Dirençli status epileptikus nedeniyle tiyopental kullanılan hastaların retrospektif değerlendirilmesi
Retrospective evaluation of patients WHO used thiopental DUE to refractory status epilepticus
- Tez No: 709770
- Danışmanlar: PROF. DR. ESRA ŞEVKETOĞLU, DOÇ. DR. GONCA BEKTAŞ, DR. NİHAL AKÇAY
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları, Child Health and Diseases
- Anahtar Kelimeler: çocuk, çocuk yoğun bakım, dirençli epilepsi, dirençli status epileptikus, status epileptikus, tiyopental, child, pediatric intensive care unit, refractory epilepsy, refractory status epilepticus, status epilepticus, thiopental
- Yıl: 2022
- Dil: Türkçe
- Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
- Enstitü: İstanbul Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi
- Ana Bilim Dalı: Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 100
Özet
Amaç: Status epileptikus (SE) çocukluk çağının en yaygın nörolojik acillerinden biridir. SE, son yıllarda tedavide ilerlemelere rağmen önemli mortalite ve morbidite sebebidir. Dirençli status epileptikus (DSE), birinci basamak anti epileptik ilaç (AEİ) ve ikinci basamak AEİ uygulandıktan sonra devam eden nöbet aktivitesi olarak tanımlanır. Çocukluk çağında DSE tedavisine ilişkin yeterli randomize kontrollü çalışma mevcut değildir ve literatürde önerilen tedaviler arasında fikir birliği bulunmamaktadır. Biz de bu amaçla DSE tanısı alan ve midazolam infüzyonu ile nöbet kontrolü sağlanamayan hastalarda tiyopentalin, çocukluk çağı DSE tedavisindeki etkinliğini ve güvenilirliğini göstermeyi amaçladık. Gereç ve Yöntem: Çalışmamız, Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim ve Araştırma Hastanesi Çocuk Yoğun Bakım Ünitesi'nde gerçekleştirildi. Ocak 2017 ile Temmuz 2020 tarihleri arasında DSE nedeniyle tiyopental tedavisi alan 1 ay-18 yaş arası 25 hasta dahil edildi. Hastaların yaşı, cinsiyeti, doğum haftası, yenidoğan yoğun bakım yatış öyküsü, epilepsi öyküsü, nöbetin ilk başlangıç zamanı, ailede epilepsi varlığı ve AEİ ilaç kullanımı olup olmadığı, konvülziyon özellikleri, DSE tipi, etiyolojisi, hastaların taburculuktaki son nörolojik durumları, tiyopental tedavisinin özellikleri, yan etkileri ve tetkik sonuçları retrospektif olarak hasta dosyalarından incelendi. Bulgular: Hastaların %52'si (n=13) erkek, %48'i (n=12) kızdı. Hastaların yaş ortalaması 86,74 aydı (4-210 ay). Hastaların %92'sinin (n=23) term doğum, %8'inin (n=2) preterm doğum öyküsü mevcuttu. Hastaların %36'sında (n=9) epilepsi tanısı, %28'inde (n=7) yenidoğan döneminde yatış öyküsü, %8'inin (n=2) ailesinde epilepsi öyküsü ve %8'inin (n=2) ailesinde febril konvülziyon öyküsü mevcuttu. Hastaların nöbet tipleri incelendiğinde; %60'ı (n=15) jeneralize, %40'ı (n=10) fokal başlangıçlı jeneralize, etiyolojileri incelendiğinde; %48'i (n=12) akut, %28'i (n=7) ilerleyici, %24'ü (n=6) önceden edinilmiş olduğu görüldü. Hastaların ilk 24 saat tansiyon v değerleri incelendiğinde %40'ında (n=10) hipotansiyon saptandı. Hastaların %48'inde (n=12) tiyopental tedavisi sonrası inotrop tedavi ihtiyacı görüldü. Tiyopental tedavisi öncesinde %20 (n=5) hastanın mekanik ventilatör ihtiyacı vardı. Tiyopental tedavisi başlanacak bütün hastalar entübe edilip mekanik ventilatöre bağlandı. Hastaların toplam ventilasyon ihtiyacı 7 ile 1200 saat arasında değişmekte olup, ortalama 268,36±317,99 saatti. Hastaların %44'ünde (n=11) lenfopeni, %32'sinde ise (n=8) anemi, %24'ünde (n=6) akut böbrek hasarı, %16'sında (n=4) sepsis, %12'sinde (n=3) ventilatör ilişkisi pnömoni, %12'sinde (n=3) tromboemboli, %12'sinde (n=3) lökopeni, %8'sinde (n=2) aritmi, %8'inde (n=2) akut karaciğer hasarı görüldü. Çalışmamızda DSE tedavisinde tiyopentalin %84 etkin olduğu saptandı. Tiyopental infüzyon tedavisine yanıt alınan ve alınmayan hastalarda değişkenler arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık görülmedi (p>0,05). Sonuç: Tiyopental tedavisinin yan etkilerinin en sık kardiyovasküler ve solunum sistemi üzerine olduğu ayrıca immünsüpresif etkisi nedeniyle enfeksiyonlara yatkınlık oluşturduğu gözlendi. En sık yan etki olarak hipotansiyon izlendi ancak sıvı ve/veya inotrop tedavisi ile bütün hastaların tansiyonları kontrol altına alındı. Sonuç olarak tiyopental tedavisinin, çocukluk çağında DSE tedavisinde nöbet kontrolünü sağlamada etkin ve görece güvenilir olduğunu düşünmekteyiz.
