Geri Dön

Palyatif servisinde yatan hastaların trombosit indekslerinin, platelet-lenfosit oranlarının ve nötrofil-lenfosit oranlarının prognoz ve mortalite üzerine etkisi

The effect of platelet indexes, platelet-lymphocyte ratios and neutrophil-lymphocyte ratios on prognosis and mortality of patients hospitalized in palliative service

  1. Tez No: 675815
  2. Yazar: EDA TAPSIZ
  3. Danışmanlar: DR. ÖĞR. ÜYESİ HABİBE İNCİ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Aile Hekimliği, Family Medicine
  6. Anahtar Kelimeler: Palyatif Bakım, Nötrofil/Lenfosit Oranı, Platelet/Lenfosit Oranı, Trombosit İndeksleri, Mortalite, Palliative Care, Neutrophil/Lymphocyte Ratio, Platelet/Lymphocyte Ratio, Platelet Indexes, Mortality
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Karabük Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 99

Özet

Amaç: Rutin tam kan sayımından elde edilen nötrofil/lenfosit oranı (NLR), trombosit/lenfosit oranı (PLR) ve ortalama trombosit hacminin (MPV) son zamanlarda çeşitli hastalıklarla ilişkisi araştırılmıştır. Palyatif bakım hastalarında, trombosit indeksleri (PCT, MPV, PDW), platelet, nötrofil, lenfosit değerleriyle birlikte kolaylıkla hesaplanabilen NLR ve PLR değerlerinin klinik önemini ve mortaliteyle ilişkisini değerlendirmeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Kasım 2016-Kasım 2020 tarihleri arasında palyatif bakım servisinde yatan 464 hastanın verileri retrospektif olarak incelendi. Veri giriş formuna hastaların sosyodemografik özellikleri, tanıları, serviste yatış süreleri, palyatif servise alınma şekilleri (acil, poliklinik, yoğun bakım, diğer servisler) ve palyatif servisten çıkış şekilleri (yoğun bakım devir/sevk, diğer servislere devir/sevk, haliyle taburcu, vefat), yatış ve çıkış hematolojik parametreleri kaydedildi. Verilerin normal dağılmamasından dolayı gruplar arasındaki karşılaştırmalarda Mann-Whitney U testi kullanıldı. Değişkenler arasındaki ilişki veya bağımlılığa Ki-Kare analizi ve Korelasyon analizi kullanıldı. Bulgular: Çalışmaya dahil edilen 464 hastanın yaş ortalaması 75,1±13,6 yıldı, %58,8'i erkek cinsiyet, serviste kalma süreleri ise ortalama 22,6±23,5 (1-160) gündü. Hastaların kronik hastalıkları içerisinde %70,3 ile en çok hipertansiyon olduğu görüldü. Bunu %68,5 ile nörolojik hastalıklar ve % 50,6 ile kardiyovasküler hastalıklar izledi. 464 hastanın çalışmaya alındıkları zaman diliminde %68,3'ünün sağ, %31,7'sinin exitus olduğu görüldü. Hastaların sosyodemografik özellikleri ve serviste kalış süreleri ile mortalite durumları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı. Kronik hastalıklar ile mortalite durumu karşılaştırıldığında malignite varlığında exitus oranı yüksekken, nörolojik hastalığı olanlarda düşüktü. Çalışmamızda hipertansiyon, kardiyovasküler hastalığı ve akciğer problemleri olan hastaların bu hastalıkları olmayanlarla PLR, NLR ve MPV değerleri karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı. Diyabet hastalığı olanlarda yatış PLR değeri ile yatış ve çıkış NLR değerleri istatistiksel olarak anlamlı düşük bulundu. Nörolojik hastalığı olanlarda yatış PLR değeri ile yatış ve çıkış NLR değerleri istatistiksel olarak anlamlı düşük bulunurken, yatış MPV değeri yüksek bulundu. Malignitesi olan hastalarda hem PLR hem de NLR değerinin yatış ve çıkış değerleri istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunurken, yatış MPV değeri düşük bulundu. Ölen hastalar ile sağ kalan hastaların yatış ve çıkış kan değerleri karşılaştırıldığında ölen hastaların sağ olan hastalara göre çıkış WBC ve nötrofil değerleri anlamlı yüksek bulunurken, çıkış trombosit ve lenfosit değeri anlamlı düşük bulundu. Ölen hastaların sağ olan hastalara göre yatış ve çıkış NLR değeri, yatış PLR değeri, çıkış MPV değeri ve çıkış PDW değeri istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunurken; çıkış PCT değeri anlamlı düşük bulundu. Hastaların yatış ve çıkış kan değerleri sağ ve ölen hasta gruplarında ayrı ayrı karşılaştırıldığında her iki hasta grubu için yatış ve çıkış PLR ve NLR değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı. Ancak ölen hastaların çıkış WBC, nötrofil, lenfosit, MPV değeri yatış değerine göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunurken; çıkış PCT ve trombosit değeri yatış değerine göre anlamlı düşük bulundu. Sonuç: Ölen hastaların sağ olan hastalara göre hematolojik parametrelerinde lökositoz, trombositopeni, lenfopeni ve nötrofili hakimdi. Yüksek NLR, MPV, PDW değeri ile düşük PCT değerini artan ölüm riskiyle ilişkilendirebiliriz. Ancak ölen hastalarda yatış PLR değeri sağ hastalara göre istatistiksel olarak anlamlı yüksek bulunurken, çıkış PLR değeri için anlamlı farklılık yoktu.

