Gebe kadınların kan (RH) uyuşmazlığı hakkındaki bilgi düzeylerinin araştırılması
Investigation of the levels of knowledge about blood (RH) incompatibility of pregnant women
- Tez No: 682091
- Danışmanlar: PROF. DR. MEHMET ALİ ERYILMAZ, DR. ÖĞR. ÜYESİ OĞUZHAN GÜNENC
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Aile Hekimliği, Family Medicine
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 101
Özet
Amaç: Bu çalışma ile yapılan anketlerin sonuçlarına göre, gebelerin Rh kan uyuşmazlığı hakkındaki bilgi, tutum ve davranışlarını değerlendirmek ve gebelerin demografik özelliklerinin bu hastalık hakkındaki bilgi ve bilinç düzeylerine olan etkilerini irdelemektir. Bu değerlendirmelerin sonucunda gebelerin bilgi, tutum ve davranışları yeterli düzeyde tespit edilmemişse başta sağlık çalışanlarının Rh kan uyuşmazlığı ve doğuracağı sonuçlar hakkındaki bilgileri, gebelik izlemlerinde yapacakları işlemleri gözden geçirtilerek tekrar eğitimlerinde bir farkındalık oluşturulacaktır. Aile Sağlığı Merkezini (ASM) ilk defa ziyaret edecek gebelerin ve evlilik sağlık raporu almak için ASM'ye gelecek olan çiftlerin, Rh kan uyuşmazlığı ile ilgili sağlık çalışanları tarafından verilecek olan sağlık eğitim programları sayesinde, bu hastalık hakkındaki bilgi ve bilinç düzeyleri arttırılacaktır. Bu amaçla, başta düzenli olarak gebelik izlemlerinde gerçekleştirilecek olan tahlil ve tetkikleri, bu hastalıktan korunma amaçlı uygulanacak olan korunma iğneleri ve erken tanı erken tedavi gibi konularla ilgili olan gerekli bilgiler, doğum öncesi doğum sonrası izlenecek yollar titizlikle anlatılacaktır. Evlenecek çiftlerde ve gebelerde yapılacak olan birtakım tahlil ve tetkik sonuçlarına göre eğer Rh kan uyuşmazlığı tespit edilmişse kan uyuşmazlığına bağlı olarak gebelikte ve yenidoğanda mortalite ve morbidite yapma potansiyeli yüksek, Fetal Anemi Hastalığı ve Yenidoğanın Hemolitik Hastalığı görülebilir. Bu ciddi hastalıklar ve komplikasyonları fetüs ve yenidoğanda görülmesin diye, Rh uyuşmazlığı olan gebelerde, koruma amaçlı kan uyuşmazlık iğnelerinin yapılmasıyla bu ciddi hastalıklar için uygulaması zor, pahalı ve hayatı tehdit eden ağır tedavilere de artık gerek kalmayacaktır. Böylelikle fetüsün doğum öncesi, yenidoğanın doğum sonrası hayatta kalma şansı da artacaktır. Bunların dışında yazılı ve görsel basının gebe sağlığı ve hastalıkları ile ilgili toplumda farkındalık oluşturucu yayınlar ve programlar yapması, gebelerin bu hastalık hakkındaki bilgi ve bilinç durumlarına olumlu bir katkı sağlayacaktır. Yapılan anket sonuçlarında gebelerin bilgi, tutum ve davranışları yeterli düzeyde tespit edilmişse sağlık çalışanlarının bu hastalık hakkında gösterdikleri özverili gayretlerinin sonuç verdiği ve devamlılığının gerektiği anlaşılacaktır. Ayrıca gebelerin kan uyuşmazlığı hakkındaki bilgi ve bilinç durumlarının daha da ileri götürülmesi için yeni sağlık politikaları geliştirilecektir. Bu anket sonuçlarına göre, gebelerin demografik özelliklerinin gebelerin kan uyuşmazlığı hakkındaki bilgi ve bilinç durumlarına etkileri teker teker