Geri Dön

Borderline kişilik bozukluğunda kendini yaralayıcı davranışın klinik değişkenler açısından incelenmesi

Başlık çevirisi mevcut değil.

  1. Tez No: 69790
  2. Yazar: VEHBİ KESER
  3. Danışmanlar: PROF. DR. BİLGİN SAYDAM
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Psikiyatri, Psychiatry
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Psikiyatri Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 112

Özet

Kasım 1996-Mart 1998 tarihlerinde İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi, Psikiyatri Anabilim Dalı, Sosyal Psikiyatri Servisine (SPS) gönderilen ve borderline kişilik bozukluğu (BKB) olan hastalarla yapılan bu çalışmada, tüm olguların sosyo-demografik ve klinik özellikleri ve eşlik eden psikopatolojileri ile kendini yaralayıcı davranışı olan (KYD(+)) ve olmayan (KYD(-)) borderline hastaların aynı değişkenler açısından farklılıkları olup olmadığı araştırıldı. Çalışmaya, SCID-II uygulamasıyla DSM-III-R'ye göre BKB tanısı konan 40 hasta alındı. Hastaların yirmisinde kendini yaralayıcı davranış mevcuttu. Hastalar KYD(+) ve KYD(-) şeklinde iki gruba ayrıldı. önce tüm hastalara SCID-I, SCID-II, Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği, Hamilton Anksiyete Derecelendirme Ölçeği, Durumluk-Sürekli Kaygı Envanteri, Beck Depresyon ölçeği, Belirti Tarama Listesi (SCL-90-R), Savunma Mekanizmaları Envanteri, İşlevselliğin Genel Değerlendirilmesi Ölçeği ve SPS-Başvuru Değerlendirme Formu uygulanarak sosyo-demografik ve klinik özellikleri, tedavi öyküleri ve eşlik eden 1. ve 2. eksen psikopatolojilerinin dökümü yapıldı. Yaş ortalamaları 23.0 (SS = 5.57) idi. Büyük bir çoğunluğu kadınlardan oluşmaktaydı (%80). 17 hasta (%42.5) çocukluk çağında fiziksel şiddete, 15 hasta da (%37.5) cinsel kötüye kullanıma maruz kaldığını bildirmekteydi. 23 hastanın (%57.5) daha önce ciddi intihar girişimlerinin olduğu, 36 hastanın da (%90) son bir yıl içinde fiziksel şiddet içeren impulsif davranışlar gösterdiği belirlendi, %35'inde psikiyatrik yatış öyküsü mevcuttu. Son bir yıl içinde en sık antidepresan, ikinci sıklıkta ise antipsikotik tedavi gördükleri saptandı. DSM-III-R'ye göre olgulara 1. eksende en sık duygudurum bozukluklarının, 2. eksende histrionik kişilik bozukluğunun eşlik ettiği görüldü.69“Ki kare”ve“t-testi”uygulanarak gruplar karşılaştırıldığında: - KYD(+) grubun mesleki ve sosyal alanda işlevselliğinin daha düşük olduğu, - travma öyküsü yönünden iki grup arasında farklılık olmadığı, - KYD(+) hastaların daha çok ciddi intihar girişiminde bulunduğu ve bu grubun fiziksel şiddete daha çok başvurduğu, - anksiyete ve depresyon düzeylerinin ve savunma mekanizmalarının ölçekler üzerinde belirgin farklılıklar göstermediği, - SCL-90-R'ye göre, KYD(+) grubun ruhsal belirti şiddetinin daha yüksek olduğu, - KYD(+) grupta, 1. eksende major depresyon, madde kötüye kullanımı ve kısa reaktif psikozun daha çok görüldüğü, - İkinci eksende narsisistik kişilik bozukluğunun KYD(-), A kümesi kişilik bozukluklarının KYD(+) gruba daha çok eşlik ettiği, - KYD(+) hastalarda yatarak tedaviye daha çok gereksinim duyulduğu ve ilaç tedavisinin bu grupta daha sık uygulandığı sonuçlan elde edildi. Bulgular, bu konuda daha önce yayınlanmış araştırmalarla karşılaştırılarak tartışıldı.

