Geri Dön

Down sendromunda HLA-DQA1 allel polimorfizmi ile DR53 homozigotluğunun araştırılması

The Role of DR53 homozygosity in Down syndrome evaluated by HLA-DQA1 allele polymorphism

  1. Tez No: 71206
  2. Yazar: HÜLYA KAYSERİLİ
  3. Danışmanlar: PROF. DR. MEMNUNE YÜKSEL-APAK
  4. Tez Türü: Doktora
  5. Konular: Tıbbi Biyoloji, Medical Biology
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 1998
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: İstanbul Üniversitesi
  10. Enstitü: Sağlık Bilimleri Enstitüsü
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Genetik Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 131

Özet

VI. ÖZET Amaç Down sendromu ile çocukluk çağı lösemisi arasındaki epidemiyolojik ilişki ve etyolojisindeki benzer noktalar bilinmektedir (Robinson & Neglia 1987). Epidemiyolojik ilişkiyi inceleyen çalışmalarda akut lösemi insidansının Down sendromlu popülasyonda artmış olduğu gözlenir (Down sendromlu 10 yaş altındaki popülasyonda normalin 18 katı, 5 yaşın altında daha da yüksek) (Miller, 1970). Lösemi ve Down sendromunun etyolojisindeki ortak noktalar ileri anne yaşı, anne adayının obstetrik öyküsünde yineleyen düşükler, multiparite, inutero radyasyona maruz kalma, ailede beyin tümörlerinde artıştır (Robison & Neglia, 1987). Down sendromunda lösemi riskinin arttığı ve lösemilerde trisomi 21' in sık rastlanan bir anomali olduğu bilinmektedir (Fong & Brodeur, 1987). Down sendromu ile lösemi arasındaki ilişki 30 yıldır bilinmesine rağmen, her iki durumun oluşmasında etyoloj ideki ortak nokta henüz aydınlatılamamıştır. HLA antijenleri ile lösemi arasındaki ilişki belirlendikten sonra, etyoloj ilerinde ortak özellikler olan Down sendromunda da aynı HLA ilişkisi, özellikle homozigot genotiplerde artış beklenebilir. Çalışmanın amacı, lösemi ile ilişkisi gösterilmiş olan homozigot genotipler ile Down sendromu arasında da bir ilişkinin olup olmadığının 93araştırılmasıdır. HLA ile Down sendromu arasındaki ilişkinin araştırılması ve tanımlanması lösemi için riskli populasyonun belirlenmesine ve hastalığın oluşmasındaki mekanizmalara ışık tutabilir. Bu amaçla Down sendromlu (n=36) ve eşlik eden maligniteleri olan olgular (n: 7) ve ebeveynleri sağlıklı kontrol grubu ile karşılaştırılarak (n:50) HLA-DQA1 allel frekanslarının belirlenmesi ve DR53 homozigotluğunun Down sendromlu populasyonda artmış olup olmadığının değerlendirilmesi planlanmıştır. Hastalar ve Yöntem Bu çalışma bir olgu-kontrol çalışması olarak planlandı. Olgu grubu 0-12 ay grubundaki toplam 36 DS ( 23 erkek, 13 kız) ile kontrol grubunu 50 sağlıklı yenidoğan (25 kız, 25 erkek) oluşturdu. Olgular cinsiyet, anne/baba yaşı, obstetrik öykü, KKH ve hipotiroidi insidansı, eşlik eden ek anomaliler, prognoz, sitogenetik sonuçlar açısından değerlendirildi. RFLP analizi ile HLA DQA1 lokus polimorfızmi açısından 23 DS (14 erkek, 9 kız) 26 sağlıklı yenidoğan (8 erkek, 9 kız) tiplendirildi. HLA-B allel polimorfızmi açısından için de toplam 17 (10 erkek, 7 kız) DS'li ile 17 (8 erkek, 9 kız) sağlam yenidoğan değerlendirildi. Sonuçlar DS'li olgu grubunda toplam 23 olguya ait 46 allelde DQA allel polimorfızmi ile beş 1 A, onbir IB, beş İC, onüç 2, oniki 3 alleli saptandı. Kontrol grubunda ise 26 yenidoğana ait 52 allelden yedisi 1 A, yedisi IB, dördü İC, yirmiüçü 2 alleli, onbiri 3 alleli idi. Allel 3 heterozigotluğu 12 94DS'li (2'si DS ve hematolojik malignitesi olan) ve 9 yenidoğan kontrolde saptandı. Bir erkek yenidoğan olguda DR53 haplotipi homozigotluğunu gösteren allel 3 homozigotluğu belirlendi. Olgu ve kontrol grubu HLA- DQA1 allel frekansları ve homozigotluk açısından jl ve Fisher's exact testi ile karşılaştırıldı. Saptanan p değerleri istatistiksel olarak anlamlı bulunmadı. Tartışma DS'li olgu grubu cinsiyet açısından değerlendirildiğinde erkek olgular lehine artış (1.78) vardı ve bu DS'lilerde gözlenen artmış erkek oranı (1.29) ile uyumluydu. DS'li olguların ebeveynleri ile sağlıklı kontrollerin ebeveynleri arasında yineleyen düşükler açısından belirgin fark yoktu. DS'ye eşlik eden anomaliler açısından çalışma grubu küçük olmasına rağmen, KKH % 46.5, hipotiroidi %26, GIS anomalileri sıklığı % 4.6 olarak saptandı ve bu değerler DS'li populasyonda beklenen oranlar ile uyumluydu. Sitogenetik sonuçlara göre olgu grubunu değerlendirdiğimizde % 89.5 regüler trisomi, % 2.6 translokasyon tipi ve % 5.3 mozaik trisomi 21 saptandı. Olgu ve kontrol grubunda DQA1 allel sıklığı açısından anlamlı farklılık gözlenmedi. Çalışma grubumuzda DR53 haplotipi sıklığı (23 DS, 26 kontrol) %23.5 idi. DS'li populasyonda % 26 (12/46), kontrol grubunda % 21.2 (1 1/52) oranında DQA1 3 alleli saptandı. DS'li grupta DQAl'nm 3 nolu alleli daha fazla gözlenmesine rağmen, heterozigot genotiplerdeki artış, DS'li populasyonda homozigot genotiplerin artışı olabileceği hipotezimizi desteklemiyordu. DS'li populasyonda sık görülen 95immünolojik hastalıklarda, HLA ilişkilerini irdeleyen çalışmaların sonuçları ile DS/lösemi ilişkisini açıklayacak primer patoloji aydınlatıldıktan sonra, DS/HLA ilişkisine irdeleyecek çalışmaların daha verimli olabileceği çıkarsaması yapılabilir. 96

