Geri Dön

Ovaryan seröz karsinomlarda immünohistokimyasal yöntemle mtor ekspresyonunun değerlendirilmesi

The level of mtor expression by the immunohistochemical method in ovarian serous carcinoma

  1. Tez No: 721377
  2. Yazar: AYŞEN KILIÇASLAN
  3. Danışmanlar: DOÇ. DR. HÜLYA TOSUN YILDIRIM
  4. Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
  5. Konular: Patoloji, Pathology
  6. Anahtar Kelimeler: Over karsinomu, yüksek dereceli seröz over karsinomu, mTOR, mTOR inhibisyonu, Ovarian carcinoma, high-grade serous ovarian carcinoma, mTOR, mTOR inhibition
  7. Yıl: 2022
  8. Dil: Türkçe
  9. Üniversite: Sağlık Bilimleri Üniversitesi
  10. Enstitü: Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi​
  11. Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
  12. Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
  13. Sayfa Sayısı: 86

Özet

Amaç: Kanser Genom Atlası verilerine göre ovaryan karsinomlu vakaların yaklaşık %60'ında fosfoinositol 3 kinaz (PI3K) / protein kinaz B (AKT) / rapamisin protein kompleksinin memeli hedefi (mTOR) 'nin aşırı aktivasyonu mevcuttur. Bu durum çoğunlukla ileri evre hastalık ve kötü prognoz ile ilişkilidir. mTOR hücre büyümesi, hücre metabolizması için gerekli proteinlerin mRNA translasyonu, G1-S fazı geçişi ve anjiogenezin düzenlenmesinde önemli rol oynayan hücre içi bir serin/ treonin protein kinazdır. Bu çalışmada, yüksek dereceli seröz epitelyal over tümörlerinde immünohistokimyasal yöntemle mTOR ekspresyonunun düzeyini araştırmak; bu belirteçlerin klinikopatolojik parametrelerle ilişkisini sorgulamak, farklı klinikopatolojik özelliklerdeki olgu gruplarında mTOR ekspresyonlarını karşılaştırmak; elde edilecek sonuçlarla literatür ışığında tartışmak amaçlanmıştır. Gereç ve yöntem: Çalışmamızda Sağlık Bilimleri Üniversitesi Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Patoloji Kliniği'nde Ocak 2013- Haziran 2021 tarihleri arasında primer yüksek dereceli seröz ovaryan karsinom tanısı alan 80 adet olguda immünohistokimyasal yöntemle mTOR ekspresyonu düzeyi araştırıldı. Gruplar arasındaki karşılaştırma analizlerinde Mann withney u ve ki-kare testleri kullanılmıştır. Bulgular: Çalışmaya katılan hastaların ortalama tümör boyutu 6,8±4,6 cm olup %72,5'i bilateral yerleşimli ve %52,5'inin kapsül bütünlüğünün korunduğu gözlenmiştir. Hastaların %85'inde lenfovasküler invazyon %41,3'ünde ise perinöral invazyon saptanmıştır. Vakaların %50'si %76-100 arası boyanmıştır, %27,5'i %51-75 arası ve %10'u %26-50 arası boyanmıştır. Boyanma şiddetlerine göre vakaların dağılımı %32,5'i şiddetli, %36,3'ü (n=29) orta kuvvetli ve %25'i hafif şiddettedir. Vakalara ait boyanma yüzdesi ve boyanma şiddetinin çarpımı ile oluşturulan final mTOR skoru ortalaması 6,8±4 ortanca değeri ise 8 (0-12) bulunmuştur. Cutt-off değer 3 kabul edilerek vakalar gruplandırıldığında ≤3'da olanların (mTOR negatif) %30 olduğu gözlenmiştir. Vakaların %70'inin ise mTOR pozitif (final skor >3) olduğu dikkat çekmiştir. Bu çalışmada mTOR boyanma düzeyleri ile yaş (p=0,113), tümör boyutu (p=0,633), kapsül bütünlüğü (p=0,143), x lateralite (p=0,576), lenfovasküler invazyon (p=0,608) ve perinöral invazyon (p=0,299) arasında ilişki saptanmamıştır. Sonuç: Yüksek dereceli seröz over karsinomu kaynaklandığı yer ve farklı onkojenik mekanizmaları nedeniyle oldukça heterojen bir hastalık grubudur. Pİ3K/ AKT/mTOR sinyal yolunun ana bileşenlerindeki düzensizlikler over karsinomu gelişiminde önemli rol oynar ve bu da bu bileşenleri önemli bir terapötik hedef haline getirir. Bu özel sinyalleşme yolundaki yüksek düzeydeki karmaşıklık mTOR bileşenlerinin doku ve hücreye özgü bir şekilde inhibisyonunu ve ekspresyonunu vurgulamaktadır. Bu nedenle yüksek dereceli seröz karsinomlarda patogenezi daha iyi anlayabilmek, bu proteinlerin birbiri ile ilişkisini ortaya koymak ve klinik yansımaları değerlendirebilmek için daha fazla moleküler ve immünohistokimyasal çalışmaya ihtiyaç vardır. mTOR inhibitörleri yüksek dereceli seröz over karsinomlarının tedavisinde alternatif seçenek olabilir.