Özet (Çeviri)

In this study, the patients with borderline personality disorder (BPD) were referred to the Social Psychiatry Service (SPS) of Psychiatry Department of Istanbul Medical Faculty and, sociodemographic and clinical features, comorbid psychopathologies were investigated. Borderline patients with self-mutilating behaviour (SMB(+)) and without self-mutilating behaviour (SMB(-)) are compared with eachother according to the same variables. 40 patients who were diagnosed to have borderline personality disorder according to DSM-III-R and SCID-II, were engaged in this study. The patients were separated into two groups of SMB(+) and SMB(-). 20 of them had self-mutilating behaviour. At the beginning, all patients were given SCID-I, SCID-II, Hamilton Depression Rating Scale, Hamilton Anxiety Rating Scale, State-Trait Anxiety Inventory, Beck Depression Scale, Symptom Check List -90- Revised (SCL-90-R), Defense Mechanisms Inventory, Global Assessment of Functional Scale and SPS- Evaluating Form, and sociodemographic and clinical features, treatment history and comorbid psychopathologies were documented. Mean age of patients were 23.0 (SD = 5.57). Most of the patients were women (%80). 17 patients (%42.5) had physical abuse and 15 patients (%37.5) had sexual abuse in childhood. 23 patients (%57.5) had serious suicidal attempts previously and 36 patients (%90) had shown impulsive behaviours with physical violence. %35 of patients had a history of inpatient treatment. In the last year, patients were given mostly antidepression treatment and secondly antipsychotic treatment. According to DSM-III-R, the patients mostly had affective71 disorders in axis-I diagnosis, and histrionic personality disorder in axis-II diagnosis comorbidly. The groups were compared by“chi-square”and“t-test”, and results are as follows: - Group members with SMB have a low functional level in social and occupational area. - According to the trauma histories, both groups were not different from eachother. - Patients with SMB had more serious suicidal attempts and engaged in more physical violence. - The levels of anxiety and depression and defense mechanisms of both groups did not differ according to the scales. - According to SCL-90-R, group with SMB had a higher level of symptom severity. - The patients with SMB had more major depression in axis-I, had more substance abuse and more brief reactive psychosis. - Narcissistic personality disorder was found to be more in SMB(-) group comorbidly, whereas group A personality disorders were more in SMB(+) group. - The patients with SMB had more frequently needed inpatient treatment and pharmacological treatment. These results were discussed by comparing with the results of previously reported studies.

Benzer Tezler

  1. Sınır kişilik bozukluğunda ayrılma/bireyleşme deneyimleri, yakın ilişkilerde yaşanan kaygı ve kaçınma boyutları

    Separation/individuation experiences, anxiety and avoidance experienced in close relationships in borderline personality disorder

    EBRU TEMİZ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2004

    Psikolojiİstanbul Üniversitesi

    Psikoloji Ana Bilim Dalı

    YRD. DOÇ. DR. YEŞİM KORKUT

  2. Sınır kişilik bozukluğu tanısı almış ve almamış kadınların benlik saygısı, öfke, kendini ayarlama ve kaygı değişkenleri bakımından karşılaştırılması

    The comparison of self-esteem, anger, self-monitoring and anxiety variables in females diagnosed with borderline personality disorder and without any diagnosis

    BİLGE TUNÇELLİ

    Yüksek Lisans

    Türkçe

    Türkçe

    2008

    Psikolojiİstanbul Üniversitesi

    Psikoloji Bölümü

    YRD. DOÇ. YEŞİM KORKUT

  3. Borderline kişilik bozukluğunda bedenselleştirme ve zihinselleştirme arasındaki ilişkinin incelenmesi

    Investigating the association between mentalization and somatization in borderline personality disorder

    OSMAN DEMİRCİ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Psikiyatriİstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. BAYRAM MERT SAVRUN

  4. Erişkin dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğunda kişilik, mizaç ve karakter özellikleri

    Personality, temperament and character profile of attention defficit hyperactivity disorder

    MUSTAFA ÖZDEN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2009

    PsikiyatriEge Üniversitesi

    Psikiyatri Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. BAYBARS VEZNEDAROĞLU

  5. Sinirda kişilik bozukluğunda sosyal bilişsel beceriler ile çocukluk çaği travmatik yaşantilarin ilişkisi

    The relationship between social cognitive skills and childhood traumatic experiences in borderline personality disorder

    EMRE DAYAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    Psikiyatriİstanbul Üniversitesi

    Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET RAŞİT TÜKEL