Geri Dön

Serum kalprotektin düzeyinin nazal polipoziste prediktif değeri ve nazal polipozis prognozuna etkisi

The predictive value of serum calprotectin level in nasal polyposis and its effect on nasal polyposis prognosis

PDF İndir

  1. Tez No: 687290
  2. Yazar: ASİYE MERVE ERDOĞAN
  3. Danışmanlar: PROF. DR. ORHAN GÖRGÜLÜ
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Kulak Burun ve Boğaz, Otorhinolaryngology (Ear-Nose-Throat)
  6. Anahtar Kelimeler: Kalprotektin, Kronik rinosinüzit, Nazal polip, Calprotectin, Chronic rhinosinusitis, Nasal polyp
  7. Yıl: 2021
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi
  11. Ana Bilim Dalı: Kulak Burun Boğaz ve Baş-Boyun Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 60

Özet

Amaç: Nazal polipozis (NP), düzgün yüzeyli, jelatinöz , genellikle bilateral olan, sinüs veya nazal mukozanın inflamasyonuyla karakterize, orta meatus ve etmoid bölgedeki epitelden köken alan ve nazal pasajı kapatabilen, sık görülen benign intranazal kitlelerdir. Ayrıca burun tıkanıklığının da en önemli nedenlerinden biridir. Nazal polipozis tedavisi hâlâ tartışmalı olup, zor ve hayal kırıklığına sebep olabilen bir süreçtir. Etiyoloisi tam olarak netlik kazanmadığı için, tedavi algoritması geliştirilememiş ve hastalık nüksü (%29-53) engellenememiştir. Kalprotektin (diğer adıyla S100A8/A9, Calprotektin, calgranulin A ve B, alarmins, CLP) ise makrofajlar ve nötrofillerden salınan ve aşağı akış sinyallemesine aracılık etmek için non kovalent bir bağ aracılığıyla genellikle ana reseptörü TLR4'e bağlanan 36.5 küçük kalsiyum ve çinko bağlayıcı heterodimerdir. S100A8/A9 temel olarak nötrofiller ve makrofajlar tarafından salınır. Akut faz reaktanı olarak, inflamatuar ve enfeksiyöz hastalıklar ile, travmadan sonra salınımı artar. Oda sıcaklığındaki stabilitesi, kalprotektinin COVID-19 dahil olmak üzere inflamatuar hastalıklarda potansiyel bir biyobelirteç olmasını sağlar. Biz de bu çalışmada, kalprotektinin nazal polipoziste prediktif değeri ve hastalık prognozuna etkisini araştırdık. Gereç Ve Yöntem: Çalışmaya Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi KBB polikliğine başvuran, 18 ile 65 yaş arası, kronik herhangi bir sistemik ve inflamatuar hastalığı olmayan ve daha önce herhangi bir nazal cerrahi öyküsü bulunmayan 40 nazal polipozis hastası ile 40 sağlıklı gönüllü dahil edildi. Takiplerde çalışma koşullarına uymayan 3 hasta ile 1 sağlıklı gönüllü olmak üzere toplam 4 kişi çalışma dışı bırakıldı. Hastaların yaş, cinsiyet gibi demografik verileri ile hastalardan alınan venöz kan örneklerinde kalprotektine ek serum eozinofil (Eo) yüzdesi, MPV, lökosit (WBC), hematokrit(HTC), total IgE değerleri ile nötrofil/lenfosit oranları istatistiksel olarak karşılaştırıldı. Bulgular: Çalışmamızdaki 37 hastanın 16'sı (%43,2) kadın, 21'i (%56,8) erkekti. Hastaların yaşları 18 ile 65 arasında değişmekle birlikte ortalaması 37.05+ 13.023 idi. Kalprotektin değişkeni bakımından gruplar arasında istatistiki olarak anlamlı fark bulunmaktadır. Kalprotektin değerleri hasta grubunda kontrol grubuna göre daha yüksektir (p= 0.003). Fakat hasta grubunun kendi içinde endoskopik muayene grade'i ile kalprotektin düzeyleri arasında (p=0.827) ve Lund Mackay skorları ile kalprotektin düzeyleri arasında anlamlı bir ilişki bulunamamıştır. (p=0.327) Sonuç: Temel olarak nötrofiller ve makrofajlar tarafından akut faz reaktanı olarak salınan, inflamatuar ve enfeksiyöz hastalıklar ile, travmadan sonra salınımı artan ve bazı inflamatuar hastalıklarda potansiyel bir biyobelirteç olarak gösterilen kalprotektin nazal polipoziste de kontrol grubuna göre anlamlı şekilde yüksek bulunmuş fakat hastaların kendi içinde fizik muayene grade leri ve Lund Mackay skorları ile karşılaştırmasında anlamlı ilişki bulunamamıştır. Kalprotektin nazal polpoziste potansiyel bir biyobelirteç gibi görünmekle birlikte prognostik değeri bulunmamaktadır. Ameliyat olan hastalarda ameliyat öncesi ve ameliyat sonrası serum kalprotektin değerleri ile beraber değerlendirilen daha geniş serili çalışmalara ihtiyaç vardır.

