Amerika Birleşik Devletleri büyük stratejisi çerçevesinde Çin Halk Cumhuriyeti politikası: Barack Obama dönemi (2009 – 2017)
USA policy towards Republic of China in the framework of grand strategy: The period of Barack Obama (2009 – 2017)
- Tez No: 686345
- Danışmanlar: PROF. DR. ABDULLAH TEMİZKAN
- Tez Türü: Yüksek Lisans
- Konular: Uluslararası İlişkiler, International Relations
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2021
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Ege Üniversitesi
- Enstitü: Sosyal Bilimler Enstitüsü
- Ana Bilim Dalı: Türk Dünyası Sosyal Ekonomik ve Siyasal İlişkiler Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Türk Dünyası Araştırmaları Bilim Dalı
- Sayfa Sayısı: 202
Özet
Diplomatik stratejiler, uluslararası aktörlerin küresel bağlamda en çok ihtiyaç duyduğu siyasi mekanizması haline gelmiştir. Saf ve yıkıma uğratılamaz bir hegemonya arayışına yönelik yapıcı tavsiyeler olarak da tanımlanabilen stratejiler, her zaman uzlaşma gayesi içerisinde olmamıştır. Uluslararası ilişkiler disiplininin rekabetçi ve anarşik doğası, güç arayışı doğrultusunda dünya politikasını şekillendirmiştir. Güç istenci, Friedrich Nietzsche tarafından en yüksek devinimli bir olgu olarak nitelendirilmiş ve gerçekleşen tüm değişim, dönüşümlere öncülük ettiği belirtilmiştir. Soğuk Savaş sonrası dönemin güvenlik algısında, devletlerin güvenlik stratejileri en üst seviyede konumlanmış ve güvensizlik hissi en kritik anları sembolize etmiştir. Önemli bir dış politika aracı olduğunun anlaşılmasıyla ekonomik güç, fütürist kurguların kontrol merkezi haline gelmiştir. Bu çalışma, Amerika Birleşik Devletleri ve Çin Halk Cumhuriyeti'nin karşıt ulusal güvenlik yaratımları ve tehdit algılamalarının, dünya düzenine olan etkisinin önemli olduğuna ilişkin savının değerlendirilmesinden yola çıkmıştır. İki büyük gücün çatışmalarından doğan kaotik düzenin incelenmesi gerçekçi yaklaşımlar aracılığıyla mümkün olmaktadır. Ele alınması gereken hegemonya kavramının kime ait olacağı sorusunun küresel sahada yanıt bulamadığını belirtmek gerekmektedir. Üçüncü dünya ülkeleri, çağdaş bilim yöntemleri sayesinde 'savaş' kavramının alışılmadık gözlemlerine şahit olmuştur. Amerikan ve Çin elitleri tarafından ilgi duyulan bu konuda yeni savaşlar, ticari ve teknoloji savaşlarının güç olgusu etrafında yeniden çerçevelenmesine olanak sağlamıştır. Bu çalışma, diplomatik bilgi aktarımı gelişiminin, Birleşik Devletler için hayati bir önem taşıdığı ve yeni savaş analizlerinin, dünya siyasetini nasıl şekillendirdiğine dair bulanık kısımları ortaya çıkarmaya çalışmaktadır.
Özet (Çeviri)
Diplomatic strategies have become the most needed political mechanism to international actors in the global context. Strategies have been defined as constructive advices to seek of a pure and indestructible hegemony and these strategies are not always pursuit of reconciliation. The competitive and anarchic nature of the discipline of international relations has shaped world politics in line with search for power. The Will to Power has been described by Friedrich Nietzsche as a phenomenon with the highest motion, and it has been stated that it leads to all the changes and transformations that take place. Security percepiton of the Post-Cold War period, the security strategies of the states are placed at the highest level and the feeling of insecurity has symbolized their most critical moments. Understanding that economic power is an important foreign policy instrument, this argument has become the control center of futurist fictions. This study departs from the drawing on contrast national security creations and threat detections of United States of America and People's Republic of China enormous effect on world order. Examine of the chaotic order born from the conflict of two great powers is possible through realistic approaches. Need to be address of the question: Who will lead the global hegemony? It should be emphasized that this question has not been answered. Third world countries have witnessed unusual observations of the concept of 'war' through contemporary science methods. New wars, known as commercial and technology wars entail reframing them around phenomenon of power and American and Chinese elites interest on this subject. This thesis attempt to expose blurry parts of diplomatic knowledge transfer, which is also vital to United States and new war analyses that how to shape of world politics.
Benzer Tezler
- Soğuk savaş dönemi sonrası ABD'nin Asya - Pasifik politikası bağlamında ABD - Çin ilişkileri
USA – China relations in the context of USA's Asia - Pacific policy after the Cold War era
İSHAK TURAN
Yüksek Lisans
Türkçe
2015
Uluslararası İlişkilerAbant İzzet Baysal ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. KAMER KASIM
- Amerika Birleşik Devletleri'nin yeni ortadoğu perspektifi güvenlik stratejisi, enerji ve din boyutlarından Büyük Ortadoğu projesi'ne bakış
The United States' new middle east perspective- viewing the Greater Middle East Project from the security strategy, energy and religion dimensions
YAŞAR KEMAL EVCİOĞLU
Yüksek Lisans
Türkçe
2005
Uluslararası İlişkilerKocaeli ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF.DR. HASRET ÇOMAK
- Türkiye'de yenilenebilir enerji stratejisi ve Federal Almanya stratejisinin analizi
Renewable energy strategy in Turkey and the analysis of renewable energy strategy of Federal Republic of Germany
ÇAĞKAN AYDOĞDU
Doktora
Türkçe
2021
EnerjiDokuz Eylül ÜniversitesiKamu Yönetimi Ana Bilim Dalı
PROF. DR. ZERRİN TOPRAK KARAMAN
- Rusya Federasyonu'nun askeri güvenlik refleksindeki dönüşüm
Transformation in military security reflex of Russian Federation
AHMET SAPMAZ
Doktora
Türkçe
2016
Uluslararası İlişkilerKara Harp Okulu KomutanlığıGüvenlik Bilimleri Ana Bilim Dalı
PROF. DR. SERTAÇ HAMİ BAŞEREN
- Continuity and change in the US foreign policy toward Kosovo question
ABD'nin Kosova sorununa yönelik dış politikasında devamlılık ve değişim
MERVE KALA
Yüksek Lisans
İngilizce
2022
Uluslararası İlişkilerOrta Doğu Teknik ÜniversitesiUluslararası İlişkiler Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MUSTAFA TÜRKEŞ