Tubo-ovaryan ve uterin yüksek dereceli seröz karsinomlarda pten kaybı ile AR (androjen reseptör) ve ER (estrojen reseptör)ekspresyonunun araştırılması
Investigation of pten loss and AR (androgen receptor) and ER (estrogen receptor) expression in tubo-ovarian and uterine high-grade serous carcinomas
- Tez No: 937153
- Danışmanlar: PROF. DR. ABDULLAH AYDIN
- Tez Türü: Tıpta Uzmanlık
- Konular: Patoloji, Pathology
- Anahtar Kelimeler: Belirtilmemiş.
- Yıl: 2025
- Dil: Türkçe
- Üniversite: İstanbul Medeniyet Üniversitesi
- Enstitü: Tıp Fakültesi
- Ana Bilim Dalı: Tıbbi Patoloji Ana Bilim Dalı
- Bilim Dalı: Belirtilmemiş.
- Sayfa Sayısı: 67
Özet
Bu çalışmada uterin ve tubo-ovaryan yüksek dereceli seröz karsinom (YDSK) olgularında PTEN kaybının sıklığı, östrojen (ER) ve androjen (AR) reseptör ekspresyonları ile ilişkisi, bu biyobelirteçlerin morfoloji, lenf nodu ve uzak organ metastazı gibi klinikopatolojik parametreler ve sağkalım üzerine etkileri araştırılmıştır. 2019–2024 yılları arasında tanı almış 130 YDSK olgusu değerlendirilmiştir (119 tubo-ovaryan, 11 uterin). İmmünohistokimyasal olarak PTEN, p53, ER ve AR ekspresyonları analiz edilmiştir. ER ve AR için Allred skorlama sistemi kullanılmış olup intensite skoru ile yüzde değeri çarpanı ER için 150; AR için 25 cut-off değerleri esas alınarak ekspresyon düzeyleri düşük ve yüksek olarak sınıflandırılarak değerlendirilmiştir. Morfolojik alt tipler, lenf nodu ve uzak metastaz durumu kayıt altına alınmış, sağkalım süreleri Cox regresyon ile değerlendirilmiştir. Toplam 130 olguda yapılan değerlendirmede PTEN kaybı %29.2 oranında (38/130) saptanmıştır. PTEN kaybı olan grupta solid morfoloji oranı yüksektir (%26.3); PTEN kayıp olmayanlarda glandüler ve papliller+mikropapiller varyantlar gözlenmiştir. Olgularda p53 immunhistokimyasal boyanma paterni incelendiğinde PTEN kaybı olan olgularda overekspresyon ve kayıp (null) tipte P53 paternleri daha sık gözlenmiş; buna karşın wild-type dağılımı PTEN kaybı olmayan grupta daha yaygın bulunmuştur. Ancak PTEN kaybı ile morfolojik ve p53 boyanma paterni arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulunmamıştır (p=0.8189, p=0.5253). Toplam 130 olgunun 86'sında ER düşük (ER low) iken 44'ünde ER yüksek (ER high) ; 79'unda AR düşük (AR low) iken 51'inde AR yüksek (AR high) idi. PTEN kaybı ER düşük grubunda %34.9 ile istatiksel olarak anlamlı (p=0.048) iken AR düşük grubunda %32,9 (p=0.251) olarak gözlemlendi. PTEN kaybı olan olgularda lenf nodu pozitiflik oranı %39.5, uzak organ metastaz oranı %55.3; PTEN kayıp olmayanlarda bu oranlar sırasıyla %34.8 ve %44.6'dır. Median sağkalım, ER düşük grupta 43 ay, yüksek grupta 36 ay; AR düşük grupta 37 ay, yüksek grupta 56 ay olarak bulunmuştur. PTEN kaybı olan uterin olguların ortalama sağkalımı 21 ay iken, tubo-ovaryan olgularda ise bu süre 29 aydır. Cox regresyon analizine göre AR yüksek ekspresyonu, sağkalım üzerinde pozitif etki göstermektedir, ancak istatistiksel olarak anlamlılık sınırında bulunmuştur (p=0.109). PTEN kaybı, YDSK olgularında yalnızca moleküler değil, aynı zamanda morfolojik ve klinik ilerleyiş açısından da farklılık yaratmaktadır. ER ve AR ekspresyon düzeyleri ile kombine değerlendirildiğinde PTEN biyobelirteci, prognoz tayininde ve tedavi planlamasında yön gösterici olabilir.
