Geri Dön

Prematüre bebeklerde farklı d vitamini profilaksi dozlarınınretrospektif olarak karşılaştırılması

Retrospective comparison of different vitamin d profilaxy doses in premature babies

  1. Tez No: 681298
  2. Yazar: DİDEM BİÇER
  3. Danışmanlar: UZMAN EBRU TÜRKOĞLU ÜNAL
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
  6. Anahtar Kelimeler: Prematürite, Vitamin D, Vitamin D takviyesi, kalsiyum, fosfor, osteopeni
  7. Yıl: 2016
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bakanlığı
  10. Enstitü: İstanbul Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 89

Özet

Preterm bebeklerde verilecek D vitamini profilaksi dozu tartışmalı bir konudur. Vitamin D düzeyini yeterli miktarda tutabilmek ve prematüre osteopenisini azaltmak için farklı ekoller farklı profilaksi dozlarını önermektedir. Çalışmamızda preterm bebeklerde D vitamini profilaksisinin uygun dozunu belirleyip prematüre osteopenisini minimal düzeye indirmek amaçlanmıştır. Gebelik haftası ≤32 olan ve/veya 1500 gram altında doğan toplam 39 bebek çalışmaya alındı. Hastalar verilen günlük D vitamini takviyesi dozuna göre (400 IU-800 IU1200 IU) 3 gruba ayrıldı. D vitamini takviyesi sonrasında her üç grupta da, kord D vitamini düzeyine göre postnatal 1.ay ve postnatal 3.ay serum D vitamini düzeylerinde artış saptandı. D vitamini yetersizliği açısından grupları karşılaştırdığımızda istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Ancak, 1200IU/gün D vitamini desteği alan grupta, postnatal 1. ve 3. ayda vitamin D eksikliğinin daha az olduğu görüldü. D vitamini takviyesi ile her üç grupta postnatal 1. ve 3.ayda kalsiyum ve alkalen fosfataz değişiminde anlamlı fark saptanmadı.. Günlük 1200 IU D vitamini profilaksisi alan grupta dahi idrar kalsiyum/kreatinin oranında artış olmadı ve renal kalkül açısından yapılan ultrasonografik incelemelerinde diğer gruplara kıyasla fark saptanmadı. Prematürite komplikasyonları ile D vitamini arasındaki ilişki değerlendirildiğinde; kord D vitamini düzeyi ile RDS ve BPD gelişme sıklığı arasında anlamlı ilişki saptanmadı. Postnatal 1.ay serum D vitamini düzeyi düşük olan bebeklerde ROP gelişme sıklığı daha fazla bulunurken; kord kanı ile 1.ay kan D vitamini düzeyi arasındaki artış, NEK gelişen bebeklerde diğerlerine göre daha düşük bulundu. Kan kültüründe üreme olanlarda kord kanı ile postnatal 1.ay D vitamini düzeyi değişim ortalaması, üreme olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı düşük saptandı. İdrar kültüründe üreme olanlarda kord kanı D vitamini düzeyi ortalaması üreme olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı düşüktü. Sonuç olarak çalışmamızda, farklı D vitamini profilaksisi verilen preterm bebeklerde gruplar arasında kordon, postnatal 1. ve 3. ay D vitamini düzeyi istatistiksel anlamlı saptanmadı.. Ancak, 1200IU/gün D vitamini desteği alan grupta, postnatal 1. ve 3. ayda vitamin D eksikliğinin daha az olduğu görüldü. Yüksek doz D vitamini desteği ile gruplar arasında hiperkalsiüri, hiperkalsemi ve renal kalkül açısından fark saptanmamasına karşın, farklı D vitamini dozlarının etkinliği ve güvenilirliğini araştıran geniş kapsamlı çok merkezli çalışmalara gereksinim olduğu kanısındayız.

