Geri Dön

Kliniğimizde endoskopik transsfenoidal yolla sellar bölge kitle cerrahisi uygulanan olguların retrospektif incelenmesi: 15 yıllık klinik deneyim

Retrospective comparison study of patinets who had transsphenoidal sugery of sellar region in our clinic: 15 years of clinical experience

  1. Tez No: 713780
  2. Yazar: ERAY ÖĞÜT
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. SERHAT PUSAT
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Nöroşirürji, Neurosurgery
  6. Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Tıp Fakültesi
  11. Ana Bilim Dalı: Beyin-Sinir ve Omurilik Cerrahisi Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 93

Özet

Amaç Hipofiz bölge tümörlerinin cerrahi tedavisi bir asırdan fazla süredir uygulanmaktadır. Hatta Eski Mısır' da mumyalama prosedürleri sırasında transnazal yaklaşımlar uygulansada ilk hipofiz ameliyatı transkranial (transfrontal, transtemporal) keşif yoluyla yapıldı. Transkranial keşifle beraber, transfasial ve lateral rinotomi ile birlikte nazal ve nazal kavitelerin parsiyel rezeksiyonunu içeren transsfenoidal teknikler geliştirildi. Günümüzde endoskopik endonasal transsfenoidal cerrahisi başta hipofiz adenomu olmak üzere sellar ve parasellar bölgenin diğer tümörleri, rinore cerrahisi ve optik sinir cerrahisi gibi pek çok alanda kullanılmaktadır. Bu çalışmada, kliniğimizde transsfenoidal yaklaşımla cerrahi uygulanan sellar bölge kitle cerrahisi uygulanan 97 hastanın retrospektif incelemesi yapıldı ve literatür ile kıyaslandı. Gereç ve Yöntem Çalışmada, Sağlık Bilimleri Üniversitesi Sultan 2. Abdülhamid Han Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi'ne 2005 ile 2021 yılları arasında tedavi amacıyla müracaat eden, teşhis, takip ve ameliyatları burada yapılan, endoskopik transsfenoidal yöntemle sellar kitle cerrahisi uygulanan 97 hasta incelendi. Preoperatif ve Postoperatif olarak yaş, cinsiyet, semptom, tümör özelliği, tümör boyutu, görme alanı, hormonal durum, parasellar bölge özelliği (kemik yapı), durumlarıyla değerlendirildi. Çalışmada elde edilen bulgular değerlendirilirken, istatistiksel analizler için SPSS (Statistical Package for the Social Sciences) sürüm 25.0 (IBM Corp., Armonk, NY, USA) programı kullanıldı. VIII Bulgular Kliniğimizde 2005 ve 2022 yılları arasında opere edilen 97 hasta, 2005-2016 erken dönem (ilk grup) 35 hasta ve 2016-2022 geç dönem (ikinci grup) 62 hasta olarak iki gruba ayrılarak retrospektif çalışma ile karşılaştırıldı. Endoskopik trasnsfenoidal yöntemle opere edilen 97 hastanın 47'si (%48,5) kadın geri kalan 50'si (%51,5) erkek olarak belirlendi. Hastaların yaş ortalaması ise 49,17±17,27 olarak saptandı. Ilk grupta 19 kadın ve 16 erkek, ikinci grupta ise 28 kadın, 34 erkek belirlendi. Kadınlarda median yaş 51 erkeklerde median yaş 48 olarak belirlendi. Hastaların 84'ü (%90,3) makroadenom, 9'u (%9,7) mikroadenom olarak saptandı. İlk grupta 28 (%84,8) makroadenom, 5 (%15,2) mikroadenom, ikinci grupta ise 56 (%93,3) makroadenom, 4 (%6,7) mikroadenom saptandı. Hastaların 30 tanesinin (%30,9) Prolaktin salgılayan, 17 tanesinin (%17,5) GH salgılayan, 11 tanesi (%11,3) non-fonksiyonel iken, 11 tanesinin (%11,3) FSH salgılayan, 7 (%7,2) tanesinin ACTH salgılayan, 21 tanesinin Mikst adenom olduğu görüldü. 1 tümör tipininde germ hücre metastazı olduğu görüldü. Opere edilen hastaları Hardy sınıflamasına göre değerlendirdiğimizde 1A 2 hasta (%2,1), 1B 3 hasta (%3,1), 2A 5 hasta (%5,2), 2B 15 hasta (%15,5), 2C 8 hasta (%8,2), 3A 7 hasta (%7,2), 3B 20 hasta (%20,6), 3C 17 hasta (%17,5), 3D 6 hasta (%6,2), 4A 2 hasta (%2,1), 4 B 2 hasta (%2,1), 4D 6 hasta (%6,2) olarak hesaplanmıştır. 22 (%22,6) hastada komplikasyon görülmüştür. Bunlardan en sık olarak 11 (%11,3) hastada geçici Diabetes İnsipidus (Dİ) saptanmıştır. 80 hastanın sellar tipte, 15 hastanın post-sellar tipinde, 2 hastanın ise presellar tipte olduğu görülmüştür. Sonuç Yapılan retrospektif çalışmadaki verilerin istatistiksel değerlendirmeleri literatür ile karşılaştırıldı ve anlamlı bir fark saptanmadı, yalnız aynı kliniğin erken ve geç dönemin nüks oranında belli bir azalma görüldüğü saptanmıştır. Yıllar arasındaki farklılıklar değerlendirildiğinde opere edilen hastaların patoloji tanılarında disfonksiyonel adenoma sayısının azalarak fonksiyonel adenom sayısının arttığı görülmektedir. Semptom olarak bakıldığında günümüzde başağrısı şikayetinin geçmiş dönemlere göre arttığı tespit edilmiştir.

