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Teknik Üniversitesi
  10. Enstitü: Fen Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Mühendislik Yönetimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 123

Özet

Bu çalışmada, beyaz eşya sektöründeki Ar-Ge projelerinin ticarileştirilme başarısızlığının uzun vadede önüne geçebilmek için hangi bariyerlere odaklanılması gerektiğinin ortaya konması hedeflenmiştir. Geliştirilen teknolojilerin ticarileşme başarısı günümüzün dinamik ve rekabetçi pazar ortamında hayatta kalabilmek için önemlidir. Sürekli yeni çıkan teknolojiler, değişen müşteri ihtiyaçları ve trendler nedeniyle firmaların bu dinamik yapıya ayak uydurması gerekmektedir. Yeni bir ürünü veya özelliği pazara ilk sunan olmak marka değeri ve rekabet avantajı açısından büyük önem taşımaktadır. Dolayısıyla rekabet avantajı kazanmak, karını arttırmak, sürdürülebilirliğini sağlamak açısından ticarileştirmeye verilen önem yüksek düzeyde olmalıdır. Bu nedenle de bu çalışmada, Ar-Ge projelerinin ticarileştirilememesinde etkili olan bariyerler belirlenerek uzun vadede ticarileştirme başarısızlığının minimuma indirilmesine katkı sağlanması hedeflenmiştir. Çalışma kapsamında ilk olarak detaylı bir literatür taraması yapılmıştır. Ticarileştirmeyi çeşitli alanlarda ele almış birçok çalışma incelenmiştir. Yapılan çalışmalarda hangi yöntemlerin kullanıldığı, hangi başarı/başarısızlık faktörleri ve bariyerlerin ele alındığı, çalışmaların amaç ve bulguları detaylı olarak incelenmiştir. Literatüre bakıldığında çoğunlukla teknolojinin ticarileştirilmesi adı altında çalışmalar yapılmış olup bunun yanında Ar-Ge projelerinin ticarileştirilmesi, üniversite araştırmalarının ticarileştirilmesi başlığı altında yapılan çalışmalar da mevcuttur. Literatürlerde yakıt hücresi teknolojilerinin ticarileştirilmesi, yenilenebilir enerji kaynakları teknolojilerinin ticarileştirilmesi gibi özel olarak odaklanılan sektörler de vardır. Literatüre bakıldığında ticarileştirme üzerine yapılan çalışmaların çoğunluğunda yapısal eşitlik modellemesi, lojistik regresyon analizi, vaka analizi gibi yöntemlerin kullanıldığı görülmüştür. Bu yöntemler kullanılırken bazıları ticarileştirmeyi etkileyen başarı faktörlerine odaklanmış bazıları başarısızlık faktörlerine odaklanmış ve bunları bariyer olarak da adlandırmıştır. Bu çalışmada, literatürde kullanılmış yöntemlerden farklı olarak kısıtlayıcı varsayımları olmayan, etkin karar vermeyi destekleyen ve ticarileştirme alanında daha önce hiç uygulanmamış olan bulanık bilişsel haritalama yöntemi kullanılmaya karar verilmiştir. Ar-Ge projelerinin ticarileştirilmesindeki bariyerlerin belirlenmesi probleminin yapılandırılıp analiz edilebilmesi için kullanılan bu yöntemin bir üstünlüğü, bu karmaşık problemin bileşenleri arasındaki nedensel ilişkiler üzerinden sistemin davranışını dinamik olarak modelleyebiliyor olmasıdır.Aynı zamanda BBH ile karmaşık ilişki ağları görselleştirilerek problemin daha etkin bir incelemesi yapılabilmektedir. Fakat Ar-Ge doğası gereği belirsizlik içerdiğinden ve değişkenlik gösterdiğinden sonuçların da başlangıç koşullarına duyarlı olması ve değişkenlik göstermesi açısından klasik bilişsel haritalama metodu yerine literatürde yeni önerilen başlangıç koşullarına duyarlı bulanık bilişsel haritalama kullanılmıştır. Bu çalışmada, olası