Yenidoğan döneminde kullanılan orogastrik sondanın uzun dönem ses kalitesine etkileri
The effects of the orogastric tube usage in the neonatalperiod on the LONG-term voice quality,
- Tez No: 659751
- Danışmanlar: DOÇ. DR. MUSTAFA DİLEK
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: Orogastrik Sonda, Ses Bozukluğu, GRBAS, Pediatrik Ses Handikap İndeksi, Vokal Kord Nodülü, Orogastric Tube, Voice Disorder, GRBAS, Pediatric Voice Handicap Index, Vocal Fold Nodule
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 79
Özet
Amaç: Yenidoğan döneminde orogastrik sonda sıklıkla kullanılmakla beraber geç dönem komplikasyonları ile ilgili yeterince çalışma bulunmamaktadır. Orogastrik sonda kullanımı sırasında kullanılan anatomik boşluklar aynı zamanda ses oluşumunda ve konuşmada da görev almaktadır. Bu nedenle yenidoğan döneminde kullanılan orogastrik sondanın uzun dönemde ses kalitesine etkisi olabileceği düşünülmektedir. Çalışmanın amacı, yenidoğan döneminde sıklıkla kullandığımız orogastrik sondanın uzun dönemde ses kalitesine olan etkisinin belirlenmesidir. Gereç ve Yöntem: Abant İzzet Baysal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde Ağustos 2014- Ağustos 2016 tarihleri arasında takip edilen, yedi günden uzun süre orogastrik sonda ile beslenen 32-36/6 hafta arasında doğan 15 hastanın 4-6 yaş arasındaki ses kalitesi değerlendirildi. Kontrol grubuna aynı yaş grubunda 10 sağlıklı olgu dahil edildi. Değerlendirme GRBAS skalası, pediatrik ses handikap indeksi ve fleksible videolaringostroboskopi ile yapıldı. Bulgular: Her iki grubun cinsiyet ve yaş parametreleri açısından anlamlı fark saptanmadı. Pediatrik ses handikap indeksi bakımından gruplar arası anlamlı fark saptanmadı. Disfoni derecesi(G) vaka grubunun %46,7'sinde normal, %33,3'ünde hafif etkilenme, %20'sinde orta etkilenme saptandı. Kontrol grubunun %60'ı normal, %40'ında hafif etkilenme saptandı. Kabalık düzeyleri(R) vaka grubunun %6,7'sinde normal, %60'ında hafif etkilenme, %33,3'ünde orta derece etkilenme saptandı. Kontrol grubunun %20'si normal, %70'inde hafif etkilenme ve %10'unda orta derece etkilenme saptandı. Nefeslilik düzeyleri(B) vaka grubunun iv %20'sinde normal, %53,3'ünde hafif etkilenme, %20'sinde orta derece etkilenme ve %6,7'sinde ciddi etkilenme saptandı. Kontrol grubunun %40'ı normal, %50'sinde hafif etkilenme ve %10'unda orta derece etkilenme saptandı. Güçsüzlük düzeyleri(A) vaka grubunun %66,7'sinde normal, %33,3'ünde hafif etkilenme saptandı. Kontrol grubunun %80'i normal, %20'sinde hafif etkilenme olarak saptandı. Gerginlik düzeyleri(S) vaka grubunun %40,0'ında normal, %46,7'sinde hafif etkilenme, %13,3'ünde orta derece etkilenme saptandı. Kontrol grubunun %60'ında normal; %30'unda hafif etkilenme, %10'unda orta derece etkilenme olarak saptandı. GRBAS skalası açısından gruplar arasında farklılık gözlenmekle beraber anlamlı fark saptanmadı. Videolaringostroboskopik değerlendirmede vaka grubunda %35,7, kontrol grubunda ise %12,5 oranında nodül saptanmış olup, istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Nodül olan hastalarda orogastrik sonda kullanım süresinin median değeri 20 gün, nodülsüz hastalarda 12 gün olarak saptanmış olup, istatistiksel anlamlı fark saptanmadı. Sonuç: Çalışmanın örneklem sayısı az olması nedeniyle değerlendirme parametreleri açısından fark gözlemlense de istatistiksel anlamlı sonuç saptanmadı. Ancak elde edilen veriler konu ile ilgili daha çok çalışma yapılmasının gerekliliğini ortaya koymaktadır.