değerlendirilerek bir sonuca ulaşılmaya çalışılacaktır. Bu sonuçlara göre de birtakım önlemlerin alınması sağlanacaktır. Örneğin gebelerin öğrenim durumları, yaşları, meslekleri veya gelir durumları bu hastalıkla ilgili bilgi ve bilinç durumlarında anlamlı bir sonuç ortaya çıkarmışsa izlem yapan sağlık personelleri, bu demografik özellikleri dikkate alarak gebelere bu hastalık hakkındaki izlemlerinde eğitici sağlık programları planlayacaklardır. Gereç ve yöntem: Bu çalışma Konya ili Karatay ilçesi 09 Nolu Karaaslan Aile Sağlığı Merkezinde, Covid-19 pandemisi şartları altında maske, mesafe ve hijyen kurallarına uygun olarak yapılmış bir çalışmadır. Çalışmaya katılan katılımcılar, 09 Nolu Karaaslan Aile Sağlığı Merkezi aile hekimliği sistemine kayıtlı, gebe nüfusun tamamı ile sınırlıdır. Bu çalışma gebe kadınlarla tanımlayıcı ve kesitsel tipte, gönüllülük esasına dayalı, yüz yüze görüşme yapılarak hazırlanmış bir anket çalışmasıdır. Çalışmaya 1 Haziran 2020 – 30 Nisan 2021 tarihleri arasında kan (Rh) uyuşmazlığı olan olmayan, akıl sağlığı yerinde 150 gebe kadın dahil edilmiştir. Veriler, 27 anket sorusunun yanıtı karşılığında toplanmış olup katılımcıların kişisel bilgilerine ankette yer verilmemiştir. Gebelere anket çalışmasına katılmadan önce anket onam formu doldurtularak yazılı onayları alınmıştır. Araştırmada kullanılan istatistiksel program ise Statistical Packag for the Social Sciences (SPSS 25.0) paket programıdır. Bulgular: Anket çalışmamızda elde edilen veriler, belirlediğimiz bir plan çerçevesinde analiz edildiğinde öncelikli olarak gebelerin genel özellikleri ve gebelerin kan (Rh) uyuşmazlığı hakkındaki bilgi ve bilinç durumları değerlendirildi. Gebelerin genel özellikleri ise üç başlık altında toplandı: İlk olarak gebelerin demografik özellikleri ile elde edilen veriler analiz edildi. Yaşları, öğrenim durumları, meslekleri, gelir durumları, sosyal güvence durumları, en uzun yaşadıkları yer, gebelik yaşları, eşleri ile olan akrabalık ilişkileri gibi özelliklerinin istatistiksel sonuçları ortaya çıkarıldı. İkinci olarak gebelerin kan grubu bilgileri ile ilgili özellikleri sorgulanarak, kendilerinin ve eşlerinin kan gruplarını bilip bilmedikleri, biliyorlarsa bunu ilk ne zaman veya nereden öğrendikleri, kan grubunu bilmenin niye gerektiğini, kan grubunu nerelerden öğrenebileceklerini, kan uyuşmazlığında eşler arasındaki kan gruplarının nasıl olması gerektiğini, eğer bu bilgiyi biliyorlarsa bunu nereden veya kimden öğrendikleri gibi soruların sonuçları istatistiksel olarak tespit edildi. Üçüncü olarak da gebelerin kan uyuşmazlığı bilgileri ile ilgili özellikleri sorgulandı. Burada eşiyle arasında kan uyuşmazlığının olup olmadığı, uyuşmazlık varsa bunu ilk ne zaman öğrendiği, kan uyuşmazlığının daha çok kaçıncı gebelikte meydana geldiği, akraba evliliğinin kan uyuşmazlığını ortaya çıkarıp çıkarmadığı, kan uyuşmazlığını önlemek için yapılması gerekli uyuşmazlık iğnesinden haberinin olup olmadığı, olası bir uyuşmazlık durumunda bu iğneyi yaptırmak isteyip istemediği ve kan uyuşmazlığı nedeniyle özürlü, engelli ya da ölü çocuğunun olabileceğini bilinip bilmediği sorgulanarak istatistiksel sonuçları değerlendirildi. Gebelerin Rh kan uyuşmazlığı hakkındaki bilgi ve bilinç durumlarının değerlendirme aşamasında ise Rh kan uyuşmazlığı bilgisini ölçen 27 anket sorusu içinden seçilmiş olan on üç sorunun cevabı, doğru ve yanlış şeklinde değerlendirilerek gebelerin bu hastalıkla ilgili bilgi ve bilinç düzeyleri hakkında genel bir sonuca varılmaya çalışıldı. 