Özet (Çeviri)
This study aimed to investigate the frequency of PTEN loss in uterine and tubo-ovarian high-grade serous carcinoma (HGSC) cases,its relationship with estrogen receptor (ER) and androgen receptor (AR) expression, and the impact of these biomarkers on tumor morphology,lymph node involvement, distant organ metastasis, and survival. A total of 130 HGSC cases diagnosed between 2019 and 2024 (119 tubo-ovarian, 11 uterine) were evaluated. Immunohistochemical expression of PTEN, p53, ER, and AR was analyzed. ER and AR expression was scored using the Allred scoring system by multiplying the intensity score and percentage, with cut-off values of 150 for ER and 25 for AR. Expression levels were categorized as low or high. Morphologic subtypes, nodal and distant metastasis status were recorded. Survival was analyzed using Cox regression. In a total of 130 cases evaluated, PTEN loss was observed in 29.2%(38/130). The solid morphology rate was higher in the PTEN-loss group (26.3%), whereas glandular and papillary+micropapillary variants were more commonly seen in the PTEN-retained group. Upon examining the p53 immunohistochemical staining patterns, overexpression and null-type p53 patterns were more frequent in cases with PTEN loss,while wild-type expression was more prevalent in the PTEN-retained group. However, no statistically significant differences were found between PTEN loss and either morphological subtype or p53 staining patterns (p=0.8189, p=0.5253, respectively). Among 130 cases, ER expression was low (ER low) in 86 cases and high (ER high) in 44; AR expression was low (AR low) in 79 cases and high (AR high) in 51. PTEN loss was significantly more common in the ER low group (34.9%, p=0.048), while in the AR low group it was observed at a rate of 32.9% (p=0.251), without statistical significance. The lymph node positivity rate in the PTEN-loss group was 39.5%, and distant organ metastasis rate was 55.3%; in the PTEN-retained group, these rates were 34.8%and 44.6%, respectively. Median survival was found to be 43 months in the ER low group and 36 months in the ER high group; 37 months in the AR low group and 56 months in the AR high group. Among uterine cases with PTEN loss, the mean survival was 21 months, while it was 29 months among tubo-ovarian cases. According to Cox regression analysis, high AR expression showed a positive impact on survival, though the result was near the threshold for statistical significance (p=0.109). PTEN loss in HGSC is associated with not only molecular but also morphological and clinical progression differences. When combined with ER and AR expression levels, PTEN may serve as a useful biomarker for prognostic stratification and therapeutic planning.
Benzer Tezler
- RUMI®II ve VCare® uterin manipülatörlerin total laparoskopik histerektomidekietkinliklerinin değerlendirmesi ve her iki manipülatörün uygulama ve intraoperatifözelliklerinin karşılaştırması
Evaluation of the effectiveness of RUMI®II and VCare® uterine manipulators in total laparoscopic hysterectomy and comparison of application and intraoperative characteristics of both manipulators
HÜSEYİN SAVAŞ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2025
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. BARIŞ KAYA
- Vcare ve mangeshikar uterin manipülatörlerin total laparoskopik histerektomideki etkinliklerinin kıyaslanması
Comparison of efficacy of vcare and mangeshikar uterine manipulators used in total laparoscopic hysterectomy
AYSEL NALÇAKAN
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2019
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. ÖMER LÜTFİ TAPISIZ
- Endometriomanın non-invaziv tanısında, klinik muayene yönteminin etkinliğinin araştırılması: retrospektif çalışma
Investigation of the efficacy of clinical inspection method in endometrioma non-invasive diagnosis: retrospective study
TALHA TİRYAKİ
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2017
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DR. TOLGA KARACAN
- Tubo-ovaryan apse tanılı hastalarda sistemik inflamatuar belirteçlerin medikal tedavi başarısızlığını öngörmedeki başarısının değerlendirilmesi
Evaluation of the success of systemic inflammatory markers in predicting failure of medical treatment in patients with tubo-ovarian abscess
GÜZİDE ECE AKINCI
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
2023
Kadın Hastalıkları ve DoğumSağlık Bilimleri ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı
DOÇ. DR. TOLGA KARACAN
- Kadında infertilite yapan tubo ovaryan faktörlerin değerlendirilmesi ve uygulanan tedavi yöntemlerinin araştırılması
Başlık çevirisi yok
YILMAZ ATAY
Tıpta Uzmanlık
Türkçe
1987
Kadın Hastalıkları ve DoğumÇukurova ÜniversitesiKadın Hastalıkları ve Doğum Ana Bilim Dalı