Tekrarlayan pulmoner tromboemboli olgularında risk faktörlerinin nüks üzerine etkisi
Effect of risk factors on recurrence in recurrent pulmonary thromboemboli cases
- Tez No: 654379
- Danışmanlar: DOÇ. DR. DURSUN TATAR
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Göğüs Hastalıkları, Chest Diseases
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İzmir Dr.Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Göğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 89
Özet
Amaç: Miyokard infarktüsü (MI) ve inme sonrası 3. sıklıkta izlenen kardiyovasküler hastalık olan pulmoner tromboembolizm (PTE) tedavi edilmezse %30' lara varan bir mortaliteye sahiptir. Tekrarlayan PTE durumunda bu morbidite ve mortalite oranları daha da yükselmektedir. Tekrarlayan PTE, özellikle herhangi bir risk faktörü saptanmamış hastalarda karşımıza çıkmaktadır. Bu hastalar kalıtsal risk faktörleri ve aile öyküsü açısından sorgulanmalıdır. Akut PTE hastalarında kalıtsal ve edinsel risk faktörlerinin tespiti ve yönetimi, nüks riskini belirlemek ve azaltmak adına oldukça önemlidir. Bu düşünceden yola çıkarak; çalışmamızda PTE hastalarında nükse neden olan risk faktörlerini tespit etmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Dr. Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Cerrahisi Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezi' nde (SUAM) 01.07.2014-01.07.2019 tarihleri arasında akut pulmoner tromboemboli tanısı ile yatarak tedavi gören hastalar; ilk kez pulmoner tromboemboli tanısı alıp hastaneye yatanlar (n:1286) bir grup, tekrarlayan akut pulmoner tromboemboli tanısı alıp hastaneye yatanlar (n:166) ise bir diğer grup olmak üzere 2 gruba ayrıldı. Her iki gruptaki hastalar demografik veriler, klinik ve laboratuvar bulguları, edinsel ve kalıtsal risk faktörlerinin varlığı, tercih edilen tedavi yöntemi açısından tarandı. Normal dağılıma uyan veriler için Student t testi, normal dağılıma uymayanlar için Mann- Withney U testi kullanıldı. Kategorik değişkenlerin karşılaştırılmasında ise Chi- square ve Fishers Exact test kullanıldı. Tek değişkenli analizde istatistiksel anlamı olan parametrelerin pulmoner tromboemboli hastalarında nüks için öngörü değerleri çok değişkenli lojistik regresyon analizi yöntemi ile belirlendi. Sonuçlar %95 güven aralıkları ile birlikte sunuldu. Bulgular: Çalışmaya toplam 1452 hasta alındı. Hastaların %11,4' ünün tekrarlayan PTE hastası olduğu görüldü. Tekrarlayan PTE grubundaki hastalarının yaş ortalaması 65,0 iken; ilk PTE grubundaki hastaların ise 64,0 idi. Tekrarlayan PTE grubundaki hastalarının %48,8' i erkek, %51,2' si kadın iken; diğer grubun %51,5'i erkek, %48,5' i kadındı. Klinik olarak sınıflandırıldığında tüm hastaların %7'si masif grupta, %19,9' u submasif grupta ve %73,1' i ise nonmasif grupta yer almaktaydı. Hastaların bulunduğu klinik evre açısından her iki grup arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmadı (p=0,432). PTE tanılı hastaların %29,2' sinde eşlik eden derin ven trombozu (DVT) tespit edildi. Her iki grup DVT varlığı açısından karşılaştırıldığında, aralarında anlamlı istatistiksel fark izlenmedi (p=0,913) Yapılan istatistiksel analizler sonucunda tekrarlayan PTE grubundaki hastaların vücut kitle indekslerinin (VKİ) ilk PTE grubundaki hastalara göre anlamlı düzeyde yüksek olduğu görüldü (p=
Özet (Çeviri)
Objective: Pulmonary thromboembolism (PTE), which is the third most common cardiovascular disease after myocardial infarction (MI) and stroke, has a mortality rate of up to 30%, if not treated. In the case of recurrent PTE, the morbidity and mortality rates increase. Recurrent PTE shows up especially in patients without any risk factors, defined as idiopathic cases. In these patients, particularly genetic risk factors should be carefully investigated. The detection and management of genetic risk factors as well as acquired risk factors are also very important in determining the risk of recurrence. Setting forth on this idea, our study aimed to identify acquired and/or genetic risk factors that lead to recurrence in PTE patients. Materials and Methods: Patients treated inpatiently with the diagnosis of acute pulmonary thromboembolism at the University of Health Sciences (SBU), Dr. Suat Seren Chest Diseases and Surgery Medical Practice and Research Center (SUAM) between 01.07.2014-01.07.2019 were divided into two groups: those hospitalized with the diagnosis of pulmonary thromboembolism for the first time (n: 1286) and those hospitalized for recurrent acute pulmonary thromboembolism (n: 166). The patients in both groups were analyzed for demographic data, clinical and laboratory findings, the presence of acquired and/or genetic risk factors, and the preferred treatment method. The student's t-test was used for normally distributed data, while the Mann-Whitney U test was used for non-normally distributed data. The chi- square and Fisher's Exact tests were used to compare categorical variables. The predictive values of statistically significant parameters in the univariate analysis for recurrence in patients with pulmonary thromboembolism were determined using the multivariate logistic regression analysis method. The results were presented with 95% confidence intervals. Results: The study included a total of 1,452 patients. Of the patients, 11.4% were recurrent PTE patients. While the mean age of the patients in the recurrent PTE group was 65.0 years, the mean age of the patients in the first PTE group was 64.0 xi years. Of the patients in the recurrent PTE group, 48.8% were male and 51.2% were female, while in the other group, 51.5% were male and 48.5% were female. Of all patients, 7% were in the massive group, 19.9% were in the submassive group, and 73.1% were in the non-massive group when classified clinically. There was no statistically significant difference between the two groups in terms of the clinical stage of the patients (p = 0.432). Of the patients diagnosed with PTE, 29.2% had concomitant deep vein thrombosis (DVT). When both groups were compared in terms of the presence of DVT, no statistically significant difference was found between them (p = 0.913). The statistical analysis revealed that the body mass index (BMI) of the patients in the recurrent PTE group was higher than that of the patients in the first PTE group (p =
Benzer Tezler
- Akut pulmoner tromboemboli tanısı konulan hastalarda kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon gelişme insidansı ve ilişkili risk faktörleri
The incidence of development of chronic thromboembolic pulmonary hypertension and related risk factors in patients diagnosed with acute pulmonary thromboemboli
ASAF BAYGÜL
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Göğüs HastalıklarıAnkara ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZEYNEP PINAR ÖNEN
- Venöz trombo emboli (VTE) tanılı herediter trombofilik risk faktörleri taşıyan hastaların klinik, radyolojik, biyokimyasaltrombofili takip tetkiklerinin ve diğer parametrelerinin tedavi planı ve takibine etkilerinin karşılaştırılması
Development of venous thromboembolism in patients with hereditary thrombophilia risk factors and evaluation of genetic and biochemical parameters affecting development of venous thromboembolism
UFUK TURAN KÜRŞAT KORKMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2013
Göğüs Kalp ve Damar CerrahisiAbant İzzet Baysal ÜniversitesiKalp ve Damar Cerrahisi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. BAHADIR DAĞLAR
- Akut pulmoner tromboembolizm sonrası kronik tromboembolik pulmoner hipertansiyon gelişimi
Occurrence of chronic thromboembolic pulmonary hypertension following acute pulmonary thromboembolism
GAMZE ÇELİK TÜRNÜKLÜ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Göğüs HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiGöğüs Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. SEVDA CÖMERT
- Onkoloji hastalarında görülen tromboembolik komplikasyonların irdelenmesi
Investigation of thromboembolic complications in oncology patients
GÜLŞAH YENİDÜNYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2011
Onkolojiİstanbul Üniversitesiİç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ZEYNEP HANDE TURNA