ticarileş(tir)me bariyerlerini belirleyebilmek için öncelikle kapsamlı bir literatür taraması yapılmıştır. Bu tarama sonucunda literatürdeki çalışmalar başarı faktörlerine ve (bariyerleri de kapsayan) başarızızlık faktörlerine göre ayrı ayrı sınıflandırılarak özetlenmiştir. Bir sonraki aşamada beyaz eşya sektöründeki Ar-Ge projelerinin ticarileştirilememesinde etkili olabilecek bariyerler belirlenmiştir. Bu bariyerleri belirlerken çoğunlukla yapmış olduğumuz literatür çalışmasından faydalanılmıştır. Özellikle literatürlerde çok sık irdelenmiş ve etkili olduğu belirlenmiş faktörler/bariyerler seçilmeye çalışılmıştır. Ayrıca sektördeki uzman görüşleri de alınarak literatürde yer almayan bazı bariyerler de çalışmaya dahil edilmiştir. Bu da çalışmaya özgünlük katan bir başka nokta olmaktadır. Sonuç olarak Ar-Ge projelerini ticarileştirme başarısızlığını etkileyen 33 bariyer belirlenmiştir ve bunlar sekiz ana başlık altında toplanmıştır. Bu başlıklar teknoloji, pazar/pazarlama, finans/ekonomi, organizasyon, hukuk, sosyal/çevre, kullanıcılar ve geliştiriciler olmuştur. Teknoloji, pazar, finans ve hukuk diğer çalışmalarda da en çok kullanılan başlıklardır. Sonrasında seçilmiş olan bariyerler arasındaki ilişkiler belirlenmiştir. Bu ilişkilerin belirlenebilmesi için Ar-Ge'de çalışan beş uzmandan görüş alınmıştır. İlişkiler belirlenirken çok iyi, iyi, orta, zayıf, çok zayıf derecelendirmeleri kullanılmıştır. Bu dilsel ifadeleri sayısallaştırmak ve bunu yaparken de belirsizliği dikkate alabilmek için bulanık sayılar kullanılmıştır. Yapılan değerlendirmeler sonucunda en az üç uzmanın sıfırdan farklı derecelendirmiş olduğu ilişiler dikkate alınmış ve uzman görüşlerini birleştirirken toplamların ortalaması yöntemi kullanılmıştır. Bir sonraki aşamada ise bu bariyerlerin Ar-Ge projelerini ticarileştirme başarısızlığına etkilerinin derecelendirilmesi istenmiştir. Bunun için online bir anket hazırlanmış olup değerlendirmede 11 uzman yer almıştır. Ankette bunların ters etkileri de yani Ar-Ge projelerini ticarileştirme başarısızlığının bu bariyerlere olan etkisi de sorulmuştur ve yine bir önceki değerlendirmeyle aynı derecelendirme metodu kullanılmıştır. Değerlendirmeleri birleştirirken yine toplamların ortalaması yöntemi kullanılmıştır. Ar-Ge projelerinin ticarileştirilmesindeki bariyerlerin mevcut durumunu ortaya koyan başlangıç vektörünü belirleyebilmek için altı tane ticarileştirilememiş ve altı tane de ticarileştirilmiş Ar-Ge projesi seçilmiştir. Bu on iki proje belirlenmiş olan 33 bariyer açısından değerlendirilmiştir. Her bir bariyerin projede ne kadar etkili olduğu puanlandırılmıştır. Puan skalası 0 - 0,2 - 0,4 - 0,6 - 0,8 - 1 olarak yapılmıştır. Bir de her grubun kendi ortalaması alınarak ilave birer başlangıç vektörü elde edilmiştir. Toplamda 14 başlangıç vektörü elde edilmiş olup 14 senaryo uygulaması yapılmıştır. Senaryo analizlerinin amacı, yöntemin başlangıç vektörüne olan duyarlılığını analiz etmek ve her bir farklı proje de odaklanılması gereken bariyerleri bulmaktır. Sonrasında, her iki grupta yer alan başlangıç vektörlerinin kendi aralarında anlamlı şekilde farklılaşıp farklılaşmadığını tespit etmek amacıyla hipotezler kurulmuş ve tek yönlü varyans analizi ve t-testi ile sınanmıştır. Gruplar arasında anlamlı farklılık olduğu sonucu elde edilmiş ve çalışmanın bir sonraki aşamasına