Özet (Çeviri)

VII. SUMMARY Aim Down syndrome (DS) and leukemia have an epidemiologic relationship and common aetiologic factors in both are encountered (Robison & Neglia, 1987). The surveys conducted for the incidence of acute leukemia in DS population reveal that there is an 18 fold increase under 10 years of age and 5 fold increase under 5 years (Miller, 1970). The common etiologic factors in leukemia and DS are advanced maternal age, recurrent fetal losses of mothers, multiparity, inutero radiation of the fetus, and increased brain tumor incidence in the family (Robison & Neglia, 1987). It's well known that the incidence of leukemia is higher in DS and trisomy 21 is frequently observed in leukemic patients (Fong & Brodeur, 1987). The relationship between DS and leukemia has been known for over 30 years, but still the common etiologic factors remain unsolved. Since certain haplotypes (DR53 consistent with early onset of leukemia with male excess) has been shown responsible for the susceptibility to leukemia in recent studies (Dorak et al., 1994; Dorak et al., 1995). The same relationship can be expected for DS and HLA. The aim of the study is to evaluate the possible relationship between DS and homozygote genotypes of DR53 haplotype on the molecular level. If the study reveals the same relationship, DS patients who have higher risk 97for leukemia will be observed, and the relationship may lighten the mechanism underlying the disease. To show the possible relationship, DS (n: 36) and DS/leukemia (n: 7) cases and healthy newborns (n: 50) and their parents are evaluated for HLA-DQA1 allele frequency and DR53 homozygosity. Material/Methods The study was planned as a case-control study. 36 DS cases (age group 0-12 months), (23 male, 13 female) and 50 controls (25 male, 25 female) were included. Cases were evaluated for gender, maternal/paternal age, fetal losses of the parents, the incidence of congenital heart disease and hypotyroidism, accompanying anomalies, prognosis, and cytogenetic results. 23 DS cases (14 male, 9 female), and 26 healthy controls (8 male, 9 female) were typed for HLA-DQA1 locus polymorphism by RFLP analysis. Further evaluation was made for HLA-B alleles for 17 DS (10 male, 7 female) and 17 controls (8 male, 9 female). Results In DS group, 46 allelles of the 23 DS patients, consisted of five 1A, eleven IB, five 1C, thirteen 2, twelve 3 allelles of the DQA locus. In the control group, seven 1A, seven IB, four 1C, twety three 2, eleven 3 allelles were observed. Twelve DS patients and nine control patients were heterozygote for allele 3. The only homozygote for allel 3, DR53, was a male from the control group. The allele frequencies and homozygosity 98rates for DQA1 locus was evaluated by Fisher's exact test and yl showing non-significant results. Discussion In our DS group there was a male excess (1.78). There was no significiant difference between the fetal losses of the parents in DS and controls. The incidence of congenital heart disease was 46.5 %, hypotyroidism 26 %, and gastrointestinal system anomalies 4.6 %, which were in the expected ranges. Cytogenetic analysis revealed 89.5 % regular trisomy, 2.6 % translocation type, 5.3 %, mozaic type trisomy 21. There was no significant difference between the DQA1 allele frequencies of DS and controls. DR53 haplotype accounted for 23.5 %, of the total alleles. Although there was a difference in the allele frequency of DS and controls this was not significant. DR53 homozygosity was not observed in DS patients as expected. After HLA relationship between DS related immunologic diseases and HLA is solved and primary pathology underlying DS and leukemia is established, studies conducted for DS/HLA relationship will be more fruitful. 99

Benzer Tezler

  1. Identification of critical proteins associated with learning process for Down syndrome

    Down sendromunda öğrenme sureci ile ilişkili kritik proteinlerin belirlenmesi

    HANDAN KULAN

    Doktora

    İngilizce

    İngilizce

    2020

    GenetikKadir Has Üniversitesi

    Bilgisayar Mühendisliği Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. TAMER DAĞ

  2. Down Sendromunda oftalmolojik ve ortoptik bulgular: Genotip-fenotip korelasyonu mümkün mü?

    Ophthalmological and orthoptic findings in Down Syndrome: Is genotype-phenotype correlation possible?

    MELİSA AKGÖZ KOYUNCUOĞLU

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2024

    Göz HastalıklarıHacettepe Üniversitesi

    Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. HANDE TAYLAN ŞEKEROĞLU

  3. Down sendromunda hipotiroidi insidansı

    Başlık çevirisi yok

    BEHRAM RASTGO

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1994

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıklarıİstanbul Üniversitesi

    Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEMNUNE YÜKSEL APAK

  4. Down sendromunda temporal kemik patolojisi

    Başlık çevirisi yok

    HALUK BİLGİN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    1991

    Kulak Burun ve Boğazİstanbul Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Ana Bilim Dalı