Geri Dön

Dispeptik şikayetleri olan hastalarda helicobacter pylori ile zonulin arasındaki ilişki

The relationship between helicobacter pylori and zonulin in patients with dispeptic complaints

  1. Tez No: 653735
  2. Yazar: SAADET YILMAZ
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. YASEMİN KAYA
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Helicobakter pylori, Zonulin, Dispepsi, Helicobacter pylori, Zonulin, Dyspepsia
  7. Yıl: 2020
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Ordu Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 104

Özet

Giriş: Dispeptik semptomlar dünya nüfusunun yaklaşık üçte birini etkilemektedir. H. Pylori ise asemptomatik taşıyıcılıktan gastrik kansere kadar değişen spektrumlarda hastalıklara yol açabilmekte ve dünya nüfusunun yarısını enfekte ettiği tahmin edilmektedir. Zonulin, bağırsak geçirgenliğini geri dönüşümlü olarak düzenleyen, hücreler arası tight junction proteinlerinden biri olup çeşitli hastalıklarla ilişkili olduğu gösterilmiştir. Biz bu çalışmada dispeptik şikâyetleri olan hastalarda zonulinin gastrik bariyerin bozulmasına neden olan H. pylori enfeksiyonu ile ilişkisi olup olmadığını araştırmayı amaçladık. Gereç ve Yöntem: Ordu Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları polikliniğine başvuran, dispeptik şikâyetleri olan, 18 yaş üstü, oryantasyon/kooperasyon bozukluğu olmayan, çalışmaya katılmayı kabul eden hastalar çalışmaya alınmıştır. Sosyodemografik özellikleri ve semptomları içeren anket hastalara yüz yüze uygulanmıştır. Hastaların hemogram ve biyokimyasal parametreleri kaydedilmiştir. Hastalardan venöz kan örnekleri alınmıştır. Alınan kan örneklerinden H. pylori antikor varlığı ve zonulin düzeyleri çalışılmıştır. Bulgular: Çalışmaya 375 hasta katılmıştır. Hastaların %75,8'i kadındı, yaş ortalaması 51,93±15,56 idi. Hastaların %42,9'unda H. pylori pozitifliği tespit edildi. H. pylori pozitifliği olan hastalarda şebeke suyu içme oranı ve çekirdek ailede yaşam oranı anlamlı daha yüksek bulundu (sırasıyla p=0,025, p=0,021). H. pylori pozitifliği etkileyen parametreleri değerlendirmek için yapılan Univariate analiz sonucunda trombositlerin ve lenfositlerin bağımsız risk faktörleri olduğu; trombosit düzeyinin artması H. pylori pozitifliğini 0,995 kat (p=0,002), lenfosit düzeyinin artması H. pylori pozitifliğini 0,680 kat (p=0,002) azalttığı bulundu. Multivariate analiz sonucuna göre de Hemoglobin düzeyinin artması H. pylori pozitifliğini 0,690 kat (0,004), trombosit düzeyinin artması H. pylori pozitifliğini 0,988 kat (0.05). Sonuç: Barsak geçirgenliğinde önemli rol oynayan ve inflamatuvar gastrointestinal sistem bozuklukları ile ilişkisi gösterilmiş olan zonulinin dispeptik şikâyeti olan hastalarda H. pylori varlığı ile bir ilişkisi bulunamamıştır ve zonulinin H. pylori enfeksiyonu patogenezinde yer almadığı sonucuna varılmıştır. Trombosit, lenfosit ve hemoglobin düzeylerinin arttığında H. pylori pozitifliğinin azaldığı bulunmuştur.

