Nefes darlığı şikayeti ile acil servise başvuran hastalarda dekompanse kalp yetmezliği ile pnömoni ayrımında nötrofil/lenfosit ve platelet /lenfosit oranlarının değerlendirilmesi
Evaluation of neutrophil/lymphocyte and platelet/lymphocyte ratios in the differential diagnosis of decompensated heart failure and pneumonia in patients presenting to the emergency department with shortness of breath
- Tez No: 655736
- Danışmanlar: PROF. DR. SEDAT YANTURALI
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: İlk ve Acil Yardım, Emergency and First Aid
- Anahtar Kelimeler: nefes darlığı, acil servis, nötrofil lenfosit oranı, platelet lenfosit oranı, pnömoni, dekompanse kalp yetmezliği, shortness of breath, emergency department, neutrophil lymphocyte ratio, platelet lymphocyte ratio, pneumonia, decompensated heart failure
- Yıl: 2020
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Dokuz Eylül Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Acil Tıp Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 84
Özet
Giriş ve Amaç: Nefes darlığı acil servis başvurularının önemli bir nedenidir. Nefes darlığının en sık sebepleri arasında dekompanse kalp yetmezliği (DKKY) ve pnömoni (PNM) yer almaktadır. Hemogram, ucuz, nefes darlığı hastalarında sıklıkla çalışılan, nötrofil, lenfosit ve platelet değerlerini görebildiğimiz bir testtir. Nötrofil/Lenfosit oranı (NLO) ve Platelet/Lenfosit oranı (PLO) son yıllarda birçok hastalığın yeni biyobelirteçleri olarak kullanılmaya başlanmıştır. Bu oranların, nefes darlığı ile gelen hastaların tanısal değerlendirilmelerinde ve prognozlarını belirlemede değerleri araştırılmış, bu oranların yüksek olması kötü sağkalım ve kötü prognoz ile ilişkilendirilmiş olsa da ayırıcı tanıdaki yeri henüz bilinmemektedir. Çalışmamızda acil servise nefes darlığı ile gelen hastalarda, NLO ve PLO'nun, pnömoni ve dekompanse kalp yetmezliği ayrıcı tanısındaki değerini araştırmayı planlandık. Ayrıca bu oranların yatış ya da taburculuk kararı, kötü klinik seyri ve kısa dönem mortalite ile ilişkilerini değerlendirdik. Gereç ve Yöntem: Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesi Erişkin Acil Servisine 01.01.2017 - 01.01.2018 tarihleri arasında 'nefes darlığı' yakınması ile başvuran ve pnömoni ve/veya dekompanse kalp yetmezliği ön tanısı düşünülen hastalar çalışmaya alınırken; nefes darlığı yapan diğer etiyolojik sebepleri bulunan, hemogram parametrelerini etkileyen hastalıklara sahip hastalar çalışmadan dışlandı. Hastaların yaşları, cinsiyetleri, komorbid hastalıkları, vital bulguları, hemogram parametreleri, kan gazı analizi, NLO ve PLO değerleri, biyokimyasal parametreleri geriye dönük taranarak kaydedildi. NLO ve PLO değerleri ayırıcı tanı amacıyla, pnömoni tanısı alan hastalar ile dekompanse kalp yetmezliği tanısı alan hastalar arasında karşılaştırıldı. Pnömoni tanısı alan grup ile dekompanse kalp yetmezliği tanısı alan grupta NLO ve PLO değerlerinin hastaların yatış ya da taburculuk kararında etkili olup olmadığına bakıldı. Kötü klinik seyir göstergesi olarak hastaların mekanik ventilasyon desteğine ihtiyaç duymaları, inotropik ilaç gereksinimleri veya hipoksi varlığı kabul edildi. NLO ve PLO'nun kötü klinik seyir göstergesi ve kısa dönem mortaliteyi öngörmedeki değerine bakıldı. Sonuçlar her bir değişken için p değeri %95 güven aralığı (CI) ile sunuldu. İstatistiksel anlamlılık düzeyi p5,36 için duyarlılık %72,7 seçicilik %57,4 iken; PLO >211,95 için duyarlılık %51,1 seçicilik 69,4 olarak hesaplandı. Pnömoni hastalarında CRP en yüksek tanısal etkinliğine sahip iken, ikinci sırada NLO üçüncü sırada nötrofil değeri yer almaktadır (CRP için AUC: 0,825; nötrofil için AUC: 0,656 iken NLO için AUC: 0,679). Pnömoni tanısı alan hastaların, yatış veya taburcu olmalarında hem NLO'nın hem de PLO'nun yüksek olması anlamlı idi (14. gün için sırasıyla p=0,008 p=0,030; 28.gün için sırasıyla p=0,007 p=0,044). NLO ve PLO değerleri, mortaliteyi (1.gün, 14.gün, 28 gün) göstermede anlamlı sonuca sahip değildi. NLO ve PLO'nun yüksek olması, pnömoni tanısı alan hastalarda kötü klinik seyir göstergesi olan hipoksi varlığını göstermede anlamlı iken (NLO için hipoksisi olan hastalarda 13,5 iken olmayanlarda 6,4 olup p= 0,001; PLO için hipoksik hastalarda 229,6 iken olmayanlarda 171,1 olup p=0,036), diğer kötü klinik seyir göstergesi olan mekanik ventilatör ihtiyacı ve inotrop ihtiyacını göstermede anlamlı değildi (p>0,05). Ayrıca NLO ve PLO dekompanse kalp yetmezliği tanısı alan hastalarda kötü klinik seyri göstermede anlamlı değildi. Sonuç: Acil servise nefes darlığı ile başvuran hastalarda, pnömoni tanısı alan hastaların NLO ve PLO değerleri, DKKY tanısı alan hastalara göre anlamlı yüksek saptanmasına rağmen ayırıcı tanı için CRP düzeyleri ile birlikte değerlendirilmesi daha uygundur. NLO ve PLO değerlerinin yüksek olması, sadece pnömonili hastalarda hipoksiyi öngörmede anlamlı iken, mortaliteyi ve yatış gereksinimini öngörmede her iki hasta grubunda anlamlı bulunmadı.