geçilmiştir. İlişkiler ve başlangıç vektörleri belirlendikten sonra Asan ve Kadaifci (2020) tarafından önerilen bulanık bilişsel haritalama yöntemi kullanılmıştır. Bir önceki aşamada Ar-Ge projelerinin ticarileştirilme başarısızlığı da eklenerek elde edilmiş 34 faktörün ilişkileri ile oluşturulmuş komşuluk matrisinin kuvvetleri alınmıştır. Her bir kuvvet alma işleminden sonra matrisler normalize edilmiştir. Yöntemin önerdiği formül kullanılarak her bir iterasyonda başlangıç vektörü ve normalize edilmiş matristler çarpılmıştır. Sonuçların yakınsamaya başladığı noktada iterasyonlar kesilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre 33 bariyer etki derecelerine göre sıralanmıştır. Aynı işlem diğer 13 başlangıç vektörü için de yapılmıştır ve hepsinin sonucu karşılaştırılmıştır. Başlangıç vektörlerinin yedi tanesi ticarileştirilemeyen projelere, yedi tanesi ticarilaştirilebilen projelere ait olduğu için bu iki grubun istatistiksel karşılaştırması yapılarak sonuçların çift taraflı doğrulaması yapılmıştır. Diğer bir deyişle, sonuçların geçerliliğini göstermek amacıyla 14 senaryo için elde edilmiş sonuçlar arasında anlamlı farklılıklar olup olmadığı tek yönlü varyans analizi ve t-testi kullanılarak sınanmıştır. Ticarileştirilemeyen ve ticarileştirilen gruplardaki sonuçlar arasında anlamlı farklılıklar olduğu görülmüş ve sonuçların geçerliliği sağlanmıştır. Sonuçlara baktığımızda ilk üç sıradaki bariyerin hiç değişmediği görülmüştür. Bunlar;“çıktının finansal geri dönüşünün iyi olmaması”,“ekibin beklenti ve motivasyonunun düşük olması”,“pazar potansiyelinin olmaması”olmuştur. Dolayısıyla bu üç bariyere odaklanıldığında aslında uzun vadede ticarileş(tir)me başarısızlığının azalacağı sonucu çıkarılabilmektedir. Yöntemi, ticarileştirilen projeler için çalıştırdığımızda yine bu ilk üç sırada çıkan bariyerler değişmemiştir. Projelerin bu üç bariyerde başarılı olmasının ticarileşebilmelerini olumlu etkilediği söylenebilir. Bu bulgular önerilen modelin geçerliliğini destekler niteliktedir. İlk üç bariyerden sonra diğer bariyerlerin sıralamalarında başlangıç vektörlerinden kaynaklı olarak farklılaşmalar gözlemlenmiştir. Dolayısıyla elde edilen sonuçlar çalışmanın amacına uygun olarak başlangıç koşullarına duyarlı çıkmış ve her bir proje için farklı/özgün sonuçlar elde edilmiştir. Beyaz eşya sektöründe yer alan firmalar, çalışmanın sonunda elde edilen uzun vadede etkili bariyerler üzerine odaklanabilir ve onları maksimum düzeyde engellemeye veya minimize etmeye çalışabilir. Bu sayede, daha fazla proje ticarileştirilerek pazarda rekabet avantajı, sürdürülebilirlik ve daha fazla karlılık gibi büyük avatajlar elde edilebilir. Daha önce yapılan çalışmalarda beyaz eşya sektörüne ait Ar-Ge projelerinin ticarileştirilmesi ile ilgili bir çalışma bulunmamaktadır. Ayrıca ticarileştirme üzerine yapılan çalışmalarda daha önce bulanık bilişsel haritalama yönteminin kullanılmadığı da görülmüştür. Bu açılardan çalışmanın özgün olduğu ve literatüre önemli bir katkı sağladığı söylenebilir. Ayrıca, literatürde yeni önerilen bulanık bilişsel haritalama yönteminin kullanılması sonuçların başlangıç koşullarına duyarlı çıkmasına ve bu sayede ticarileştirilen ve ticarileştirilemeyen projelerin karşılaştırılabilmesine olanak vermiştir. Bu katkılar çalışmanın özgünlüğünü de ayrıca desteklemektedir.

