Geri Dön

Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında serum salusin α ve β düzeyinin subklinik ateroskleroz ile ilişkisi

The relationship of serum salusin α and β level with subclinic athosclerosis in autosomal domi̇nant polycysti̇c ki̇dney di̇sease

  1. Tez No: 674796
  2. Yazar: ELİF SÜMEYYE AKTI
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. İBRAHİM DOĞAN
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: İç Hastalıkları, Internal diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Hitit Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 82

Özet

Giriş: Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında (ODPBH) kistlerin renal parankimal ve vasküler basısına sekonder gelişen endotel disfonksiyonu ve ateroskleroz hastalık progresyonunu belirleyen en önemli faktörlerdir. Salusin α ve β aterosklerozis sürecinde önemli role sahip biyomoleküllerdir. Bu çalışmada otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında serum salusin düzeyleri ile ateroskleroz, endotel disfonksiyonu ve kardiyak morfoloji arasındaki ilişkiyi değerlendirmeyi amaçladık. Materyal ve Metod: Çalışmaya yerel etik kurul onayı (tarih ve no: 19.06.2019-18) alındıktan sonra başlandı. Çalışmaya renal replasman tedavisi almayan 83 kişilik otozomal dominant polikistik böbrek hastası ile 53 kişilik sağlıklı kontrol grubu dahil edildi. Salusin α ve β düzeyleri ELİSA yöntemiyle çalışıldı. Hasta ve kontrol grubunun tümüne ekokardiyografi, flow-mediated vasodilatation (FMD) ve Karotis Arter İntima-Media Kalınlık (KİMK) ölçümü yapıldı. Salusin α ve β düzeyleri ile FMD, KİMK, ekokardiyografik ve inflamatuar parametreler (c-reaktif protein ve absolü nötrofil sayısı/absolü lenfosit sayısı (NLO)) arasındaki ilişki korelasyon analizi ile değerlendirildi. Sonuçlar: Serum salusin α hasta grubunda, kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşük [sırasıyla 2,64 (1,83-3,30) pg/mL, 3,19 (2,38-6,79) pg/mL, P= 0.002], salusin β/α oranı ise yüksek saptandı [sırasıyla, 2,81(2,30-3,54), 2,57(1,90-3,19), P= 0,041]. Salusin β hasta ve kontrol grubu arasında farklı değildi. Hasta grubunun FMD yüzdesi kontrol grubuna göre istatiksel olarak anlamlı düzeyde düşük [sırasıyla, %6±0.5 ve %8±0.5 (P= 0,008)], KİMK ise yüksek (sırasıyla, 0.63±0.17 mm, 0.53±0.07 mm) saptandı (P< 0,001). Hasta grubu renal fonksiyonlarına göre, glomerüler filtrasyon hızı ≥ 60 ml/dk/1.73 m2, Grup 1 ve glomerüler filtrasyon hızı= 59-15 ml/dk/1.73 m2, Grup 2 olarak iki gruba ayrıldı. Salusin α düzeyi Grup 2'de 2,31 (1,73-3,24) pg/mL, Grup 1'de 2,72 (1,94-3,32) pg/mL ve kontrol grubunda 3,20 (2,55-7,87) pg/mL saptandı. Grup 1 ve 2'nin salusin α düzeyleri kontrol grubuna göre istatistiksel olarak anlamlı düzeyde düşüktü (P= 0,003). Serum salusin α düzeyi grup 2 ve 1 arasında farklı değildi (P= 0,504). Serum salusin β ve β/α oranı gruplar arasında farklı değildi (sırasıyla, P= 0,225, P= 0,428). Grup 2 hastalarda sol atrium çapı ve sol ventrikül kitle indeksi kontrol grubu ve Grup 1 hastalara göre yüksek (sırasıyla P= 0,012, P= 0,035), E/A oranı ise düşük (P

Özet (Çeviri)

