Geri Dön

Direkt antiglobulin testin fetüs ve yenidoğanın hemolitik hastalığını tanımlama ve şiddetini tahminde klinik değeri

Clinical value of the direct antiglobulin test for the identification and estimation of severity of hemolytic disease of fetus and newborn

  1. Tez No: 641515
  2. Yazar: MEHMET ATEŞ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. YEŞİM AYDINOK
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Hematoloji, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Hematology, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2019
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ege Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 74

Özet

Fetus ve Yenidoğanın Hemolitik Hastalığı (FYHH) son yıllarda sıklığında azalma olmakla beraber yüksek mortalite oranları ve uzun dönem morbiditesi nedeniyle önemini halen korumaktadır. Amaç: Bu çalışma ile Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesinde (EÜTFH) doğan bebeklerde, ABO ve ABO dışı FYHH sıklığını saptamayı ve Direkt Antiglobulin Test (DAT) pozitifliğinin FYHH'nı ve şiddetini öngörmedeki değerini incelemeyi ve FYHH tanısındaki diğer immun-hematolojik test algoritmalarını gözden geçirmeyi planladık. Gereç ve Yöntem: EÜTFH'de 1 Ocak 2018 – 31 Aralık 2018 tarihleri arasında doğan ve kan merkezimize DAT çalışılmak üzere kan örneği gönderilmiş olan 1737 yenidoğan ve anneleri çalışmaya dahil edildi. Perinatal döneme ait ABO, Rh(D) kan grubu, DAT sonucu, hastaneye yatış durumu, fototerapi gereksinimi, bilirubin ve hematokrit seviyeleri, intrauterin hastalık durumu, intrauterin gelişme geriliği (İUGG), antikor tarama ve antikor tanımlama çalışmaları kayıt altına alındı. Yenidoğanların annelerine ait gestasyon haftası, önceki gebelikler, Rh(D) ve ABO kan grubu, indirekt antiglobulin test (İAT), antikor tarama sonuçları, gereklilik halinde yapılan İAT titrasyonu ve antikor tanımlama özelikleri incelendi. Rh D negatif annelere yapılan anti D immunglobulin ile FYHH ilişkisi incelendi. Bu bilgilere KHD (Kadın Hastalıkları ve Doğum Anabilim Dalı) hastaneye yatış dosyaları, Yenidoğan Bilim Dalı hastaneye yatış epikrizleri ve doğum kayıt dosyalarından ulaşıldı. Bulgular: Çalışmaya alınan 1737 yenidoğanın 95 (%5,4)'inde DAT pozitif saptanırken bu grupta fototerapi alma oranları, fototerapi süresi, maksimum bilirubin ortalaması, İUGG varlığı istatistiksel olarak anlamlı derecede yüksek saptandı. ABO uygunsuzluğu olan grupta fototerapi alma oranı, ABO uygunsuzluğu olmayan gruba göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek iken (p=0,018), Rh(D) uygunsuzluğu olan ve olmayan yenidoğanlar arasında fototerapi alma oranı açısından istatistiksel anlamlı bir fark yoktu. Gebelerin 820 (%47,2)'sine antikor tarama yapılmış ve 50'inde (%60) pozitif saptanmıştı. Antikor taraması pozitif olan bu gebelerin 43'üne (%86) antikor tanımlama yapılmıştı. En sık D (%69)' ye karşı antikor mevcut olup bunu %11 ile Kell'e karşı antikor varlığı izlemekteydi. RhD ilişkili FYHH önlenmesinde en etkin yol olan Rh(D) immunglobulin uygulamasının 172 gebeden 104'üne (%60,5) yapıldığı, yapılmayan 68 gebeden de 52'sine yapılmama nedeninin bebeğin Rh(D) negatif saptanması olduğu belirlendi. DAT pozitif saptanan 95 bebeğin sadece bir tanesinde antikor tarama yapıldığı belirlendi. DAT pozitifliği bulunmayan 31 yenidoğana antikor tarama yapılmış olup bunlardan hiçbiri fototerapi almamıştı. DAT pozitif olguların fototerapi alma oranı (%9.4), DAT negatif olgulara (%1.8) göre anlamlı olarak yüksek bulundu. DAT

Özet (Çeviri)

Hemolytic disease of fetus and newborn (HDFN) is still important because of its high mortality and long-term morbidity although its incidence has been decreasing in recent years. Aim: In this study, we aimed to determine the incidence of ABO and non-ABO HDN (Hemolytic disease of newborn) and to investigate the value of Direct Antiglobulin Test (DAT) positivity in detecting FHM (Hemolytic disease of fetus). Since prenatal treatment options are available, immunohematological tests and algorithms have been developed to identify HDFN during pregnancy. We aimed to review the algorithms that have been developed to prevent alloimmunization and to ensure proper management if developed. We purposed to investigate the use of immunohematological laboratory tests in detection and management of perinatal HDFN. Materials and Methods: 1737 newborns who were born in Ege University Medical School Hospital between January 1, 2018 and December 31, 2018 and whose blood samples were sent to our blood center to study DAT and their mothers are included. ABO, Rh blood group, DAT result, hospitalization, phototherapy requirement, bilirubin and hematocrit levels, intrauterine disease status, presence of IUGR, antibody screening and antibody identification studies of were recorded to detect the presence of perinatal HDFN. Gestational week, gravida, Rh and ABO blood group, indirect antiglobulin (IAT), antibody screening results, IAT titration and antibody identification performed if needed of the pregnant women are recorded. The relationship between HDFN and anti-D immunoglobulin administered to Rh D negative mothers was examined. This information was obtained from Department of Obstetrics and Gynecology hospitalization files, hospitalization epicrisis of the Newborn Department and birth registry files. The rate of phototherapy (9.4%) in DAT positive cases was significantly higher than in DAT negative cases (1.8%). No newborn phototherapy with DAT

Benzer Tezler

  1. Steroide dirençli ve nüks otoimmün hemolitik anemi hastalarının değerlendirilmesi

    Evaluation of patients with steroid-resistant and recurrent autoimmune hemolytic anemia

    SEVCAN KAN KOCA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    HematolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. MEMİŞ HİLMİ ATAY

  2. Kronik lenfositik lösemi tanılı hastalarda kıller ımmunoglobulın lıke receptor gen düzeyleri ve bu düzeylerin kll hastalarında görülen otoimmün olaylarla ilişkisi

    Killer immunoglobulin like receptor genotype in CLL patients and its relation with autoimmune phenomena observed in CLL patients

    MUSTAFA MURAT ÖZBALAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    Genetikİstanbul Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. TEOMAN SOYSAL

  3. Sistemik lupus eritematozus tanılı hastalarda sitopeni gruplandırılması ve immün hemolitik anemi sıklığının belirlenmesi

    Classification of cytopenia and determination of the frequency of immune hemolytic anemia in patients with systemic lupus erythematosus

    TUĞBA ALTUNKAYA

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    HematolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. OSMAN YOKUŞ

  4. İndirekt hiperbilirubinemili yenidoğanlarda ABO, RH ve subgrup uyuşmazlıkları

    ABO, RH and subgrup incompatibility in newborn with indirect hyperbilirubinemia

    NURULLAH DEVECİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıErciyes Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. NEŞİDE ÇETİN

  5. Coombs pozitif olguların epidemiyolojik verilerinin retrospektif değerlendirilmesi

    Retrospective evaluation of the epidemiological data of the coombs positive cases

    GÖKHAN ÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    HematolojiDokuz Eylül Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. İNCİ ALACACIOĞLU