Özet (Çeviri)
Aim: Status epilepticus (SE) is one of the most common neurological emergencies of childhood. SE is an important cause of mortality and morbidity despite advances in treatment in recent years. Refractory status epilepticus (RSE) is defined as seizure activity that continues after administration of a first-line anti-epileptic drug (AED) and a second-line AED. There are no adequate randomized controlled studies on the treatment of RSE in childhood, and there is no consensus among the treatments recommended in the literature. For this purpose, we aimed to demonstrate the efficacy and safety of thiopental in the treatment of childhood RSE in patients who were diagnosed with RSE and whose seizure control could not be achieved with midazolam infusion. Materials and Methods: Our study was carried out in the Pediatric Intensive Care Unit of Bakırköy Dr. Sadi Konuk Training and Research Hospital. Twenty-five patients aged 1 month to 18 years who received thiopental therapy for RSE between January 2017 and July 2020 were included. Patients's age, gender, week of birth, history of neonatal intensive care hospitalization, epilepsy history, first onset of seizure, family history of epilepsy and AED drug use, convulsion characteristics, RSE type, etiology, last neurological status of patients at discharge, characteristics of thiopental treatment, side effects and examination results were reviewed retrospectively from patient files. Results: Of the patients, 52% (n=13) were male and 48% (n=12) were female. The mean age of the patients was 86.74 months (4-210 months). There was a history of term delivery in 92% (n=23) and preterm delivery in 8% (n=2) of the patients. Epilepsy was diagnosed in 36% (n=9) of the patients, a history of hospitalization in the neonatal period in 28% (n=7), a family history of epilepsy in 8% (n=2), and a family history in 8% (n=2). There was a history of febrile convulsions. When the seizure types of the patients were examined; 60% (n=15) were generalized, 40% (n=10) had focal onset, when their etiology was examined; 48% (n=12) were acute, 28% (n=7) progressive, vii and 24% (n=6) were previously acquired. When the blood pressure values of the patients were examined in the first 24 hours, hypotension was found in 40% (n=10). Inotropic treatment was required after thiopental treatment in 48% of the patients (n=12). Before treatment with thiopental, 20% (n=5) patients needed mechanical ventilator. All patients who were to be treated with thiopental were intubated and connected to a mechanical ventilator. The total ventilation need of the patients varied between 7 and 1200 hours, with an average of 268.36±317.99 days. 44% (n=11) of the patients had lymphopenia, 32% (n=8) anemia, 24% (n=6) acute kidney injury, 16% (n=4) sepsis, 12% (n=3) ventilator association pneumonia, 12% (n=3) thromboembolism, 12% (n=3) leukopenia, 8% (n=2) arrhythmia, 8% (n =2) acute liver injury was observed. In our study, thiopental was found to be 84% effective in the treatment of RSE. There was no statistically significant difference between the variables in patients who received and did not respond to thiopental infusion therapy (p>0.05). Conclusion: It was observed that the side effects of thiopental treatment were mostly on the cardiovascular and respiratory systems, and it also caused susceptibility to infections due to its immunosuppressive effect. The most common side effect was hypotension, but all patients's blood pressure was controlled with fluid and/or inotropic therapy. In conclusion, we think that thiopental treatment is effective and relatively safe in providing seizure control in childhood RSE treatment.
Benzer Tezler
- Kolistin kullanılan çocuk yoğun bakım hastalarında biyokimyasal parametreler ve yoğun bakım skorlarının değerlendirilmesi
Evaluation of biochemical parameters and intensive care scores in child intensive care patients using colistin
POLAT AKSOY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2022
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıSağlık Bilimleri ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. NEVİN HATİPOĞLU
- Göz kapağı miyoklonisi olan idyopatik jeneralize epilepsi olgularında klinik ve EEG özellikleri, göz kırpma refleksi ile Glut-1 mutasyonunun araştırılması
The investigation of clinical and EEG features, blink reflex findings and Glut-1 mutations in patients with idiopathic generalized epilepsy presenting with eyelid myoclonia
GÜNEŞ ALTIOKKA UZUN
- Çocukluk çağı epileptik ensefalopatili ve epilepsi hastalığı olan otizmli olguların klinik-elektrofizyolojik ve genetik olarak değerlendirilmesi
Clinical, neurophysiologic and genetic evaluation of patients with infantile epileptic encephalopathy and epilepsy and autism association
DOVLAT KHALILOV
- Rolandik epilepsi olgularının klinik, elektroensefalografik ve psikometrik değerlendirilmesi
Clinical, electroencephalographic and psychometric evaluation of rolandic epilepsy cases
MERYEM BADEM
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2021
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıDokuz Eylül ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. AYŞE SEMRA HIZ
- Çocuk nöroloji polikliniğinde 2009-2012 yılları arasında dirençli epilepsi tanısı alan hastaların etiyolojik değerlendirilmesi
Etiologic evaluation of patients diagnosed as refractory epilepsy in outpatient polyclinic of pediatric neurology between 2009-2012
FATMA ÇETİNKAYA
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2015
Çocuk Sağlığı ve HastalıklarıUludağ ÜniversitesiÇocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı
PROF. DR. MEHMET SAİT OKAN