13 sorunun doğru sorularına 1 puan ve yanlış sorularına 0 puan verilerek, ortalama bilgi düzeyi 7,86±2,97 standart sapmasıyla belirlendi. En başarılı gebenin 13 puan üzerinden 12 puan aldığı, en başarısız katılımcının ise 0 puan aldığı görüldü. Tablo 5'te doğru yanıtlar, 13 puan üzerinden değerlendirildiğinde hastaların genel başarısı yüzdesi ise, yüz üzerinden 60,05±22,21 olarak saptandı. Ayrıca katılımcıların demografik özelliklerinin, kan grubu ve kan uyuşmazlığı ile ilgili bilgilerinin, Rh Kan Uyuşmazlığı Hastalığı ile olan ilişkileri ayrı ayrı istatistiksel veriler şeklinde çıkartılmasıyla, analiz ve yorumlar yapılarak bir sonuca ulaşılmaya çalışıldı. Sonuç: Çalışmamızın sonucunda gebelerin Rh kan uyuşmazlığı hakkındaki bilgi ve bilinç durumları değerlendirildiğinde, gebelerin bu hastalık hakkındaki bilgi, tutum ve davranış düzeylerinin %60,05±22,21 olduğu tespit edilmiştir. Bu sonuç, ülkemiz gibi gelişmekte olan ülkeler arasında oldukça yüz güldürücü bir sonuçtur. Bu başarıya ülkemizde son yıllarda yapılmakta olan sağlıkta dönüşüm projeleriyle birinci basamak sağlık hizmetlerinde Aile Hekimliği Sistemi'ne geçilmesiyle ulaşıldığı düşünülmüştür. Ancak bu sonuç bölgemiz için yeterli bir sonuç değildir ve bu başarıyı daha da ileriye taşımak için yeni sağlık politikaları geliştirmeyi amaç haline getirmeliyiz. Gebelerin gebelikte meydana gelebilecek olan hastalıklar hakkındaki bilgi ve bilinç düzeylerindeki yetersizlikleri, kaliteli sağlık hizmetleri ile gebelere sunulacak olan hizmetlerin ve sağlık eğitiminin ne kadar önemli olduğunu ortaya koymaktadır. Bu amaçla Rh kan uyuşmazlığı olan tüm gebelere ve çiftlere, özellikle kan uyuşmazlığı ve buna bağlı olarak gelişebilecek olan fetüsün ile yenidoğanın hayatını tehdit eden ciddi hastalıklar ve bu hastalıkların komplikasyonları anlatılmalıdır. Bu amaçla başta düzenli olarak yaptıracakları gebelik izlemleri esnasındaki tahlil ve tetkikleri, doğum öncesi ve doğum sonrası hastalıktan korunma amaçlı uygulanacak olan korunma iğneleri, erken tanı ve erken tedavi gibi konularla ilgili olan gerekli bilgileri titizlikle ve ciddiyetle bir plan içerisinde, yetkin ve etkin sağlık çalışanları tarafından gebelere anlatılmalıdır. Birçok hastalıkta olduğu gibi Rh kan uyuşmazlığının önlenmesi, tedavisinden çok daha kolay ve ekonomiktir. Bu amaçla Rh uyuşmazlığı olan gebelere, koruma amaçlı olarak yaptırılacakları kan uyuşmazlık iğneleri ile fetüs ve yenidoğanda mortalite ve morbidite yapma potansiyeli yüksek olan ciddi hastalıklara karşı önlemler erkenden alınacak ve uygulaması zor, pahalı ve hayatı tehdit eden ağır tedaviler de artık gerek kalmayacaktır.