Özet (Çeviri)

Introduction: Dyspeptic symptoms do not affect about a third of the world's population. H. pylori, on the other hand, can cause diseases in a spectrum ranging from asymptomatic carriage to gastric cancer and it is estimated to infect half of the world population. Zonulin, one of the intercellular tight junction proteins that reversibly regulates intestinal permeability, is associated with various diseases. We aimed to investigate whether zonulin, which has dyseptic complaints, is associated with H. pylori infection, which causes disruption of the gastric barrier. Materials and Methods: Patients who applied to Ordu University Training and Research Hospital Internal Medicine outpatient clinic, had dyspeptic complaints, were over the age of 18, who did not have orientation / cooperation disorder, and who agreed to participate in the study were included in the study. The questionnaire including sociodemographic characteristics and symptoms was administered face to face to the patients. Hemogram and biochemical parameters of the patients were recorded. Venous blood samples were taken from the patients. The presence of H. Pylori antibody and zonulin levels were studied from the blood samples taken. Results: 375 patients participated in the study. 75.8% of the patients were women, the mean age was 51.93 ± 15.56. H. pylori positivity was detected in 42.9% of the patients. The rate of drinking tap water and survival rate in nuclear family were significantly higher in patients with H. pylori positivity (p = 0.025, p = 0.021, respectively). As a result of the Univariate analysis performed to evaluate the parameters affecting H. pylori positivity, it was found that thrombocytes and lymphocytes are independent risk factors; It was found that increased platelet level decreased H. pylori positivity 0.995 times (p = 0.002), and increased lymphocyte level decreased H. pylori positivity 0.680 times (p = 0.002). According to the results of the multivariate analysis, it was found that increased hemoglobin level decreased H. pylori positivity 0.690 times (0.004) and increased thrombocyte level decreased H. pylori positivity 0.988 times ( 0.05) Conclusion: Zonulin, which plays an important role in intestinal permeability and has been shown to be associated with inflammatory gastrointestinal system disorders, was not associated with the presence of H. pylori in patients with dyspeptic complaints, and it was concluded that zonulin was not involved in the pathogenesis of H. pylori infection. It was found that H. pylori positivity decreased when thrombocyte, lymphocyte and hemoglobin levels increased.

Benzer Tezler

  1. Diabetik ve nondiabetik dispeptik hastalarda helicobacter pylori

    The Helicobacter pylori prevalence in diabetic and nondiabetic dispeptic patients

    ABDÜLKERİM YILMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2000

    Endokrinoloji ve Metabolizma HastalıklarıCumhuriyet Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. SERHAT İÇAĞASIOĞLU

  2. Laparoskopik sleeve gastrektomi operasyonu sonrasında helicobacter pylori eradikasyonu gerekli midir?

    Is helicobacter pylori eradication necessary after laparoscopic sleeve gastrectomy operation?

    SEZER AKBULUT

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Genel CerrahiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. KIVANÇ DERYA PEKER

  3. Dispeptik şikayetler ile başvuran hastalarda demir eksikliği anemisi ile endoskopik bulguların klinik, laboratuvar ve patolojik olarak ilişkilerinin karşılaştırılması

    Clinical, laboratory and pathologicalcomparison of iron deficiency and endoscopic findings in patients presenting with dyspeptic complaints

    ZAKIR GULIYEV

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    GastroenterolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ITIR ŞİRİNOĞLU DEMİRİZ

  4. Dispeptik hastalarda helicobacter pylori infeksiyonu tanısında helikobacter pylori gaita antijeninin tanı değerinin diğer yöntemlerle karşılaştırılarak incelenmesi

    Evaluation of the helicobacter pylori stool antigen test (HpSA) for the detection of helicobacter pylori infection in dyspeptic patients in comparison with other methods

    MEHMET ÖZDEMİR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    MikrobiyolojiSelçuk Üniversitesi

    Mikrobiyoloji ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. MAHMUT BAYKAN

  5. Helicobacter pylori infeksiyonunda yeni bir tanı yöntemi olan stool antijen testinin değerlendirilmesi

    Evaluation of strool antijen test for diagnosis of helicobacter pylori infection

    FATİN KOÇAK

    Tıpta Yan Dal Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    GastroenterolojiÇukurova Üniversitesi

    Gastroenteroloji Ana Bilim Dalı