Özet (Çeviri)

Aim Surgical treatment of pituitary tumors has been practiced for more than a century. Even though transnasal approaches were used during mummification procedures in Ancient Egypt, the first pituitary surgery was performed through transcranial (transfrontal, transtemporal) exploration. Along with the transcranial exploration, techniques were deceloped which are nasal techniques with lateral or transfacial rhinotomy and transsphenoidal technique with partial resection of the nasal cavities. In these days, endoscopic endonasal transsphenoidal surgery is used in many areas such as pituitary adenoma, other tumors of the sellar and parasellar region, rhinorrhea surgery and optic nerve surgery. We report here in a retrospective analysis of the results of 97 pitüiter gland tumor cases operated upon using an endoscopic endonasal trans-sphenoidal approach over a period of 15 years in our clinic and compere these results with literature. Materials and Method In the study, 97 patients who applied to Health Sciences University Sultan Abdülhamid Han Training and Research Hospital Neurosurgery Service between 2006 and March 2021 for follow-up and treatment and were operated for sellar region tumors with endoscopic transsphenoidal approach, were examined. Age, gender, symptoms, tumor characteristics, tumor size, visual field, hormonal status and hormone levels, parasellar region characteristics (bone structure) were evaluated preoperatively and postoperatively. While evaluating the findings obtained in the study, SPSS (Statistical Package for the Social Sciences) version 25.0 (IBM Corp., Armonk, NY, USA) program was used for statistical analysis. 1 Results Purely endoscopic transsphenoidal operations were performed on 97 patients between July 2006 and September 2021; have been retrospectively reviewed and grouped as early and late experience groups. The distribution of these was 35 cases from 2005 to 2016 (early group) and 62 cases from 2006 to 2021 (late group). 47 (48.5%) of 97 patients who were operated with the endoscopic transphenoidal method were female and the remaining 50 (51.5%) were male. The mean age of all patients is 49,17±17,27. There were 19 women and 16 men in the first group, 28 women and 34 men in the second group. The mean age of women is 50±16,71 and male is 48,4±17,9. There were 84 (90,3%) macroadenomas and 9 (9,7%) microadenomas of all patients; 28 (84,8%) macroadenomas and 5 (15,2%) microadenomas in the first group, whereas 56 (93,3%) macroadenomas and 4 (6,7%) microadenomas in the second group. Among these 97 patients, 11 (11,3%) were nonfunctioning adenomas, 30 (30,9%) were prolactinomas, 17 (17,5%) were GH secreting adenomas, 11 (11,3%) were FSH secreting adenomas, 7 (7,2%) were ACTH secreting adenomas and 21 (25,6%) were mix type adenomas. Germ cell metastasis was observed in one case' s pathology. When we evaluated the operated patients according to Hardy classification, 2 patients (2.1%) are 1A, 3 patients (3.1%) are 1B, 5 patients (5.2%) are 2A, 15 patients (15.5%) are 2B, 8 patients. (8.2%) are 2C, 7 patients (7.2%) are 3A, 20 patients (20.6%) are 3B, 