Özet (Çeviri)
Introduction: The surveys conducted with this study aims to evaluate the knowledge, attitudes and behaviors of pregnant women about Rh blood incompatibility and to examine the effects of the demographic characteristics of pregnant women on the level of knowledge and awareness about this disease. As a result of these evaluations, if the knowledge, attitudes and behaviors of the pregnant women are determined at a sufficient level an awareness will be created in re-education by reviewing the knowledge of health professionals about Rh blood incompatibility and its consequences, and the procedures they will do during pregnancy follow-up. The level of knowledge and awareness about Rh blood incompatibility will be increased by health education programs to be given by healthcare professionals to pregnant women who will visit the Family Health Center (ASM) for the first time and to couples who will come to the FHC to obtain a marriage health report. For this purpose, the necessary information about subjects such as the tests and tests performed during the pregnancy follow-ups they will have regularly, the preventive injections to be applied for the purpose of protection from the disease, the early diagnosis and early treatment, and the ways to be followed before and after the birth will be explained meticulously. If Rh blood incompatibility is detected according to the results of some tests and tests to be performed on couples and pregnant women, Fetal Anemia Disease and Hemolytic Disease of the Newborn, which have a high potential to cause mortality and morbidity in pregnancy and newborns, can be seen depending on blood incompatibility. In order to prevent these serious diseases and complications from being seen in the fetus and newborn, with the blood incompatibility injections for Rh incompatibility pregnant women to protect the pregnant at an early stage, there will be no need for difficult, expensive or life-threatening heavy treatments for these serious diseases. Thus, the chance the newborn after birth will increase. Apart from these, publications and programs in the written and visual media about pregnant health and raising awareness in the society will make a separate contribution to the knowledge and awareness of pregnant women about this disease. If the knowledge, attitudes and behaviors of pregnant women are determined at a sufficient level in the results of the survey, it will be understood that the devoted efforts of health professionals about this disease yield results and their continuity is required. In addition, new health policies will be developed to improve the knowledge and awareness of pregnant women about blood incompatibility. According to the results of this survey, the effects of demographic characteristics of pregnant women on their knowledge and awareness about blood incompatibility will be evaluated one by one, and a conclusion will be reached. According to these results, it will be ensured that some measures are taken early. For example, if the educational status, age, occupation or income status of the pregnant women revealed a significant result in their knowledge and awareness of this disease, the health personnel who follow up will plan educational health programs for pregnant women in their follow-up about this disease, taking into account these demographic characteristics. Material and method: This study is carried out in accordance with the mask, distance and hygiene rules under the conditions of the Covid-19 pandemic in Karaaslan Family Health Center No. 09 in Karatay district of Konya. Participants participating in the study are limited to the entire pregnant population registered in the family medicine system of Karaaslan Family Health Center No. 09. This study is descriptive survey study, which was prepared by conducting face-to-face interviews with pregnant women on a voluntary basis. Between 1 June 2020 and 30 April 2021, 150 pregnant women in mental health without blood (Rh) incompatibility were included in the study. The data were collected in response to the answers to 27 survey questions, and the personal information of the participants was not included in the survey. Before participating in the survey study, the pregnant women filled out the survey consent form and their written consent was obtained. The statistical program used in the research is; Statistical Package for the Social Sciences (SPSS 25.0), which is a package program. Results: When the data obtained in our survey study were analyzed within the framework of a plan we determined, the general characteristics of pregnant women and their knowledge and consciousness about blood (Rh) incompatibility were evaluated. The general characteristics of the pregnant women were grouped under three headings. First, the data obtained with the demographic characteristics of the pregnant women were analyzed. Statistical results of characteristics such as age, education status, occupation, income status and social security status, longest place of residence, gestational age, and kinship relations with their spouses were revealed. Secondly, by questioning the characteristics of the pregnant women regarding their blood group information, whether they and their spouses know their blood groups, when or where they learned this for the first time, why it is necessary to know the blood group, where they can learn the blood group, how the blood groups should be between the spouses in case of blood incompatibility. The results of questions such as if they knew this information, from where or from whom they learned it were