Özet (Çeviri)

Aim: According to the Cancer Genome Atlas data, approximately 60% of cases with ovarian carcinoma have overactivation of the mammalian target of the phosphoinositol 3 kinase (PI3K) / protein kinase B (AKT) / rapamycin protein complex (mTOR). This condition is mainly associated with advanced disease and poor prognosis. mTOR is an intracellular serine/threonine-protein kinase that plays a vital role in regulating cell growth, mRNA translation of proteins required for cell metabolism, G1-S phase transition, and angiogenesis. This study investigates the level of mTOR expression by the immunohistochemical method in high-grade serous epithelial ovarian tumors and the relationship of these markers with clinicopathological parameters. Furthermore, it compares mTOR expressions in groups with different clinicopathological features. Materials and Methods: In eighty cases diagnosed with primary high-grade serous ovarian carcinoma, the level of mTOR expression was investigated using the immunohistochemical method between January 2013 and June 2021 in our hospital. Mann-Whitney U and chi-square tests were used for comparative analyses between group. Results: The mean tumor size of the patients participating in the study was 6.8±4.6 cm, 72.5% of them were bilaterally located, and 52.5% preserved the capsule integrity. Lymphovascular invasion was observed in 85% of the patients and perineural invasion in 41.3%. 50% of cases stained between 76-100%, 27.5% stained between 51-75%, and 10% stained between 26-50%. According to the staining intensities, the distribution of the cases is 32.5% severe, 36.3% moderately strong, and 25% mild. The average of the final mTOR score formed by multiplying the staining percentage of the cases and the staining intensity is the median value of 6.8±4 and 8 (0-12) were found. When the cut-off value was accepted as three and the cases were grouped, it was observed that those with ≤3 (mTOR negative) were 30%. It was noted that 70% of the cases were mTOR positive (final score >3). In this study, no correlation was found between mTOR staining levels and age (p=0,113), xii tumor size (p=0,633), capsule integrity (p=0,143), laterality (p=0,576), lymphovascular invasion (p=0,608), and perineural invasion (p=0,299). Conclusion: High-grade serous ovarian carcinoma is a highly heterogeneous group of diseases due to its origin and oncogenic mechanisms. Irregularities in major components of the PI3K/AKT/mTOR signaling pathway play an essential role in ovarian carcinoma development, making these components an important therapeutic target. The high level of complexity in this particular signaling pathway highlights the tissue and cell-specific inhibition and expression of mTOR components. Therefore, more molecular and immunohistochemical studies are needed to better understand the pathogenesis of high-grade serous ovarian carcinoma, reveal the relationship of these proteins, and evaluate the clinical implications. mTOR inhibitors may be an alternative option in treating high-grade serous ovarian carcinomas.

Benzer Tezler

  1. Over yüzey epitelinin seröz tümörlerinde fibroblast büyüme faktörü reseptörü 1 (FGFR1) amplifikasyonu ve prognoz ilişkisi

    Fibroblast growth factor receptor 1 gene (FGFR1) amplification and prognosis relationship in serous ovarian tumors

    MEHMET ÖZCAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2020

    Kadın Hastalıkları ve Doğumİnönü Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. SAADET ALAN

  2. BAP1, HEG1, klaudin-4 ve PAX8 immunohistokimyasal işaretleyicilerin mezotelyoma ile seröz karsinomların ayırıcı tanısındaki rolü

    The role of BA1, HEG1, claudin-4 and PAX8 immunohistochemical markers in the differential diagnosis of mesothelioma and serous carcinoma

    HATİCE DİNÇER DOĞAN

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2023

    PatolojiSağlık Bilimleri Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. DR. CEM LEBLEBİCİ

  3. Yüksek dereceli seröz over kanserlerinde 'set' morfolojisinin prognoz ve immünohistokimyasal belirleyiciler ile ilişkisi

    Prognosis of set morphology in high grade serous ovarian carcinoma and correlation with immunohistochemical markers

    HALİT ÜNER

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2017

    PatolojiHacettepe Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. ALP USUBÜTÜN

  4. Seröz over tümörlerinin p53'ün hücre içi lokalizasyonunda görevli MDM2, WWP1 ve PARC molekülleri ile ilişkisinin araştırılması

    Investigation of relationship of serous ovarian tumors with MDM2, WWP1 and parc molecules that responsible intracellular localization of P53

    ELİF ÖZSAĞIR

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2021

    PatolojiKaradeniz Teknik Üniversitesi

    Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı

    DOÇ. MUSTAFA EMRE ERCİN

  5. Overin yüzey epiteli malign tümörlerinde immünohistokimyasal belirteçler kullanılarak prognozun belirlenmesi

    Determining prognosis of malignant tumors of the ovary surface epithelium using immunohistochemical markers

    SİNAN NAZLIM

    Tıpta Uzmanlık

    Türkçe

    Türkçe

    2014

    PatolojiErciyes Üniversitesi

    Patoloji Ana Bilim Dalı

    PROF. DR. FİGEN ÖZTÜRK