Özet (Çeviri)

Objective: Nasal polyposis (NP) are common benign intranasal masses with smooth surface, gelatinous, usually bilateral, characterized by inflammation of the sinus or nasal mucosa, originating from the epithelium in the middle meatus and ethmoid region, and closing the nasal passage. It is also one of the most important causes of nasal congestion. Nasal polyposis treatment is still controversial and is a difficult and disappointing process. Since the etiology was not fully clarified, the treatment algorithm could not be developed and disease recurrence (29-53%) could not be prevented. Calprotectin (aka S100A8/A9, Calprotectin, calgranulin A and B, alarmins, CLP) is a 36.5 small calcium and zinc-binding heterodimer released from macrophages and neutrophils that usually binds to its main receptor TLR4 via a non-covalent bond to mediate downstream signaling. . S100A8/A9 is mainly secreted by neutrophils and macrophages. As an acute phase reactant, its release is increased after trauma, with inflammatory and infectious diseases. Its stability at room temperature makes calprotectin a potential biomarker in inflammatory diseases, including COVID-19. In this study, we investigated the predictive value of calprotectin in nasal polyposis and its effect on disease prognosis. Materials And Methods: Forty patients with nasal polyposis and 40 healthy volunteers, aged between 18 and 65, who did not have any chronic systemic and inflammatory diseases and had no previous nasal surgery history, who applied to Adana City Training and Research Hospital ENT polyclinic were included in the study. During the follow-ups, 3 patients and 1 healthy volunteer, who did not comply with the working conditions, were excluded from the study. Demographic data such as age and gender of the patients and the percentage of serum eosinophils (Eo) in addition to calprotectin, MPV, leukocyte (WBC), hematocrit (HTC), total IgE values and neutrophil/lymphocyte ratios in venous blood samples taken from the patients were statistically compared. Results: Of the 37 patients in our study, 16 (43.2%) were female and 21 (56.8%) were male. Although the ages of the patients varied between 18 and 65, the mean was 37.05 + 13.023. There is a statistically significant difference between the groups in terms of the calprotectin variable. Calprotectin values were higher in the patient group than in the control group (p= 0.003). However, no significant correlation was found between the endoscopic examination grade and calprotectin levels (p=0.827), and between Lund Mackay scores and calprotectin levels in the patient group. (p=0.327) Conclusion: Calprotectin, which is mainly released as an acute phase reactant by neutrophils and macrophages, increased in inflammatory and infectious diseases and after trauma, and shown as a potential biomarker in some inflammatory diseases, was also found to be significantly higher in nasal polyposis than in the control group. But no significant correlation was found in comparison with physical examination grades and Lund Mackay scores. Although calprotectin appears to be a potential biomarker in nasal polyposis, it has no prognostic value. There is a need for larger series of studies evaluating preoperative and postoperative serum calprotectin values in patients who have undergone surgery.

Benzer Tezler

  1. Tez No

    870416

    Akut kolesistit tanısında serum kalprotektin düzeyinin tanısal değeri ve komplike kolesistit öngörüsündeki yeri

    Diagnostic value of serum calprotectin level in the diagnosis of acute cholecystitis and its role in the prediction of complicated cholecystitis

    MEHMET BERKSUN TUTAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Genel CerrahiHitit Üniversitesi

    Genel Cerrahi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. VEYSEL BARIŞ TURHAN

  2. Tez No

    862798

    Rozase hastalarında fekal ve serum kalprotektin düzeyinin değerlendirilmesi

    Evaluation of fecal and serum calprotectin levels in rosase patients

    OSMAN EZİM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    DermatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Dermatoloji Ana Bilim Dalı

    DR. BİLGEN ERDOĞAN

  3. Tez No

    452393

    Endometrioma ve diğer benign over kisti nedeniyle opere olan hastaların serum kalprotektin yönünden karşılaştırılması

    Comparision serum calprotectin levels between operated endometrioma and benign ovarian cysts

    SEDA BİLİR ESMER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2016

    Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Kadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. DİLEK ŞAHİN

    DOÇ. DR. SABRİ CAVKAYTAR

  4. Tez No

    674152

    Neoadjuvan tedavi alan meme kanserli hastalarda yeni bir inflamatuar belirteç olan serum kalprotektin düzeyinin tedaviye yanıtta prediktif değeri

    Predictive value of serum calprotectin level that is a new inflammatory indicator in patients with breast cancer receiving neoadjuvant treatment

    ECE BAYDAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    OnkolojiNamık Kemal Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DR. ÖĞR. ÜYESİ ERDOĞAN SELÇUK ŞEBER

  5. Tez No

    720921

    Romatoid artrit tanılı hastalarda serum ve tükürük kalprotektin düzeyi ile klinik ve laboratuvar olarak değerlendirilen hastalık aktivite parametreleri arasındaki ilişkinin incelenmesi

    Investigation of the relationship between serum and saliva calprotectin levels and disease activity parameters evaluated clinically and by laboratory parameters in patients with rheumatoid arthritis

    GÜNEŞ DORUKHAN ÇAVUŞOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2022

    Romatolojiİstanbul Medipol Üniversitesi

    İç Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MERYEM CAN

Geri Dön