Özet (Çeviri)

Preterm bebeklerde verilecek D vitamini profilaksi dozu tartışmalı bir konudur. Vitamin D düzeyini yeterli miktarda tutabilmek ve prematüre osteopenisini azaltmak için farklı ekoller farklı profilaksi dozlarını önermektedir. Çalışmamızda preterm bebeklerde D vitamini profilaksisinin uygun dozunu belirleyip prematüre osteopenisini minimal düzeye indirmek amaçlanmıştır. Gebelik haftası ≤32 olan ve/veya 1500 gram altında doğan toplam 39 bebek çalışmaya alındı. Hastalar verilen günlük D vitamini takviyesi dozuna göre (400 IU-800 IU1200 IU) 3 gruba ayrıldı. D vitamini takviyesi sonrasında her üç grupta da, kord D vitamini düzeyine göre postnatal 1.ay ve postnatal 3.ay serum D vitamini düzeylerinde artış saptandı. D vitamini yetersizliği açısından grupları karşılaştırdığımızda istatistiksel olarak anlamlı fark saptanmadı. Ancak, 1200IU/gün D vitamini desteği alan grupta, postnatal 1. ve 3. ayda vitamin D eksikliğinin daha az olduğu görüldü. D vitamini takviyesi ile her üç grupta postnatal 1. ve 3.ayda kalsiyum ve alkalen fosfataz değişiminde anlamlı fark saptanmadı.. Günlük 1200 IU D vitamini profilaksisi alan grupta dahi idrar kalsiyum/kreatinin oranında artış olmadı ve renal kalkül açısından yapılan ultrasonografik incelemelerinde diğer gruplara kıyasla fark saptanmadı. Prematürite komplikasyonları ile D vitamini arasındaki ilişki değerlendirildiğinde; kord D vitamini düzeyi ile RDS ve BPD gelişme sıklığı arasında anlamlı ilişki saptanmadı. Postnatal 1.ay serum D vitamini düzeyi düşük olan bebeklerde ROP gelişme sıklığı daha fazla bulunurken; kord kanı ile 1.ay kan D vitamini düzeyi arasındaki artış, NEK gelişen bebeklerde diğerlerine göre daha düşük bulundu. Kan kültüründe üreme olanlarda kord kanı ile postnatal 1.ay D vitamini düzeyi değişim ortalaması, üreme olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı düşük saptandı. İdrar kültüründe üreme olanlarda kord kanı D vitamini düzeyi ortalaması üreme olmayanlara göre istatistiksel olarak anlamlı düşüktü. Sonuç olarak çalışmamızda, farklı D vitamini profilaksisi verilen preterm bebeklerde gruplar arasında kordon, postnatal 1. ve 3. ay D vitamini düzeyi istatistiksel anlamlı saptanmadı.. Ancak, 1200IU/gün D vitamini desteği alan grupta, postnatal 1. ve 3. ayda vitamin D eksikliğinin daha az olduğu görüldü. Yüksek doz D vitamini desteği ile gruplar arasında hiperkalsiüri, hiperkalsemi ve renal kalkül açısından fark saptanmamasına karşın, farklı D vitamini dozlarının etkinliği ve güvenilirliğini araştıran geniş kapsamlı çok merkezli çalışmalara gereksinim olduğu kanısındayız.

Benzer Tezler

  1. Prematüre bebeklerde raşitizmin önlenmesi

    Başlık çevirisi yok

    TAMER PARILDAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1983

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUludağ Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

  2. Prematüre bebeklerin izlemi

    Follow up of preterm infants

    NESLİHAN ÇİÇEK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2003

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bakanlığı

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. AYŞE AYÇA VİTRİNEL

  3. Van Kalesi höyüğü 17.-20. yüzyıl iskeletlerinin dişlerinde gözlenen çizgisel mine hipoplazisinin incelenmesi

    Investigation of linear enamel hypoplasia observed in the teeth of 17.-20. century Van Castle mound skeletons

    REMZİYE TAŞ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    AntropolojiVan Yüzüncü Yıl Üniversitesi

    Antropoloji Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ZEHRA ÖZBULUT

  4. Neonatal Trombositopeni'de Transforming Growth Factor-Beta 1'in rolü

    Role of Transforming Growth Factor-Beta 1 in neonatal thrombocytopenia

    MURAT DUMAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2002

    Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF.DR. GÜLERSU İRKEN