17 patients (17.5%) 3C, 6 patients (6.2%) are 3D, 2 patients (2.1%) are 4A, 2 patients (2.1%) are 4 B, 6 patients (6.2%) are 4 D. All patients under-went preoperative magnetic resonance imaging (MRI), endocrinological and ophtalmological evaluations. There were 22 (22.6%) compications been observed and 11 (11.3%) Transient Diabetes Insipidus (DI) cases was detected most frequently in all complications. It has seen that 80 patients were in the sellar type, 15 patients were in the post-sellar type, and 2 patients were in the presellar type in the study. 2 Conclusion The statistical evaluations of the datas in the retrospective study were compared with the literature and no significant difference was found. But it was determined that a certain decrease was found in the early and late recurrence rates of the same clinic experience. It is seen that number of dysfunctional adenomas decreases and functional adenomas numbers are increases when the pathology results of the patients who have been operated over years are examined. In our study considered as a symptom, it has been determined that the complaint of headache has increased compared to the past years.

Benzer Tezler

  1. Sellar bölge tümörlerinin ve endoskopik transsfenoidal cerrahinin cinsel fonksiyon üzerine etkisi

    The impact of sellar region tumours and endoscopic transsphenoidalsurgery on sexual function

    AYDIN TALAT BAYDAR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    NöroşirürjiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    UZMAN DENİZHAN DİVANLIOĞLU

  2. Hipofiz adenomlarında hormonal ve immünfenotipik özelliklerin sella tabanı destrüksiyonu ile ilişkisi

    The relationship between hormonal and immunophenotypic characteristics and sellar floor destruction in pituitary adenomas

    ÖZGÜR ORHAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    NöroşirürjiAnkara Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. GÖKMEN KAHILOĞULLARI

  3. Hipofiz adenomlarında endoskopik endonazal transsfenoidal cerrahinin geç dönem sinonazal komplikasyonlarının mikroskobik transnazal transsfenoidal cerrahi ile karşılaştırılması

    Comparison of late postoperative sinonasal complications of endoscopic endonasal transsphenoidal surgery with microscopic transnasal transsphenoidal surgery in pituitary adenomas

    MURAT KİRAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    NöroşirürjiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. ÖMÜR GÜNALDI

  4. Hipofiz adenomlarının retrospektif analizi

    Başlık çevirisi yok

    MEHMET OZAN DURMAZ

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2015

    NöroşirürjiDokuz Eylül Üniversitesi

    Nöroşirürji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. MEHMET NURİ ARDA

  5. Endoskopik sinüs cerrahisi hastalarının demografik özelliklerinin retrospektif analizi

    Retrospective analysis of endoscopic sinus surgery patients' demographic features

    AHMED CİHAD DORUK

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    Kulak Burun ve BoğazKocaeli Üniversitesi

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. MURAT ÖZTÜRK