Geri Dön

Over torsiyonunda erken ve geç biyokimyasal belirteç olarak iskemi modifiye albumin ile d-dimer düzeylerinin karşılaştırılması ve patoloji sonuçları ile değerlendirilmesi

The role of ischemia modified albumin and d-dimer as early or late biochemical markers in ovarian torsion and evaluation with pathology results

  1. Tez No: 650571
  2. Yazar: AYÇA KARATAŞ GÜRGÜN
  3. Danışmanlar: DR. IŞIK KABAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kadın Hastalıkları ve Doğum, Obstetrics and Gynecology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2015
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Haydarpaşa Numune Eğt. ve Arş. Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 73

Özet

ÖZET AMAÇ: Overyan ya da adneksiyel torsiyon, overin, tuba uterinanın ya da her ikisinin kendi vasküler aksı etrafında dönmesi sonucu, bu anatomik yapılarla alakalı kan akışının bozulmasıdır. Genellikle reprodüktif çağdaki kadınlarda görülmektedir. Prevelansı % 2.7 olup jinekolojik aciller içerisinde en sık 5. jinekolojik acildir. Bu yaş grubundaki kadınların fertilite arzusu olmakla beraber adneksiyel torsiyon, over rezervi ve fertilite beklentisini olumsuz etkileyebildiği için, erken tanısı ve tedavisi büyük önem arz etmektedir. Bu bilgiler ışığında, klinik tanısı net olarak koyulamayan ve çoğu zaman tanıda gecikme hatta tanı atlanması gibi durumlarla karşılaşılan adneksiyel torsiyon olgularını tespit etmeye yönelik erken bir biyokimyasal marker tespit etmeyi hedefledik. Bununla alakalı daha önce iskemi modifiye albumin ve D-dimer ayrı ayrı çalışılmış. Biz de bu değerlerin birlikte kullanımının ve patoloji değerleriyle ayrıntılı kıyaslamasının yapılmasının, adneksiyel torsiyon olgularının erken tanısında başvurulabilecek güvenilir bir biyokimyasal marker tespit etmeyi amaçlayarak bu deneysel çalışmayı yaptık. İkincil amacımız, kesin tanısı çoğunlukla diagnostik laparoskopi ile koyulabilen adneksiyel torsiyon olgularının, tespit edilebilecek bir biyokimyasal marker ile, morbidite ve mortalitesini azaltmak. Aynı zamanda başvurulacak daha maliyetli tanısal yöntemlerden ve gereksiz operasyonlardan kaçınmayı amaçladık. GEREÇ ve YÖNTEM: 24 adet Wistar albino sıçan randomize olarak 3 gruba ayrıldı. Sham grubu (Grup 1) deneklere laparatomi yapılıp uterin kornlar ve adneksler tespit edildikten sonra overler palpe edilerek operasyon sonlandırıldı ve 4 saat sonra İMA ile D-dimer için kan örnekleri alınarak relaparatomi ile bilateral overler çıkarılarak histopatolojik incelemeye gönderildi. Grup 2 denekleri laparatomi ile adneksler tespit edildikten sonra kendi etrafında 3 tur çevirilerek torsiyon modeli oluşturuldu ve torsiyone adneks batın yan duvarına sütüre edilerek tespit edildi. 4 saat sonra Grup1'e yapılan işlemler Grup 2'ye tekrarlandı. Grup 3 deneklerine de Grup 2 gibi aynı işlemler yapıldı ancak torsiyon süresi 24 saat olarak uygulandı. Tüm gruplardaki İMA ve D-dimer sonuçları ile patolojik sonuçlar istatistiksel olarak incelendi. p0.05). 24 saatlik torsiyon (Grup 3) grubunun IMA düzeylerinin, 4 saatlik torsiyon (Grup 2) ve Sham (Grup 1) gruplarından yüksek olması dikkat çekici düzeydedir. D-dimer değerleri için Sham grubunun (Grup 1) d–dimer düzeyleri ortalama 250.71±71.95 ng/ml ve medyan 257.18 ng/ml; 4 saatlik torsiyon (Grup 2) grubunun ortalama 1740.20±913.74 ng/ml ve medyan 1528.15 ng/ml; 24 saatlik torsiyon (Grup 3) grubunun ise ortalama 474.36±222.44 ng/ml ve medyan 493.49 ng/ml'dir. Gruplara göre d–dimer düzeyleri arasında istatistiksel olarak ileri düzeyde anlamlı farklılık saptanmıştır (p=0.001; p0.05). Gruplara göre en iyi kesme değeri d-dimer için 402 olarak saptanmıştır. D-dimer düzeyinin 402 kesme değeri için; duyarlılık %81.25; özgüllük %100; pozitif kestirim değeri 100 ve negatif kestirim değeri 72.73'dür. İMA ve D-dimer düzeyleri arasında anlamlı ilişki tespit edilmemiştir. Histopatolojik incelemde ise; yapılan ikili karşılaştırmalara göre; 24 saatlik torsiyon (Grup 3) grubunun folikül hücre dejenerasyon düzeyleri, 4 saatlik torsiyon (Grup 2) ve Sham grubundan (Grup 1) anlamlı şekilde yüksektir (p=0.001; p=0.001; p0.05). 24 saatlik torsiyon (Grup 3) ve 4 saatlik torsiyon (Grup 2) gruplarının kanama düzeyleri, Sham grubundan (Grup 1) anlamlı şekilde yüksektir (p=0.001; p=0.002; p0.05). Yapılan ikili karşılaştırmalara göre; 24 saatlik torsiyon (Grup 3) grubunun nekroz düzeyleri, 4 saatlik torsiyon (Grup 2) ve Sham grubundan anlamlı şekilde yüksektir (p=0.001; p=0.001; p0.05). ÇIKARIM: Çalışmamız gösteriyor ki; D-dimer over torsiyonunda akut dönemde yol gösterici bir marker olabilir. Grup 2 düzeylerinin Grup 3 düzeylerinden anlamlı derecede yüksek olması erken dönem over torsiyonu tanısında kullanılabilir bir marker olduğunu göstermekle beraber İMA değerleriyle karşılaştırıldığında korelasyon izlenmemiştir. Ancak İMA değerlerinin çalışmamıza göre Grup 3 düzeylerinin daha yüksek olması ve diğer gruplardan anlamlıya yakın farkı olması, torsiyon süresinin uzadıkça D-dimer düzeyleri düşerken İMA değerlerinin 24 saatlik dönemde arttığı görülmüştür. Patoloji bulguları ile de birlikte değerlendirildiğinde torsiyon süresi uzadıkça over hasarının artması ve İMA düzeylerinde de anlamlıya yakın artış olması diğer çalışmalardan farklı olarak İMA düzeylerinin uzun dönemde bir belirteç olabileceğini ancak daha ileri düzeyde deneysel ve klinik çalışmalara gereksinim olduğunu göstermektedir.