Introduction: Endothelial dysfunction and atherosclerosis secondary to renal parenchymal and vascular compression of cysts are the most important factors determining disease progression in autosomal dominant polycystic kidney disease (ADPKD). Salusin α and β are biomolecules that have an important role in the process of atherosclerosis. In this study, we aimed to evaluate the relationship between serum salusin levels and atherosclerosis, endothelial dysfunction and cardiac morphology in ADPKD. Material and Method: The study was started after the approval of the local ethics committee (date and no: 19.06.2019-18). Eighty three patients with ADPKD who did not receive renal replacement therapy and 53 healthy controls were included in the study. Salusin α and β levels measurement were performed by ELISA method. Echocardiography, flow-mediated vasodilatation (FMD) and Carotid Artery Intima-Media Thickness (CIMT) measurements were performed in all of the patient and control group. The relationship between salusin α and β levels with FMD, CIMT, echocardiographic and inflammatory parameters (CRP and absolute neutrophil count/absolute lymphocyte count (NLR)) was evaluated by correlation analysis. Results: Serum salusin α was found to be statistically significantly lower in the patients compared to the controls [2,64 (1,83-3,30 pg/mL, 3,19 (2,38-6,79) pg/mL, P=0,002, respectively], and the salusin β/α ratio was higher [2,81(2,30-3,54), 2,57(1,90-3,19), respectively, P=0,041]. Salusin β was not different between the patient and control groups. In the patient group, the percentage of FMD was statistically significantly lower [6±0.5% and 8±0.5%, respectively (P= 0,008)], and CIMT was higher (0.63±0.17 mm, 0.53±0.07 mm, respectively P< 0,001) than the controls. According to their renal functions, the patient group was divided into two groups as GFR≥60 ml/min/1.73 m2, Group 1 and GFR=59-15 ml/min/1.73 m2, Group 2. Salusin α levels were 2,31 (1,73-3,24) pg/mL in Group 2, 2,72 (1,94-3,32) pg/mL in Group 1, and 3,20 (2,55-7,87) pg/mL in the controls. Salusin α levels of Group 1 and 2 were statistically significantly lower than the controls (P= 0,003). Serum salusin α levels were not different between Group 2 1and 1 (P= 0,504). The serum salusin β and β/α ratio were not different between the groups (P=0,225, P=0,428, respectively). LAD and LVMI were higher and the E/A ratio was lower (P

Benzer Tezler

  1. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında serum fibroblast growth faktör 23 düzeyi ile inflamasyon ve ateroskleroz ilişkisi

    The relationship of serum fibroblast growth factor 23 and inflammation and atherosclerosis in autosomal dominant polycystic renal disease

    BİROL OCAK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    NefrolojiSağlık Bakanlığı

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. GÜRCAN KISAKOL

  2. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında epididim ve testis kistlerinin prevalansı ve önemi

    Başlık çevirisi yok

    FERDA ODABAŞI

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2001

    NefrolojiOndokuz Mayıs Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

  3. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında kallistatin, VEGF-A, TNF-α VE Nf-κB ile oksidatif stres arasındaki ilişkinin incelenmesi

    Investigation of the relationship between kallistatin, VEGF-A, TNF-α VE Nf-κB with oxidative stress in autosomal dominant polycystic kidney disease

    BURÇİN KIRCA

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    BiyokimyaHatay Mustafa Kemal Üniversitesi

    Moleküler Biyokimya ve Genetik Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ SERDAR DOĞAN

  4. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında; total oksidan/ antioksidan seviyelerin araştırılması, bu seviyelerin böbrek fonksiyonlarıyla ilişkisi

    Research of total oxidant and antioxidant levels in autosomal dominant polycystic kidney's and its relationship with kidney functions

    ÖZLEM ARİS

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NefrolojiBezm-i Alem Vakıf Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ BANU BÜYÜKAYDIN

  5. Otozomal dominant polikistik böbrek hastalığında renalazın diürnal kan basıncı ritmi, sol ventrikül kitle indeksi ve ateroskleroz ile ilişkisi

    The relationship of renalase with diurnal blood pressure rhytm, left ventricular mass index and aterosclerosis in otozomal dominant polycystic kidney disease

    VEYSEL EROL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2019

    NefrolojiPamukkale Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MEVLÜT ÇERİ