Özet (Çeviri)
SUMMARY Evaluation of Neutrophil/Lymphocyte and Platelet/Lymphocyte Ratios in the Differential Diagnosis of Decompensated Heart Failure and Pneumonia in Patients Presenting to the Emergency Department with Shortness of Breath Introduction: Shortness of breath is an important reason for emergency department's visits. Decompensated heart failure and pneumonia are the most common causes of shortness of breath. The hemogram is a test in which we can see neutrophil, lymphocyte and platelet values, which is inexpensive and frequently studied in dyspnea patients. Neutrophil / Lymphocyte ratio (NLR) and Platelet / Lymphocyte ratio (PLR) are start have been used as new biomarkers of many diseases in recent years. The values of these ratios were investigate in the diagnostic evaluation and prognosis of patients with dyspnea, although the high rates of these rates were associated with poor survival and poor prognosis. However, their value in differential diagnosis has not yet fully known. In our study, we planned to investigate the value of NLR and PLR in the differential diagnosis of pneumonia and decompensated heart failure in patients presenting to the emergency department with shortness of breath. In addition, the relationship of these rates to hospitalization or discharge decision, poor clinical course and short term mortality was evaluated. Materials and Method: Patients who presented to the adult emergency department of Dokuz Eylul University Hospital between Jan 1,2017 and Jan 1, 2018 with the complaint of“shortness of breath”were evaluate. Patients who are considered to have an initial diagnosis of pneumonia and / or decompensated heart failure are included in the study; patients with other etiological causes causing dyspnea and meeting exclusion criteria were not included in the study. Patients' age, gender, comorbid diseases, vital signs, hemogram parameters, blood gas analysis, NLR and PLR, if any biochemical parameters studied were screened retrospectively. NLR and PLR values were compare between patients diagnosed with pneumonia and patients diagnosed with decompensated heart failure for differential diagnosis. In the group diagnosed with pneumonia and in the group diagnosed with decompensated heart failure, it was investigate whether NLR and PLR values were effective in patients' hospitalization or discharge decision. Patients' need for mechanical ventilation support, inotropic drug requirements or presence of hypoxia were accept as the criteria of poor clinical course. The value of NLR and PLR in predicting poor clinical course and short term mortality was examined. The results were present with a p value of 95% confidence interval (CI) for each variable. Statistical significance level was determined as p 0.05). In addition, NLR and PLR were not significant in showing poor clinical course in patients diagnosed with decompensated heart failure. Conclusion: Although NLR and PLR values of patients with diagnosed pneumonia were significantly higher than patients with diagnosed decompensated heart failure, evaluation together with CRP levels is more acceptable for differential diagnosis of patients presented to the emergency department with shortness of breath. While the high NLR and PLR values were only significant in predicting hypoxia with pneumonia, were not significant for predicting mortality and hospitalization needs in in both patient groups.
Benzer Tezler
- Nefes darlığı şikayeti ile acil servise başvuran dekompanse kalp yetersizliği hastalarında laktat klirensi ve perfüzyon indeksinin mortalite tahmini üzerine etkinliğinin değerlendirilmesi
Evaluation of the efficacy of lactate clearance and perfusion index on mortality prediction in patients with decompensated heart failure who complain of shortness of breath applied to emergency service
NECATİ AKYILMAZ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ERDEM ÇEVİK
- Acil servise nefes darlığı ile gelen ve kalp yetmezliği düşünülen hastalarda transtorasik empedans ölçümünün tanısal değeri
The diagnostic value of transthoracic impedance measurement in patients who presented to the emergency department with shortness of breath and were suspected of hearth failure
ALİ AVCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
İlk ve Acil YardımAkdeniz ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET FIRAT BEKTAŞ
- Acil servise dispne ile başvuran hastalarda kalp yetmezliği tanısında MR-proANP (mid-regional pro-atrial natriuretic peptide) ilekardiyopulmoner USG'nin tanısal değerliliklerinin karşılaştırılması
Comparison of the diagnostic values of MR-proANP (mid-regional pro-atrial natriuretic peptide) and cardiopulmonary USG in the diagnosis of heart failure in patients admitted to emergency service with dyspnea
MECİT ÇOKLUK
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
İlk ve Acil YardımRecep Tayyip Erdoğan ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖZLEM BİLİR
- Yatakbaşı ultrasonografi cihazının, acil serviste nefes darlığı ayırıcı tanısında kullanılabilirliği
The usability of shortness of breath ultrasonography device in diagnostic diagnosis of emergency department in emergency department
SEHER DİNCER ŞANLI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MEHMET AKİF KARAMERCAN
- Acil servise atipik semptomlarla başvuran hastalarda pulmoner emboli skorlarının pulmoner emboli tanısındaki değerliliği
The value of pulmonary embolism scores in the diagnosis of pulmonary embolism in patients with atypic symptoms
MUSTAFA ALTAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2020
İlk ve Acil YardımSağlık Bilimleri ÜniversitesiAcil Tıp Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. HALİL DOĞAN