Özet (Çeviri)

This study aims to reveal the barriers to be focused on in the long term in order to prevent commercialization failures of R&D projects in the white goods industry. In nowadays the success of commercialization of developed technology is important in order to survive in a dynamic and competitive market environment. Due to the constantly emerging technologies, changing customer needs and trends, companies must keep up with this dynamic structure. Being the first to introduce a new product or feature to the market is very important in terms of brand value and competitive advantage. Because of this, the importance given to commercialization should be at a high level in order to gain competitive advantage, increase profits and keep its sustainability. Therefore, in this study, it is aimed to contribute to the minimization of commercialization failure in the long term by determining the barriers that may be effective in the commercialization failure of R&D projects. Firstly, literatures within the scope of this study were reviewed in detail. Various studies dealing with commercialization in various field have examined. It has analyzed that which methods are used in the studies, which success / failure factors and barriers are considered, the aims and findings of the studies are examined in detail. When the literatures are reviewed it has shown that mostly studies with the name of commercialization of technology have been carried out. Besides, there are also studies with the name of commercialization of R&D projects and commercialization of university researches. In literature there are also sectors specially focused, like commercialization of fuel cell technology and renewable energy resources technology. Considering the literature, it can be seen that the methods such as structural equation modelling, logistic regression analysis, case studies are used in the majority of the studies on commercialization. While using these methods, some focused-on success factors affecting commercialization, others focused on failure factors and also called them barriers. In this study, unlike used in literatures, it has been decided that to use fuzzy cognitive mapping method that does not have restrictive assumptions, supports effective decision making and has never been applied in commercialization before. An advantage of this method, which is used to configure and analyze the problem of determining barriers in the commercialization of R&D projects, is that it can dynamically model the system's behavior through causal relationships between the components of this complex problem. At the same time, a more effective examination of the problem can be made by visualizing complex relationship networks with FCM. However, since the R&D nature contains uncertainty and varies, new fuzzy cognitive mapping proposed in the literature that is sensitive to the initial conditions was used instead of the classical cognitive mapping method in order to be sensitive to the initial conditions and show variability. In this study, a comprehensive literature review was carried out in order to determine possible commercialization barriers. After that, the studies in the literature are summarized and classified according to success factors and failure factors (including barriers). In the next step, barriers can be effective on commercialization failure of R&D projects in the white goods industry have been determined. While determining these barriers mostly literature review that we make is used. In particular, it has been tried to select factors / barriers that have been examined frequently and determined to be effective in the literature. In addition, some barriers that are not included in the literature are included in the study by taking the opinions of experts in the sector. This also be a unique point for this study. As a result, 33 barriers affecting the commercialization failure of R&D projects have been determined and they are gathered in eight primary titles. These titles are technology, market/marketing, finance/economy, organization, legality, social/environment, consumers and developers. Technology, market, finance and legality are also commonly used titles in other studies. In afterwards, relations between the chosen barriers are determined. In order to determine these relations, opinions of five experts working in R&D were received. While determining the relations; very good, good, average, poor, very poor ratings have been used. Fuzzy numbers are used to digitize these linguistic variables and to take into account uncertainty. As a result of the evaluations, the relationships that at least three experts rated non-zero were taken into consideration and the center of sums method was used when combining expert opinions. In the next stage, the effects of these barriers on the commercialization failure of R&D projects were asked to be graded. In order to do that, an online survey has been prepared and 11 experts have been involved during the evaluation. In the survey, their opposite effects, namely the effect of the commercialization failure of R&D projects on these barriers, were also asked and the same rating method was used as in the previous evaluation. While combining the evaluations center of sums method have been used again. In order to determine the initial vector which shows the current situation of the barriers for commercialization of R&D projects, six non-commercialized and six commercialized R&D projects have been chosen. These twelve projects were evaluated in terms of the 33 determined barriers. Each barrier scored according how they were effective in the project. The score scale is 0 - 0,2 - 0,4 - 0,6 - 0,8 – 1. Additionally, by taking the average of each group, two initial vectors have been obtained. A total of 14 initial vectors were obtained and 14 scenarios were implemented. The purpose of the scenario analysis is that to analyze the sensitivity of the method to initial vectors and to find the barriers to focus in each different project. Afterwards, hypotheses were created and tested by one-way ANOVA and t-test in order to determine whether the initial vectors in both groups differ significantly among themselves. It has determined that there are significant differences between the groups and then passed in to the next level of the study. After determining the relationships and initial vectors, the new fuzzy cognitive mapping method proposed by Asan and Kadaifci (2020) was used. In the previous stage, the commercialization failure of R&D projects was added as a thirty fourth factor and the powers of the final adjacency matrix were obtained, and the matrices were normalized after each power. In the method, the initial vector and normalized matrices are multiplied at each iteration using the newly proposed formula. Iterations are stopped at the point where the results converge. After that, 33 barriers are ranked according to their effectiveness degree. Same process done for other 13 initial vectors and all their results are compared. Because of seven initial vectors belong to non-commercialized projects and seven of them belong to commercialized projects, statistical comparison of these two groups had done and results verified as two sided. In other words, in order to show the validity of the results whether there are significant differences between the results obtained for 14 scenarios was tested using one-way ANOVA and t-test. It has been seen that there are significant differences between non-commercialized and commercialized projects and the validity of the results are provided. When the results are viewed, barriers in the first three row has never been changed. These are“insufficient financial return of the output”,“low expectations and insufficient motivations of developers”,“no market potential”. Therefore, when these three barriers are focused, it can be concluded that in the long term, the commercialization failure will decrease. When this method used again for commercialized projects, the barriers that came out in these top three ranks did not change. It can be said that the success of the projects in these three barriers has a positive effect on their commercialization. These findings support the validity of the proposed model. After first three barriers, it has been observed that ranking in the other barriers are different because of the difference in initial vectors. Therefore, the results obtained were sensitive to the initial conditions in accordance with the purpose of the study and different / specific results were obtained for each project. Companies in the white goods industry can focus on the long-term effective barriers obtained at the end of the study and try to prevent or minimize them at the maximum level. In this way, more projects can be commercialized and great advances such as competitive advantage in the market, sustainability and more profitability can be obtained. In the previous studies, there is no study related to the commercialization of the R&D projects of the white goods industry. Also, in studies which are done on commercialization it has been seen that fuzzy cognitive mapping method has not been used before. It can be said that the study is original and makes an important contribution to the literature. In addition, the use of the fuzzy cognitive mapping method proposed in the literature has enabled the results sensitive to the initial conditions. In this way, it enabled the comparison of commercialized projects and non-commercialized projects. These contributions also support the originality of this study.

