Geri Dön

Temsil krizi: Türk romanında örtülü kadının edebi kimliği

A crisis of representation: The literary identity of hijabi woman in Turkish novels

  1. Tez No: 671507
  2. Yazar: İCLAL DİDEM BALTA
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. EROL KÖROĞLU
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Türk Dili ve Edebiyatı, Turkish Language and Literature
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Boğaziçi Üniversitesi
  10. Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmenliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bilim Dalı
  13. Sayfa Sayısı: 388

Özet

Bu doktora tezi, Türk romanlarında (1910-2017) başörtülü kadınların kimlik temsillerine atanan etikle ilgili ve problematik anlamları anlatı etiğine dayanarak incelemektedir. Bu tezin konusu olan başörtülü kadınlar, post-yapısalcı yöntemin verileri (Derrida, Lacan, Ahmed) çerçevesinde edebi olaylarda dış görünüş ya da marjinal aşırılık kılığında gösterilmiştir.“Anlatısal ilerleyiş”kavramı kullanılarak kadının öz imgesi üzerinde keskin etkileri olan başörtülü kadın tipolojilerinin üretimindeki ve karşılanmasındaki problematik koşullar incelenmektedir. Başörtülü karakterlerin temsillerindeki üç kırılma noktasına odaklanılarak, bu çalışma, başörtüsünün kadının imajının bireysel unsurlardan ve faillikten yoksun bir karakter olarak metinleştirilmesi yönünde bir anlam taşıdığını tartışmaktadır. Dört ayrı bölümde incelenen bu kırılma noktaları başörtüsü konusunun dönemselleştirilmesiyle de örtüşmektedir: Sırasıyla bu çalışmada“dönüşüm”(1910-1960),“yok sayma”(1960-1997)“ayırma”ve“içerme”(1997-şimdi) olarak geçmektedir. Her bir kırılma noktasında başörtülü kadınların tanımlamaları da değişmiştir ve modernleşmenin problematik taraflarını bedenleriyle gösteren figürler“peçeli”,“başı kapalı”ve“türbanlı”gibi karakterize edilmiştir. Başörtüsü“dönüşümün”temel imleyeni olarak, kadının öz imgesi ve Türk romanlarında yazarların kendi politik duruşlarını ifade ettikleri bir sembol kullanımı olan temsili arasındaki sınır olarak incelenmiştir. Buna bağlı olarak, kadın ana karakter, başı açık olmanın premodern yaşam şeklini bırakmak ve modernlik idealine erişmek için bir kriter olarak gösterildiği birçok fiziksel, psikolojik ve ruhsal aşamadan geçmek zorundadır. Kadını maddileştirmek için uygulanan farklı anlatı stratejileri, kadın temsilinin kendisinde olan problemlerin yalnızca kronolojik olarak ilerlemediğini, birçok dinamiğin bunu iç ayrımlara açık hale getirdiğini göstermektedir. Bu açıdan, başörtüsünün problematik temsili kadın bedeninin sembolik değerini gösteren kültürel cinsiyet konusunu açmıştır.

Özet (Çeviri)

This dissertation examines the ethical and problematic meaning attributed to hijabi woman identity representations in Turkish novels (1910-2017) in terms of narrative ethics. Hijabi woman, who is the subject of this dissertation, will be demonstrated masquerading as a guise or a marginal excess at the literary scene in the framework of the post-structuralist approach's information (Derrida, Lacan, Ahmed). Using the notion of“narrative progression,”it explores the problematic conditions of production and reception of the hijabi typologies, which also strongly influences the woman's self-image. By focusing on three breaking points in the representation of the hijabi characters, this study argues that hijab carries a meaning that textualizes the woman image as a persona who lacks individual self-identity and agency elements. These breaking points, which are examined in four separate sections, also correspond with the periodization of the issue of hijab, respectively as“conversion”(1910-1960),“neglection”(1960-1997),“exclusion,”and“inclusion”(1997-up to now) in this study. At each breaking point, the definition of hijabi characters changes, and they are categorized as“veiled,”“headscarfed,”and“turbaned”figures who exhibit the problematic aspects of modernization by their bodies. Hijab, as the primary signification of the“conversion,”is examined as the boundary between a woman's self-identity and the representation of this in Turkish novels that function as a symbol for writers to manifest their political stands. This symbolic role requires the woman protagonist to get through mental, physical, and psychological stages that introduce unveiling as the criteria of abandoning the premodern lifestyle and attaining the modern ideal. The different narrative strategies employed in materializing women refer that the problems inherent to women's representation do not progress solely in a chronology, but multiple dynamics make this open to inner differentiation. In this sense, the problematic identity of hijab unfolds cultural gender issue that essentially shows the symbolic value of the body.

Benzer Tezler

  1. Türk romanında kadın ve toplumsal cinsiyet: Kimlik, sınıf, temsil (Kadın yazarlar örneğinde 1877-1938)

    Woman and gender in Turkish novels: Identity, class, represantation (In the case of women authors 1877-1938)

    GÜLÇİN OKTAY

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Türk Dili ve EdebiyatıÇanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ KANİ İRFAN KARAKOÇ

  2. 2000 sonrası Türk romanında toplumsal cinsiyetin edebî söylemler yoluyla üretimi ve temsili

    The production and represention of gender in the Turkish novel after 2000 through literary discourse

    DERYA GÜLLÜK

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Türk Dili ve Edebiyatıİstanbul Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALİ ŞÜKRÜ ÇORUK

  3. Türk romanına toprak temelli ekoeleştirel bir yaklaşım

    An ecocritical approach to Turkish literature centered on the land

    FUNDA KESKİN ÜNLÜ

    Doktora

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Türk Dili ve EdebiyatıAnadolu Üniversitesi

    Türk Dili ve Edebiyatı Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÖKHAN TUNÇ