Özet (Çeviri)

Objective: The relationship between the neutrophil-lymphocyte ratio (NLR), thrombocyte / lymphocyte ratio (PLR) and mean platelet volume (MPV) obtained from routine complete blood count has been recently investigated. We aimed to evaluate the clinical significance of platelet indices (PCT, MPV, PDW), platelet, neutrophil, lymphocyte values, and the clinical significance of NLR and PLR values, which can be calculated in palliative care patients, and their relationship with mortality. Materials and Methods: The data of 464 patients hospitalized in the palliative care service between November 2016 and November 2020 were retrospectively analyzed. Sociodemographic characteristics of my patients, diagnosis, hospitalization periods in the service, palliative service (emergency, polyclinic, intensive care, other services) and ways of leaving the palliative service (intensive transfer / referral, transfer / referral to other services, discharge, death) Hematological parameters of admission and discharge were recorded. Due to the normal distribution of the data, the Mann-Whitney U test was used for comparisons between groups. Chi-Square analysis and Correlation analysis were used for the relationship or dependency between variables. Results: The mean age of 464 patients included in the study was 75.1 13.6 years, 58.8% of them were male, and their average length of stay in the service was 22.6 ± 23.5 (1-160) days. Among the chronic diseases of the patients, it was observed that hypertension was the most common with 70.3%. This was followed by neurological diseases with 68.5% and cardiovascular diseases with 50.6%. In the study period, 68.3% of 464 patients were right and 31.7% died. No statistically significant difference was found between the sociodemographic characteristics of the patients, their length of stay in the ward and their mortality. When chronic diseases and mortality were compared, the rate of exitus in the presence of malignancy was high, while it was low in those with neurological disease. In our study, there was no statistically significant difference in PLR, NLR MPV values of patients with hypertension, cardiovascular disease and lung problems and those without nq diseases. In patients with diabetes, hospitalization PLR value and hospitalization and discharge NLR values were found to be statistically significantly lower. In patients with neurological disease, hospitalization PLR value and hospitalization and discharge NLR values were found to be statistically significantly lower, while hospitalization MPV value was found to be higher. In patients with malignancy, admission and discharge values of both PLR and NLR values were found to be statistically significantly higher, while admission MPV values were found to be low. When the hospitalization and discharge blood values of the patients who died and the patients who survived were compared, the output WBC and neutrophil values were found to be significantly higher in the patients who died, while the output platelet and lymphocyte values were found to be significantly lower. While the hospitalization and discharge NLR value, hospitalization PLR value, exit MPV value and exit PDW values were found to be statistically significantly higher in the patients who died; the output PCT value was found to be significantly lower. When the hospitalization and discharge blood values of the patients were compared separately in the alive and deceased patient groups, no statistically significant difference was found between hospitalization and discharge PLR and NLR values for both patient groups. However, the output WBC, neutrophil, lymphocyte, MPV values of the patients who died were found to be statistically significantly higher than the value of hospitalization; output PCT and thrombocyte values were found to be significantly lower than the hospitalization value. Conclusion: Leukocytosis, thrombocytopenia, lymphopenia and neutrophilia were dominant in the hematological parameters of the patients who died compared to the survivors. We can associate a high NLR, MPV, PDW value with a low PCT value with an increased risk of death. However, while the hospitalization PLR value was found to be statistically significantly higher in the patients who died, there was no significant difference for the discharge PLR value.

Benzer Tezler

  1. Palyatif bakım servisinde yatan hastalarda nötrofil/lenfosit, platelet/lenfosit, CRP/albümin, ferritin/albümin oranlarının FRAIL Ölçeği ile taranan fiziksel kırılganlık ile ilişkisinin araştırılması

    Evaluation of the association between neutrophil/lymphocyte, platelet/lymphocyte, CRP/albumin, ferritin/albumin ratios and physical frailty screened by FRAIL scale in patients hospitalised in palliative care service

    EMİNE KEMAL

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    GeriatriSağlık Bilimleri Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. UMUT SAFER

    DR. NEZAHAT MÜGE ÇATIKKAŞ

  2. Determinants of care burden in caregivers of patients hospitalized in palliative care service: spiritual well-being, hope and perceived social support level

    Palyatif bakim servisinde yatan hastalarin bakim verenlerinde bakim yükünün belirleyicileri: spiritüel i̇yi oluşluk, umut ve algilanan sosyal destek düzeyi

    MERVE HEYBET

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2025

    HemşirelikSelçuk Üniversitesi

    Halk Sağlığı Hemşireliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ALİME SELÇUK TOSUN

  3. Palyatif bakım hastalarına bakım verenlerde depresyon ve tükenmişlik durumunun bakım süresiyle olan ilişkisi

    The relationship between the depression and burnout in maintenance of palyative care diseases

    SONGÜL ÖKSÜZOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2018

    Aile HekimliğiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı

    UZMAN ESİN ERDOĞAN

    UZMAN ÖZGE TUNCER

  4. Pediyatrik palyatif bakım merkezinde yatan hastalarda görülen enfeksiyonlar ve çoklu ilaç diremci gösteren patojenlerin görülme sıklığı

    Frequency of infections and multidrug resistant pathogens in patients hospitalized in pediatric palliative care centers

    KERİME CAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ŞANLIAY ŞAHİN

  5. Palyatif bakım servisindeki hasta yakınlarının depresyon anksiyete ve stres durumlarının ölüme karşı tutumlarına etkisi

    The effect of depression, anxiety and stress conditions of relatives in palliative care service on attitudes to Death

    ŞERİFE SACİDE ÖZKÖYLÜ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    HemşirelikSüleyman Demirel Üniversitesi

    Hemşirelik Esasları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ESİN ÇETİNKAYA USLUSOY