Özet (Çeviri)
Aim: Although the orogastric tube is frequently used in the neonatal period, there are not enough studies on late complications. Anatomical cavities used during the insertion of the orogastric tube are also involved in voice formation and speech. Therefore, it is thought that the orogastric tube used in the neonatal period may have an effect on the voice quality in long term period. The aim of our study is to determine the effect of orogastric tube, which we use frequently in the neonatal period, on voice quality. Material and Method: The voice quality of fifteen patients between the ages of 4-6 and born between the ages of 32-36 /6 weeks who were followed up in the Neonatal Intensive Care Unit of Abant Izzet Baysal University Hospital between August 2014 and August 2016 and were fed with an orogastric tube for more than seven days was evaluated. Ten healthy subjects in the same age group were included in the control group. The evaluation was made with GRBAS scale, pediatric voice handicap index, and flexible videolaryngoroscopy. Results: There was no significant difference in gender and age of both groups. There was no significant difference in terms of pediatric voice handicap index. Grade of hoarseness (G) was found to be normal in 46.7%, mild affected in 33.3%, and moderate in 20% of the case group. Roughness (R) were found to be normal in 6.7%, mild affected in 60%, and moderately affected in 33.3% of the case group. In the control group, 20% was normal, 70% mildly affected and 10% moderately affected. Breathiness (B) were found to be normal in 20%, mildly affected in 53.3%, moderately affected in 20% and severely affected in 6.7% of the case group. Of the control group, 40% was normal, 50% mildly affected and 10% moderately affected. Astheny(A) were found to be normal in 66.7%, and mild affected in 33.3% of the case group. It was found vi that 80% of the control group was normal and 20% was mildly affected. Strain (S) were found to be normal in 40.0%, mild affected in 46.7%, and moderately affected in 13.3% of the case group. In the control group, 60% was normal, 30% was slightly affected, and 10% was moderately affected. Although there was a difference between the groups in terms of GRBAS scale, the difference was not significant. Edema and nodule parameters were evaluated with videolaryngostroboscopy. Nodules were detected in 35.7% of the case group and 12.5% in the control group, and there was no statistically significant difference. The median value of orogastric tube use in patients with nodules was 20 days, and in patients without nodules, it was 12 days, and there was no statistically significant difference. Conclusion: Although there was a difference in evaluation parameters due to the small sample size of the study, no statistically significant result was found. However, the data obtained reveal the need for more studies on the subject.
Benzer Tezler
- Yenidoğan yoğun bakım ünitesinde izlenen yenidoğanların karbapenem dirençli gram negatif mikroorganizmalar ile kolonize olmasındaki risk faktörlerinin incelenmesi
Investigation of risk factors in colonization of newborns followed in the neonatal intensive care unit with carbapenem resistant gram negative microorganism
İLKSEN YALÇINOĞLU
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıMarmara ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ASLI MEMİŞOĞLU
- Yenidoğan döneminde doğuştan kalça çıkığının erken tanı ve takibinde ultrasonografinin değeri
Başlık çevirisi yok
AYHAN AKÇALI
- Yenidoğan ve erken bebeklik döneminde doğuştan kalça çıkığının tanısı ve taranmasında ultrasonografinin değeri
Başlık çevirisi yok
FEVZİ NAKŞILAR
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1995
Ortopedi ve TravmatolojiAtatürk ÜniversitesiOrtopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. M. CEVDET AVKAN
- Yenidoğan döneminde levetirasetam veya fenobarbital başlanan olguların etkinlik, yan etki ve nörogelişimsel açıdan karşılaştırılması
Efficacy, safety and neurodevelopmental comparisons of levetiracetam or phenobarbital initiated cases in newborn period
NESLİHAN METE ATASEVER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2018
Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİzmir Katip Çelebi ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NİHAL OLGAÇ DÜNDAR
- Yenidoğan döneminde serum kreatin fosfokinaz enzim düzeyleri
Başlık çevirisi yok
NURİYE TARAKÇI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2005
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıKahramanmaraş Sütçü İmam ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
DOÇ.DR. HAMZA KARABİBER