Benzer Tezler

  1. Ar-ge projelerinin karmaşıklığının değerlendirilmesi: Bayes inanç ağı yaklaşımı

    Assessing r&d project complexity: A bayesian belief network approach

    ZÜLFİYE DERİN

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Endüstri ve Endüstri Mühendisliğiİstanbul Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYBERK SOYER

  2. Using an integrated fuzzy MCDM method with balanced scorecard for R&D project performance assessment

    AR-GE projelerinin performans değerlendirmesinde dengeli kurumsal karne ve entegre bulanık çok ölçütlü karar verme yöntemlerinin kullanılması

    ÖMER GÜNDÜZ

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2014

    Endüstri ve Endüstri MühendisliğiGalatasaray Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÜLÇİN BÜYÜKÖZKAN FEYZİOĞLU

  3. AR-GE projelerinin önceliklendirilmesi ve seçimi için çok kriterli bir model önerisi

    A multi criteria model proposal for prioritization and selection of R&D projects

    DENİZ PEKER

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    Endüstri ve Endüstri MühendisliğiGazi Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. METİN DAĞDEVİREN

  4. Ar-ge projelerinin başarısını etkileyen sosyal ve duygusal yetenekler: Türkiye'deki Ar-Ge merkezleri üzerine bir çalışma

    Social and emotional competencies affecting the success of r&d projects: A study on R&D centers in Turkey

    COŞKUN CEBECİ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    İşletmeMaltepe Üniversitesi

    İşletme Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NAZİF GÜRDOĞAN

  5. R-D project performance evaluation with multiple and interdependent criteria

    AR-GE projelerinin performansının değerlendirilmesi için bağımlı kriterler ile çok kriterli karar verme yaklaşımı

    ZEYNEP TOHUMCU

    Yüksek Lisans

    İngilizce

    İngilizce

    2007

    Endüstri ve Endüstri MühendisliğiOrta Doğu Teknik Üniversitesi

    Endüstri Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. ESRA KARASAKAL