Özet (Çeviri)

Abstract Objective: Our aim was to examine the potential roles of ischemia modified albumin(IMA) and D-dimer as reliable early diagnostic markers of ovarian torsion. Materials and methods: 24 Wistar albino rats were included and randomized into three groups. Control (sham) rats underwent laparotomy then bilateral ovaries removed for histopathological examination and concomitant blood sampling for IMA and D-dimer assays after 4 h. In the remaining groups, ovarian ischemia was achieved by rotating bilateral ovaries 1080° clockwise then blood samples were obtained and ovaries were removed after 4 h and 24 h. IMA and D-dimer levels as well as the histopathological injury scores were assessed in all groups. Results: A statistically higher significant difference in D-dimer levels in the 4-h torsion group (Group 2) than the other groups (P = 0.001, P < 0.01). Despite absence of statistical significance, the difference in IMA levels between the groups was close to statistical significance (P = 0.064; P > 0.05); accordingly IMA levels were higher in the 24-h torsion group (Group 3), than in 4-h torsion (Group 2) or sham (Group 1) group. Conclusion: Our results suggest that D-dimer may represent a valuable acute marker of ovarian torsion. The cut-off value for D-dimer was 402 ng/ml. Although rats in Group3 had higher IMA than in other groups, the difference was only close to statistical significance. Also, increasing duration of torsion was associated with reduced D-dimer levels, while IMA levels exhibited an increase during the 24 h period. In contrast with previous studies, IMA appeared to be a potential marker in the long term rather than the short term.

Benzer Tezler

  1. Deneysel over torsiyonunda ibuprofen'in koruyucu etkisi

    Protective effect of ibuprofen on experimental ovary torsion

    AYŞEGÜL AKBULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk CerrahisiPamukkale Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ OSMAN UZUNLU

  2. Ratlarda oluşturulan testis torsiyonunda asetilsalisilik asitin yararlılığı ve ultrason elastografinin yeri

    The usefulness of acetylsalicylic acid and the value of elastography in testicular torsion in rats

    EZGİ GÜN SOYTÜRK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Çocuk CerrahisiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÜNAL BIÇAKCI

  3. Deneysel over torsiyonu sonucunda oluşan histopatolojik hasar üzerine l citrullin'in antioksidan etkileri

    Antioxidant effects of l-citrullin on histopathological damage caused by experimental ovarian torsion

    İHSAN ŞAFAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Kadın Hastalıkları ve DoğumBolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MUSTAFA AYHAN EKİCİ

  4. Adneksiyal torsiyonda ultrasonografinin ve doppler ultrasonografinin etkinliği ve klinik bulgularla korelasyonunun belirlenmesi

    Determination of the efficiency of ultrasonography and doppler ultrasonography in adnexal torsion and its correlation with clinical findings

    SÜMEYYE BETÜL ERDEM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SEVGİ KOÇ

  5. Deneysel over torsiyonu modelinde over iskemi-reperfüzyon hasarında aşamalı detorsiyon ve hipoterminin overi koruyucu etkisinin karşılaştırılması

    Comparison of protective effect of gradual detorsion and hypothermia in ovarian ischemia-reperfusion injury

    ŞULE DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    Çocuk CerrahisiAdnan Menderes Üniversitesi

    Çocuk Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. SEZEN KARACA ÖZKISACIK