statistically determined. Thirdly, the characteristics of pregnant women regarding blood incompatibility information were questioned. Here, whether there is a blood incompatibility with his wife, when he first learned about it if there is a conflict, in which pregnancy the blood incompatibility occurs more often, whether the consanguineous marriage reveals the blood incompatibility, whether he is aware of the incompatibility needle to be made to prevent the blood incompatibility were assessed. Statistical results were evaluated by questioning whether he wanted to have the injection and whether it was known, whether he had a disabled or dead child due to blood incompatibility. At the stage of evaluating the knowledge and awareness of pregnant women about Rh blood incompatibility, the answers to thirteen selected questionnaires measuring Rh blood incompatibility knowledge were evaluated as true or false, and a general conclusion was reached about the knowledge and awareness levels of pregnant women. The mean knowledge level was determined with a standard deviation of 7.86±2.97, when the correct questions of 13 questions were given 1 point and their mistakes were given 0 points. It was seen that the most successful pregnant woman got 12 points out of 13 points, and the most unsuccessful participant got 0 points. When correct answers were evaluated over 13 points in Table 5, the overall success percentage of the patients was found to be 60.05±22.21 out of a hundred. In addition, the demographic characteristics of the participants, their knowledge of blood group and blood incompatibility, and the relationship between Rh Blood Incompatibility Disease were evaluated separately, and a conclusion was tried to be reached. Conclusion: In our study, the data obtained when the knowledge and awareness of the pregnant women about Rh blood incompatibility were analyzed and it was determined that the knowledge, status and behavior levels of the pregnant women about this disease were slightly above the medium level (60.05±22.21%). This result is quite promising for developing countries. This success has been achieved thanks to the health transformation projects that have been carried out in our country in recent years and the transition to the Family Medicine System, the quality health services offered to pregnant women and the great effort of the health workers who do their work with devotion. However, this is not a sufficient result for our region and we should aim to develop new health policies in order to further this success. The inadequacy of knowledge and awareness of pregnant women about the diseases that may occur during pregnancy reveals the importance of quality of health services, services to be provided to pregnant women, and health education. For this purpose, all pregnant women and couples with Rh blood incompatibility should be informed about blood incompatibility, serious diseases that may develop as a result, threatening the life of the fetus and newborn, and the complications of these diseases. For this purpose, the necessary information related to issues such as tests and examinations during pregnancy follow-ups that they will have regularly made, preventive injections to be applied for prenatal and postnatal disease prevention, early diagnosis and early treatment should be provided by competent and effective health professionals meticulously and seriously in a plan and be explained to pregnant women. As with many diseases, the prevention of Rh blood incompatibility is much easier and more economical than its treatment. For this purpose, precautionary measures will be taken against serious diseases with high potential for mortality and morbidity in fetus and newborn with blood incompatibility injection, which will be made for protection purposes, and difficult, expensive and life-threatening heavy treatments will no longer be needed.
Benzer Tezler
- Gebelerin gebelikte yapılan tarama testleri hakkındaki bilgi, tutum ve davranışlarının incelenmesi
Examination of knowledge, attitudes and behaviors of pregnant women about pregnancy screening tests
ERCAN ÖNER
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Aile HekimliğiYüzüncü Yıl ÜniversitesiAile Hekimliği Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. DİLEK KUŞASLAN AVCI
- Miadında doğan bebeklerin fizyolojik gelişimlerine etki eden faktörlerin incelenmesi
Başlık çevirisi yok
AYNUR SARUHAN
- 2015-2018 yılları arasında Afyon Kocatepe Üniversitesi Hastanesinde tespit edilen konjenital malformasyonların geriye dönük olarak değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of congenital malformations detected in Afyon Kocatepe University Hospital between 2015-2018
SEVAL EMRE UĞUZ
Yüksek Lisans
Türkçe
2019
Kadın Hastalıkları ve DoğumAfyonkarahisar Sağlık Bilimleri ÜniversitesiDoğum, Kadın Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. MİNE KANAT PEKTAŞ
- Gebe kadınların kan kalsiyum, demir, çinko, hematokrit düzeylerinin saptanması, besin tüketim düzeyleri ve antropometrik ölçümleriyle ilişkilerinin değerlendirlmesi
Başlık çevirisi yok
MAHMUT LÖKER
Yüksek Lisans
Türkçe
1992
Biyokimyaİstanbul ÜniversitesiBiyokimya ve Fizyoloji Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AHMET MENGİ
- Egzersizin gestasyonel diyabetli gebe kadınların kan şekeri profilleri üzerine etkisinin incelenmesi
Examination of the effect of exercise on blood glucose profiles with gestational diabetic pregnant women
RABİA YURDAGÜL
Yüksek Lisans
Türkçe
2011
Beslenme ve DiyetetikMarmara ÜniversitesiBeden Eğitimi ve Spor Ana Bilim Dalı
YRD. DOÇ. DR. İRFAN GÜLMEZ